Bölüm 469 : Ruh Büyücüleri

avatar
4265 18

A Will Eternal - Bölüm 469 : Ruh Büyücüleri


Çevirmen : Clumsy 

 

Bai Xiaochun az önce vahşinin kanıyla açılan kratere apaçık gözlerle bakıyor, içi titriyordu.

 

“Bunlar vahşi değil,” diye düşünüyordu, “daha ziyade patlamak üzere olan hap fırınları… Onları öldürünce böyle şeyler olduğuna inanamıyorum…”

 

Daha da gerilmiş olmasına rağmen Li Hongming’in kendisine yönelik bakışlarının değiştiğini fark edip çenesini kaldırarak havalı bir şekilde şöyle dedi: “Çoktandır gözlerime böyle bir mücadele ziyafeti çektirmek istiyordum. Sanırım böyle çarpışmalar çok sık yaşanmıyordur.”

 

Bai Xiaochun’a yönelik küçümseyişi iyice azalan Li Hongming gülümseyerek açıkladı: “Tabii ki yaşanıyor! Böyle ufak çaplı çarpışmalar her iki ila üç günde bir gerçekleşiyor.”

 

Bai Xiaochun böyle bir açıklamayı duymamayı tercih ederdi ve kalp atışları ansızın hızlanmıştı. Duvarın ötesine bakarken ruh denizini, sayısız vahşiyi ve hatta belirli noktalardaki kocaman gaddar savaş yaratıklarını görebiliyordu.

 

“Bu ufak çaplı bir çarpışma mı?” diye düşünüyordu şaşırarak. “Büyük çaplılar nasıl ki?” Her şey gözüne son derece tehlikeli görünmekle kalmamış bir de aklına Büyük Setin dışında üç göreve çıkması gerektiği gelmişti. Ne baş ağrısı ama!

 

Li Hongming belli belirsiz bir gülümsemeyle Zhao Tianjiao ve diğerlerine bakarak şöyle dedi: “Peki, duvarın üstü tehlikeli ve artık savaşa da bir göz attığınıza göre geri dönmeye ne dersiniz?”

 

Bai Xiaochun tam kabul etmek üzereyken Zhao Tianjiao derin bir nefes aldı ve ışıldayan gözlerini aşağıdaki çarpışmaya çevirerek sordu: “Kardeş Li, bu mücadele ne kadar sürecek?”

 

Li Hongming durumu ölçüp biçmek için bir müddet etrafa baktıktan sonra yanıtladı: “Görünüşe bakılırsa ruhlar bu gece geri çekilir. Sonra da bir veya iki günlük sessizlik olur.”

 

“Öyleyse ben burada bekleyeceğim. Çarpışma sonlanınca da… hemen Yaban Arazilere çıkıp eğitimime başlamak isterim!”

 

Bai Xiaochun Zhao Tianjiao’nun bu düşüncede olduğunu başından beri bildiği için hiç şaşırmamıştı.

 

Fakat Li Hongming afallamış görünüyordu. “Büyük Setin dışına çıkmak mı istiyorsun?”

 

“Buraya gelme sebebim Yaban Arazilere çıkmak!”

 

Li Hongming Zhao Tianjiao’ya biraz daha yakından baktıktan sonra kollarını kavuşturarak saygıyla eğildi. “Büyük Set Şehrine yerleştim yerleşeli kaç kişinin Yaban Arazilere gidip geri dönemediğini sayamadım. Yoldaş Daoist Zhao, inanılmaz statüne rağmen böyle bir hedefin olması gerçekten takdire şayan. Tüm içtenliğimle yolculuğunun güvenli geçmesini dilerim, Yoldaş Daoist.”

 

Zhao Tianjiao içten bir kahkaha attıktan sonra Chen Yueshan’a döndü.

 

Elini ağzının üzerine götürerek gülümsemesini gizleyen kız da tek kelime etmeden ilerleyerek Zhao Tianjiao’nun yanına geçti. Mesajı netti; nereye giderse gitsin Zhao Tianjiao ile kalacaktı. Dışarısı tehlikeli de olsa, tarikatın en sevilen genç kadını da olsa şu an için önemi yoktu.

