Çevirmen: Yashiedlurci

Editör: Lord Viole Grace

Bu sivrisinek, kendi türünden olan grubu mor bir ışık huzmesi gibi deldi ve kükredi. Doğruca Wang Lin'e doğru gitti. Wang Lin'in yanına geldiğinde, büyük ağzı hafifçe Wang Lin'e sürtündü ve gözleri heyecanla doluydu.

Wang Lin'e doğru uçan sivrisinek canavarları durdu. Gözleri hala hiddetli olsa da, bir şüphe parıltısı vardı.

Sahne Açgözlü'nün tamamen şaşkına dönmesine neden oldu. Bu, Chen Long'un gözlerinin kuvvetli bir şekilde parlamasına bile neden oldu.

Açgözlü'nün yüzü kasvetliydi, eli bir mühür oluşturdu ve bağırdı “Yedi Sihirli İğne, baskı!”

Sürünün derinliklerinden keskin bir çığlık geldi ve büyük sivrisinek sürüsü hemen bir yol açtı. Sürünün merkezinden, kafasına saplanmış yedi gümüş iğne olan dev bir sivrisinek yavaşça uçtu.

Kırmızı gözlerinin içinde bir çırpınma vardı. Sivrisinek canavarı Açgözlü'ye baktı ve kükredi. Açgözlü de kükredi ve kafasındaki gümüş iğneler üç santim daha girdi. Sivrisineğin vücudu titredi ve gözlerindeki çırpınış daha da güçlendi.

Ancak gözlerinde, ölümle dolu yüksek bir çığlık atarken bir kararlılık ifadesi vardı! Bakışları yıldırım gibi hareket etti ve Wang Lin'in sivrisinek canavarına indi.

Wang Lin'in sivrisineği, kanatlarını çırpıp Wang Lin'den uzaklaştığında şaşırdı. Doğrudan arkadaşına doğru gitti ve hemen dev sivrisineğin arkasına ulaştı.

Büyük ağzı aniden dev sivrisineğin vücuduna çarptı. Emmeye başladığında, dev sivrisineğin gözlerindeki çırpınış ortadan kayboldu ve yerini bir rahatlama ifadesi aldı.

Emme neredeyse bir anda tamamlandı. Dev sivrisinek kururken Wang Lin'in sivrisineği yavaşça büyüyordu. Vücudu büyüdü ve üzerindeki mor daha yoğun hale geldi. Sonra sadece kendi türleri tarafından hissedilebilecek bir aura yaydı.

Bu olay çok hızlı yaşanmıştı. Wang Lin'in sivrisinek canavarı aniden başını kaldırdı ve Açgözlüye bakıp kükredi. Tüm sivrisineklerin bakışları hemen Açgözlüye düştü ve anında ona doğru saldırdılar.

Açgözlü'nün kafa derisi uyuştu. Eli bir mühür oluşturdu ve Yedi Gümüş İğne hemen kurumuş sivrisineğin cesedinden çıktı ve ona geri uçtu. Gümüş iğneler yanında gümüş bir ışık perdesi oluşturdu ve anında yan tarafa fırladı.

Wang Lin derin bir nefes aldı ve geri çekildi. Sağ işaret parmağı aniden Açgözlü'yü işaret etti ve bir Ölüm Parmağı ona doğru fırladı.

Diğer yanda, Chen Long'un etrafındaki tüm sivrisinekler gitmişti ve gözleri de soğuktu. Tereddüt etmeden, sağ eli bir mühür oluşturdu ve arkasındaki dev kılıç uçtu. Akıllı gözleri olan siyah bir ejderha ortaya çıktı ve kükredi. Doğrudan Açgözlü'ye bir kılıç enerjisi huzmesi fırladı.

Her ne kadar ikisi daha önce hiç işbirliği yapmamış olsalar da, bu kadar ileri bir yetişime sahip olmak, her ikisinin de iyi bir sezgiye sahip olduğunu kanıtlıyordu. Zamanlamaları harikaydı ve her iki saldırı da Açgözlü'nün kaçış yolunda ilerliyordu!

Açgözlü'nün göz bebekleri küçüldü. Sivrisinek canavarları tarafından kuşatılmaması gerektiğini biliyordu, aksi takdirde kesin olarak ölecekti! Soğuk bir nefes verdi. On binlerce yıl yetişim yapmıştı ve birçok kez böyle durumla karşı karşıya kalmıştı. Sağ eli bir mühür oluştururken geri çekildi ve duvarı pençeledi. Bağırdı "Ölüm Yutucu İlk Biçim !”

Bu pençe, duvardan büyük miktarda yeşil gazın çıkmasına neden oldu. Çok fazla yeşil gaz vardı. Yeşil gaz bir araya geldi ve yeşil bir şelale oluşturdu.

