Bölüm 997: İnzivadan Çıkmak

Özel oda tamamen sessizdi. Ji Ning orada oturuyor, vücudunu inceliyordu.

Genç adamın ilahi güç ve Ölümsüz enerji rezervleri İkinci Adımın Taolordları'yla yarışacak kadar derindi. Lakin, Ning'in asıl odağı vücudundaki mavi çiçek bölgesindeydi.

“Mavi çiçek sis enerjisi.” Ning inceliyordu. Mavi çiçek bölgesi puslarla kaplıydı. Altından su damlaları yavaş yavaş birlikte dönüyor ve etrafa sis dolu auralar saçıyordu. O damlalardan toplamda 1111 tane vardı! Her bir damla Ning'in ilahi gücünün ve Ölümsüz enerjisinin toplamından bile daha fazla enerjiye sahipti.

“Bir kez daha evrim geçirdi. Mavi çiçek enerjim, ilahi gücümden yahut Ölümsüz enerjimden daha güçlü. Nasıl bu kadar güçlü olabilir ki? Resmen Dördüncü Adımın Taolordları'na denk!” Ning şoke olmuş durumdaydı.

Dokuz Kaos Mührü başlarda çok sıradan görünüyordu, ancak zaman geçtikçe inanılmaz bir hal almıştı.

 Üstün Tanrılar'ın ve Atasal Ölümsüzler'in enerjisini dönüştürmesi farklı bir meseleydi. Dünya Seviye gelişimcilerin enerjisini bile dönüştürmesi… Kabul edilebilirdi. Ancak şimdiyse Taolordu seviye enerjiyi dahi dönüştürebiliyor muydu?! Ning bugüne kadar hala daha dönüşüm sürecindeki birtakım gizemleri çözebilmiş değildi.

“Kim? Kim böyle olağanüstü ve akılalmaz bir teknik yaratmış olabilir? Yitip giden hükümdar arkasında çok sayıda teknik, ilahi yetenek ve gizli sanat bıraktı, ancak bunlardan biri bile mavi çiçek enerjisiyle kıyaslanamaz!” Ning şaşkındı. Hükümdar seviye kılıç sanatlarının dışında, yitip giden Kılıç Hükümdarı, genç adama çok sayıda ilahi yetenek ve gizli sanat aktarmıştı; hatta bunlardan bazıları [Öz Gök Gürültüsü]'nden bile daha güçlüydü. Buna rağmen… Dokuz Kaos Mührü söz konusu olduğunda hepsi zayıf kalıyordu.

“Efsanelerde en güçlü vücutların Parkıyı İmparatorluk üyelerine, üst düzey anormal yaşam formlarına, antik gelişimcilere ve [Bin Vücut Sutrası]'nı çalışan gelişimcilere ait olduğu söyleniyor.” Ning düşündü. “Ancak Dokuz Kaos Mührü sayesinde bu figürlere denk bir hale gelebiliyorum.”

Parkıyı İmparatorluk üyeleri, antik gelişimciler, üst düzey anormal yaşam formları ve [Bin Vücut Sutrası]'nda çalışan kimseler inanılmaz derecede yetenekli figürlerdi; Dünya Seviyesi’ndeyken bile Taolordları'na denk vücutlara sahiplerdi. Birinci Adımın Taolordu olduklarında vücutları Üçüncü Adımın Taolordları'yla kafa kafaya yarışabilecek düzeye yükseliyordu!

En önemlisi de sahip oldukları ilahi güç ile muhtemelen Ning'in mavi çiçek enerjisinden bile daha güçlü olan ilahi yetenekler ve akılalmaz teknikler kullanabiliyorlardı. Öte yandan Ning, mavi çiçek enerjisiyle herhangi bir ilahi yetenek kullanamıyordu.

Asıl sorun Parkıyı İmparatorluk üyelerinin sayıca çok az olmasıydı. Bu yüzden On İki Saray gibi onları koruyacak bir oluşum kurmuşlardı!

Antik gelişimciler, üst düzey anormal yaşam formları, [Bin Vücut Sutrası]'nda çalışan figürler… Hepsinin sayısı çok azdı.

 Taolordu Saltsema, Taolordu Cenkefendi, Taolordu Parlakbalık, Hapazizi, Su Youji… Birinci adıma geçtiklerinde, auraları Birinci Adımın Taolordu seviyesine çıkmıştı. İkinci adımda ise gayet tabii auraları da ikinci adıma geçecekti. Normal olan buydu! Nihai Kılıç Taosu’na ve on sekiz klona sahip olan Ning gibi şahıslar Taolordları arasında bile nadiren bulunan türden figürlerdi.

