Çevirmen: Yashiedlurci

Editör: Lord Viole Grace

Wang Lin sakince "Seni daha önce uyarmıştım!” Kalbinde, Sun Xi'nin kendiyle aynı yetişim seviyesinde olmasına rağmen onu eşit olarak görmüyordu. Aslında Wang Lin, Ran Yun Gezegenindeki herhangi bir yetişimciyi tehdit olarak görmüyordu. Dahası bu Sun Xi, uyarısını duyduktan sonra bile gelmişti bu da Sun Xi'nin bir iyilik istemek için geldiği anlamına geliyordu. Öyle olsa bile, Sun Xi'nin cezalandırılması gerekiyordu aksi takdirde gelecekte daha fazla sorun olurdu.

Bu yüzden Wang Lin'in sesi hiç kibar değildi.

Wang Lin neredeyse bin yıldır yetişim yapıyordu ve hayatında birçok şey yaşamıştı. Çoğu zaman bir insana, insan gibi davrandığınızda, size zayıfmış gibi davranırdı. Ancak onlara zayıf gibi davranırsanız, size güçlü gibi davranırlar.

Bu, Wang Lin'in köyündeki çocuklarla aynıydı. Zayıflık gösterenler zorbalığa uğrardı. Akıllı olanlar güçlerini gösterirlerdi, bu yüzden diğer çocuklar onları nadiren kışkırtırdı.

Bu, o zamanlar Wang Lin'in ailesi için bile aynıydı. Güçlü ve zayıf asla eşit olmayacaktı; fark gök ve yer kadar büyüktü. Bu bir tür zihniyetti. Eğer siz zayıfsanız diğer kişi güçlüdür. Eğer güçlüyseniz o zaman diğer kişi zayıftır.

Wang Lin uzun yıllar yetişim yapmıştı bu yüzden birçok şeyi anlamıştı.

Sun Xi düşündü. Uzun bir süre sonra, çarpık bir şekilde gülümsedi. “Pervasızlığıma ver ama sormam gereken önemli bir şey var, bu yüzden biraz aceleci davrandım.”

Wang Lin cevap vermedi ancak ilerlemeye devam etti.

Sun Xi dişlerini sıktı ve "Kardeş Xu, eğer bana bir kez yardım edersen, tüm Sun ailesini, yetişim yapmana yardım etmek için kullanabilirim!” dedi.

Wang Lin sakince şöyle dedi "Aileniz iki Yükseliş yetişimcisi eğitmeyi karşılayamaz!”

Sun Xi'nin gözleri ciddileşti ve dedi ki “Kardeş Xu, Sun ailem gerçekten iki Yükseliş yetişimcisini destekleyemez. Ancak bana yardım ederseniz, size bir yüzyıl içinde Yıldırım Semavi Alemi'ne girmek için bir yer verebilirim!”

Wang Lin durakladı ve yan tarafındaki Sun Xi'ye doğru baktı. Gözlerini geri çekti ve ileriye doğru yürümeye devam etti.

"Kardeş Xu'nun, Yüce Gök Yıldız Sistemi'nin Yıldırım Semavi Alemi'nin ne zaman açıldığını, Yıldırım Semavi Alemi'ne girmek için kullanılan tüm Yıldırım Kazanları'nın, Yıldırım Semavi Salon'u tarafından kontrol edildiğini de bildiğine inanıyorum. Bir yabancının onları alması imkansız. Sadece Yüce Gök Yıldız Sistemi'nden kişiler ve aileler Yıldırım Semavi Salon'unda kayda değer bir yer elde edebilir.” Sun Xi'nin gözleri, sanki ayrıntıları rastgele açıklıyormuş gibi yarı kapalıydı.

Yükseliş aşamasına ulaşan çoğu kişi kurnazdı. Bu Sun Xi, aynı zamanda ailesinin kurucu atasıydı bu yüzden çok kurnazdı. Daha önce, Wang Lin'in baskısı altında zayıf davranmak zorunda kalmıştı ama şimdi karşı saldırısına başladı.

Açıklama ayrıca Wang Lin'in geçmişi hakkındaki şüphelerini de işaret ediyordu.

Wang Lin hafifçe gülümsedi. "Ailenin Sun Xueshan adında bir çocuğu var. İyi mi?”

Sun Xi'nin gözleri garip bir ışık ortaya çıkardı ve Wang Lin'e anlamlı bir şekilde baktı, sonra gülümsedi. "Xueshan iyi bir yetişime sahip ancak yeterli deneyime sahip değil. Kardeş Xu, onu kurtardığı için çok minnettarım.”

Birbirlerine gülümsediler ve bakışlarını geri çektiler. Sun Xi'nin Wang Lin'e olan korkusu daha da güçlendi. Wang Lin'e yandan baktı ve kalbinde iç çekti. 'Bu kişinin kökeni gizemli ve düşünce tarzı son derece derin. Sun Qiming'in daha önce onu izlediğini anında fark etmişti. Xueshan'dan bahsederek kimliği hakkında işaret ettiğim şüpheyi çözmeyi başardı. Görünüşünü çoktan değiştirdi, bu yüzden en azından sadece fark etmiyormuş gibi davranabilirim ve bu konuya daha fazla giremem. Ancak kendisi itiraf etti ki bu garip. Bildiğimden korkmuyor. Onun yetişim seviyesi de çok yüksek, benimkinden çok daha üstte. Bunun gibi biri, Sun ailemin arkadaşı olması ve düşmanı olmaması gereken biri.'

