2. Sezon 7. Bölüm: Ilua Köyü (1)

avatar
1011 7

Yıldızlar Kralı - 2. Sezon 7. Bölüm: Ilua Köyü (1)



Ersa vücudunun ne durumda olduğunu kontrol etti. İçinde hissedebildiği aktif hale gelen çekirdeğiydi. Çekirdeğinden enerji damarlarına, oradan da vücuduna aktarılan enerjiyi hissedebiliyordu. İlk seferinde hem çekirdeğini aktif hale getirebilmiş hem de enerji damarlarını sorunsuz bir şekilde oluşturabilmişti. Önceki haline göre çok daha enerjik hissediyordu. Çekirdeğinin içinde yatan enerjiden güç alabiliyor ve bunu kullanabiliyordu. Heyecanla atan kalbini dinledi. Neden bu kadar heyecanlandığına anlam veremedi. Doğrudan dövüş sanatlarının ikinci aşaması olan Temel Evreye geçiş yapmıştı. Böylesine bir şeye okuduğu kitapta denk gelmemişti.

Normalde çekirdek aktif hale getirildikten sonra çekirdekten vücuda bağlanan on enerji damarını oluşturmak gerekirdi. Bu enerji damarları ise bir ağaç gibi dallanır ve vücudun farklı noktalarına bağlanırdı. Her enerji damarı bir aşamayı temsil ederdi. Sekiz enerji damarını da oluşturan kişi Acemi Evre 10. Aşamaya ulaşmış olurdu ve vücudunu yeterince enerji ile geliştirdikten sonra Temel Evreye geçiş yapardı. Ersa da bu durum çok hızlı gerçekleşmişti. Çekirdeği aktif hale geldikten sonra hızla on enerji damarı oluşmuş ve Dövüş Sanatlarının ikinci evresi olan Temel Evreye geçiş yapmıştı. Çekirdekten vücuduna yayılan enerjiler ise evrendeki enerji ile olan ilişkisini hassaslaştırmıştı.

Şuanda Temel Evre 1. Aşamadaydı. Bir diğer evreye ulaşması için çekirdeğin daha saf bir enerji dönüşümünü sağlayabilecek seviyeye gelmesi gerekiyordu. Böylece her enerji damarı saflaştırılmış enerji ile dolacak ve bir diğer evreye geçecekti. Ersa enerji damarlarında enerjinin ilerlediğini hissedebiliyordu. Vücudu üzerinde bu tarz bir hassasiyete sahip olmak çok hoş hissettirmişti.

Gözlerini kapattı ve bilincini karanlık alana odakladı. Gözlerini açtığında tekrardan kilometrelerce alanı kaplayan karanlığın içindeydi. Kitabın yanına gitti ve eline aldı. Kitaptaki farklı enerji türlerinin kendisine ne yaptığını bilmiyordu. Vücudunda özel bir şey hissetmiyordu. Belki kitapta farklı bir şeyler bulabilirim diye umdu. Kapağını açtı ve bilmediği dildeki yazılar tekrar karşısına çıktı. Önceden okuduğu metinler dışında yeni bir metin keşfedince heyecanla metni okudu.

Evren Enerjisi Tekniği adlı bir başlığa sahipti. Ersa’nın heyecanı metni okudukça arttı. Kitap bir tekniği anlatıyordu ve tahminine göre bu teknik muazzam bir değere sahipti. Teknik evren enerjisini hissetmeyi kolaylaştırıyordu ve çekirdeğe çekilen enerjinin çok daha kaliteli olmasını sağlıyordu. Evren enerjisini birleştiriyor ve daha saf hale getirdikten sonra çekirdeğe çekmene izin veriyordu. Bu teknik ile Ersa’nın çekirdeğinde varolan enerji çok daha saf hale gelecekti. Daha saf enerjiye sahip olmasıyla da evrelerde elde ettiği güç normal insanların elde ettiğinden daha fazla olacaktı.

Bu tekniğin altında başka bir teknik daha vardı. Tekniğin adı Evren Ruh Tekniğiydi. Ersa ruh gücünü kitaptan okumuştu. İnsanlarda iki çekirdek vardı. Biri yaşam çekirdeği diğeri ise ruh çekirdeğiydi. Yaşam çekirdeği dövüş sanatlarında ilerlemeye olanak sağlayan bir çekirdekti ve insanların sağ göğüs kısmında bulunuyordu. Bir diğer çekirdek ise beyinde varlığını sürdüren bir çekirdekti. Bu çekirdeğin adı ruh çekirdeğiydi ve ruh çekirdeği ancak yeryüzü evresinin enerjisi ile açılabiliyordu.

