Çevirmen: Yashiedlurci

Editör: Lord Viole Grace

İllüzyon, Wang Lin ile aynıydı; gözleri kapalıydı!

Wang Lin havaya yükselirken beş yaşlı adam da tamamiyle hayrete düştüler. Wang Lin'in arkasındaki gölgeye baktılar ve çok saygılı bir yüz ifadesi takındılar.

"Bu gerçekten ata!”

"Ata, ortaya çıktı. Bu kişi, atanın bunca zaman aradığı kişi olabilir mi?”

Beşi de birbirlerine baktılar. O anda kırmızı bulut deli gibi alçalmaya başladı. Artık santim santim değil üç metre ile hareket ediyordu. Üç metre, altı metre, dokuz metre... Göz açıp kapayıncaya dek otuz metre alçaldı!

Bir dizi gürleme sesiyle birlikte bütün Gök Şeytan Şehri yalnızca çökmekle kalmadı, aynı zamanda yerin derinliklerini boyladı. Yukarıdan bakıldığında Gök Şeytan Şehri artık yoktu. Toz havaya bile kalkamıyordu çünkü doğrudan yere indiriliyordu!

Büyük bir havza, Gök Şeytan Şehri'nin olduğu yerde ortaya çıktı!

Orada bitmedi de. Havzadan sayısız çatlaklar belirdi. Zeminin çatlama seslerinin akabinde havza derinlere çökmeye devam etti!

Göklerin Kudreti ve kırmızı bulutun alçalışı henüz bitmemişti. Kırmızı bulut 30 metre alçaldıktan sonra durmadı ve alçalmaya devam etti. Uzaklardan bu kırmızı bulut kütlesi her an gökyüzünden aşağıya düşecekmiş gibi görünüyordu.

Kırmızı bulut alçalmaya devam ederken aniden patlayan gök gürültüleri, gökyüzünde yankılanıyordu. Bu şiddetli ses tüm dünyada yankılandı.

Yerdeki çatlaklar deli gibi yayıldı. Çatlama seslerinin ardından 5 kilometre, 50 kilometre, 500 kilometre, 5.000 kilometre içindeki zemin, paramparça oldu. Paramparça olan yer, basınç ile toz haline geldi!

Canlı Gök Şeytan Şehri artık orada değildi!

Wang Lin havada süzülüyordu ve o, Göklerin Kudreti'nden gelen basıncın merkezindeydi. Vücudu sanki uykuya dalmış gibi hareketsiz duruyordu!

Tam o sırada Wang Lin sanki uykusundan uyanmış gibiydi. Aniden gözlerini açtı ve bunu yaparken, arkasındaki Antik Şeytan Hayaleti de şeytani gözlerini açtı!

O sırada vücudunu kontrol eden gizemli bir güç varmış gibi görünüyordu. Sağ elini yavaşça kaldırdı ve kırmızı bulutlara bastırdı. Arkasındaki Antik Şeytan da dev gibi olan sağ elini kaldırdı ve gökyüzüne doğru bastırdı.

Eğer dikkatli baksaydın ilk hareket edenin Wang Lin değil ilk önce sağ elini kaldıranın Antik Şeytan olduğunu görürdün!

"Dao yıkımı!" Her ikisi de ağızlarını açtı ama ses Wang Lin'in ağzından geldi.

Her ne kadar bu iki kelime hafif olsa da söylenildiği anda Wang Lin ve Antik Şeytan'dan korkunç bir şeytani enerji ortaya çıktı.

Aynı zamanda Wang Lin'in vücudu, gökyüzündeki kırmızı buluta keskin bir kılıç gibi saldırdı. Arkasındaki Antik Şeytan da isteği izledi!

Kırmızı buluttan gelen gök gürültüsü göklerin öfkeli kükremesi gibiydi. Kırmızı bulut alçalmaya devam etti ve Wang Lin ile kırmızı bulut arasındaki mesafe git gide daha da azaldı!

Avucunu koydular, bulutlar dağıldı!

Antik Şeytan'ın ve Wang Lin'in avuç içi kırmızı buluta değdiğinde aniden güçlü bir fırtına ortaya çıktı. Kırmızı bulutun öfkeli kükremesi gökyüzünde yankılandığında tıpkı azgın bir deniz gibiydi!

Wang Lin'in vücudu aniden gökten alçaldı ve yere indi. Yere indiği anda büyük bir dalgalanma yayıldı ve 5.000 kilometrelik parçalanmış yer 50.000 kilometreye kadar uzandı!

50.000 kilometre içerisindeki yer paramparça oldu!

Wang Lin'in arkasındaki Antik Şeytan, Wang Lin'in indiği anda yere indi, ancak vücudu biraz bulanık görünüyordu!