'Dong Lin Gezegeni... Bu kişi gerçekten Dong Lin Gezegeninden olabilir...' Sun Xi sessizce düşündü.

Sun Xi sordu "Kardeş Xu teklifimden memnun mu?”

“Bu konuyu daha sonra tartışacağız. Düşünmek için biraz zamana ihtiyacım olacak.” Wang Lin bu soruyu kolayca geçiştirdi.

Sun Xi gizlice iç çekti ve artık Wang Lin'i test etmeye çalışmadı. Ran Yun Gezegenini Wang Lin'e tanıtmaya başladı. İkisi konuşurken, şehrin doğu tarafındaki Tüm Hazineler Köşkü'ne vardılar.

Bugün Tüm Hazineler Köşkü'ndeki açık artırmanın olduğu gündü bu yüzden dışarıda çok sayıda yetişimci toplanmıştı. Nişanlarında görünen seviyeye bağlı olarak resepsiyonist ve lider olarak çalışan ondan fazla kişi vardı.

Sun Xi ve Wang Lin yaklaştığı anda köşkün dışında bekleyen Sun Qiming, hızla onlara doğru yürüdü. Eğilirken gözleri saygıyla doluydu. "Üçüncü nesil Sun Qiming, Yaşlı Ata'yı ve Kıdemli Xu'yu selamlıyor.”

Sun Xi, ihtişamını diğerlerinin önünde ortaya çıkardı. Konuşmadı ve sadece başını salladı.

Sun Qiming daha önce Tüm Hazineler Köşkü'ne gelmişti. Tüm Hazineler Köşkü Ran ailesine ait olmasına rağmen, Sun Qiming bu şehirdeki Sun ailesinin başıydı, bu yüzden doğal olarak diğer insanlara göre daha yüksek bir statüye sahipti. Bir çalışanın onlara yol göstermesine izin vermek yerine kişisel olarak Wang Lin ve Sun Xi'yi doğrudan dördüncü kata çıkardı.

Önlerinde Wang Lin'in girmesini engelleyen Lou adlı genç, bazı müşterilerle konuşuyordu. Wang Lin'i görünce başını kaldırdı. Aniden korktu ama sonra Sun Qiming'i gördü ve anında şok oldu. Sun Xi'ye gelince, Lou, onun kim olduğunu bilmiyordu ama Sun Qiming'in ne kadar saygılı olduğunu fark ettiğinde, Sun Xi'nin Sun ailesinde çok yüksek statüye sahip biri olduğunu varsaydı.

Lou adındaki genç Wang Lin'e baktığında, bir şeyi kaçırmış gibi hissetti…

Tüm Hazineler Köşkü dört katlıydı. Dördüncü kat da odalara bölünmüştü.

Sun Xi ve Wang Lin soldan ilk odaya oturdular. Konumları mükemmeldi; direkt olarak ikinci kattaki açık artırmayı görebiliyorlardı.

Sun Qiming saygıyla yan tarafta durdu ve Sun Xi'nin emrini bekledi.

Girdiği anda, Wang Lin aniden garip bir duygu hissetti. Sanki zihninde bir şeyler karışmış gibiydi. İlahi hissini yaydığında anında üçüncü kattaki yaşlı figürü gördü.

'Bu o!' Wang Lin oldukça şaşırdı ve ilahi hissini geri çekti.

'Vücudundaki etki çok hafif; büyük kısmı çoktan dağılmış. Burada bir sorun var!'

Sun Xi, Wang Lin'e baktı ve yavaşça: "Kardeş Xu, bu derece sekiz hapının bir hikayesi var. Bu hap Ran Yun Gezegeninden değil, ağır yaralanan ve buraya kaçan yabancı bir yetişimciden geliyor. Ben, Ran ailesinin atası ve Kaygısız Jushi onu çalmak için birlikte çalıştık. Yetişimci, Ran ailesinin atasına öldü.” dedi.

Wang Lin kaşlarını çattı, sonra Sun Xi'ye baktı ama konuşmadı. Bu tür sırları bilmek istemiyordu ama Sun Xi hala ona anlatıyordu. Muhtemelen Sun Xi'nin yardımını almak istediği konuyla bir ilgisi vardı.

Sun Xi, Wang Lin'in bakışlarını görmemiş gibi davrandı ve devam etti "Bu, dört yıl önceydi. Bu hap özellikle bizim gibi Yükseliş yetişimcileri için çok değerlidir. Bir değil, toplam beş hap vardı. Ben ve Kaygısız Jushi her ikimiz de birer tane aldık. Ran ailesinin atası Yükseliş'in orta aşamasında, bu yüzden haplardan üçünü aldı.”

Wang Lin'in ifadesi, sanki dinlemiyormuş gibi ikinci kata bakarken aynı kaldı.

