Bölüm 140 : Kuruluş Kadrosu Kutsal Arazisi

avatar
7680 26

A Will Eternal - Bölüm 140 : Kuruluş Kadrosu Kutsal Arazisi


Çevirmen : Clumsy 

 

Bir ay daha geçmiş ve Karayağızın davranışları giderek kötüleşmişti. Zamanında Bai Xiaochun’u kışkırtan erkek çıraklar tamamen delirmiş haldeydi ama yine de bu durumla ilgili herhangi bir şey yapamıyorlardı.  

 

Bı sıralarda Bai Xiaochun’un yetişimi de en sonunda 10. Seviye Qi Yoğunlaşmanın büyük çemberine girmişti. Geçmesi çok zor bir bariyere gelmiş bulunmaktaydı.

 

“Geriye yalnızca Kuruluş Kadrosu kaldı!” diye düşünürken derin bir nefes aldı, gözleri beklentiyle parlıyordu. Kuruluş Kadrosu birkaç farklı tipe ayrılıyordu: Ölümlü Sicimi, Dünya Sicimi ve efsanevi Cennet Sicimi. Her biri ömre farklı yıllar ekliyordu. Daha net olmak gerekirse 100, 200 ve 500 yıllık katkıları vardı.

 

Bai Xiaochun Cennet Sicimi Kuruluş Kadrosuna ulaşma şansını dikkate dahi almış değildi, çünkü bunun gerçekleşme şansı yok gibi bir şeydi. Ruh Akımı Tarikatının 10,000 yıllık tarihinde bu basamağa ulaşanların sayısı bir elin parmakları kadardı ve onlar da rastgele Cennet Sicimi enerjisi elde ederek başarıya erişmişti.

 

“Genel olarak konuşursak pek çok kişi Ölümlü Sicimine ulaşıyor ki bu da bir Kuruluş Kadrosu Hapı gerektiriyor. Dünya Sicimi Kuruluş Kadrosu içinse Dünya Sicimi enerjisi lazım... Tabii ki Dünya Sicimi Kuruluş Kadrosu da güçlü ve zayıf olarak ayrılıyor. Her şey Kuruluş Kadrosuna varılma anına ve kişinin ruhsal denizinde ne kadar Gelgit Akışı belirdiğine bağlı! En az bir, en fazla dokuz tane olabiliyor!

 

“Ve bir de benim beden gücüm söz konusu. Şimdiden ilk prangamla bağlantı kurabildim. Ölmeyen Altın Tene ulaşarak veya Ejderha&Mamut Deniz Oluşumunun gücünü kullanarak o prangayı aşabilecek olmalıyım. Kim bilir ikisini birden kullanırsam ne kadar güçlü olurum!?” Bai Xiaochun’un hatırladığı kadarıyla Kuruluş Kadrosu Hapları tarikattan erdem puanı ile alınabiliyordu. Fiyatları fahişti ancak Bai Xiaochun’un birikimi düşünülünce istediği takdirde hap almasına bir engel yoktu ancak bunu yapmaya gönlü de yoktu. Sonuçta Ölümlü Sicimi Kuruluş Kadrosu ya da diğer adıyla Ölümlü-Dao, ömre yalnızca 100 yıl ekliyordu.

 

Bir müddet daha düşünen Bai Xiaochun bir mesaj kâğıdı üreterek Li Qinghou’dan Dünya Sicimi enerjisi hakkında biraz daha bilgi talep etti.

 

Çok geçmeden kâğıdı yumuşak ışıklarla titreşti, Li Qinghou’dan mesaj gelmişti. Bai Xiaochun hemen ruhsal enerji aktardı ve Li Qinghou’nun sesi zihninde yankılanmaya başladı.

 

“Aslında sana bunu söylemek için biraz daha beklemeyi planlıyordum ama üç ay sonra kuzey yakadan 150 ve güney yakadan 100 10. Seviye Qi Yoğunlaşma İç Kesim çırağı Dao Tohumu Dağındaki büyük salonda toplanacak. 

