Bölüm 791: Hedef

avatar
1839 41

Xian Ni - Bölüm 791: Hedef


Çevirmen: RassNt

Editör: Lord Viole Grace

 


Beyaz saçlı adam için her kriz oluştuğunda bir heykel yaratıyordu. Heykelden çıktığında ise görünüşü giderek gençleşiyordu.

 

Yaşlı bir adam olarak başlamış, orta yaşlı adama dönüşmüş ve şimdi de bir genç adam görünüşünde dışarı çıkmıştı. Bu garip sahne, çevredeki bütün yetişimcilerin ürpermesine neden oldu.

 

Genç adama bakarken Wang Lin'in vücudunda ciddi bir ifade oluştu. Genç adam ortaya çıktığında sağ eli kırık heykele dokundu. Heykel hemen eridi ve mızrağa dönüşerek genç adamın eline geldi.

 

Genç adam, Wang Lin'e kasvetli bir ifadeyle baktı. Vücudu titreşti ve dünya ile bütünleşerek hiçbir iz bırakmadan ortadan kayboldu.

 

Bir an sonra uzaklardaki bir Hayali Yin yetişimcisinin yanında belirdi. Hayali Yin yetişimcisinin ifadesi anında değişti ve hızla geri çekildi.

 

Sadece o değil, bütün yetişimciler geri çekildi.

 

Genç adamın yüzündeki gülümseme daha da sertleşirken mızrağını ileri doğru sapladı. Boşlukta bir dalgalanma oluştu ve biraz uzakta Hayali Yin yetişimcisinin vücudu dışarı çıkmaya zorlandı. Yüzü soluktu ve kaçmaya devam edecekti ama sonra vücudu hemen titredi. Bir gürültüyle birlikte vücudu patladı ve eti, kanı genç adamın has ruhu tarafından yutuldu.

 

Kemikleri ve derisi bile kalmamıştı.

 

Tüm bunlar göz açıp kapayıncaya kadar oldu. Genç adamın vücudu bir kez daha titreşti ve tahmin edilemez bir hareket manevrasıyla çevredeki yetişimcileri hedef aldı. Her ortaya çıkışında bir yetişimci ölüyordu.

 

Wang Lin'i kontrol eden gizemli yaşlı adam homurdandı ve yıldırım gibi fırladı. Sağ eliyle bir mühür oluşturarak gökyüzünü işaret etti ve bağırdı, "Toplan!"

 

Mor ışık dalgaları boşlukta ortaya çıktı ve Wang Lin'in sağ elinde toplandı. Göz açıp kapayıncaya kadar mor ışık topu oluştu. Toptan zengin, mor ışık yayıldı ve içindeki hafif sis onu son derece enfes gösteriyordu.

 

"Dağıl!" Wang Lin'in ağzından çıkan boğuk bir sesle birlikte mor ışık topu hemen yıkıldı. Dört bir yana bir şok dalgası taşmaya başladı.

 

Bu şok dalgası has enerji barındırıyordu. Yayıldığında, çevredeki yetişimciler vücutlarına güçlü bir darbenin vurduğunu hissettiler. Bu kuvvet o kadar güçlüydü ki yetişimciler hızla geri çekildiler.

 

Bu durum Shengong Hu, Zhan Konglie ve yoldaşları için de geçerliydi.

 

Bir anda beş kilometrelik alanda sadece Wang Lin ve o genç kaldı.

 

Genç adam dudaklarını yaladı ve yüzünde bir kırmızılık oluştu. Zaman kısıtlı olsa da 20'den fazla yetişimciyi yemeyi başarmıştı. Gözleri ışıldadı. Wang Lin ile savaşmaya devam etmek yerine diğer yetişimcilere doğru saldırdı.

 

Wang Lin, içindeki yaşlı adamın küfür etmesini net bir şekilde duydu. Vücudu ileri fırladı ve bağırdı, "Yüce Semavi Lord yetişimini yenilemek için küçükleri yemeyi gerçekten istiyor mu? Eğer gücün yetiyorsa gel ve bu yaşlı adamla dövüş, böylece kendini daha fazla küçültmemiş olursun!"