 

Zhao Tianjiao’nun iki takipçisi ve Chen Yueshan’ın iki yakın dostundansa çıt çıkmıyordu. Aslında planları çifte katılmaktı ama ölümcül mücadeleyi görmek onları öyle sarsmıştı ki şu anda yapabildikleri tek şey suratlarındaki utancı gizlemek için bakışlarını yere eğmekti.

 

Zhao Tianjiao pek de umursuyor gibi görünmüyordu. Kocaman bir gülümsemeyle Bai Xiaochun’a döndü. “Xiaochun, bize katılacak mısın?”

 

Bai Xiaochun boğazını temizledi. Yalnızca Altın Özün son evresinde olduğu için Yaban Arazilere çıkmanın pek iyi bir fikir olmadığı kanaatindeydi.

 

Belki büyük çembere ulaştığında dışarı çıkabilirdi. Hiç değilse o noktada kendisini daha iyi savunabilir hale gelirdi. O zamana dek sadece ufak bir yolculuk yapacak ve çok büyük bir tehlikeye girmemeyi umut edecekti.

 

On yılı bu şekilde geçirdikten sonra da tarikatına dönecek ve deva ruhunu beşlik bir deva yaratığı ruhu setiyle takas edecek, güvenli ve kolay yoldan Ruhun Başlangıcına ulaşmayı seçecekti.

 

Düşüncelerinde bu noktaya gelmişken kararından iyice emin olmuştu ve tam bunu açıklamakla açıklamamak arasında gidip gelirken etraftaki Deri Yüzücülerden şaşkınlık çığlıkları yükseldi.

 

Alandaki pek çok surat hayret dolmuş ve ruhsal enerjinin güçsüzlüğüne rağmen çoğu kişi yetişim basamağı gücünü salmıştı.

 

Bu ani gelişme Bai Xiaochun, Zhao Tianjiao ve kalan herkesi sersemletti. Savaş alanına bakanlar sonsuz ruh gelgitinin ansızın hareketi kestiğini görmekteydi.

 

Hatta ruhlar gerilemeye bile başlamıştı. Suratlarında o gaddar ifadelerden eser kalmamış, daha ziyade bir zekâ kırıntısı yerleşmişti. Son derece tuhaf bir manzaraydı; bu ifadeler çok yersiz görünüyordu.

 

Hepsi bununla kalsa büyük bir mesele olmayabilirdi. Ama hemen ardından kinci ruhlar başlarını arkaya atarak kulak tırmalayıcı bağırışlar eşliğinde gruplaşmaya başladı.

 

Ve göz açıp kapayıncaya dek 300 metre uzunluğu aşkın imparator ruhlar şekillendi. Çokça ruhtan oluşan geniş omuzları ve kaslı görünümlü bedenleri vardı ve her biri farklı büyülü silahlar kuşanmıştı. Tek başına görünüşleri bile yeri göğü sarsmak için yeterliydi.

 

Onu aşkın imparator ruh korkunç bağırışlar eşliğinde şok edici bir şekilde silahlarını çekmekteydi.

 

Bai Xiaochun irileşen gözlerle imparator ruhlara bakıyor, Yıldızlı Gök Dao Polarite Tarikatının mavi sınavında gördüğü imparator ruhu düşünmeden edemiyordu!

 

O imparator ruh da tıpatıp buradakiler gibiydi!!

 

“Bu… bu…” Savaş alanındaki korkunç imparator ruhlar inanılmaz güçleriyle adeta… birer Ruhun Başlangıç uzmanı gibi görünüyordu!

 

Bai Xiaochun o on imparator ruhun yanı sıra… diğerlerinden farklı belirgin ruhlar da görebilmişti!

 

Sıradan kinci ruhlar zekâ sahibi olmaz, büyülü nesneler kullanamazdı. Genellikle bir böcek gibi davranır ve daha ziyade illüzyon gibi, duman gibi görünürlerdi. Ancak an itibariyle savaş alanında başlarını ve suratlarını örten siyah başlıklı cüppeler giyen yedi sekiz figür belirmişti.

 

Ne zaman belirdiklerini tespit etmek imkânsız olsa da şu anda etrafları çatırdayan siyah yıldırımlarla kaplı şekilde havada süzülüyorlardı.

