Çevirmen: Hollywood Hootsman

Editör: Lord Viole Grace

Wang Lin'in arkasından zayıf bir çığlık geldi ve ardından mutlu bir kahkaha duyuldu. Hiç konuşma olmasa da Wang Lin açıkça kahkahanın içindeki bir cümleyi duyabildi.

"Benimle oynayacak biri var..."

Wang Lin'in ifadesi kasvetliydi. Elindeki toprak tanelerini ilahi hissiyle taramaya çalıştı ancak onu durduran bir güç olduğunu fark etti. Wang Lin kaşlarını çattı, sonra biraz semavi ruhsal enerji aktifleştirip ilahi hissine ekledi. İlahi hissi tekrar yayıldı ve bu sefer gücü aşıp taneciğe girdi.

İlahi his taneciğe girdiği an bir aynanın çatlama sesini duydu. Sonra tanecik hızla çatladı ve elinde bir mavi ateş belirdi.

Bu ateşi gördüğünde Wang Lin'in bedeni titredi!

"Ruh parçası!"

Bu bir ölümlünün ruh parçasıydı ve bir parça ateş elementi içeriyordu. Bu ruh parçasının sahibi hiçbir zaman yetişim yapmamıştı ve sadece bir ölümlüydü.

'O kavruk toprak bu toprak tanelerinden oluşuyor ve her tanecik bir ruh parçası. Hepsi yetişim yapamayan ölümlü ruhları olmalı ve o çocuk da tüm o ruh parçalarının birleşmesiyle oluşan bir tür ruh bedeni... Semavi kılıcın yok edememesine şaşmamalı.'

Wang Lin'in ifadesi daha da kasvetliydi. Ateşe bir kere daha baktı ve taneceğin içine geri koydu. Mavi ateş içeri girdiği an tanecikteki çatlak kendini kapattı.

Sağ elini salladı ve onu durduran Wang Lin olmadan tanecik kavruk toprağa doğru geri uçtu.

'Situ Nan ruh parçalarının Yetişim Gezegeni Kristali'nin içinde olduğunu söyledi ancak ruh parçaları daha girişte karşıma çıktı... Yoksa benim ruh parçam da bu tür bir yaşam formunun mu içinde?'

Wang Lin kaşlarını çattı ve ileri uçtu.

Suzaku Mezarı çok büyüktü. Kavruk toprağı geride bıraktıktan sonra Wang Lin bir yön seçti ve hızla o tarafa uçtu.

Suzaku Mezarı'nın tabiatı dışarıyla aynıydı, dağlarla nehirler vardı ve buradaki ruhsal enerji çok yoğundu. Buradaki ruhsal enerji dışarıdakinden katlarca daha yoğundu. Çoğu tarikatın ruhsal enerji toplama formasyonları bile bu tür bir etki yaratamazdı.

Üç gün sonra Wang Lin mezarın iç bölgesine doğru alçak konumda meteor gibi hareket ediyordu.

Ancak üç gün sonra Wang Lin hala sınırı bulamamıştı. Şu anda bir ovanın üstünde uçuyordu. Ovanın yeşil otları sonsuza kadar devam ediyormuş gibiydi!

Geçen üç günde hiç yetişimci görmemişti!

Uçarken ifadesi değişti ve arkasına döndü. Uzakta gökyüzünde yıldırım gibi uçan iki yetişimci gördü. Biri erkek diğeriyse kadındı. İkisi Wang Lin'i gördüğünde şaşırdı.

Wang Lin'in gözleri parladı ve yetişim seviyesini sakladı. Şu anda daha yeni Ruh Oluşturma aşamasına ulaşmış biri gibiydi.

İki ilahi his onun hakkında bilgi topluyormuş gibi onu taradı. Sonra ikisi biraz rahatlamış gibi göründü ve ona doğru yavaşça uçtu.

İkisi Wang Lin'den yüz metrelerce uzakta durdu. İkisi de çok yaşlı görünmüyordu. Erkek yeşil cübbeli genç bir adamdı. Bu cübbe çok dağınıktı, üzerinde delikler vardı ve hatta bazı kan lekeleri kurumuştu. Kollarında gizemli bir sembol vardı. Açıkça bir tarikatın sembolüydü.

Kadınsa biraz çirkindi. Yüzünde sayısız kabarcık vardı. Bir ölümlü gece yarısı kadını görseydi onu canavar sanırdı.