Ruh çekirdeği, yaşam çekirdeğinden tamamen farklıydı. Kişinin ruhunu geliştirmesine izin veren bir çekirdekti. Ruh ile insanların algısı daha ileri seviyelere taşınabilir ve yollara olan anlayışları artardı. Ruh çekirdeği aktif olan biri bir şeyleri daha çabuk öğrenirdi. Evren ile iç içe olurdu. En azından kendisinin bildiği buydu.

Kitabın sağladığı ruh tekniği ruhu saflaştırmaya ve ruh gücünü arttırmaya yarıyordu. Ersa bu tekniğin şuanda işine yaramayacağını düşündü. Yeryüzü evresine ulaşmasına daha çok vardı. Javier yeryüzü evresinde olduğundan onun işine yarayabilirdi. Ne yapacağı konusunda acele bir karar vermek istemiyordu. Bir süre Evren Enerji Tekniğine çalışacaktı ve etkilerini gözlemleyecekti. Bilincini karanlık alandan çekti. Sadece düşüncesi ile karanlık alana girip çıkabiliyordu. Yüzüğündeki eşyaları kontrol edecekti.

En son yüzükte parşömenler görmüştü. Bunlar dövüş sanatlarında kendisini geliştirmesine yardım edebilirdi. Parşömenler sonsuz tekniklerdi. Ne tarz tekniklere sahip olduğunu inceledi. İçlerinde karanlık yol, toprak yolu, şimşek yolu, su yolu gibi birçok yol vardı. Karanlık yol barındıran sonsuz tekniği Javier’a vermeye karar verdi. Kendisi için hangisini alacağından emin değildi. Yolları bilmiyordu. Bir süreliğine sonsuz tekniklerden birini seçmemeye karar verdi.

Gücünü olabildiğince hızlı bir şekilde arttırmak istiyordu. Böylece geçmişi hakkında daha fazla şey keşfedebilirdi. Bunun içinde tamamen dövüş sanatlarına odaklanacaktı. Temel Evrede ilerlemek için yeterli miktarda saf enerji dönüştürmeliydi.

Kitapta anlatılan tekniği uygulamaya başladı. Evren Enerji Tekniği önceden kullandığı tekniğe göre bambaşka bir seviyedeydi. Ersa tekniği uygulamaya başlar başlamaz bunu hissetti. Tekniğin yönlendirmesine göre çevresindeki enerjiyi yönlendirmeye başladı. Enerjileri çekirdeğine çekti ve sıkıştırarak bir araya getirdi. Ortaya çıkan saflaşmış enerjiler Ersa’nın çekirdeğinde kırmızı enerji biçimlerine dönüştü ve çekirdeği beslediler. Ersa çekirdeğinin görüntüsünü zihninde görebiliyordu. O küçük çekirdek aslında kendi içinde yüz metrekarelik bir alana sahipti. Enerjiler çekirdeğe giriyor ve çekirdeğindeki kırmızı enerjiler tarafından dönüşüme uğratılıyordu. Dönüşüme uğrayan enerji sıvı halinde kırmızı enerjiye dönüşüyor ve çekirdekteki sıvı birikintisine karışıyordu. Sıvı birikintisinin büyüklüğü bir metre kadar ancak vardı. Ersa yeterince enerjiyi dönüştürürse bu sıvının büyüklüğü değişecek ve çekirdeği daha saf enerji elde edebilecekti.

Ersa’nın Evren Enerji tekniği ile çektiği enerjiler çekirdeğe daha koyu tonda kırmızı renginde enerji sağladılar. Enerjiler öncekine göre daha kaliteli bir formda ulaşıyordu. Birkaç saat boyunca Evren Enerji tekniğini kullandı. En sonunda kırmızı sıvının boyutu üç metreye kadar genişlemişti. Eğer bu hızla ilerlerse fazla zaman geçmeden Kalfa Evresine ulaşabileceğini tahmin ediyordu.

