Bölüm 390 : Bai Xiaochun'u Kaçırın

avatar
4492 20

A Will Eternal - Bölüm 390 : Bai Xiaochun'u Kaçırın


Çevirmen : Clumsy 

 

“Ben de böyle yaşamak istiyorum!!” Xu Baocai Bai Xiaochun’un gidişini izlerken içten içe bu şekilde sızlanmıştı.

 

Bir an sonraysa Usta Tanrı-Kahin eğilişini sonlandırdı, boğazını temizledi ve şöyle dedi: “Kardeş Xu, sadece birkaç ay oldu. Böyle kötü bir duruma nasıl düştün?”

 

Xu Baocai’nin öfkesi anında yükselmişti. Sonuçta en başta kendisini Bai Xiaochun’dan ayrılmaya ikna eden Usta Tanrı-Kahindi. Fakat şimdi öfkesini dile getirme zamanı olmadığını biliyordu. Elinden gelen tek şey acıklı bir surat ifadesi takınıp Usta Tanrı-Kahine içinden lanetler okumaktı.

 

Doğrusu Usta Tanrı-Kahin de kendini biraz kötü hissediyordu. İç çekerek devam etti: “Tüm bunlar için beni suçlama. Ben bile ikincil başpapazımızın böyle şok edici noktalara ulaşacağını bilemezdim… Gök Şehrinde her şey yetişime dayanır, biliyorsun.” Bu sözlerin ardından Xu Baocai’ye kalacak bir yer ayarladı ve harçlık olarak da biraz erdem puanı verdi…

 

Usta Tanrı-Kahin tarafından ayarlamaları yapılan Xu Baocai, onun da Mavi Ejder Cemiyetinde önemli bir pozisyona yerleştiğini fark etmişti; çünkü ölümsüz mağarasında onu gören tüm yetişimcilerin suratlarına derin bir saygı yerleşiyordu.

 

Xu Baocai giderek daha da heyecanlanmaya başlamıştı.

 

O gece uyumakta zorlandı. Ertesi günün şafağındaysa uyku mahmuru gözlerle odadan çıkarak yeni bir yemin mırıldandı.

 

“İkincil başpapaz için Usta Tanrı-Kahinden daha önemli olacağım!”

 

Xu Baocai’nin dönüşüyle Bai Xiaochun orijinal Dao Koruyucusu grubundan bir kişiye daha kavuşmuştu.

 

Xu Baocai hemen görev sınırlarını aşarak işe koyuldu ve bilgi toplayarak dedikodu yaymaya başladı. Onun yönlendirmeleriyle Mavi Ejder Cemiyeti yalnızca kötü dedikoduların yayılmasını engellemekle kalmadı, bir yandan da artan bir etkinlikle karşılık verebilir hale geldi.

 

Xu Baocai her şeyini ortaya koyuyor, en iyi sonuçları alabilmek için her türlü numaraya başvuruyordu.

 

Bu sayede Bai Xiaochun’un bolca boş zamanı oluyordu. Günlük işlerle Usta Tanrı-Kahin ilgileniyor, istihbarat işine Xu Baocai bakıyor, birkaç düzine turuncu cüppeli çırak da patron yardımcılığını üstleniyordu. Böylece Mavi Ejder Cemiyeti giderek daha da istikrarlı bir hal alıyordu.

 

Gelişmeleri hiç yavaşlamamıştı, hala sürmekteydi. Sonuç olarak Fantezi Hapı işi de şok edici bir hal almıştı.

 

İlahi Gök Cemiyetinin yaptığı onlarca kumpas ve entrika pek işe yarayamıyordu. Söz konusu bireyler olduğunda problemlerle baş etme konusunda çok iyi olsalar da iş şehrin başka büyük organizasyonlarına geldiğinde güçleri yetmiyordu. Mavi Ejder Cemiyetinin yükselişi çok hızlı ve beklenmedik olduğu için de onlarla baş etmek konusunda tamamen yetersiz kalmışlardı.

 

Dedikodu meseleleri planlarının bir koluydu ve iyi başlamış olsa da suya düşmüştü. Aynı şekilde diğer stratejileri de başarısız oldukça İlahi Gök Cemiyetinin Mavi Ejder Cemiyetine yönelik öfkesi giderek kuvvetleniyordu.

 

Bunun bir sebebi her şeyin gölgelerin ardından yapılması zorunluluğuydu. Yine de en nihayetinde Fantezi Hapına yönelik araştırmaları Mavi Ejder Cemiyetinin patronunun Ultra Açlık Yardım Hapını yaratan Simyacı Bai’nin ta kendisi olduğunu göstermişti.

 

Ne yazık ki Bai Xiaochun’un geçmişini araştırmaya kalksalar da hiçbir şey bulunamamıştı. Mavi Ejder Cemiyetindeki casuslarından bile iş çıkmamıştı. Görünen o ki Mavi Ejder Cemiyetinde Xiaochun’un yetişimini bilen kişi sayısı dahi çok azdı. Bu kişiler de Usta Tanrı-Kahinin eğitimleri sayesinde tedbirli ve bilgilerini kendilerine saklama konusunda temkinliydi.