 

“Sebebiyse üç Kuruluş Kadrosu Kutsal Arazisinin açılacak olması.  Sen Düşmüş Kılıç Uçurumuna gidecek ve oradakilerle çarpışarak Dünya Sicimi enerjisi elde etmeye çalışacaksın ki bunu kullanıp Dünya Sicimi Kuruluş Kadrosuna ulaşabilesin. Eğer başarılı olursan fazladan 200 yıl kazanacaksın. Bu sonsuza dek yaşama hayallerini gerçekleştirmen için büyük bir adım olacak!”

 

Yeşim kâğıdına bakan ve nefesi kesilen Bai Xiaochun’u bir ürperme almıştı.

 

“Dünya Sicimi Kuruluş Kadrosu ömre 200 yıl ekleyebiliyor!!” Gözleri bir süre özlemle parıldasa da bir noktadan sonra tereddüt etti. “Herkesle mücadele etmem gerekecekse kesinlikle sert dövüşler de olacaktır…

 

“Ama 200 yıldan bahsediyoruz ya!” Bu meseleyle ilgili düşünmeye devam etti, sonsuza dek yaşayabilme takıntısı gözlerini kan çanağına çevirmişti.

 

Bu bildiriyi alan tek Seçilmiş Bai Xiaochun değildi. Çok geçmeden üç Kuruluş Kadrosu Kutsal Arazisinin açılacağı haberi tüm kuzey ve güney yakaya yayılmıştı.

 

Üç Kuruluş Kadrosu Kutsal Arazisi Düşmüş Kılıç Uçurumu, Issız Cehennem Cep Alemi ve İlkel Ruh Oyuğuydu. Her altmış yılda bir eşzamanlı olarak açılırlardı ve vakit gelmişti.

 

Tabii ki üç Kutsal Araziye girme yeterliliği olan tek tarikat Ruh Akımı Tarikatı değildi. Aşağı Doğu Sahalardaki yetişim dünyasının en güçlü dört tarikatı da çıraklarını gönderecekti. Yani Ruh Akımı Tarikatı bu dört büyük tarikattan yalnızca biriydi.

 

Düşmüş Kılıç Uçurumu ise üç Kutsal Arazinin en iyisi olarak görülürdü. Issız Cehennem Cep Alemi ve İlkel Ruh Oyuğu ikinci sıradaydı. Düşmüş Kılıç Uçurumunun birinci olma sebebi ise efsanelere göre bir parça Cennet Sicimi enerjisi barındırıyor olmasıydı.

 

Bu efsaneler çok uzun süredir mevcuttu ama Düşmüş Kılıç Uçurumu açıldı açılalı oradan Cennet Sicimi enerjisi elde eden olmamıştı.

 

Dünya Sicimi enerji müsabakasıysa sadece en fit kişinin kurtulabileceği kanlı dövüşlere mahal vermekteydi!

 

Üç Kuruluş Kadrosu Kutsal Arazisi ile ilgili haberler iki yakaya da iyice yayılmıştı. 10. Seviye Qi Yoğunlaşmadaki tüm İç Kesim Çırakları katıksız bir heyecanla bu konuyu konuşuyordu.

 

“Kesinlikle kanlı bir katliam yaşanacak. Dünya Sicimi Kuruluş Kadrosuna katılmaya hak kazananların büyük çoğunluğu ölür... Bu arada dört tarikatın ilk defa resmi olarak birbirleriyle kapışacağını duydum. Her tarikattan Dünya Sicimi Kuruluş Kadrosuna ulaşmayı başaranların sayısı bir dahaki sefere kaç kişinin gönderileceğini etkileyecekmiş.”

 

“Ah, bu hiç adil değil! Ölümlü Sicimi ve Dünya Sicimi arasındaki fark çok büyük. Dünya Sicimi Kuruluş Kadrosu Ölümlü Sicimini ezer geçer. Bambaşka seviyelerdeler.”

