Bölüm 62: Ji Ning'in Kazanımları

avatar
5068 64

Desolate Era - Bölüm 62: Ji Ning'in Kazanımları



Bölüm 62:  Ji Ning'in Kazanımları

 

“Yılankanadı’nı öldürdün mü?” Ji Yichuan oğluna bakmış ve yanında duran Yuchi Kar da adeta aklını yitirmişti. İkili oğullarının yalan söyleyecek bir çocuk olmadığını gayet iyi biliyorlardı ancak yine de bu…Ji Klanı’nın Beş Vilayeti’ndeki üstatlar Yılankanadı’yla yaptıkları birkaç mücadelede onu öldürmeyi başaramamışlardı.

 

Ji Ning hemen konuştu, “Baba, lütfen bak.” Elini havaya savurduğu gibi yok yerden devasa, pullu bir yaratık belirmişti. O pullu kanatlar, zehirli yeşil kan…yaratığın kimliğini kanıtlayan şeylerdi.

 

“Yılankanadı?”

 

“Yılankanadı?”

 

Yichuan ve Kar ikilisi devasa cesede adeta bakakalmışlardı.

 

“Görünüşe göre oğlumun gücü…olağanüstüymüş.” Yichuan konuştu, “Sadece Yılankanadı’nı öldürmekle kalmayıp, onu depo tipi hazineye bile sokabilmişsin.”

 

“Baba, anne.” Ning herhangi bir şeyi saklayacak değildi. “Doğuetek Bataklığı’nda maceraya atılmışken Demirağaç klanından Demirağaç Zhan’e rastladım.”

 

Yichuan ve Kar ikilisi şaşırmıştı.

 

Demirağaç Zhan mi?

 

Bu tehlikeli bir adamdı…

 

 “Muhtemelen oraya Mavi Gökyılanı’nı zorla evcilleştirmeye gelmişti.” Ning konuştu. O esnada geçmişe dönüp Mavi Gökyılanı’yla yaptığı mücadeleleri hatırlamaya başlamıştı. İkili birbirleriyle birçok kez mücadele etmiş lakin birbirlerine zarar veremedikleri için artan mücadele sayıları boyunca, rakip olarak karşı tarafa saygı duymaya başlamışlardı. Nihayetinde, genç adam Demirağaç Zhan’in depo tipi hazinesinde Mavi Gökyılanı’nın cesedine rastlamadığı ve yaratığın evcilleştirildiğini görmediği için Mavi Gökyılanı’nın o kritik durumda, doğal yeteneği olan “Boşluk Zıplaması”nı öğrendiğini tahmin etmişti.

 

Boşluk Zıplaması’nı öğrenmeyi başaran bir Mavi Gökyılanı adeta ejdere dönüşen bir balıktan farksızdı! Yaratık kesinkes Kırlangıç Dağı’nı terk ederek dünyadaki doğal hazineleri aramaya başlayacaktı…

 

İkilinin bir daha ne zaman karşılaşacağını söylemek zordu…

 

Ning hemen kendine gelmişti. “Demirağaç Zhan Mavi Gökyılanı’yla mücadele etmeye başladığında, fırsatı değerlendirip bin kilometre boyunca kaçmıştım…ardından göletin yanında oturduğum esnada, aniden Tao’nun kırıntılarına dokunabilme şerefine eriştim.”

 

“Tao kavrayışı mı?” Yichuan ve Kar çoktan nefeslerini tutmaya başlamışlardı.

 

“Gece boyunca Tao’yu kavramıştım lakin nihayetinde, peşimden gelen Demirağaç Zhan’in dikkatimi dağıtacağını hesaba katmamıştım.” Ning başını iki yana salladı. “Lakin, o öfkeli anımda hemen Yin Yang gücünü devreye sokarak bu gücü Parlakızıl ilahi gücüyle birleştirdim. Cennetsel su ve ateş vücuduma bahşedilmiş, beni Habistanrılar’ın sahip olduğu vücuda, Xiantian’a çevirmişti. Tabii durum böyle olunca akılalmaz bir güç artışı yaşadığımdan ilk önce Demirağaç Zhan’in ruh yaratığı, Bi’an Kaplanı’nı ardından da bizzat Demirağaç Zhan’in kendisini öldürdüm!”

 

 Yichuan şaşırmıştı, “Demirağaç Zhan’i mi öldürdün?”

 

“Evet.” Ning elini havaya savurmuş ve depo tipi hazinesinden siyah kırbacı çıkarmıştı, “Bu Demirağaç Zhan’in kullandığı silahtı.”