 

İlahi Gök Cemiyeti Bai Xiaochun’un hiç yoktan ortaya çıkışıyla ilgili biraz rahatsız olsa da insanların böyle gizli yaşaması Yıldızlı Gök Dao Polarite Tarikatı için duyulmamış bir iş değildi. Fantezi Hapının kökenine inmek de iyi bir fikir olabilirdi fakat işin doğrusu hapa tamamen tesadüfen denk gelmişlerdi ve nereden geldiği hakkında hiçbir fikirleri yoktu. Ayrıca doğu yetişim dünyası devasaydı ve Aşağı Sahalarda olup bitenler nehrin yukarı kısımlarındakileri pek ilgilendirmezdi.

 

Günler ilerliyor, İlahi Gök Cemiyeti Mavi Ejder Cemiyetinin giderek daha da büyüyüşüne tanık oluyordu. En nihayetinde Mavi Ejder Cemiyetinin Fantezi Hapı satışları İlahi Gök Cemiyetini geride bırakmış ve bu da bardağı taşıran son damla olmuştu.

 

İlahi Gök Cemiyeti karargahları Gök Şehrinin merkezindeydi ve an itibariyle Mavi Ejder Cemiyeti hakkında ne yapılacağını konu alan bir toplantı gerçekleşiyordu. Kimileri Mavi Ejder Cemiyetini dağıtma amacıyla entrika ve planlara devam etme taraftarıydı. Fakat bu planın etkili olması zaman alacaktı. Bir noktada soğuk bir homurdanma işitildi.

 

“Daha fazla bekleyemeyiz. İlahi Gök Cemiyetimiz sorunları çözmek için güç kullanabilir ama kuralları ihlal etmeyi göze alamayız. Mavi Ejder Cemiyeti üyeleri fazla inatçı. Bakın, bu konuda sonu gelmeyen toplantılar yapıp durmanın ne anlamı var? İlahi Gök Cemiyetinin gücünü unuttunuz mu? Simyacı Bai’yi kaçıralım, olsun bitsin!”

 

“Ama yetişim seviyesini bilmiyoruz ki!” diye çıkıştı biri. “Bu bilgi olmadan böyle bir işe kalkışmak…”

 

“Göklerin altında bilmediğimiz tonlarca şey var. Bu geri çekilmek için iyi bir sebep mi? O herifin arkası ne kadar sağlam olursa olsun İlahi Gök Cemiyetine denk olması mümkün mü? Biz bir deva klanından geliyoruz! Onunsa Ruhun Başlangıcında olmasına imkân yok. Öz Formasyonda olması bile düşük ihtimal. Öyle olsa neden gökkuşağı alanına geçmesin ki? Burada ilaç yaparak vaktini neden ziyan etsin?!”

 

Bu argümanları sunan kişinin pozisyonu nispeten yüksekti ve haliyle hiç kimse ona karşı çıkmaya cüret edemiyordu. Çoğunluğu iyi bir fikir olduğuna tamamıyla ikna olmasa da hepsi birbirine bakmakla yetinip dillerini tutmuştu.

 

Böylece İlahi Gök Cemiyeti harekete geçti. Öz Formasyonda hiçbir üyeleri yoktu, sadece Kuruluş Kadrosunun büyük çemberinde olanlar ve birkaç tane de Öz Benzeri uzmanı vardı. Neticede organizasyonları sadece kırmızı ve turuncu cüppelilerden oluşuyordu. Sarı cüppeye ulaşanlarsa çoktan ayrılmış oluyor ve kolay kolay çağrılamıyordu.

 

Bai Xiaochun’un icabına bakmak için on Öz Benzeri, birkaç düzine Kuruluş Kadrosu büyük çemberi, hatta daha fazla sayıda da Kuruluş Kadrosu sonlarından adam katılmıştı.

 

Bu topluluk gece çöktükten sonra Mavi Ejder Cemiyeti karargahı olan ölümsüz mağarasına yöneldi.

 

Şehirdeki her organizasyonu bastırabilecek güçte bir grup söz konusuydu.

 

Hız konusunda da kendilerini tutmuyorlardı. Sonuçta bu bir sürpriz saldırı olacaktı, başarıları ilk hamleye bağlıydı. Ana plan Bai Xiaochun’u kaçırmak olsa da işler en kötü noktaya gelirse önce onu öldürüp sonuçlarla sonra yüzleşmeye de hazırlardı.

 

Karanlık ve rüzgârlı bir geceydi ve Bai Xiaochun Frijit Okulu İrade Gelişim Büyüsü yetişimine başlamak adına bağdaş kurmak üzereydi. Son çabalarıyla Frijit Müridi seviyesinin zirvesine yaklaşmaktaydı.

 

Etrafında hareketlenen frijit qi her göreni şok edebilecek düzeydeydi ve odanın duvarları yavaşça buz katmanlarıyla çevreleniyordu. Neyse ki yetişimi çoğunlukla içe odaklaydı, çünkü böylesine yoğun bir frijit qi Kuruluş Kadrosu yetişimcilerinin bile donarak ölmesine yol açabilirdi.

