Çevirmen: RassNt

Editör: Alphonse

Çürümüş Dao Çifti'nden bir ışık parlaması yayıldı ve aniden şiddetli bir aura ortaya çıktı. Ta Shan ile dövüşen klon hemen diğer dört klonun olduğu yere geri çekildi. Elleriyle mühürler oluşturmaya başladılar ve karmaşık bir söz okudular.

O anda öldürme isteği yayıldı ve üç klonun etrafında bir ışık ekranı belirdi. Işık ekranı hemen griye dönüştü ve katılaştı.

Işık ekranı tamamen taşa dönüştükten sonra üzerinde çatlaklar oluştu ve ardından tamamen parçalandı. Klonların ifadeleri hafiften soldu ama gözlerindeki dehşet daha da güçlendi.

Beş klon, hiçbir tereddüt olmadan uzaklara geri çekildi.

Wang Lin'in gözleri ışıldadı ve bir adım ilerledi. Ortadan kayboldu ve klonlarından birinin yanında tekrar belirdi. Ortaya çıktığı anda ağzını açtı ve altın bir ışık ışını tükürdü.

Altın ışığın içinde küçük bir damga vardı. Fakat bunun ardından hemen 100 adım büyüklüğe genişledi ve klona çarptı.

Bu 100 adımlık damganın aurası son derece şok ediciydi, adeta somutlaştı. Klonun yüzü soldu ve damga üzerine geldiği anda vücudundaki bütün güç mühürlendi.

Ek olarak, adeta göklerin kudreti ile yüzleşiyormuş gibi hissetti.

Bir parlamayla birlikte damga gümbürtüyle indi. Klon vücudu yıkılırken acınası çığlıklar içinde kaldı. Fakat has ruhu kaçmak üzereyken 100 adımlık damga göz alıcı bir hal aldı. Bir anda altın parlaması 10,000 adımlık alanı kapladı.

Damga o anda adeta güneşe dönüşmüştü.

Has ruhun içinden acınası bir çığlık geldi. Has ruhu hemen altın ışıkla delindi ve oluşan çok sayıda mühürle birlikte kaçmayı başaramadı. Sanki özümseniyormuş gibi damganın içine çekildi.

Biraz uzakta, geriye kalan dört klon şok oldu ve geri çekilmeye devam etti. Wang Lin damgayı kavradı ve onları takip etti.

Dört klon hızla kaçtı ama bir an sonra Wang Lin'in gözleri ışıldadı. Durdu ve yüzünde alaycı bir gülümseme belirdi.

"Beni yemlemeye mi çalışıyorsunuz..." Takip etmeyi bıraktı ve boşlukta oturdu. Wang Lin ilahi hissini yaymaya devam ederken Ta Shan onu korumaya geldi.

Birkaç nefeslik sürenin ardından, aniden gözleri açıldı ve bir yöne doğru ilerledi.

Kaçan dört klon aniden yönünü değiştirdi ve Wang Lin'e doğru hücum etti. En hızlıları Wang Lin'in 10,000 adım yakınına geldiğinde gözlerinde kararlı bir bakış belirdi. Has ruhunu ve etini yakarak yetişiminin ve hızının kat kat artmasına neden oldu.

Bir anda Wang Lin'in 100 adım yakınına ulaştı ve vücudu patladı!

Zirve Maddi Yang yetişimcisinin gücü çok güçlüydü. Yıkıcı bir güç yayılmaya başladı ve Wang Lin'e doğru taştı.

Bu kriz anında Wang Lin'in gözleri ışıldadı ve hızla geri çekildi. Çantasına vurdu ve dışarı çıkan üç küçük bayrak hızla etrafında dönmeye başladı. Aynı anda Wang Lin Dağ ve Nehir Örtüsü'nü de çıkardı.

Bir dalgayla birlikte ortam Dağ ve Nehir Resmi'ne dönüştü. Patlama olduğunda kuvvetin etkisiyle resim çarpıklaştı. Kuvvetin büyük kısmı etkisizleşmiş olsa da resme girebilen bir kısmı da vardı. Ne de olsa bu gerçek Dağ ve Nehir Resmi değildi, sadece bir kopyasıydı.