Göklerin Kudreti tersinemezdi ve Antik Şeytanlar göklere baş kaldıran ve onları yetiştiren ikinci tip bir yaşam formuydu. Sayısız kez Göksel Ceza ile karşı karşıya kalmış ve bedenleri bir anda iyileşmişti.

Kırmızı bulut gökten kayboldu ama kaybolduğu anda, 100 metre uzunluğundaki bir kırmızı ışık huzmesi aniden gökten alçaldı!

Bu kırmızı ışık, daha önce gelen Göksel Ceza Yıldırımı'ndan çok daha güçlüydü; aynı seviyede bile değildi! Ancak, kırmızı ışık'ın hedefi Wang Lin değil, arkasındaki Antik Şeytan Hayaleti idi!

Antik Şeytan ve Wang Lin başlarını kaldırdı ve şeytani bir ışık aniden Antik Şeytan'ın gözlerinden patladı!

"Kızıl Göksel Işık! Bu lezzetin kokusunu almayalı çok uzun zaman geçti..." O sırada kırmızı ışık alçaldı ve Antik Şeytan havaya sıçradı ve kırmızı ışığı yuttu!

Kırmızı ışık Antik Şeytan'ın vücuduna girdi ve patlamasına neden oldu ama hızla yeniden şekil aldı. Çöküş, yeniden şekil alma, çöküş yeniden şekil alma, çöküş ve yeniden şekil alma. Çok kısa bir süre içerisinde Antik Şeytan 10.000 kez çöktü ve 10.000 kez yeniden şekil aldı!

Antik Şeytan'ın büyük vücudu havada süzülmeye ve yeniden inmeye zorlandı. Sonra büyük dairesel bir şok dalgası onun merkezi olarak yayılmaya başladı. Şok dalgası 30 metre genişliğindeydi ve araziyi ovalayarak büyük bir dalga gibi yayıldı. Birden bire beş kilometre yayıldı ve hala gitmeye devam ediyordu!

5 kilometre içindeki zemin bir kez daha paramparça olurken bir dizi gürültü 10 kat daha büyük şok dalgası yaratarak tüm arazide yankılandı! O sırada 50 kilometre içindeki her şey ters düz oldu ve harabeye döndü!

Kırmızı bulut gökyüzünden tamamen kaybolmuştu ve gökyüzü normale dönmüştü!

Antik Şeytan geğirdi ve sonra gözleri yeşil dumana dönüştüğü ve ortadan kaybolduğu için bitkinliğini ortaya çıkardı!

Antik Şeytan'ın sesi yalnızca Wang Lin'in kulaklarına değil herkesinkine ”Üç ay sonra Ejderha Gölü'nde buluşalım..." diye yayıldı.

Antik Şeytan ortadan kaybolduğunda Wang Lin bir adım attı ve ortadan kayboldu.

Hafif bir esinti eserken beş yaşlı adam harabelerden tırmandı ve birbirlerine baktılar.

Yaşlı adamlardan biri "Lanet olası Göksel Ceza." diye bağırdı. "Yun Dun, seni velet, buraya gel!”

"Yun Dun, kaldır kıçını ve buraya gel!”

"Eğer bir daha üç nefes ile ortaya çıkmazsan bu yaşlı adam seni Ejderha Gölü'nün içine atacak ve 100 yıl boyunca seni oraya mühürleyecek!”

Yaşlı adam bağırmaya başladığında hepsi ciğerleri sökülüyormuş gibi gök gürültüsü kükremeleri yayarak bağırmaya başladı.

Kalıntılardan hızla bir gölge çıktı. Bu gölge yaşlı adamların bağırışlarını duyduğunda imparatorluk kentinin meydanında kaybolmadan ve yeniden ortaya çıkmadan önce alaycı bir şekilde güldü.

Adam hızla "Torun Yun Dun, beş büyükbaba atalarını selamlıyor!" dedi. Bu, Wang Lin ile bütün gece içki içen genç adamdı!

"Seni aşağılık, Gök Şeytan Şehri artık yok! Burayı eski haline getirmen için sana üç ay veriyorum, yoksa seni Ejderha Gölü'ne atıp 100 yıl boyunca orada mühürlerim!”

"200 yıl!”

"500 yıl!”

"1.000 yıl!”

En sondaki yaşlı adam yavaşça homurdandı. "Onu ömür boyu mühürle!”

Genç adamın vücudu titredi, sonra komik bir şekilde gülümsedi ve başını salladı. "Beş ata emin olabilir. Torununuz kesinlikle üç ay içerisinde Antik Şeytan Şehri'ni baştan yaratacak."

"Git atanın seçtiği kişiyi bul ve üç ay içinde onu Ejderha Gölü'ne getir!” Beş yaşlı adam konuşmayı bitirdikten sonra harabelere baktılar ve sonra ortadan kayboldular.