Yüzü güzel olmasa da vücudunun kadınsı bir cazibesi vardı. Yüzünü görmezden gelirsen kesinlikle bir cazibesi vardı.

Erkek bağırdığında ikisi Wang Lin'den yüzlerce metre uzaktaydı, "Ben Murong Yun. Acaba ismini öğrenebilir miyim?"

Wang Lin sakin kaldı ve bir gülümseme takındı. "Qing Mu!" Qing Mu, Wang Lin'in Ruh Arıtma Tarikatı'na girerken kullandığı addı.

Wang Lin bir bakışta onların yetişim seviyelerini görebildi. Genç adam Ruh Oluşturma orta aşamada, kadınsa ilk aşamadaydı. Suzaku Mezarı'nın dışında güçlü sayılabilirlerdi ancak birçok kişinin öldüğü Suzaku Mezarı'nın içinde biraz zayıf gibiydiler.

İçeri girebilmelerinin tek nedeni Suzaku Mezarı açıldığında Suzaku Ülkesi'nde olmalarıydı. Birkaç gün sonra gelselerdi içeri girme sıraları asla gelmezdi.

Murong Yun dikkatlice Wang Lin'i inceledi ve konuştu, "Dost yetişimci Ruh Oluşturma aşamasına yeni mi ulaştı?"

Kadın bir parça soğuklukla Wang Lin'e baktı.

Wang Lin hafifçe gülümsedi. "Evet. Daha yeni Ruh Oluşturma aşamasına ulaştım."

Murong Yun dikkatlice Wang Lin'i inceledi. Onun gerçekten Ruh Oluşturma'nın ilk aşamasında olduğunu onayladıktan sonra biraz rahatladı ve konuştu, "Dost yetişimci, burası çok tehlikeli. Takım olmaya ne dersin? Ne kadar fazla olursak o kadar güvenli olur ve ruh parçalarımızı geri alma şansımız artar."

Wang Lin biraz düşündü ve konuştu, "Dost yetişimcinin dediklerine bakarsak ruh parçanı geri alma konusunda emin gibisin." Wang Lin konuşurken gözleri kimse fark etmeden parladı.

Murong Yun güldü ve konuştu, "Dostum Qing, bilmiyorsun ama Suzaku Mezarı'na ilk girenlerdendim ben. Qian Feng'in ve Terk Edilmiş Ölümsüz Klanı'nın sekiz yapraklı şamanlarının iç bölgeye nasıl girdiğini bizzat gördüm. Yetişimim yeteri kadar yüksek olsaydı çoktan iç bölgeye girmiş olurdum."

"Oh?" Wang Lin hafifçe gülümsedi. "Qian Feng'le diğerleri nasıl girdi?"

Murong Yun gizemli bir gülümseme takındı ve konuştu, "Qing kardeşe yalnızca girişin bir sunak olduğunu söyleyebilirim. Çok uzun süre aradılar ve nihayet sunağa girdiler. Ancak sunağın yeri uzak ve çok tehlikeli. Girmeden önce daha fazla insan toplamalıyız, o zaman daha yüksek şansımız olur."

Wang Lin'in gözleri durgundu. Bu kişiye baktı, hafifçe gülümsedi ve başını salladı.

İkisi konuşurken Murong Yun'un yanındaki kadın konuştu, "Daha fazla boş konuşmaya gerek yok!" Dedikten sonra uzağa uçtu.

Kadının arkasına bakan Murong Yun iç çekti ve konuştu, "Arkadan çok güzel bir kadın gibi gözüküyor. Çok yazık..."

Sonra ellerini Wang Lin'e doğru kavuşturdu ve kadını takip etti.

Wang Lin çenesini ovuşturdu ve yavaşça ikisini takip etti. Zaman zaman bakışlarını Murong Yun'a çeviriyordu. Kolundaki işaret ve kıyafetlerindeki siyah kan lekeleri onu düşündürdü.

Uçarlarken Wang Lin sakin bir şekile sordu, "Dost yetişimci Murong, sunakta nasıl bir tehlike var?"

Murong Yun'un gözlerinde derin bir nefes alırken bir parça korku belirdi ve konuştu, "Yalnızca uzaktan gördüm. Üç sekiz yapraklı şaman ve iki Ruh Dönüşümü yaşlı canavarı öldü. Onlar öldükten sonra bile düşmanı hiç görmedim."