Kuvvetin bir kısmını engelleyen mor burgaçta bir açık belirdi. Yıkıcı kuvvet Wang Lin'in vücuduna geldi ve doğruca has ruhuna akın etti.

Wang Lin hızla geri çekildi ve yüzü soluktu ama gözlerinde öldürme isteği parladı.

"Neyse ki Antik Tanrı Deri Zırhı'na sahibim. Yoksa bu patlama sonunda ölmesem bile ciddi biçimde yaralanacaktım!"

O anda üç klon oraya doğru yaklaştı. Hepsinin yüzünde vahşi ifadeler belirdi ve Wang Lin'e doğru hücum ederken patlama aurası yaymaya başladılar. Wang Lin'i öldürene kadar durmaya niyetleri yoktu.

Wang Lin'in gözleri soğudu. Aynı şeyin tekrar olmasına asla izin vermeyecekti. Geri çekilmek yerine ilerledi ve sağ eliyle işaret etti. Çürümüş Dao Çifti havalandı ve şiddetli bir öldürme isteği yaydı. Klonlardan birinin ayağı hemen taşa dönüştü.

Wang Lin'in figürü yıldırım gibiydi ve taşa dönüşen klonun önünde belirdi. Parmağıyla bir kılıç şekillendirdi ve bu klonun kaşlarının arasına doğrultarak klonun sayısız taş parçasında dağılmasına neden oldu.

O anda geriye kalan iki klon yaklaştı. Auraları patlamaya hazırdı!

Bu kriz anında Wang Lin son derece sakindi. Sağ elini kaldırarak Durdurma Büyüsünü kullandı ve klonlardan birisi durdu. O anda Ta Shan fırladı, klonlardan birini kavradı ve uzaklara doğru götürdü.

O klon büyük bir gümbürtüyle patladı ve darbe Ta Shan'ın vücuduna vurdu. İfadesi soldu ve vücudu titredi ama direnebilmişti.

Wang Lin arka arkaya iki imhayı bertaraf etmiş olsa da son klon vücudunun içinde biriken kuvvetle patladı. Klon patladığında Wang Lin'e doğru gelen şiddetli bir fırtına yarattı.

Tam o anda Wang Lin'in önünde Semavi Mühür Damgası 1,000 adım genişledi. Dikey olarak büyümüştü ve Wang Lin'in önünde 1,000 adımlık bir kalkan gibi durdu.

Patlama sesi her yerde yankılandı ve patlama kuvveti damgaya inanılmaz bir güçle vurdu. Wang Lin önündeki damga ile birlikte 30 adım kadar geri çekildi. Gözlerindeki öldürme isteği zirve yapmıştı.

Yıkıcı kuvvet geçtikten sonra Wang Lin adeta bir meteor gibi ileri doğru fırladı.

Ta Shan da onu yakından takip etti!

Çürümüş Dao Çifti Wang Lin'in üzerinde uçtu ve altında ise Semavi Mühür Damgası vardı. Damganın içinde hapsedilen has ruhun rehberliğiyle bir anda on binlerce kilometre aştı.

Wang Lin en sonunda devasa bir formasyon gördü ve merkezindeki kristal tabut gözlerinin öldürme isteğiyle dolmasına neden oldu.

Siyah cübbeli adamı da gördü, adamın yüzünde kasvetli bir ifade vardı ve hafiften şok olmuştu!

Boşlukta normalde rüzgar yoktu ama 1,000 adımlık Semavi Mühür Damgası'nın ivmesiyle birlikte büyük bir rüzgar esintisi vardı.

Rüzgar, siyah cübbeli adamın geniş cübbesinin dalgalanmasına neden oldu. Wang Lin siyah cübbenin altında beyaz kemikler olduğunu gördüğünde göz bebekleri küçüldü!

Kafasının dışında siyah cübbenin içindeki her şey kemikti!