Vinka bunca zamandır Ersa’nın göğsünde kumaşa sarılı duruyordu. Ersa göğsünde kıpırdanma hissedince kumaşı çıkardı. Elinden daha küçük olan kediyi aldı. Güzel kırmızı gözleri çok hoşuna gidiyordu.

“Bu süreçte seni tamamen unutmuşum. Acıktın mı Vinka?”

Vinka parlak kırmızı gözleriyle Ersa’nın gözlerine bakıyordu. Ersa, Vinka’ya aldığı yemeklerden çıkardı ve ona verdi. Vinka bunlardan çok memnun değildi. Vinka normalde de yemek yemiyordu. Ersa neden yemediğini bilmiyordu. Hiç yemek için kendisini rahatsız da etmemişti. Bazen merak ettiği bir şey olursa yaklaşıyor ve tadına bakıyordu. Bunun dışında genelde uyuyan bir kediydi.

“Ne istediğini merak ediyorum.”

Vinka sessizce Ersa’nın elinin üstünde durdu. Ersa, Vinka’yı biraz dolaşması için yere koydu ve tekrar eğitime başladı. Javier birkaç saat geçince uyandı. Ersa’nın eğitim yaptığını gördü. Javier’ın hislerine göre Ersa şuanda Temel Evre 1. Aşamada olmalıydı. Böylesine şaşırtıcı bir gelişim hızını hiç görmemişti. Temel Evrede eğitime başlamak mı?

“Nasıl hissediyorsun?”

“Çok iyiyim. Elde ettiğim enerjiye alışmaya çalışıyorum.”

“En başta tuhaf hissettiriyor. Bende öyleydim. Yıllarca kullandığın bedeninde farklı bir şeyin varlığını hissediyorsun ve bu his çok yoğun oluyor.”

Ersa kafasını salladı. Javier’ın dediği gibiydi. Çekirdeğinin ve enerji damarlarının durumunu gözlemleyebiliyordu. Haritayı çıkardı ve bir noktayı işaretledi.

“Bu yere kadar geldik. Önümüzde uzun bir yol var. İlerleme hızımıza bakarsak altmış gün civarında sürebilir.”

“Acelemiz yok. Yemeğimizi yiyelim önce.”

Ersa ve Javier karınlarını doyurduktan sonra yola koyuldular. Bir ay sonra yolu yarılamışlardı. Ersa bu süreçte Temel Evre Altıncı Aşamaya ulaştı. Eğitim için az vakit ayırabildiğinden yeterince gelişememişti. Seviyesi de düşük kaldığı için kendilerine saldıran insanlara karşı işe yaramazdı. Bu nedenle dövüşlerinde bedenini kullanıyordu. Ersa’nın dövüş gücü Büyükusta evresindeydi. İlk haftalarda Javier haydutları halletse de daha sonraları Ersa’da kendisine katıldı. Kılıç olarak yüzüğünden edindiği kırmızı kabzalı bir kılıç kullanıyordu. Kılıç kullanımı için antrenman yaptığında çok çabuk öğrendiğini fark etti. Belki de önceden kılıç konusunda iyi olduğunu düşündü. Yüzüğündeki eşyaları yavaş yavaş keşfediyordu.

Kılıçta daha iyi olduktan sonra yüzüğündeki yayı kullanmaya başladı. Okçuluk hiç düşünmediği bir alandı, ama şaşırtıcı bir şekilde kendisine uyduğunu gördü. Javier da Ersa’nın kılıç ve okçuluk alanındaki yeteneklerine şaşırdı.

Ersa, Javier’a iyice alışmıştı. İyi anlaşıyorlardı ve birbirlerine güveniyorlardı. Gözlerini ilk açtığında Javier ile karşılaşmasaydı, her şey kendisi için çok daha kötü olabilirdi. Javier’a karşı minnettardı.

Yemek yedikleri bir günde karanlık yola ait sonsuz tekniği çıkardı ve Javier’a uzattı. Javier sonsuz tekniğin görüntüsü ile birkaç saniye sessiz kaldı. Ersa’nın geçmişini oda merak ediyordu. Sonsuz tekniklerin varlığını biliyordu ve kendi ırkı içerisinde çok nadirdi.

“Bunu sana vermek istiyorum. Benim için çok da işe yaramaz. Eğer sonsuz tekniği kullanırsan çok daha güçlü olabilirsin.”