 

Karaağaç Asmakırbacı’nı gören Yichuan onayladıktan sonra konuştu, “Evet, bu gerçekten de Karaağaç Asmakırbacı. Xiantian’a adım attığın gibi Demirağaç Zhan’i öldürmeyi başarmışsın…Görünüşe göre Tao’yu kavrayışının sana büyük bir yardımı dokunmuş.”

 

Ning başıyla onayladı, “O gece, Tao’yu kavramaya başladığım esnada, Tao’nun Gerçek Manası’yla ilgili de bir öngörüye erişmeyi başardım.”

 

“Tao’nun Gerçek Manası mı?” Kar bile şaşkına dönmüştü.

 

“Gerçekten de Tao’nun Gerçek Manası mıydı?” Yichuan oğlunun dediklerine inanamıyordu.

 

 Kişi kendi aydınlanma seviyesini artırmaya çalıştığında, ne kadar yükselirse çektiği zorluk da bir o kadar artıyordu.

 

“Dünya’yla Bir” seviyesinin üstünde “Tao’nun Gerçek Manası” yer alıyordu! Çoğu Zifu Öğrencisi bile bu seviyeye ulaşmamıştı! Geçmişte, Yichuan şans eseri bu seviyeye ulaşmıştı ve üstelik bu Ji Klanı’nın sır olarak sakladığı bir gerçekti. Diğerleri Yichuan’ın yalnızca “Dünya’yla Bir” olduğunu düşünüyorlardı.

 

“Oğlum daha on bir yaşında olmasına rağmen,” Kar’ın gözleri parlamaya başlamıştı. “Tao’nun Gerçek Manası’na ulaşmayı başarmış. Üstelik bir numaralı Habistanrı Vücut Geliştirme Tekniği olan [Dokuz Gökler’in Parlakızıl Diyagramı]’nda çalışıyor. Böylesine bir yetenekle, ileride büyük güçlerin ilgisini çekeceğine şüphem yok.”

 

“Acele etme, acele yok.” Yichuan oğluna baktı. “Gerçekten Tao’nun Gerçek Manası’nı uygulayabiliyor musun peki?”

 

 Meseleyi kavramak bir şey, uygulamak bambaşka bir şeydi.

 

Kadim bir sualtı malikanesinde, Ning ölüm kalım anında nihayet “Yağmurdamlası’nın Gerçek Manası”nı uygulamayı başarmıştı.

 

“Baba, izle.” Karakuzey Kılıçları Ning’in ellerinde belirmiş ve genç adam havaya fırlamıştı. Hua! Kılıcın ucu adeta bir Yağmurdamlası gibi görünüyor ve havanın parçalanmasına sebebiyet veriyordu.

 

“Yağmurdamlası’nın Gerçek Manası!!” Yichuan başını öne doğru salladı. “Şüphesiz ki bu Yağmurdamlası’nın Gerçek Manası. Tao’yu kavramaya başladığın gece sayesinde kılıç oyununda Tao’nun Gerçek Manası’nı uygulama şansına erişmişsin? Bu…bu…” Yichuan artık ne diyeceğini bilemiyordu. En azından Kırlangıç Dağı’nda, daha önce böylesine canavarca bir yetenek belirmemişti.

 

Büyük ihtimalle, yalnızca uzak diyarlardaki devasa kabilelerde bu tarz yetenekler bulunuyordu.

 

“Gizli kalıntıda Yağmurdamlası’nın Gerçek Manası’nı uygulayabilmiştim.” Ning konuştu, “Sanıyorum ki çoktan gizli bir kalıntıya hapsolduğumu düşünmüşsünüzdür.”

 

İkili hemen onayladı.

 

“Oğlunuz kaybolduğu için sizleri endişelendirdi, baba, anne…” Ning ailesini görür görmez bu durumu anlamıştı. Babası yeşim kılıcı hissedemediğinden direkt olarak buraya koşmuş olmalıydı. Sonuçta, yeraltı malikanesi tamamen farklı bir boyuttaydı. Nasıl olur da babası yeşim kılıcını hissedebilirdi? Muhtemelen o esnada babası endişelenmiş ve onun öldüğünü düşünmüştü. Ning ailesinin ne denli telaşlı ve endişeli günler geçirdiğini anlayabiliyordu. Bu yüzden üzülmeden edememişti.

 

“Senin hatan değildi.” Yichuan iç çekti. “Zamanında, maceraya çıktığımda birkaç tane kadim kalıntıya rastlamış olsam da hiçbirine girmemiştim. Her ne kadar kadim kalıntılar kişiye büyük fırsatlar sunuyor olsalar da içeriye girenlerin belki de toplasan yüzde biri hayatta çıkabiliyordur. Bu yüzden senin hayatta olduğunu görmek bizi çok sevindirdi.”