Sun Xi umursamadı ve devam etti "Sadece haplar biraz sıcaktı. Ran ailesinin atasının öldürdüğü yetişimcinin çantasında Bin İllüzyon Gezegeninden Huan ailesinin bir nişanını gördük…”

Wang Lin başını çevirdi, Sun Xi'ye baktı ve sakin bir şekilde  “Dost Yetişimci Sun, hikayeleri dinlemeyi sevmiyorum.” dedi.

Sun Xi hafifçe gülümsedi ve "Kardeş Xu, sana bu hikayeyi ben anlatmasaydım, başka biri anlatırdı. Bu şehir benim Sun aileme ait ama hap burada açık artırmada satılıyor. Bence Kardeş Xu'nun bilgeliğiyle sebebin farkında olmalı.” dedi.

Wang Lin'in yüz ifadesi doğaldı. Daha önce şüpheleri vardı ama Yüce Gök Yıldız Sistemi'ni o kadar iyi anlayamadığı için bunu düşünmemişti. Ancak, şimdi Sun Xi buna dikkat çekince, bakışları ikinci kattan geçti ve soğudu.

Sun Xi sürekli Wang Lin'in ifadesine bakıyordu. Wang Lin'in gözlerindeki soğukluğu gördüğü anda, amacına ulaştığını anladığı için rahatladı. Daha fazla konuşmadı, kendine bir fincan çay koydu ve içmeye başladı.

Soğukluk, kaybolmadan önce sadece bir an için Wang Lin'in gözlerinde parladı. Ran ailesinin orta aşama Yükseliş yetişimcisi buna izin vermedikçe, burada nasıl açık artırmaya çıkarılabilirdi? Bu hapın fiyatı gökler kadar yüksek olmalı. Ayrıca, bu hap Yükseliş aşamasının altındaki kişiler için işe yaramazdı. Bu sadece çoğu kişi için işe yaramaz değil, aynı zamanda yüksek profilli açık artırma onları bir hedef haline getirecekti. Akıllı olan kimse bunu satın almazdı.

Yükseliş aşamasının altındaki bir yetişimci, derece 8 bir hap tüketemezdi. Eğer onu tüketirse, zehir içmekle aynı şey olurdu.

Hapın burada açık artırmaya çıkmasının nedeni Wang Lin'di. Yetişimci Ran gizlice Wang Lin'i hap almaya ikna etmek istedi.

Wang Lin, Ran aile yetişimcisinin burada olduğunu bilmesinin garip olduğunu hissetmedi. Sonuçta, gezegen Ran ailesinin adındaydı. Herhangi bir yöntemleri olmasaydı, ailelerinin şu anki durumunu sürdürmezlerdi.

Hapı almak, dört yıl önce bu artırmaya katılmakla aynı şey olurdu. Bunu Huan ailesine açıklamaya çalışsa bile bu anlamsız olurdu.

"Ne derin entrikalar!” Wang Lin'in ifadesi sakin kaldı ancak kalbi kargaşa içindeydi. Hiçbir Yükseliş yetişimcisi ile başa çıkmak kolay değildi ve bir aile kuran hiç kimse zayıf olamazdı!

'Açık artırma Ran ailesinin kontrolünde, bu yüzden kimse bu hapı almayacak. Eğer satın almazsam, Ran ailesi beni buna sürüklemek için başka bir yöntem bulacaktır.'

İkinci kattaki müzayede başlamıştı. Çeşitli büyülü silahlar, malzemeler ve haplar teklif edildi.

Sun Xi çayı indirdi ve kendine mırıldandı "Ne yazık ki, dört yıl önce, bu kişi üçümüz gizlice ona saldırmadan ve öldürmeden önce kimliğini bize söyleyecek zamana sahip değildi. Eğer onun Huan ailesinden olduğunu bilseydik, o zaman saldırmaya cesaret edemezdik."

“Bin İllüzyon Gezegenindeki Huan ailesi son derece otoriter. Aile üyeleri öldürülürse, karışan herkes öldürülür. Bir kişi açık artırma yoluyla aile üyelerinden bir şey alsa bile, yine de onların öfkesine maruz kalacaktır."

"Huan ailesinin istediği şey mutlak statüdür. Bir Huan aile üyesinin çantasından gelen şeyler önünüze yerleştirilmiş olsa bile, yine de almaya cesaret edemezsiniz ve bunun yerine paşa paşa geri verirsiniz. Aksi takdirde, sadece sizi bulamamalarını umabilirsiniz, ancak hayatınız için endişelenirken sonsuza dek korku içinde yaşarsınız... Ne yazık ki, hala sahip olduğum hapı tüketmekten korkuyorum…”

Wang Lin konuşmadı; bakışları hala ikinci kattaydı.

İkinci kattan bir adamın sesi geldi. "Açık artırmada bir sonraki eşya bir derece 8 hap. Bu hap sadece Yükseliş yetişimcileri tarafından alınabilir. Yükseliş aşamasının altındaki biri onu alırsa, vücudu patlayıp ölecektir. Şimdi, açık artırma başlasın. On bin semavi yeşim…”