 

Genç adam irkilerek arkasını döndü. Gözlerinde öldürme isteğiyle yavaşça konuştu, "Ben Qing Shui değilim!"

 

"Saçmalık, sen Qing Shui'sin! Qing Shui! Qing Shui!" Yaşlı adam, Wang Lin'in ağzından konuştu.

 

Gencin gözlerindeki öldürme isteği daha da güçlenirken soğukça homurdandı. Döndü ve kaçan yetişimcileri kovalamaya devam etti.

 

Wang Lin'in içindeki yaşlı adam iç geçirdi. "Berrak Su ülkesinin varisi kendi adını bile hatırlamıyor, gerçekten üzücü!" Fakat bu sözlerden etkilenmedi ve ortadan kaybolup yetişimcileri yemeye devam etti.

 

Wang Lin o anda yaşlı adamın has ruhundan gelen iğrenme hissini net bir şekilde hissediyordu ve vücudu boşlukta kayboldu. Tekrar ortaya çıktığında uzaklardaki bir Yükseliş yetişimcisinin yanındaydı.

 

"Eğer sen onları yersen ben de onları uzaklara sürerim!" Wang Lin'in vücudu hareket etti. Yükseliş yetişimcisinin korku dolu bakışları altında Wang Lin onu tekmeledi.

 

Yetişimcinin vücudunun etrafında güçlü bir kuvvet belirdi. Yetişimci dünya ile bütünleşti ve bir anda ortadan kayboldu.

 

Wang Lin durmadı. Yetişimciyi tekmeyle uzaklaştırdıktan sonra başka birinin yanında belirdi ve yine tekmeledi.

 

Bu şekilde, Wang Lin ve genç adam savaşmayı bırakıp hızla hareket ettiler. Birisi yetişimcileri yutarken diğer onları uzaklaştırdı. Hız yarışı içindelerdi.

 

Shengong Hu kaçarken ışınlanmaya başladı. Fakat ışınlanması hemen sekteye uğratıldı ve ortaya çıkmaya zorlandı. Aynı zamanda arkasında habis genç belirdi ve elini onun kafasına doğru uzattı.

 

Shengong Hu'nun gözleri vahşileşti. O kibirli biriydi ve eliyle hemen bir mühür oluşturdu ve elinde bir yıldırım belirdi.

 

Bu yıldırım koyu kırmızıydı. Yıldırım ortaya çıktığında boşlukta sanki dört bir yandan yıldırım şeritleri toplanıyormuş gibi dalgalanmalar oluştu.

 

Shengong Hu bu yıldırım şeritlerinden sadece birine sahipti ve bu onun yetişiminin zirvesiydi. Bunu ancak Wang Lin'den kazandığı aydınlanma sonucu elde edebilmişti. Yıldırım kökenine yıllarca çalışmıştı ve tüm bu süreçte onu vücudunun içinde arıtmıştı.

 

Yıllar sonra sadece tek bir yıldırım dalı şekillendirebiliyordu. Bu yıldırım tam değildi, o yüzden daha önce savaşlarda kullanmamıştı.

 

Bu yıldırım onun kalbindeki en büyük sırrıydı. Bu yıldırım sayesinde Wang Lin'e inanmıştı. Düşüncesine göre Wang Lin'in rehberliği son derece doğruydu. Uzun bir süre bu yıldırımı arıtırsa bir gün yıldırım kökenini bulabileceğine inanıyordu.

 

Fakat bu ölüm kalım anında başka hiçbir şey düşünmedi ve onu kullanmaya karar verdi.

 

Bu yıldırımı görünce habis genç bile şaşırdı. Fakat yüzündeki soğuk sırıtış hiç azalmadı ve elini doğruca uzattı.

 

Shengong Hu bir kükreme kopardı ve elindeki yıldırımı fırlattı. Yıldırım fırladığı anda kırmızı bir parıltı yaydı. Genç adam homurdandı ve doğruca yıldırımı yakalayarak eliyle ezdi.

 

Shengong Hu bunu fırsat bilerek hiç tereddüt etmeden geri çekildi. O anda Wang Lin uzaklardan Shengong Hu'yu gördü. Vücudunu kontrol edemese de gizemli yaşlı adama iletişim kurabiliyordu.