“Birinci adımda olan antik gelişimciler ve Parkıyı imparatorluk üyeleri bütün yeteneklerini kullandıklarında güç konusunda beni bastırabilirler, ancak bir mücadelede onlardan daha uzun dayanabilirim. Ayrıca, ne kadar üst düzey bir seviyeye ulaşırsan, yarattığın Tao'nun gücü de bir o kadar önem kazanıyor.” Ning başını salladı.

Samsara Taolordları için sahip oldukları Taolar asıl temelleriydi. En önemli olan şey buydu.

Örneğin Ning, Nihai Kılıç Taosu’nun sahibiydi. İlahi yetenek yahut teknik kullanmadan, sadece kılıç iradesiyle bile Üçüncü Adımın Taolordları'nı kolayca bastırabilirdi. Nihai Tao sayesinde ışık hızının on katına çıkabiliyordu. Nihai Tao sayesinde üst düzlemlere geçebiliyor ve düzlemler arası hareket ederek inanılmaz hızlara ulaşabiliyordu.

Tao'nun doğası buydu.

Eğer sadece kaba kuvvete bel bağlarsanız, nihayetinde alt edilmeniz işten bile değildi. İşte bu yüzden bazı inanılmaz Taolordları hiç efor sarf etmeden Parkıyı imparatorluk üyelerini, antik gelişimcileri ve hatta Ebediyet İmparatorları'nı öldürebiliyorlardı; üstelik bu figürlerin olağanüstü özelliklere sahip vücutları da yoktu!

“Kılıç Taosu…”

Ning ilahi vücudunu yeniden yapılandırırken temel olarak Nihai Kılıç Taosu’nu kullandı. Tao Ağacı sağlamlaştığında ise genç adam Nihai Kılıç Taosu’nun ileride izleyeceği yolu hayal meyal görmeye başladı.

Ne kadar yüksekte durursanız, o kadar ileriyi görebilirdiniz.

Zihninde farklı farklı Kılıç Taoları vardı; Gökkıran kılıç iradesi, Yalnızkalp kılıç iradesi, Yin-Yang kılıç iradesi, Kan Damlası kılıç iradesi ve Gölgesiz kılıç iradesi gibi. Ning bu duruşların gelecekte barındıracağı gizemlere dair birtakım öngörüler kazanıyordu.

“Birinci adımdan ikinci adıma geçmenin kolaylığına şaşırmamak lazım.” Ning gülümsedi. “Eğer yalnızca tek bir Üstün Tao'yu kontrol ediyor olsaydım, muhtemelen birkaç yüz yıl içinde ikinci adıma geçebilirdim.”

Taolordları için birinci adımdan ikinci adıma geçmek kolaydı. En yavaş olanları bile en fazla birkaç kaos döngüsünde bunu başarıyordu ve bu gerçekten de inanılmaz bir zaman dilimi olarak görülüyordu. Hikayelere göre çok daha hızlı ilerleyebilen ve bin yıllık süreçte ikinci adıma geçebilen bazı figürler vardı, lakin daha sonraki adımlarda bu hız yavaşlıyor ve zorluk artıyordu.

“Öncelikle beş Üstün Tao'mda birtakım ilerlemeler kaydetmem gerekiyor. Bunu yapamazsam daha derin bir Nihai Kılıç Taosu geliştiremem.” Ning zorlu bir yol seçtiğini biliyordu, lakin diğerleri bu konudan bihaberdi.

“On yıl boyunca inzivada kalacağım. On yıl sonra İkinci Adımın Taolordu olduğumu söyleyerek dışarı çıkacağım.” Ning düşündü.

On yıl. Hızlandırılmış zaman altında bin yıla tekabül ediyordu. Ning gibi yetenekli birinin yaklaşık bin yılda ikinci adıma geçmesi diğerlerine pek de şaşırtıcı gelmeyecekti.

Bir İkinci Adımın Taolordu olarak, Nihai Kılıç Taosu gibi bir Tao'ya sahip olması daha kabul edilebilir bir duruma dönüşecekti. Eğer diğerleri birinci adımda olmasına rağmen böylesine dehşetengiz bir Tao'ya çalıştığını öğrenirlerse, bu haber Sonsuz Diyarlar'da çabucak yayılırdı. Ning böyle bir şeyin olmasını istemiyordu.

“Önümüzdeki on yılda [Öz Gök Gürültüsü] ve [Öz Su]'yu kavramam lazım. Ayrıca hükümdarın bıraktığı koruyucu ilahi yetenek olan [Kılıç Tao Vücudu]'nu da öğrenmem şart.” Ning karara vardı. Yitip giden hükümdarın geride bıraktığı onca teknik arasından Ning'in işine yaratan tek ilahi yetenek bu koruyucu yetenekti.

