Bölüm 827: Yao Bingyun

avatar
1596 39

Xian Ni - Bölüm 827: Yao Bingyun



Çevirmen: RassNt

Editör: Alphonse

 

Yüce Gök Yıldız Sistemi'nin parlak ve yıldızlı bir bölgesinde dalgalanmalar belirdi. Wang Lin'in adımları sendeledi ve yüzü solgundu. Yao Changdong ile savaşı çok tehlikeli olmuştu, eğer biraz dikkatsiz davransa ölebilirdi.

 

"Yao Changdong gerçekten de erken aşama Nirvana Kahini yetişimcisi olmayı hak ediyor. Aramızdaki fark cidden büyüktü! Fakat eğer ben Nirvana Kahini aşamasında olsaydım onu öldürmekte zorlanmazdım." Wang Lin'in gözleri vahşiydi. Çok uzun süre dünya ile bütünleşmiş kalamadı. Ortaya çıktıktan sonra hemen uçtu. Birkaç nefeslik sürenin ardından hiç tereddüt etmeden tekrar dünya ile bir oldu.

 

"Şu an kendime gelmek için bir yer bulmalıyım. İyileştiğimde gidip Yao ailesine daha fazla sorun çıkaracağım!"

 

Wang Lin'in figürü ortadan kaybolduğu anda dalgalanmalar belirdi ve soğuk güzel kendini gösterdi. Ortaya çıktıktan sonra kaşlarını çattı, kaybolan Wang Lin'e baktı ve yumuşak bir sesle konuştu, "Uzaysal Bükülme'yi arka arkaya iki kez kullanıyor. Bu Xu Mu'nun dünyanın has enerjisine dair kavrayışı çok güçlü!"

 

Eğer orada Yao ailesinden biri olsa kadını hemen tanırdı. Onun ismi Yao Bingyun idi ve Doğu Bölgesi'nde üç ankadan biri olarak görülüyordu!

 

Bu Anka Yao Bingyun. Yao ailesinin üçüncü nesli içinde yetişim seviyesi anlamında ilk üçteydi. İfadesi daima soğuktu, kendi aile üyelerine karşı bile kayıtsızca konuşurdu.

 

Yao ailesi içinde onun yeteneği muazzam değildi ama dao arayışı hayallerin ötesindeydi. Kendi daosunu aramak için, Yükseliş aşamasına ulaştıktan sonra semavi büyü Ruh Mührü'nü yetiştirmeye başlamıştı.

 

Bu semavi büyü onun has ruhunun duyularını mühürlemişti. Gözlerin göremez, ağzın konuşamaz, kulakların duyamaz ve burnun koku alamazdı. Bu büyü Yao ailesinin üç büyük yasaklı büyüsünden biriydi. Onu yetiştirirken çok az kişi sakinliğini koruyabilirdi. Bunun yasaklı büyü olarak görülmesinin en önemli sebebi eğer bu büyüyü yetiştirirken biraz bile dikkatsiz davranırsan mührün içinde sonsuza kadar hapsolup ölebilirdin.

 

Çağlar boyunca bu büyü yüzünden birçok Yao ailesi üyesi ölmüştü, o yüzden onu yetiştirmeye çalışanların sayısı giderek azalmıştı.

 

Yao Bingyun bu halde kalmış ve Yao ailesinin buz gezegeninde 500 yıl boyunca kapalı kapı yetişimi yapmıştı.

 

Kapalı kapı yetişimden çıktıktan sonra daha da soğuk bir tavır kazanmıştı, sanki asla erimeyecek bir buz gibi olmuştu. Her gittiği yere ürperti ve soğuk götürüyordu. Hayatını daoya adamıştı ve kararlılığı akıl almaz seviyedeydi!

 

Yao ailesinin üçüncü neslinde sadece iki kişi Uzaysal Bükülme'yi kavrayabilmişti. Yao Bingyun bunlardan biriydi ve diğer kişiye göre daha derin bir kavrayışa sahipti!

 

Bakışlarını çevirdikten sonra bir adım yürüdü ve soğuk bir ifadeyle takip etmeye devam etti.

 

Bu takip 10 gün sürdü. Wang Lin en sonunda bir terslik olduğunu fark etti ve daha da temkinli oldu.

 

On gün boyunca Yao Bingyun onu yakından takip etti. En başta kişiliği yüzünden onun aile meselesine karışması beklenmezdi. Vaktini gökleri kavramak için kapalı kapı yetişiminde harcamayı yeğlerdi.

 

Fakat Yao ailesi Atası olan Kan Tanrısı, Göksel Emri yayınlarken bir şey söylemişti. Xu Mu'yu öldüren kişi tek bir isteği için Yao ailesinin bütün kuvvetini kullanabilecekti!