 

"Kurtar onu!" Wang Lin'in has ruhu bir mesaj gönderdi.

 

Yaşlı adamın has ruhundan soğuk bir homurdanma sesi geldi ama bunu reddetmedi. Yanındaki yetişimciyi tekmeledikten sonra dünya ile bütünleşti ve Shengong Hu'nun yanında tekrar ortaya çıktı. Sağ eliyle bir mühür oluşturdu ve genç habis adamla çarpıştı.

 

Büyük bir gümbürtü oldu, ardından habis genç birkaç adım geri çekildi ve Wang Lin de aynısını yaptı. Fakat geri çekilirken heyecanlı Shengong Hu'ya bir tekme attı. Heyecanla dolan Shengong Hu'nun vücudu havada uçtu, dünya ile bütünleşti ve ortadan kayboldu.

 

Habis genç, Wang Lin'e baktı ve vücudu titreşerek bölünmeye başladı. Bölünmeye devam etti ve göz açıp kapayıncaya kadar daha önceki savaşta yok edilen 32 klon tekrar ortaya çıktı.

 

Klonlar ortaya çıktıktan hemen sonra dağıldılar ve her biri kaçan yetişimcilerin peşine düştüler.

 

Wang Lin, yaşlı adamın has ruhunun titrediğini ve bir kükreme kopardığını net bir şekilde hissetti. Wang Lin'in vücudunu kontrol etti ve kollarını açarak gökyüzüne yükseldi. Dünyaya has enerji çılgınca yayılmaya başladı ve hemen dünyanın yerini aldı.

 

Sanki o anda Wang Lin dünyanın kendisi olmuştu. Gözlerinde garip bir ışıkla mırıldandı, "Semavi büyü, kaybol!"

 

Bir anda bütün kaçan yetişimcilerin etrafında yetişim şekillendi.

 

Wang Lin'in vücudundan bir kez daha ses yükseldi. "Semavi büyü, dağıl!"

 

Bir anda has enerji ile sarılan bütün yetişimciler dünya ile bir olmaya zorlandı. Sanki bir çift devasa el dünyayı kurcalıyordu.

 

Yukarıdan bakınca yetişimcilerin birer birer ortadan kaybolduğu net bir şekilde görülecekti. Göz açıp kapayıncaya kadar geriye neredeyse hiç yetişimci kalmadı.

 

Sadece genç adam ve 32 klonu kalmıştı.

 

Wang Lin, yaşlı adamın has ruhunun oldukça zayıfladığını ve her an dağılabileceğini hissetti. Yağı biten bir yağ lambası gibiydi.

 

"Lanet olsun, bu sefer bu yaşlı adam yenildi!"

 

Genç adamın gözlerinde kırmızı bir parıltı oluştu ve Wang Lin'e doğru adım attı.

 

"Ölüme susadıysan isteğini yerine getireceğim!" Genç adam yaklaştı ve elindeki mızrağı attı. Mızrak, siyah bir ışık ışını formunda Wang Lin'e doğru fırladı.

 

Wang Lin'in tüyleri diken diken oldu ve yaşlı adamın has ruhu vücudu zar zor kontrol ederek kaçmaya başladı.

 

Habis genç onu takip etti ve giderek yaklaştı. Wang Lin'in vücudunu kontrol eden gizemli yaşlı adam dünya ile bütünleşti ve bir parıltıyla birlikte kayboldu.

 

Fakat peşindeki genç adam da dünya ile bütünleşti ve yaşlı adamı takip etti.

 

İkisi de çok hızlıydı. Bir anda sayısız kara parçasını aştılar. Habis gencin yüzünde alaycı bir gülümseme belirdi ve yavaşça konuştu, "Ortaya çıktığın andan beri beni gerçek vücuduna doğru götürmeye çalıştığını biliyorum. Her neyse, gidip seni yutacağım. İyileşmem için buradaki sayısız yetişimciyi yemekten daha faydalı olacak!"

 

 






Giriş Yap

Site İstatistikleri

  • 44256 Üye Sayısı
  • 398 Seri Sayısı
  • 44158 Bölüm Sayısı


creator
manga tr