Wang Lin tekrar ortaya çıktığında 5.000 kilometreden daha uzaktaydı. Derin bir nefes almadan önce çantasına dokunup bir nişan almadan evvel ilahi hissini aniden yaydı.

Bu nişan gizemli mağaraya girmek için kullanılıyordu. Bu nişan ile istediği zaman mağaraya girebilirdi.

Wang Lin nişanda kalan bilgiye göre semboller yapmıştı. Mühür daha sonrasında Wang Lin'i çevreleyen beyaz bir ışık yaydı ve Wang Lin sonrasında ortadan kayboldu.

Bir kez daha Saygın Ejderha Yolu'na bağlanan platforma geri döndü. Ortaya çıkar çıkmaz mağaraya doğru koştu.

Göksel Ceza bittikten sonra Wang Lin hemen alanının tamamlandığını ve semavi ruhsal enerji ile yavaş yavaş birleştiğini fark etti. Bu keşif onu şok etmişti!

Yükseliş'in ölüm kalım sınaması!

Eğer tek bir hata bile olsaydı yalnızca yetişim boşa gitmekle kalmaz aynı zamanda has ruh da çökerdi. Bunun dışarıdaki Antik Tanrı bedenini etkileyip etkilemeyeceğini bilmese de bunu riske atmaya istekli değildi!

Yükseliş, en büyük başarı şansını yakalamak için tüm dış etkenleri ortadan kaldırıp güvenli bir yerde tamamlanması gereken bir sınama idi.

Bu mağara şüphesiz Yükseliş aşamasına ulaşmak için en iyi yerdi!

Wang Lin, mağaranın dışına çıkmadan önce platformları tek tek geçerken çok hızlı hareket ediyordu. Göz açıp kapayıncaya dek bilindik bir mağaraya adım attı.

Wang Lin, şarap testisini bulduğu köşke koştu. Oraya vardıktan sonra hızlı bir şekilde lotus pozisyonunda oturdu ve çantasına vurmadan önce derin bir nefes aldı. Çantasında çok fazla semavi yeşim yoktu. Çünkü Göksel Ceza'ya karşı çok fazla semavi yeşim kullanmıştı!

Wang Lin çantasını salladı ve bütün semavi yeşimler havaya uçtu. Köşk'ün zemini küçük bir dağ oluşturan semavi yeşim ile kaplıydı.

Büyük miktarda semavi yeşim etrafa yayıldı, sonra Wang Lin'in gözleri yandı ve çantasından bir şey çıkardı!

Bu, tırnak büyüklüğünde bir kırmızı kristaldi. Bu kristal ortaya çıktığı an çevredeki semavi ruhsal enerji bile durakladı. Sanki zaman bir an için durmuş gibiydi ve bu kristal, Göklerin Kudreti'nin zayıf hissini veriyordu.

'Yükseliş Kristali! Bunu bana Kıdemi Zhou Yi vermişti. Eğer bugün Yükseliş aşamasına ulaşmayı başarırsam asla ama asla Kıdemli'ye olan borcumu unutmayacağım!' Wang Lin derin bir nefes aldı ve sonra elindeki kristali yuttu!

Bütün bunları yaptıktan sonra gözlerini kapattı ve kendi alanı ve semavi ruhsal enerjisi birleştiğinde Yükseliş aşamasına ulaşma sürecine daldı!

Zaman yavaş yavaş geçti. Wang Lin'in yüz ifadesi hala herhangi bir dalgalanma olmaksızın durgun bir su kadar sakindi. Çevredeki semavi yeşim tüketildi ve toza dönüştü. Bedenine sonsuz miktarda semavi ruhsal enerji emdi!

Birisi Yükseliş aşamasına ulaşmaya çalıştığında, ruhunda bir Yükseliş Kristali oluşurdu. Bu bir kalp gibidir, has ruhun kalbi!

Zhou Yi'nin Yükseliş Kristali, Wang Lin için ikinci bir kalpti!

Wang Lin Yükseliş aşamasına ulaşırken Gök Şeytan Şehri hızlı bir şekilde iyileşmeye başladı. Gök Şeytan Şehri'ni yeniden inşa etmek için Gök Şeytan Ülkesi'nin her yerinden çok sayıda şeytan askeri toplandı!

Bilinmeyen bir mesafede olan antik savaş alanındaki kara kulede, kulenin tepesindeki siyah zırhın kaskında iki hayaletimsi ışık ortaya çıktı.

"Antik Şeytan bile Göksel Ceza'ya dayanmana yardım etmek için ortaya çıktı... Seni bu şekilde emmek üzücü... Ama bu şansı kaçırdıktan sonra ne kadar beklemek zorunda kalacağımı bilmiyorum... Yükseliş'in gücü çok fazla olmasa da, gitmesine izin veremem!”