Bölüm 586: Xu Liguo'nun İsyanı! (2)

avatar
2392 28

Xian Ni - Bölüm 586: Xu Liguo'nun İsyanı! (2)


Çevirmen: Hollywood Hootsman

Editör: Lord Viole Grace


O an Wang Lin'in çantasının içinden patlama sesleri geldi. Açık bir şekilde çantasının içinde çığırından çıkan bir şeyler vardı. Elini salladı ve çantadaki mühür miktarını arttırdı.

 

Bunu yaptıktan sonra soğukça Xu Liguo'nun kaçtığı yere baktı ve konuştu, "Geri dön!" Bunu dedikten sonra Xu Liguo'nun bedeninde bıraktığı kısıtlama aktive oldu.

 

Xu Liguo'nun iniltisi uzaktan geldi ancak kısa süre sonra bu inilti kayboldu. Wang Lin'in gözleri daha da soğuklaştı.

 

'Beklediğim gibi, bu iblis Xu Liguo yıllar önce ona yerleştirdiğim kısıtlamaya karşı koymaktan emin olmadığı sürece kesinlikle bu kadar asi olmazdı!' Wang Lin ileri bir adım attı ve bir adımda 300 metreyi geçti.

 

Xu Liguo bilinmeyen yöntemlerle kısıtlamaya direnebilse de kendisiyle Wang Lin'in arasındaki bağlantıyı kesemedi. Sırf bununla Wang Lin onu yakalayabilirdi.

 

Xu Liguo tüm hızıyla kaçtı. Eskiden bir ruhtu ancak şimdi bir kılıç ruhuydu, öncekinden çok daha hızlıydı. O an korkudan dolayı bir hayalet gibi çaresizce kaçarken tüm gücünü kullanıyordu.

 

"Şeytan! Sana çok yardımda bulundum fakat yine de gerçekten beni öldürmeye çalıştın. Sevdiğim bir küçük güzellik bulmamış mıydım? Küçük bir sır saklamamış mıydım? Semavi Kılıç'ı ve Küçük Siyah'ı alıp kaçacak bir fırsat bulmaya karar vermemiş miydim? Ah..." Xu Liguo iç çekti ve bu şeytanın neden onu öldürmek istediğini anladı.

 

Küçük Siyah'la karşılaştıktan sonra kılıç ruhlarının kullandığı bir sürü büyü öğrenmişti. Ayrıca Küçük Siyah'ın yardımıyla ikisi Wang Lin'in bedenine yerleştirdiği kısıtlamayı nihayet zayıflatmak için çok çaba sarf etmişti.

 

Xu Liguo çok korkaktı, bu yüzden her daim çok dikkatli davranmıştı. Bedenindeki mührü zayıflatmak için Wang Lin'in önemli bir savaşta olduğu anı kullanmıştı, bu sayede Wang Lin gerçekten de fark etmemişti.

 

İlk başta çok gururluydu fakat Wang Lin'in şüpheleriyle entrikalarını hafife aldı ve onun yalanlarını görmesine izin verdi.

 

'Çok yazık, bunun olacağını bilseydim...' Xu Liguo başını iki yana salladı ve hızla kaçtı. Çok hızlıydı ve kısa süre sonra Gök Şeytan Şehri'nin sınırına vardı. Arkasını dönüp imparatorluk sarayına baktı ve bir parça ciddiyet sergiledi.

 

'Elveda, biricik küçük güzelliğim. Bir gün geri gelip seni bulacağım!' Bu adam, şu ana kadar bile yalnızca küçük güzelliğini düşündü ve küçük kardeşi siyah bıçağı tamamen unuttu...

 

Xu Liguo hüzünlü bir bakış attıktan sonra arkasını döndü ve kaçmaya devam edecekti ki aniden durdu. İfadesi hafifçe değişti fakat hemen memnun edici ve övgüleyici bir ifade takındı. "E-Efendim, çok hızlısınız.  Anlaşılan yetişiminiz bayağı artmış. Gerçekten de efendim olmaya layıksınız. Ben..."

 

Wang Lin, Xu Liguo'nun 30 metre önünde ortaya çıktı. Yüzü kayıtsızlıkla doluydu.

 

Wang Lin yavaşça konuştu, "Kesinlikle cesaretin var!"