Javier aslında güçlü tekniklere sahipti. Sadece sonsuz teknik değillerdi. Ersa’dan parşömeni aldı ve inceledi. İçindeki tekniklere çok şaşırtmıştı. Kullandığı tekniklerden çok farklı seviyedelerdi. Gizlenme, saldırı, karanlığı yönlendirme gibi birçok tekniği içerisinde barındırıyorlardı. Bu teknikler tek kullanımlık değildi. Sürekli gelişen tekniklerdi. Sonsuz tekniklerin böylesine güçlü olduğunu bilmiyordu. Javier’ın bilmediği şey Ersa’nın verdiği sonsuz tekniğin normal bir sonsuz teknikten çok daha güçlü olduğuydu. Sonuçta Antik Kalıntıdan alınmıştı.

Ersa’ya karmaşık duygularla baktı. Böyle değerli bir şeyi kabul edebilir miydi? Ersa ile arasındaki bağı düşündü. Bundan sonra beraber olacaklardı. Ersa’nın hayatını koruyacaktı, Ersa da onun. Ersa kendisi için değerli bir arkadaş olmuştu.

Ersa’ya bir şeyler soracaktı ki Ersa ondan önce davrandı. “Hadi kanını damlat. Bu sonsuz teknikler sahiplik mantığı ile çalışıyor. Senden başka kimse kullanamaz. Ne kadar güçleneceğini merak ediyorum. Ondan önce bir şey daha var. Çekirdeğine enerji çekmek için nasıl bir teknik kullanıyorsun bilmiyorum ancak bende bir teknik var. Sana öğreteceğim. Dilersen sende kullanabilirsin. Sadece bu tekniği başkalarına söylememen lazım. Dikkatli olmalısın.”

Ersa’nın uyarıları Javier’ın dikkatini çekti. Nasıl bir teknikti ki Ersa onu uyarıyordu? Ersa tekniği ve kullanım yöntemini Javier’a anlattı. Javier tekniği öğrendikten sonra şaşkınlıkla Ersa’ya baktı.

“Enerjiyi saflaştıran bir teknik? Bu teknik çok değerli. Daha saf enerji ile gelişen biri diğerlerinden daha güçlü bir altyapıya sahip olur. Bu da onlarla arasındaki farkı arttırır.”

Ersa da bunların farkındaydı. “Evet. Güç olarak fark ne kadar olur bilmiyorum. Yine de tekniklerini uygularken daha saf bir enerji kullanmak tekniğin kalitesini ve gücünü arttırmalı.”

Javier, bu tekniğin değerini hayal bile edemiyordu. Eğer bu teknikleri kullanırsa gücü muazzam miktarda artardı. Ne kadar artacağını ise öngöremiyordu.

“Teknikleri denemelisin. Denedikten sonra ne kadar iyi olduğunu görmüş oluruz.”

Javier ne diyeceğini bilemedi. Ersa’ya karşı borçlu hissediyordu.

“Tamam eğitime başlayayım.”

Bir ay sonra iki genç çok daha güçlenmişti. En büyük gelişim Javier üzerinde olmuştu. Özellikle elde ettiği sonsuz teknik ile gücü birkaç kat artmıştı. Teknikleri öğrendikten sonra ne kadar muazzam olduklarını tam olarak anladı. Haydutlar ile savaşırken öncekinden çok daha hızlı ve güçlü saldırılara sahipti.

Ersa ise bu süre boyunca hem Evren Enerjisi Tekniğine çalıştı hem de yollara çalıştı. Temel Evrede Dokuzuncu Aşamaya ulaşabilmişti. Kılıç yolunda ve okçuluk yolunda biraz fikir edinebildi. Ayrıca diğer yollara da bu süre boyunca kafa yordu. Yollar Ersa’nın çok ilgisini çekmişti. Her biri hakkında fikir sahibi olmak istiyordu. Böylece evrenin ilginç yapısını daha iyi anlayabilirdi.

İki aydan fazla süren yolculuk onları Marble İmparatorluğunun sınırına ulaştırmıştı. 






Giriş Yap

Site İstatistikleri

  • 44338 Üye Sayısı
  • 398 Seri Sayısı
  • 44158 Bölüm Sayısı


creator
manga tr