 

Ayrıca yaratıkvari görünen bazı kinci ruhlar da ellerindeki muazzam silahlarla hücuma geçmişti.

 

Son olarak uzaklardaki kıvrılan dumanlar, kırmızı gözlü ve toynakları alevlerle çevrili bir savaş atı şekli almıştı.

 

O atın üzerindeyse gri cüppeli bir adam bulunuyordu!

 

O adam ne bir kinci ruh ne de vahşiydi. O bir… yetişimciydi!! Belki de bir yetişimci gibiydi demek daha doğru olurdu. Uzun, inceydi ve atının dizginlerini tutan elleri herhangi bir kirlilikten, tozdan yoksun şekilde bembeyazdı.

 

Onu sıra dışı kılan zarif bir havası vardı. Üstelik yalnız da değildi. İki yanı derme çatma kıyafetlerine rağmen iyi görünümlü yedi sekiz kadın ve erkekle çevriliydi. Orada durarak Büyük Sete çevirdiği gözleri soğukça titriyor, Öz Formasyona ait yetişim dalgalanmaları yayıyordu.

 

Yakınlardaki sıska vahşiler ansızın başlarını eğerek kollarını kavuşturdu, suratlarına huşu ve saygı ifadeleri yerleşmişti.

 

Siyah savaş atını gören Bai Xiaochun’un aklına gelen ilk şeyse Karayağız olmuştu. Ardından üzerindeki gri cüppeli figüre baktı ve onda kesinlikle bir tuhaflık olduğunu fark etti.

 

Kinci ruhların ve vahşilerin kralıymış, tek başına hepsini kontrol edebilirmiş gibiydi… Her nedense Xiaochun’un aklına Chen Manyao ve temsil ettiği grup gelmişti.

 

Bu esnada gri cüppeli adamı gören Li Hongming’in ifadesi titreşmekteydi.

 

“Kim böyle ufak çaplı bir çarpışmada… ruh yetişimcilerinin ve ruh büyücülerinin olacağını düşünürdü ki!!”

 

Zhao Tianjiao gri cüppeli adama bakarken kalbinde yükselen soğuklukla şöyle dedi: “Ruh yetişimcileri mi? Ruh büyücüleri mi?”

 

“Yaban Arazilerde," dedi Li Hongming kısık bir sesle, "kinci ruhlar tüm varlıkların en güçsüzü ve en düşük rütbelileridir. Ardından vahşiler, sonra da ruh yetişimcileri gelir. En güçlüleriyse…  ruh büyücüleridir! Ruh yetişimcileri vahşilere köle gibi davranan güçlü yetişimcilerdir. Yetişimini yapacakları ruhsal enerji olmadığı için ondan sonraki en iyi şeye yönelerek ruhsal enerji yerine ruh canlılığını tüketir, bu yüzden ruh yetişimcisi ismi alırlar!

 

“En güçlü kinci ruhları yakalamaktan sorumlu kişiler, ruh manipülasyon tekniklerinde uzman olanlar ve ruh yetişimcilerinin kullanımı için ruh canlılığı çıkartanlarsa Yaban Arazilerde çok nadir görülen ve değerli olan ruh büyücüleridir!

 

“Ruh büyücüleri korkunç varlıklardır. Her biri ruhları kontrol edebilen, kaynaştırabilen ve hatta yıkıcı güçler elde edebilmek adına bedenlerinde ruhları hapsedebilen güçlü uzmanlardır!

 

#Ruhlar ve devlerden korkarken bir de ruh yetişimcileri ve büyücüleri çıktı. Dışarıda gerçekten bambaşka bir dünya var. Chen Manyao ve grubu bu dünyanın neresinde bulunuyor, onlar özünde nasıl tipler çok merak ediyorum doğrusu. Bizimki buradaki on yıllık macerasında onlarla bir etkileşime girer diye umuyorum. 
Hadi okumaya devam!






Giriş Yap

Site İstatistikleri

  • 44344 Üye Sayısı
  • 398 Seri Sayısı
  • 44158 Bölüm Sayısı


creator
manga tr