 

Tabii ki içeride dönecek vahşi ve kanlı dövüşlerle ilgili hikâyeler yüzünden endişelenenler de mevcuttu. Kimileri de kendilerinin altındaki kişileri yenmenin ihtişamı ve yüz yıl fazladan ömür yerine Ölümlü-Dao Kuruluş Kadrosunun güvenliğini tercih ediyordu.

 

Üç ay sonra şafak vakti, Dao Tohumu Dağında ciddi çan sesleri yankılandı. Yedi tepe lordu ağırbaşlı ifadelerle uçmaktaydı ve her biri düzinelerce çırak tarafından takip ediliyordu.

 

Tarikatın her yerine yayılmış olan çıraklarsa Dao Tohumu Dağı çevresinde uçan kişileri seyretmekteydi. Bu kişiler öyle tanıdıktı ki tüm çıraklar isimlerini rahatlıkla söyleyebilirdi.

 

Kuzey yakanın katılımcıları: Beihan Lie, Xu Song, Gongsun Wan’er, Beihan Feng, Gongsun Yun ve liderlik pozisyonunda siyah sisleriyle sarılı Hayalet Diş…

 

Benzer bir sahne güney yaka için de geçerliydi. Yeşil Sorguç, Menekşe Kazanı ve Kokulu Bulut Tepelerinin çırakları heyecanla gökyüzüne bakmaktaydı. Aralarında bulunan Xu Baocai de not defterini çıkartmış, heyecanlı bir şekilde olup bitenleri kaydetmekle meşguldü.

 

Shangguan Tianyou’nun geçmişe nazaran çok daha güçlü olduğu barizdi. Kınından çıkarılmış bir kılıç gibiydi, kör edici ışıklarla parlayarak uçuyordu. Zhou Xinqi de mavi parıltılarla ve kuvvetli bir yaşam gücüyle kuşatılmıştı.

 

Cennetleri delip geçebilecek bir yıldırım gibi görünen Lu Tianlei de oradaydı. Onların dışında, ciddi suratlarla güney yakanın tepe lordlarını takip eden uzun süreli İç kesim çırakları da mevcuttu.

 

İki yakanın kıdemlileri ve diğer yetkili çıraklar meseleyi tartışmaktaydı.

 

“Kuzey yakanın 150, güney yakanın 100 kişisi var. Acaba onlardan kaç kişi diğer üç tarikatla çarpışıp Dünya Sicimi Kuruluş Kadrosuna ulaşacak? Tabii ki bir kısmı asla geri dönemeyecek… Yetişim yolu kanla kaplıdır ve orada ormanın kanunu işler.”

 

“Klanımın Kıdemli üyelerinden biri, üç Kuruluş Kadrosu Kutsal Arazisinin her açılışında kan ve katliam olduğunu söylemişti. Kimileri için esas nokta Kuruluş Kadrosuna ulaşmak değil, diğer üç tarikatın üyelerini öldürmekmiş. Yani bu, her altmış yılda bir yaşanan Dört Büyük Tarikat savaşı gibi bir şey!”

 

“Ama neden Seçilmişlerimizi ölmeye gönderiyoruz ki? Dünya Sicimi enerjisinin depolanıp sonradan kullanılamadığını biliyorum ama Ölümlü-Dao Kuruluş Kadrosu çok daha güvenli. Daha güçsüz olabilir ama hiç değilse bu kadar ölüme yol açmıyor…”

 

“Hmph. Eğer bir jenerasyonu güçsüzlerle doldurursanız ondan sonra gelenler de güçsüz olacaktır. Böyle olursa Ruh Akımı Tarikatı er geç yok edilmeye mahkûmdur!”

 

“Dört Büyük Tarikattan hiçbiri Dünya Sicimi Kuruluş Kadrosuna ulaşabileceğini düşündüğü tek bir çırağı bile varsa dövüşten kaçmaz. Eğer bir jenerasyonun çırakları güçsüz olursa tarikatın da gücü zayıflar ve dış güçler büyük bir tehdit oluşturur. Bu da büyük bir problem yaratır!”