Çünkü Ning [Altın Heykel] tekniğinde zirveye ulaşmış ve vücudunu bir üstün Tao Silahı kadar sağlamlaştırmıştı. Dünya Seviye gelişimciler için bunun ötesine geçmek imkansızdı. Taolordu olmasıyla birlikte artık hükümdarın [Kılıç Tao Vücudu]'na çalışabilirdi. Bu tekniği sonuna kadar çalışan kişilerin vücudu, bir üstün Ebediyet Hazinesi kadar sağlam oluyordu.

Savaşlarla dolu bir hayat yaşayacağını bilen Ning, uzun süre dayanmak istiyorsa sağlam bir vücuda sahip olmalıydı!

Kadim kaosta türlü türlü tehlike kol geziyordu ve düşman, size her türlü sinsilik yapabilirdi. İlahi vücudunuz ne kadar sağlamsa, hayatta kalma şansınız da bir o kadar artardı. Dördüncü Adımın Taolordları inanılmaz ve olağanüstü tekniklere sahip figürlerdi. Bu teknikler kendi kişisel Tao'nuzu üstün bir seviyeye getirdiğinizde geliştirdiğiniz tekniklerdi.

……..

Zaman akıp gidiyordu. Kaşla göz arasında on iki yıl geçti.

Karakuzey Malikanesi. Hapazizi ve Su Youji eğitimlerine devam ediyor olsalar da, Ning'in dönüşünü beklemek için yapay vücutlarını göndermişlerdi.

“Efendim Taolordu olalı epey zaman geçti. Neden hala dışarı çıkmadı?” Hapazizi duruma anlam veremiyordu. “On iki yıl oldu. Taolordu Saltsema bile bu konuyu sormaya geldi; aptal gibi ona bakmaktan başka bir şey yapamadık. On iki yıl!”

“On iki yıl ne ki… Gerçek vücudun hızlandırılmış zamanda çalışıyor, değil mi?” Su Youji konuştu. “Binlerce yıl sürse de beklemekten başka çaren yok.”

“Biliyorum, biliyorum. Öylesine konuşuyorum işte.” Hapazizi alelacele konuştu. “Genelde Taolordu olduktan sonra insanlar hemen inzivadan çıkar. Efendimiz gereğinden uzun bir süredir meditasyonunu sürdürüyor.”

“Doğru dedin.” Su Youji başını salladı. “Epey zaman geçti.”

Aniden…

BOOM!!!

Dehşetengiz bir Kılıç Taosu dışarıya süzüldü, lakin Karakuzey Malikanesi'ni koruyan bariyerler sayesinde aura dış dünyaya sızmadı. Kılıç Taosu’nun aurası öyle yüce ve keskindi ki bunu hisseder hissetmez Su Youji ve Hapazizi ikilisi titremeden edemedi. Auranın karşısında direnmeyi bile düşünmüyorlardı; ellerinden gelen tek şey korkudan titremekti.

“Bu Kılıç Taosu…” İkisi de şoke oldu.

Geçen zamana rağmen sakinleşemediler. Tırırrım… Odanın kapısı açıldı ve sırtında siyah bir kılıç kını taşıyan beyaz cübbeli bir genç dışarı çıktı.

“Efendim.” İkisi de ayağa fırladı.

“Efendim, siz…” Su Youji Ning'e ve aurasına baktı. Çoğu Birinci Adımın Taolordu'nda böyle bir aura olmuyordu.

“Taolordu olduktan sonra ansızın yeni öngörüler kazandım ve biraz daha çalışmaya karar verdim. İkinci adıma geçeceğim kimin aklına gelirdi ki?” Ning konuştu.

“İkinci adım mı?” Hapazizi ve Su Youji şaşırmadan edemedi.

Ning ise biraz kendinden utanıyordu. Gerçek gücünü saklamaya karar verdiği için bunu kimseye söylemeyecekti; en güvenlisi buydu. Genç adamın bilinç altı ona İkinci Adımın Taolordu'ymuş gibi davranmanın vereceği en mantıklı karar olduğunu fısıldıyordu; yoksa başına çok şey gelecekti.

“Efendim… Birinci adımdan ikinci adıma geçişin hızlı gerçekleştiğini duymuştum, bazılarının bin yılda başarılı olduğunu söylüyorlardı; ancak sizin de o hikayelerdeki figürlerden biri olacağınızı düşünmemiştim.” Su Youji heyecanlıydı. “İnanılmazsınız.”

“Ah, Ji Ning! Tebrik ederim.” Bir tanrıhissi bölgeyi süzerek beraberinde zihinsel bir kahkahayı da getirdi. “Oho, şu aurana bak… İkinci adıma mı geçtin?”

……..