 

Kar hafifçe oğlunun saçlarını okşuyordu.

 

Geçirdiği bir ay süresince endişelenmediği bir dakika bile olmamıştı.

 

“Yine de gördüğüme göre kadim kalıntıda kendini bir hayli geliştirmişsin. Tek bir karşılaşmada Yılankanadı’nı öldürebiliyor oluşun da bunu kanıtlıyor.” Yichuan konuştu. Ning’in yalnızca Yağmurdamlası’nın Gerçek Manası’nı kavradığı için yaratığı öldürebildiğine inanmıyordu. Sonuçta, kendisi de Yağmurdamlası’nın Gerçek Manası’nı kavramış bir insandı. Üstelik, Yichuan [Yağmurdamlası Sutrası]’ndaki dokuz tekniği tek bir tekniğe indirgemiş ve bunun üstünde Yağmurdamlası’nın Gerçek Manası’nı kullanmış olsa bile Yılankanadı’nı öldürememişti.

 

“Evet. [Düşük Bin Kılıç Formasyonu]’nu elde ettim.” Elini havaya savuran Ning birkaç deri parşömeni ortaya çıkarıp ailesine sunmuştu.

 

Her ne kadar [Düşük Bin Kılıç Formasyonu] bir sır olsa da genç adam bu sırrı ailesinden saklamayacaktı.

 

“[Düşük Bin Kılıç Formasyonu] mu?” Yichuan ve eşi parşömenlere bakar bakmaz şaşkına dönmüşlerdi.

 

“Bu, bu…” Ne diyeceklerini bile bilemiyorlardı. İkili oldukça tecrübeliydi, özellikle de Kar olağanüstü bir kabileden geliyordu. Çabucak bu formasyonun ne kadar özel olduğunu anlayabilmişlerdi.

 

Yichuan demeden edemedi, “Bu [Düşük Bin Kılıç Formasyonu] Ji Klanı’mızdaki ‘ölümcül teknikler’den bile daha güçlü. Kar, bu [Düşük Bin Kılıç Formasyonu] muhtemelen senin kabilendeki [Rüzgarkanat Atlatması]’na denktir.”

 

Kenarda duran Ning iç çekmeden edememişti.

 

Habistanrı Vücut Geliştirme ustalarının en çok ihtiyaç duyduğu şeyler ilahi yeteneklerdi! Lakin her ilahi yetenek, Habistanrı Çağı’nda bile yabancılara öğretilmeyen şeylerdi. Kadim malikanedeki yaşlı boğa bile ilahi teknik namına bir şey bilmiyordu. Zamanında Yuchi Klanı o Kutsal Ölümsüz’e yardım etmeseydi, muhtemelen onlar da bir ilahi yeteneğe sahip olamayacaklardı. İlahi yeteneklerin sahip olduğu değerler, muhtemelen [Düşük Bin Kılıç Formasyonu]’ndan bile daha fazlaydı! Şans bu ki, annesi bu ilahi yeteneği ona vermişti aksi takdirde, kim bilir genç adamın ilk ilahi yeteneğini öğrenmesi kaç yılını alacaktı?

 

“[Düşük Bin Kılıç Formasyonu] akılalmaz bir güç barındırıyor ve kişiye bir üst seviyedeki rakiplerle bile karşılaşabilecek bir yetenek katıyor. “ dedi Yuchi Kar, “Sadece, bu formasyonun büyülü hazineler konusundaki ve ruh melesindeki koşulları çok fazla. Zayıf yönleri bunlar.”

 

Doğru. Birkaç yüz büyülü hazineyi kim nasıl elde edebilir ki?” Yichuan başıyla onayladı.

 

Yine de Ning araya girmişti, “Baba, anne, kadim kalıntıda, bir sürü seviyesiz büyülü hazine ele geçirmeyi başardım. Gerçekten fazla sayıda…” Konuştuktan sonra depo tipi kol zırhını çıkarıp ailesine gitmiş ve kendi Ki’sini büyülü hazinelerden çıkararak onların kolayca bağlamasına fırsat tanımıştı.

 

“Çok mu?” Yichuan kol zırhını aldığında meseleyi tam olarak anlamış gibi görünmüyordu. Zırhı bağlayıp, hazinenin içini kontrol ettiğinde…şaşkına dönmüştü!

 

“Ne oldu?” Kar hemen sordu.

 

“Büyülü hazineler…binlercesi…” Yichuan iç çekti.