 

Yao Bingyun'un harekete geçmesinin sebebi buydu!

 

"Kız kardeş... Seni kurtarmam lazım..." Yao Bingyun alt dudağını ısırarak boşlukta kayboldu ve takibe devam etti.

 

10 günde Xu Mu ile ilgili haber hızla yayıldı, özellikle onu durdurmak için birçok ailenin 28 kişilik bir ekip kurduğu haberi. En sonunda Xu Mu bunlardan 26 kişiyi öldürmüş ve sadece iki tanesi kaçabilmişti.

 

Bu olay büyük bir yankı uyandırdı. Bir şekilde onun ismini unutan insanlar Yıldırım Semavi Alemi'ndeki yaptıklarına dair dedikoduları tekrar hatırlamıştı.

 

İnsanları en çok şaşırtan şey ise bu 28 kişinin içinde üç tane Maddi Yang, dokuz tane Hayali Yin ve 16 tane zirve Yükseliş yetişimcisi olmasıydı. Xu Mu bu ekibi kolayca yok etmişti. Hatta kaçmayı başaranlardan birisi geri döndükten sonra hemen kendi yetişim ailesinin ve gezegeninin Xu Mu ile Yao ailesi arasındaki meseleye dahil olmayacağını beyan etmişti!

 

Diğer kişi ise bir Maddi Yang yetişimcisiydi. O daha kötü durumdaydı ve has ruhu hasar almıştı. Geri döndüğünde hemen kendini yetişime kapatmış ve o da bu olaya karışmayacağını bildirmişti!

 

Bu haberler, Yüce Gök Yıldız Sistemi'ndeki yetişimcilerin Xu Mu ile ilgili bildiklerini tekrar hatırlatmıştı!

 

Neredeyse aynı zamanda Yao ailesinin üçüncü neslinden erken aşama Nirvana Kahini yetişimcisi olan Yao Changdong'un Xu Mu tarafından öldürüldüğü haberi sızmıştı. Bu olay Yüce Gök Yıldız Sistemi'nde büyük bir fırtına koparmıştı.

 

Yao ailesinin Göksel Emri ile öldürmeye gönderilen kişiyi ölmüştü. Yetişimciler bu şaşkınlıkla Xu Mu'nun ismini daha da iyi hatırlamışlardı.

 

Aynı şekilde Yao ailesinin cevabı hızlı olmuştu. Birçok aile üyesi ve yetişim ailesi iletişim kurarak hızla Batı Bölgesinde toplanmıştı.

 

Çok sayıda insan bölgeyi ablukaya aldıktan sonra giderek bu ablukayı daraltmaya başlamıştı.

 

O anda Wang Lin dünya ile bütünleşmeye devam ederken çok temkinliydi. Peşindeki dünya ile bütünleşebilen kişiyi kaybetmek için uzun menzilli hamlelere yapmadı.

 

Takipçisini göremese de takip edilme hissi çok derindi. Wang Lin dünya ile bütünleşip tekrar ortaya çıkmamaya karar verdi. Bunun yerine sürekli yönünü değiştirdi.

 

Sonuç olarak aralarında kimin daha derin bir kavrayışa sahip olduğu üzerine bir rekabet oluştu. Böylece kavrayışı daha derin olan kişi daha uzun süre dünya ile bir olarak kalacaktı.

 

Eğer diğer kişi daha önce ortaya çıkardı Wang Lin ilk önceliği alacak ve onun konumunu algılamasına izin vermeyecekti.

 

Wang Lin, Usta Alevkıvılcımı'nın vücudunu kontrol altına aldığından beri dünya ile bütünleşme tecrübesi oldukça yüksekti. O anda dişlerini sıktı ve dünya ile bir olarak kaldı.

 

Zaman yavaşça aktı. Yao Bingyun'un kavrayışı derin olsa da Wang Lin'in tecrübesiyle boy ölçüşemezdi. On altıncı günün sonunda kadın daha fazla dayanamadı ve boşlukta kendini ortaya çıkardı.

 

O ortaya çıktığı anda, ilahi hissi ile üzerine kilitlendiği Wang Lin'i kaybetti.

 

Yao Bingyun sakin bir ifadeyle elini çantaya dokundu ve hemen küçük bir ayna ortaya çıktı. Sanki bir şeyi öngörüyormuş gibi sol eliyle bir mühür oluşturdu. Kısa bir süre sonra tekrar dünya ile bütünleşti.

 

Wang Lin'in figürü Batı ve Kuzey Bölgeleri sınırındaki terk edilmiş bir yetişim gezegeninin yanında belirdi. Ortaya çıktığında yüzünün rengi atmıştı. Ne de olsa ciddi biçimde yaralanmıştı ve ardından uzun süre kaçmak zorunda kalmıştı. Ek olarak, uzun süre dünya ile bir olmak zorunda kalmış ve yaraları daha da kötüleşmişti. O anda gözleri ışıldadı ve peşindeki kişinin artık tamamen gittiğine karar verdikten sonra rahat bir nefes aldı.