Açgözlü sağ elini hareket ettirdiğinde yeşil şelale duvardan çekildi. Yeşil şelaleyi arkasına attığında gözleri yeşil bir şekilde parladı!

Yeşil gaz aniden gökyüzünü geçen bir ışık huzmesi gibi fırladı. Wang Lin'in Ölüm Parmağı yeşil gaza dokunduktan sonra yeşile döndü ve anında çöktü.

Chen Long'un ejderha kılıç ruhu, yeşil gaza dokunduğunda bir kükreme çıkardı. Dokununca, ejderha ruhu anında çöktü ve kılıç Chen Long'a doğru geri uçtu.

"Siz küçük gençler yaşlı adam Açgözlüyü kışkırtmaya cesaret mi ediyorsunuz!” Açgözlü hızla hareket ederken bir çığlık attı. Sivrisinek canavarlarının kuşatmasından kaçmak üzereydi.

Kuşatmadan kaçabilirse, savaşmak ya da gitmek istese kimse onu durduramazdı.

Chen Long bağırdı "Wang Lin, geri çekilmemeliyiz! Bu yaşlı hırsızı öldürmek için birlikte çalışalım. Yoksa ikimiz de öleceğiz!” Bir ağız dolusu has kan ruhunu kılıcına tükürdü. Kılıç titremeye başladı ve her yerinde çatlaklar ortaya çıktı. Metal parçaları, kılıç deri değiştiriyormuş gibi soyulmaya başladı.

Düşen parçalar kana susamışlık içeriyordu. Düşen parçalar bir kez daha kara ejderhayı oluşturdu ve eskisinden birkaç kat daha güçlü bir şekilde saldırdı.

Wang Lin'in gözleri parladı ve sağ eliyle kaşları arasındaki noktaya dokundu. Büyük miktarda katliam enerjisi çıktı ve parmak ucunda toplandı. Katliam enerjisi hızla yoğunlaştı; bir milyon dan yüz bine, yüz binden bine, binden ise sadece bire!

Has ruhunda tuttuğu bir şeridin dışında, diğer tüm şeritler Wang Lin'in parmak ucunda tek şerit halinde yoğunlaşmıştı. Wang Lin tarafından atıldıktan sonra yoğun bir katliam enerjisi şeridi ateş edildi.

"Ling Tianhou'nun Kırık Kılıç Ruhu ve Tian Yunzi'nin Semavi Katliam Tekniği!” Açgözlü'nün gözleri parlak bir şekilde parlıyordu, ama içlerinde bir alay ifadesi vardı. Geri çekildi ve "Bu iki büyü güçlü olsa da, onlar üzerindeki ustalığınız tamamlanmadı. Bu yaşlı adamın gözlerinde onlar, çok zayıf!” dedi.

Açgözlü çantasına vurdu ve anında küçük bir dağ ortaya çıktı. Dağ çıktıktan sonra anında birkaç yüz metre boyunda bir dağa dönüştü ve havada süzüldü.

Bu dağ gizemli rünlerin oymalarıyla kaplıydı. Küçük dağ hareket ettikçe rünler parladı ve dağ çok garip oldu.

Açgözlü'nün sağ eli bir kez daha pençeye dönüştü. Elini dağa koydu ve bağırdı “Ölüm Yutucu İkinci Biçim! Dağın ruhunu çıkar!”

Tüm dağ titredi ve aniden dağın içinden antik bir aura ortaya çıktı. Sayısız yıl boyunca yetişim yapan antik bir yetişimcinin aurası gibiydi!

Bu dağın ruhuydu!

Açgözlü bağırdığında, bu aura onun tarafından çekildi. Dağın bir yanılsaması ortaya çıktı ve Açgözlü tarafından çekildi.

Kıyaslanamayacak kadar güçlü bir aura hemen ortaya çıktı. Dağın ruhu çıkarıldıktan sonra titremeye başladı ve sayısız çatlak ortaya çıktı. Sonunda, tüm dağ molozlara dönüştü ve gökyüzünden düştü!

Ancak, dağ ruhunun yanılsaması hala Açgözlü'nün elindeydi!

“Bu yaşlı adamın yetişimi yaşlı çocuk Ling Tian ya da yaşlı hırsız Tian Yunzi ile karşılaştırılamaz, ancak bu yaşlı adam Açgözlü'nün büyülerinin kusurları yoktur! Siz gençler sadece başkalarının büyülerini öğrendiniz ve gerçekten sizin olduğunu mu düşünüyorsunuz!” Açgözlü'nün gözleri, sağ elini aşağı doğru bastırdığında alayla doluydu.

Yüksek bir patlama ile dağ ruhu indi.

Chen Long'un kırık kılıcı tarafından oluşturulan siyah ejderha, dağ ruhunun inanılmaz baskısı aşağı inerken bir inleme çıkardı. Bir dizi gürültüden sonra, siyah ejderha dağ ruhunun baskısı altında sıkışıp kaldı.