 

“Yok artık!” Kar da şoke olmuştu. Her ne kadar seviyesiz büyülü hazineleri umursamıyor olsalar da burada binlercesinden bahsediyorlardı. Ji Klanı’nın Beş Vilayeti bile bu denli bir serveti kıskanacaktı!

 

Ning ekledi, “O büyülü hazineler benim işime yaramadığı için size veriyorum.” Genç adamın düzinelerce depo tipi büyülü hazinesi ve binin üstünde kılıç tipi büyülü hazinesi bulunuyordu. Hatta kanat tipi gibi başka hazineler de sahipti…ki bu kanat tipi hazineler [Rüzgarkanat Tekniği]’ni kullanması için gerekliydi. Diğer eşyaların içindeyse Tao mühürleri, formasyonlar vardı…

 

Diğer binlerce depo tipi hazineyi, sabreleri, kırbaçları, asaları, mızrakları ve baltaları da kendi işine yaramayacakları için babasına vermişti.

 

 

——————————

 

 

 

Ning ilk önce [Düşük Bin Kılıç Formasyonu]’nu çıkarmış, ardından da binlerce hazineyi göstermişti. Ailesi daha yaşananları kabullenemeden genç adam bir kez daha söyledi “Bu sefer, gizli kalıntıda bir hazine buldum. Bu kesinkes Ji Klanı’mıza yarayacaktır.”

 

“Neymiş?” Yichuan ve Kar hemen oğullarına bakmaya başladı.

 

Ning elini savurduğu gibi yaratık derisinden yapılma parşömen ortaya çıkmıştı. Parşömenin üstünde, güneş ve ay ikilisinin altında parıldayan bir Buda duruyordu.

 

“Hayal Tekniği!!” Yichuan ve Kar aynı anda konuştu.

 

Ning şaşırmıştı, “Baba, anne, daha önce böyle bir şeyden haberiniz var mıydı?”

 

“Herhalde yani!” Kar Buda resmine bakıyordu. “Geçmişte, Yuchi Klanı’mızda da Hayal Tekniği vardı lakin rakip kabileye kaptırmıştık. Yine de Ning, hayal teknikleri kişini ruhunu geliştirmesini sağlayan şeylerdir. Unutma, ruh kişinin temelidir. Her ne kadar normalde güçlü bir ruha sahip olmanın artıları gün yüzüne fazla çıkmasa da gün yüzüne çıkmayan bu artılar ve avantajlar akılalmaz boyutlara ulaşabilir. Bu yüzden hayal tekniğini yanında tutup sürekli kullanmalısın.”

 

Ning hemen konuştu, “Kadim kalıntıda başka bir hayal tekniği direkt olarak zihnime kazınmıştı! Bundan bile daha iyi hem de!”

 

Kar meseleyi anlayınca keyifle konuştu, “Oğlumun karmik şansı olağanüstü. Efsanelere göre Yuchi Klanı bir Kutsal Ölümsüz’le karşılaşmış ve Ölümsüz Ata’mızın ruhuna direkt olarak tek bir parmağıyla hayal tekniği kazımış. Resimden bile daha net olan bu kavram her an kullanılabiliyormuş. Kadim kalıntıya kapılan oğlumun da bu denli bir fırsata erişebileceğini düşünmemiştim.”

 

Ning aniden reenkarne olduğu zaman, Yeraltı Krallığı’ndaki Cui Sarayı Lordu’yla karşılaşmasını ve Lord’un tek parmağıyla [Nuwa’nın Resmi]’ni ruhuna kazımasını hatırlamıştı.

 

“Baba, anne, bu hayal tekniğinin adı [Güneş Ay Budası’nın İç Tasviri]’dir.” Ning ekledi.

 

“Ji Ning.”

 

Yichuan’ın kalbi dört nala koşmaya başlamıştı. “Bu hayal tekniğinin Ji Klanı’na uzunca bir süre fayda sağlayacağına şüphe yok. Hemen geri götüreceğim lakin [Düşük Bin Kılıç Formasyonu]’nu şu an için duyuramayız. Hem çok zor hem de senden başka bu formasyonun gerçek gücünü kullanabilecek bir üyemiz yok. İleride gücümüz artığında, bizzat ne yapılacağına karar verebilirsin. Seviyesiz büyülü hazineleri de ben dağıtmana yardım edeceğim.”

 

“Tamamdır baba, sen nasıl diyorsan.” Ning cevapladı.

 

 






Giriş Yap

Site İstatistikleri

  • 44421 Üye Sayısı
  • 398 Seri Sayısı
  • 44158 Bölüm Sayısı


creator
manga tr