 

“Hap Akımı Tarikatı buna mükemmel bir örnek. Uzun zaman önce üç sefer üst üste dövüşten kaçındılar. Ancak savaş güçleri çok düştü. Sonrasında tarikatın çevresinde güçlü savaş lordları belirmeye başladı ve kendi küçük derebeyliklerini oluşturdular. Bizim Ruh Akımı Tarikatımız bile onların eski alanının yüzde yirmisini alabildi. Mecbur kalıp dövüşe tekrar dahil olunca birkaç Dünya Sicimi Kuruluş Kadrosu çırağı elde edebildiler. Tabii ki bu süreçte bir sürü çırakları öldü ama hiç değilse artık işleri eski haline getirebilecekler.”

 

Çok geçmeden iki yakanın çırakları da tepe lordlarıyla birlikte Dao Tohumu Dağındaki büyük salonun dışına inmişti. Herkesin yüzünde ciddi ifadeler mevcuttu.

 

Tüm çıraklar kendilerini bekleyen istikametin hem fırsatlarla hem de kanla dolu olduğunun farkındaydı!

 

Birbirlerine bakıp ölçüp biçiyorlardı. Çok geçmeden herkes belli bir kişinin düşüncesiyle şaşkına dönmüştü.

 

“Bai Xiaochun gelmiyor mu?”

 

Şaşıranlar yalnızca çıraklar değildi. Altı tepe lordu düşünceli bir şekilde kuzey yakadaki Yaratık Köyü yönüne bakıyordu. Li Qinghou’nun ifadesiyse her zamanki gibiydi. Bai Xiaochun’u tanıdığı kadarıyla olacaklardan emindi; o çocuk yaramaz, afacan, ölümden korkan biri olsa da en sonunda sonsuza dek yaşama takıntısı galip gelecekti. 

 

Yaratık Köyündeki Bai Xiaochun çalan çanları dinleyerek oturmaktaydı. Uzun bir süre düşündükten sonra dişlerini sıkarak ayağa kalktı. Son üç ayını tamamen yetişime odaklı geçirmişti. Bir sürü erdem puanı harcayarak binin üzerinde kâğıt tılsım almış, kendisini tepeden tırnağa örtmüştü. Ayrıca Ölmeyen Gümüş Tenini aşmak için de sıkı çalışmış ama ne yazık ki biraz ilerlemesine rağmen aşama atlayamamıştı.  

 

Çantaları toplanmış ve kendisi de gitmeye hazırdı. Karayağızı yanına almayacaktı, çünkü böyle bir etkinliğe hazır değildi. Altın Karga Kılıcına binerek Dao Tohumu Dağına doğru ilerlemeye başladı. Yolda Ruh Taşı Tesisinde de durdu ve biraz daha erdem puanı harcayarak toprak alevi yakıp istediği yerde ilaç üretebilmek için kullanabileceği toprak alevi kristalleri aldı.

 

Gözleri tamamen kan çanağına dönmüştü. Kararını uzun bir zaman önce vermiş olsa da tam anlamıyla hazırlıklı olmayı seven biriydi. Bu yüzden antik kayıtları da bol bol incelemiş, Kuruluş Kadrosu Kutsal Arazilerindeki çarpışmaların ne kadar kanlı ve acımasızca olduğunu öğrenmişti. Bunun, tarikatların bir diğer tarikata güç gösterisi yaptığı bir platform olduğunu da biliyordu.  

 

Bu etkinliği kavradıkça kalbi daha çok titremeye başlamıştı. Bu özellikle de 800 yıl önceki haberi gördüğü zaman yoğunlaşmıştı; o zaman Düşmüş Kılıç Uçurumuna giden Ruh Akımı Tarikatı üyelerinden yalnızca on tanesi geri dönebilmişti. Bu etkinliğin gaddarlığı Bai Xiaochun’u tam anlamıyla sarsmıştı.