 

Qi’sini daha yeni düzenlemiş ve zihnini temizlemişti lakin ansızın gözleri irileşti. Başını kaldırdığında suratına garip bir ifade yerleşmişti. Yine de boğazını temizlemekle yetindi ve gözlerini kapatarak meditasyona başladı.

 

Bu esnada bir sürü gölgemsi figür mağaraya yaklaşmaktaydı. Birbirine bakan topluluğun hücumuysa Mavi Ejder Cemiyetinin defansif büyü formasyonunu canlandırdı.

 

Hemen ardından hava gök gürültüsünü andıran patlama sesleriyle doldu, İlahi Gök Cemiyeti yetişimcileri en güçlü saldırılarını salarak formasyon kalkanını parçalara ayırmıştı. Mavi Ejder Cemiyeti buna anında karşılık verdi ve yetişimciler avazları çıktığınca bağırarak her yanda büyü teknikleri salmaya başladı.

 

“Alın bakalım!” Fakat işin içinde on Öz Benzeri yetişimcisi vardı ve Mavi Ejder Cemiyeti ne kadar hazırlıklı olursa olsun böyle bir güçle baş edemezdi. Haliyle hemen defansa geçildi. Bu noktada Mavi Ejder Cemiyetinin patron yardımcıları neyle karşı karşıya olunduğunu anlamıştı.

 

“Öz Benzeri Aşaması!” İnsanlar soluksuz kalırken on Öz Benzeri yetiçimcisi yollarına çıkan her şeyi buğday hasat edercesine ortadan kaldırıyordu.

 

Hemen hemen aynı saniyede Mavi Ejder Cemiyetine sızan casuslar açığa çıktı. “Patron Mavi Ejderin odası hemen şurada!”

 

Akabinde suratlarına kibirli ifadeler yerleşen on Öz Benzeri yetişimcisi Bai Xiaochun’un odasına atıldı. Diğerlerinden hızlı olan altı tanesi tam bir küçümsemeyle odaya dalarken kalan dörtlü de başkalarının girmesini önlemek adına dışarıda kaldı.

 

“Bu geceden sonra Mavi Ejder Cemiyetinin bir patronu olmayacak!” dedi içlerinden biri kudretli bir havayla.

 

Bu sırada Mavi Ejder Cemiyeti yetişimcileri oldukça geriliyor, İlahi Gök Cemiyeti üyeleriyse görevlerinin tamamlandığına ikna olmuş şekilde kıs kıs gülüyordu. İçeriden bir patlama işitilir işitilmez hepsi kaçacaktı.

 

Fakat kulakları bir patlama yerine sessizlikle karşılanıyordu. Altı Öz Benzeri yetişimcisi içeri hücum etmiş ama hiçbir mücadele sesi işitilmemişti. Ortam öylesine sessizdi ki iğne atsanız duyulurdu!

 

Kalabalıktakilerin suratlarına şok ifadeleri yerleşmişti. Tek istisnaysa küçümseyici birer tavır takınan Usta Tanrı-Kahin ve Xu Baocai’ydi.

 

“Ne oldu?” diye fısıldadı biri. Bir şeylerin ters olduğu kesindi. Oda içeri giren herkesi yutmaya hazır kara bir ağız gibi görünüyordu. Oraya bakmak bile pek çoklarının omurgalarında bir soğukluk duymasına yol açmaya başlamıştı.

 

Bu noktada kalan dört Öz Benzeri yetişimcisi birbirlerine bakıp dişlerini sıkarak harekete geçti. Bu saatten sonra elleri boş şekilde dönüp gidemezlerdi! Böylece güçlerini birleştirerek odaya girmeye hamle ettiler. Fakat onlar henüz kapıya ulaşamadan odadan yayılan bir frijit qi alanı doldurmaya başladı.

 

Frijit qi’nin bedenlerini dolduruşu yerlerinde donakalır gibi hissetmelerine, gözlerine inanamayan bir ifadeye bürünmelerine sebep olmuştu. Öz Benzeri yetişimcilerinden biri ansızın kırmızı ışıklar saçarak defans sağlamak adına bir kâğıt tılsım yaktı. Alevin gücünün desteğiyle beti benzi atık şekilde birkaç adım geriledi. Ve hem şok hem de dehşetle irileşen gözlerle bağırdı: “Öz Formasyon!!”

 

 #Gerçekten planlarını okurken 'hıı, tamam, kesin kaçırırsınız' demiştim, şaşırmadım da. Zaten bizimkinin onları fark edip meditasyonunu bozmaya tenezzül etmeyişinden belliydi aradaki güç farkı.
Tabii burada çıkan kargaşa başka bir soruna yol açar mı orasını bilemiyorum.
O zaman bakalım karizmatik patron mavi ejderimiz bu problemi nasıl çözecekmiş, okumaya devam!






Giriş Yap

Site İstatistikleri

  • 44250 Üye Sayısı
  • 398 Seri Sayısı
  • 44158 Bölüm Sayısı


creator
manga tr