 

Xu Liguo titreyen bedeniyle yere diz çöktü, göğsünü dövdü ve yalvardı, "Efendim, yanıldığımı biliyorum, gerçekten biliyorum. Bir daha asla bunu yapmaya cüret etmeyeceğim!"

 

Tam bunu dediğinde Wang Lin'in çantasının etrafındaki kısıtlama çöktü ve bir siyah ışık izni olmadan dışarı uçtu.

 

Siyah ışık akılalmaz bir hızda Wang Lin'e doğru uçtu.

 

Wang Lin hala Ruh Dönüşümü'nün orta aşamasında olsaydı bu mesafeden sıyrılması imkansız olurdu. Şimdi bile, Ruh Dönüşümü'nün son aşamasının zirvesindeyken, hala kolay değildi.

 

Ancak şu anda Wang Lin siyah ışığa bakmadı bile. Bu sefer bu siyah ışığı, Yarımay Bıçağı'nı tamamen bastırırdı!

 

Yaşam mühürleri hızla Wang Lin'i sardı ve bıçak yaşam mühürleriyle çarpıştığında metal çarpışma sesi duyuldu. Siyah Yarımay Bıçağı geri sektirildi.

 

Wang Lin parmağıyla uzandı fakat Yarımay Bıçağı sıyrılmayı başardı. Sonra bir kez daha daire çizip delicesine Wang Lin'e saldırdı. Bu sefer hedefi Wang Lin'in kaşlarının arasıydı.

 

Metal çarpışma sesi bir kez daha duyuldu ve Yarımay Bıçağı bir kez daha sektirildi. Bu sefer çok sinirli bir şekilde geri çekildi ve tekrar saldırmayı denedi. Ancak tam o an Xu Liguo'ya doğru döndü ve Xu Liguo'yu alıp kaçmak istiyormuş gibi göründü.

 

''İlginç!'' Wang Lin'in gözleri parladı. Yaşam mühürleri şimdi onunla birlikte savaştığından Yarımay Bıçağı'yla savaşması ilk seferkinden çok daha kolaydı.

 

Yarımay Bıçağı Xu Liguo'ya doğru uçarken Wang Lin bir adım attı ve semavi ruhsal enerji anında ayağı merkezde olacak şekilde yayılmaya başladı. Semavi ruhsal enerji anında 300 metre etrafa yayıldı ve Xu Liguo'nun bedenindeki mühürle etkileşime girerek Xu Liguo'nun bir anlığına duraksamasına neden oldu.

 

Xu Liguo yaptığından çok pişmanmış gibi görünüyordu ancak içinden bağıra bağıra Wang Lin'e sövüyordu. Ancak bu hiçbir işe yaramadı.

 

Aynı anda Wang Lin'in eli mühürler oluşturarak havada süzülen kısıtlamalar yarattı. Bu kısıtlamalar daha büyük bir eksik kısıtlama yarattı.

 

Kısıtlama setinin bir tanesi eksikti ve eksik olan parça Xu Liguo'nun içindeydi!

 

Wang Lin eskiden kısıtlamayı yerleştirmek için çok çaba sarf etse de şimdi yapabileceğinden çok daha zayıftı. Kısıtlamalar aktive olduğunda Xu Liguo'nun bedeni hemen istemsizce ona doğru uçmaya başladı.

 

Yarımay Bıçağı çok endişeliydi ve bunu durdurmak istedi fakat Wang Lin bir adımda önüne vardı. Sıyrılmak zorunda kaldı ve bu yüzden gecikti, Xu Liguo da o kısıtlama setinin bedenine girişini izledi. Bedeni titrerken memnun edici bir gülümseme takındı ve yalvardı. "Efendim, gördünüz mü? Kısıtlamayı da yerleştirdiğinize göre lütfen bağışlayın beni, tekrar isyan etmeye cüret etmeyeceğim!"

 

Wang Lin Xu Liguo'yu görmezden geldi ve Yarımay Bıçağı'na doğru uzandı.

 

Yarımay Bıçağı tekrar sıyrılmak istedi fakat Wang Lin'in gözleri soğuklaştı ve bağırdı, "Katliam enerjisi!"

 

 






Giriş Yap

Site İstatistikleri

  • 44265 Üye Sayısı
  • 398 Seri Sayısı
  • 44158 Bölüm Sayısı


creator
manga tr