Wang Lin gülümseme olmayan bir gülümseme takındı ve bir parça alayla konuştu, "Dost yetişimci Murong'un şansı yaver gitmiş."

Murong Yun bunu duyduğunda şaşırdı, sonra tedbirli bir gülümseme takındı ve konuştu, "Çok uzaktaydım ve anında kaçtım, bu sayede dövüşe yakalanmadım. Ancak emin olduğum tek şey var o da orada çok tehlikeli ve güçlü bir varlığın olduğu. Girme şansımızı artırmak için daha fazla insan bulmalıyız."

Wang Lin yüzünde garip bir gülümsemeyle Murong Yun'a baktı ve daha fazla konuşmadı.

Murong Yun'un kalbi tekledi. Wang Lin'e bir kere daha dikkatlice baktı ve dönüp devam etti.

Üçü yaşlı kadın önde olacak şekilde ovada hızla uçtu. İkinci günün öğlenden sonrasında kadın durdu. Uzağa baktı ve soğuk bir şekilde konuştu, "İleride biri var."

Kadın konuşur konuşmaz bir kılıç havayı deldi ve onlara doğru hızla ilerledi. Şiddetli kılıç enerjisi yaklaşırken soğuk bir aura bölgeyi kapladı.

Beyaz bir uçan kılıç hızla yaklaştı. Kılıçtaki kişi gri cübbeli ve gri saçlı yaşlı bir adam olmasına rağmen yıldırım gibi gözlere sahip olan biriydi. İfadesi çok garipti ve arkasına bakıp duruyordu.

Wang Lin'in gözleri parladı. Bir bakışta neyin yanlış olduğunu anladı. Bir yıldırım çizgisi yaşlı adamı kovalıyordu. Yıldırım canlı gibiydi ve hemen arkasından yaşlı adamı kovalıyordu.

Kaçarken yaşlı adamın ilahi hissi üçünü taradı ve bakışları Wang Lin'e indiğinde haykırdı.

Wang Lin bu yaşlı adamı daha önce görmüştü. Suzaku Mezarı'nın dışındaki on altı Ruh Dönüşümü yetişimcisinden biriydi. Yetişim seviyesi Ruh Dönüşümü'nün ilk aşamasındaydı.

Durmadı ve hızla konuştu, "Dost yetişimciler, hemen çekilin. O şey çok garip!"

Tam o an Murong Yun, yaşlı adamı kovalayan şeye gelişigüzel bir biçimde baktı. Bakışları çok sıradandı ancak yıldırım anında durdu ve etrafta dolaşıp gitmeden önce hoşnutsuz bir şekilde kükredi.

Her şey çok çabuk gerçekleşti. Wang Lin Murong Yun'a özel olarak dikkat etmiyor olsaydı az önce olan şeyi göremezdi.

Yıldırım hızla kayboldu. Uçan kılıçtaki yaşlı adam bile şaşırdı. Durdu, arkasına baktı ve kaşları çok sıkı bir şekilde çatıldı.

Murong Yun birkaç metre yukarı çıktı. Ellerini kavuşturdu ve konuştu, "Küçüğünüz Murong Yun kıdemliyi selamlar."

Yaşlı adam soğuk bir şekilde Murong  Yun'a baktı ve onu görmezden geldi. Bakışları ellerini kavuştururken Wang Lin'e indi ve konuştu, "Çok teşekkür ederim, dost yetişimci Ceng!"

Biraz düşündükten sonra o şeyin neden onu kovalamayı bıraktığını anlayamadı. Nihayetine Ceng Niu'yla bir alakası olduğunu düşündü. Sonuçta Ceng Niu çok ünlüydü, yani bazı güçlü büyüleri olmalıydı.

"Dost yetişimci Ceng." dediği an çirkin kadın aniden döndü ve dikkatlice Wang Lin'e baktı.

Wang Lin hafifçe gülümsedi ve başını iki yana salladı. "Ben o değilim."

Yaşlı adamın gözleri hafifçe küçüldü ve gülümsedi. "Bunu konuşmayalım. Ben Mu Yunhai. Dost yetişimci Ceng'in, mezarın iç bölgesine girmeye dair ipucu var mı?"