 

"Yao ailesi çoktan plan ve hazırlık yapmış olmalı. Şu andan itibaren her adımım zorlaşacak!" Wang Lin terk edilmiş gezegene doğru hücum etti.

 

Gezegenden ruhsal enerji gelmiyordu ve her yer harabeydi. Bu gezegenin en iyi zamanlarını sayısız yıl önce yaşadığı belliydi.

 

Wang Lin gezegende bir havza buldu ve oraya oturduktan sonra çantasına vurdu. Hemen ruh bayrağı dışarı çıktı ve bölgeyi dolduran siyah sise dönüştü. Birçok kısıtlama yerleştirdikten sonra gözlerini kapattı. Arkasındaki gölgeden Ta Shan çıkarak onun yanına oturdu. Ta Shan'ın sağ kolu kırılmıştı, vücudunda yaralar vardı ve keyfi kaçmış gibi görünüyordu.

 

Wang Lin zamanının az olduğunu biliyordu. Zirve durumuna gelmesi için bir an önce iyileşmeliydi. Ancak o haldeyken hayatta kalabilirdi.

 

Yetişim yaparken sağ elini kaldırdı ve siyah sise doğru uzandı. Hemen bir Hayali Yin has ruhu yakaladı. Daha ruh merhamet dilenemeden Wang Lin onu ezdi ve has enerjiyi yuttu.

 

Bir an sonra gözleri ışıldadı ve bir tane daha has ruhu yedi.

 

Vücudunun içindeki has enerjiyi harekete geçirdi ve onu özümsemeye devam etti. Altı saat ve dört has ruhtan sonra Wang Lin'n vücudunun içinde güçlü bir has enerji dalgası kabardı. Gözlerini açtığında öldürme isteğiyle doluydu. Ardından sağ eliyle uzandı ve birçok çanta belirdi.

 

Bu çantalar öldürdüğü yetişimcilere aitti. Hiç düşünmeden her birinin ilahi hissini sildi ve hazineleri aldı. Hepsini kırdı ve ta Shan'ın içinde bir sıvıya eritti.

 

Bu çantalarda her türlü hazine vardı. Onların hepsini Ta Shan'ın vücudunu tamir etmek için kırdı.

 

İki gün geçtikten sonra Ta Shan'ın kemikleri iyileşmişti. Hala biraz zayıf olsa da artık ciddi yarası yoktu.

 

Wang Lin gözlerinde öldürme isteğiyle havalandı. Ta Shan hızla takip etti ve onun gölgesine girdi.

 

Wang Lin havalandığı anda sağ elini uzattı. Siyah sis hemen toplandı ve elinde büyük bir bayrağa dönüştü. Elini sallamasıyla birlikte çantaya geri koydu.

 

Tam o anda gezegenin yakınında Yao Bingyun'un güzel figürü belirdi. Soğuk bir suratla aynayı çıkardı ve ona baktı. Aynadaki görüntüde Wang Lin gökyüzüne uçuyordu.

 

Soğuk bir ifadeyle elini kaldırdı ve parmağını aynaya doğru bastırdı. Fakat daha parmağını bastırmadan önce ayna parçalandı.

 

Gezegenden bir öldürme isteği geldi ve merkezinde Wang Lin vardı. Kınından çekilmiş bir kılıç gibi gezegenden dışarı fırladı. Etrafında mor yıldırım küreleri vardı ve onu daha da hızlandırıyordu.

 

Göz açıp kapayıncaya kadar gezegenden çıktı ve Yao Bingyun'a doğru geldi.

 

Yao Bingyun'un ifadesi sakindi ve hızla yaklaşan Wang Lin'e baktı. Elini kaldırdı ve parmağıyla işaret etti. Parmağının üzerinde hızla mavi buz kristalleri yoğunlaştı.

 

Yao Bingyun yumuşak bir sesle konuştu, "Kırılan Buz!"

 

Parmak hareketiyle birlikte soğuk bir aura hızla yayıldı. Çatırdama sesleri yankılandı, uzay Yao Bingyun'un parmağından başlayarak hızla donmaya başladı.

 

Wang Lin'in göz bebekleri büzüldü ama geri çekilmedi. Vücudundaki bütün yıldırım yayıldı ve yayılan buz ile çarpıştı.

 

 








Giriş Yap

Site İstatistikleri

  • 44238 Üye Sayısı
  • 398 Seri Sayısı
  • 44158 Bölüm Sayısı


creator
manga tr