 

Tabii ki o istisnai bir etkinlikti. Kayıtlara göre 800 yıl önceki bu olayın sebebi Kan Akımı Tarikatındaki korkunç bir Seçilmişti. Usta Limitsiz olarak biliniyordu ve yoluna çıkan her şeyi parçalamıştı. O zaman ağır sonuçlar alan tek tarikat Ruh Akımı Tarikatı Değildi; üç tarikat da aynı sıkıntıdan mustaripti. Üç tarikatın genç jenerasyonunun neredeyse hepsi yok edilmişti ve Kan Akımı Tarikatının Engin Akım Tarikatını geçip Dört Büyük Tarikatın birincisi oluşu da bundan kaynaklanıyordu.

 

Usta Limitsiz ise artık Kan Akımı Tarikatının Başpapaz Limitsizi olarak biliniyordu.

 

Üç Kuruluş Kadrosu Kutsal Arazisi açıldı açılalı bunun kadar korkunç zayiatlar verilmemişti. En fazla çırakların yarısı ölüyordu. Dünya Sicimi Kuruluş Kadrosuna ulaşamayanların bile dikkatli olduğu müddetçe canlı çıkma ihtimali vardı.

 

Yine de yüzde elli zayiat oranı Bai Xiaochun’un korkudan titremesi için yeterliydi. Gerçekten bu fırsatı es geçip Ölümlü-Dao Kuruluş Kadrosuna ulaşarak yüz yıl hayatla yetinmeyi düşünmüştü.

 

Ama onun hayali fazladan yüz yıl yaşamak değildi. O… sonsuza dek yaşamak istiyordu!!

 

“Yüz yıldan daha fazlasını istiyorum. Ben sonsuzluğu istiyorum!” Antik kayıtları iyice gözden geçirdikçe gözleri kanlanmış, Kuruluş Kadrosunun nasıl çalıştığı hakkında daha çok bilgi sahibi olmuştu. En etkili faktör, antik zamanlardan bugüne dek tek bir Ölümlü-Dao Kuruluş Kadrosu yetişimcisinin bile Altın Öze ulaşmamış oluşuydu!

 

Eğer Altın Öze ulaşmak istiyorsa Dünya Sicimi Kuruluş Kadrosuna ulaşmak zorundaydı!

 

Altın Özün en düşük seviyesi bile Kuruluş Kadrosuna nazaran çok daha uzun bir yaşam sağlıyordu. Haliyle kişinin yetişimi yükseldikçe sonsuza dek yaşama şansı da artıyordu.

 

“Bu durumdan kaçınabilirim ama yüz yıl sonra… ölmekten nasıl kaçınacağım? O zaman Dünya Sicimi Kuruluş Kadrosuna ulaşma fırsatını teptiğim için pişman olmaz mıyım?” Bai Xiaochun üç ay boyunca bu sorunu deştikçe deşmiş ve en sonunda deliye dönmüş, dişlerini sıkarak kararını vermişti.

 

“Sonsuza dek yaşayabilmek için her şeyi yaparım!!” diye bağırarak Altın Karga Kılıcına binmiş ve Dao Tohumu Dağına ilerlemeye başlamıştı. Diğer çırakların varışından kısa bir süre sonra o da ortaya çıkmıştı.

 

#Eveet bugüne kadarki en büyük çaplı ve en kanlı etkinliğe başlamak üzereyiz. Bolca karakter görecek, tanıdığımız bazı isimlerin öldüğüne, bazılarınınsa bolca güçlendiğine tanık olacağız. Büyük değişiklikler olacak diyebilirim.
Tabii ki bir çevirmen olarak sizleri heyecanlandırıp kaçmak görevim sayılır. Yarın görüşmek üzere 






Giriş Yap

Site İstatistikleri

  • 44355 Üye Sayısı
  • 398 Seri Sayısı
  • 44158 Bölüm Sayısı


creator
manga tr