Chen Long'un ifadesi solgunlaştı. Bir ağız dolusu kan kustu ve gözleri şokla doluydu.

"Bu... Bu büyü nedir!?”

Wang Lin'in katliam enerjisi havaya uçtu ve dağ ruhu onu durduramadı. Katliam enerjisi dağ ruhunu deldi. Wang Lin'in gözleri dondu ve bağırdı "Dağılın!”

Dağ ruhunu delen katliam enerjisi dağıldı. Birden bir milyona döndü!

Bir milyon katliam enerjisi, dağ ruhunun içinde hareket etti. Sanki dağ ruhundan dışarı çıkmak ve parçalara ayırmak istiyorlardı.

Ama güçlü semavi ruhsal enerji dağ ruhundan çıktı ve göz açıp kapayıncaya kadar, katliam enerjisinin şeritleri tek tek söndü.

Wang Lin soğuk bir nefes aldı. Eğer katliam enerjisinin sonsuza dek yenilenmesi için her zaman ruhunda bir şerit tutmasaydı, bu kayıptan çok acı çekecekti!

'Dağ ruhunun içinde semavi ruhsal enerji bile var. Bu semavi ruhsal enerji Açgözlü'den gelmiş gibi görünmüyor; dağın kendisine ait gibi görünüyor!' Wang Lin'in yüz ifadesi düştü.

Dağ ruhunun yardımıyla Açgözlü sonunda sivrisinek canavarlarının kuşatmasından kaçmayı başardı. Yüksek sesle güldü. "Küçük gençler, bu dağın ne olduğunu biliyor musunuz? Bu Semavi Alem'den bir dağ! Bu yaşlı adam onu on binlerce yıl önce çıkardı ve mühürledi!”

Tam o anda, sürekli küçülen mor sis bitmek üzereydi. Üç yüz metreden üç metreye kadar küçüldü ve yoğun bir mor sis topu oluşturdu.

Hala sis topunun içinden gelen bir ses yoktu, ama Wang Lin içeride bir kişinin yaşadığını biliyordu, Da Lou Kılıç Tarikatı'nın öğrencisi!

Bir patlama ile, üç metrelik mor sis topu tekrar küçüldü ve iki metre oldu!

Sisin içinde yavaş yavaş bir nişan görünmeye başladı. Bu nişan sisten yapılmıştı ve hızla yoğunlaştı.

Açgözlü'nün gözlerinde bir açgözlülük izi vardı. Arkasındaki büyük sivrisinek sürüsü aniden şiddetli bir kükreme yaydığında, nişana doğru atılmak üzereydi.

Sivrisinek canavarları, kendi hayatlarını tamamen göz ardı ederek, birer birer deli gibi saldırdılar. Hızları eskisinden birkaç kat daha yüksekti. Ani hareketleri Açgözlü'nün ifadesinin hemen değişmesine neden oldu.

Sürünün içindeki Wang Lin'in sivrisineği kükredi ve aniden sivrisineklerin tüm bedenleri kırmızı bir ışık yaymaya başladı. Açgözlü'ye en yakın olanlar beklenmedik bir şekilde kırmızı bir parıltı veren büyük bir et ve kan bulutuna dönüştü. Açgözlü'nün hemen yanına vardılar ve sonra gizemli bir şekilde tekrar sivrisinek canavarlarına dönüştüler!

Büyüyü sadece bu sivrisinekler değil, tüm sivrisinek canavarları kullandılar. Hepsi dönüştü ve hemen sonra kendilerini tekrar eski hale getirdiler. Hepsi bunu bir anda yaptı ve Açgözlü'yü tamamen tuzağa düşürdüler!

Mor sis hızla daraldı ve içindeki nişan daha katı hale geldi. Bir anda son adım da tamamlandı. Tüm sis dağıldıktan sonra mor ışık yayan antik bir nişan havada süzüldü.

Mor ışık ile karışık altın bir ışık vardı…

Wang Lin'in ve Chen Long'un bakışları o anda nişanın üzerine düştü!

Chen Long hemen nişana doğru atıldı. Hiç kimse çıkışın yakınında ışınlanma kullanmaya cesaret edemezdi. Buradaki basınç çok büyüktü, bu yüzden birisi ışınlanmaya çalışırsa, boşlukta sıkışıp kalırdı!

Wang Lin'in gözleri soğuktu ve aynı anda uçtu. Eli bir mühür oluşturdu ve vücudunun içindeki semavi ruhsal enerji yükseldi. Durdurma Büyüsü'nü hazırlıyordu.

"Siz küçükler nasıl cüret edersiniz!” Tam o anda, sivrisinek canavarlarının sürüsünden öfkeli bir kükreme geldi.