Bölüm 128: Yanan Altın Sıradağı

avatar
4856 28

Xian Ni - Bölüm 128: Yanan Altın Sıradağı


 

 

 

Wang Lin taş kapıyı açmak için sağ elini salladı ve dışarı çıktı..

 

Şu anda, gökyüzü masmaviydi ve 10.000 kilometre boyunca açıktı. Vücudu hareket etti ve yakındaki bir yanardağa uçtu. Rüya uzayından çıktığında, ilahi hissi yanardağın içinde bir tahta elementi dalgalanması buldu.

 

Kısa bir süre sonra, volkanın ağzına ulaştı ve içine baktı. Isı dalgaları yanardağın ağzından yukarı süzülüyordu. Gözleri parladı ve hiç tereddüt etmeden içine atladı. İnişini kontrol etmek için çekim gücü tekniğini kullandı.

 

Yanan Altın Sıradağı, Hou Fen'de ünlü bir sıradağdı. Neden ünlü olduğuna gelince, Yanan Altın Meyvesi adındaki bir simya malzemesi burada büyüyordu.

 

Bu Yanan Altın Meyvesi, Ruh Uyum Hapı'nın yapımında önemli bir malzemeydi. Ülkedeki ruhsal enerji ateş elementiyle doluydu. Uzun süre bu ruhsal enerjiyi emmek yetişimcilerin bedenine zarar verebilirdi. Bu yüzden, Ruh Uyum Hapı vücuttaki ruhsal enerjiyi düzenleyen bir hap olduğundan buradaki yetişimcilerce sevilirdi.

 

Ruh Uyum Hapı'nın Hou Fen'de en çok tüketilen hap olduğu söylenebilirdi. Ruh Uyum Hapı için bir sürü farklı farklı tarif vardı ve hepsinin farklı derecelerde etkisi bulunuyordu. En popüler tarif Yanan Altın Meyvesi'nin kullanıldığıydı.

 

Yanan Altın Meyvesi sadece yanardağın ağzında büyürdü. Ayrıca tek bir yanardağ varsa büyümezdi, bir arada bir sürü olmalıydı.

 

Yanan Altın Meyvesi her olgunlaştığında dört büyük tarikat onları hasat etmek için öğrencilerini gönderirdi. Bu meyve çok garipti. Erkenden veya geç hasat edilemezdi. Olgunlaştıktan sonra üç gün içinde hasat edilmeliydi.

 

Bugün, dört tarikat öğrencilerini erkenden yollamıştı. Her tarikat bir yanardağı sahiplendi. Dört büyük tarikatın bu çok gerekli malzeme üzerine bir anlaşması olduğundan hiç kavga çıkmıyordu.

 

Toplamda üç Ölü Tarikatı öğrencisi vardı; iki erkek ve bir kadın. Sırtlarında tabutlarla bir yanardağ açıklığında durmuş, içeri gitmek için doğru zamanı bekliyorlardı.

 

Zaman yavaş yavaş geçti. Diğer üç yanardağdan yeşil duman sızdığını görünce diğer üç tarikatın öğrencisi kendi yanardağlarının içine atladı. Ölü Tarikatı'ndan üç öğrencinin yüzünde kafası karışık ifadeler vardı. Kadın kaşlarını çattı, "Kıdemli Çırak Kardeş Mai, ne olduğunu biliyor musun?"

 

Mai adındaki adam da kaşlarını çattı, "Yeşil duman Yanan Altın Meyvesi'nin olgunlaştığı ve hasata hazır olduğu anlamına geliyor. Dört yanardağ aynı anda olgunlaşmalıydı. Kıdemli kardeş Zhou, gidip bakmalı mıyız?"

 

Zhou adındaki genç adam bir süre düşündü. Sonra, başını iki yana salladı, "Biraz daha bekleyelim. Yeşil duman gelmez ve yanardağın zehirli dumanını dağıtmazsa, aşağı gittiğimiz takdirde tehlikede oluruz."

 

Zaman yavaş yavaş geçti. Yeşil dumanı diğer üç yanardağda giderek yoğunlaştığını görünce üç öğrenci sabırsızlandı. Zhou adındaki genç adam dişlerini sıktı, "Tamam, gidip bakalım." Bununla birlikte, tam yanardağın içine zıplayacaktı ki yanardağdan soğuk bir aura geldi.

 

Kısa bir süre sonra, soğuklukla dolu bir genç belirdi. Üç öğrenci, bir insan kadar kalın mor bir sarmaşık taşıyarak dışarı uçuşunu afallamış bir şekilde izledi.

 

Sarmaşık Yanan Altın Meyveleri'yle doluydu.

 

Bu kişi Wang Lin'di. Ortaya çıktıktan sonra, üçlüye hiç bakmadan ayrıldı. Üçlüyü bir süre önce zaten fark etmişti ama meyveyi nasıl alacağı konusunda baş ağrısı çekiyordu. Meyveyi ne zaman sarmaşıktan koparsa ısıdan toza dönüyordu.

 

Bu nedenle, o da Yanan Altın Meyve'yi doğrudan kökünden sökmeye karar verdi. Ancak, onu çaresiz duruma düşüren sarmaşığı boyutsal çantasına koyamayacağından yanında taşımak zorunda oluşuydu. Bu tahta elementi meyvelerinin onun için büyük faydası olmasa tüm bunlarla uğraşmazdı.

 

Zhou adındaki genç adam zorla yutkunup Wang Lin'in omzundaki sarmaşığa baktı. Yüz ifadesi defalarca değişti. Bu meyve hasadındaki üçüncü yılıydı. Kök meyveleri kendisi için besin olarak büyüttüğünden sadece on meyve alırlardı. Sadece yeterince meyvesi olursa kök hayatta kalabilirdi.

 

Çok fazla meyve alınırsa kök ölürdü. Kök ölürse artık bu yanardağda Yanan Altın Meyvesi büyümezdi.

 

Ama bu kişi tüm kökü sökmüştü. Kökün söküldükten iki saat sonra öleceğini bilmiyor muydu? Kızgındı ve Wang Lin'in sadece Temel Oluşturma'nın orta aşamasında olduğunu gördü. Yine de, üçünü görmezden gelip kökü taşımaya devam ettiğini görünce bağırdı, "Dur! Hangi tarikattan olduğunu umursamıyorum. Yanan Altın Meyvesi kökünü yok etmenin bedelini ödemelisin!"

 

Bununla birlikte, sırtındaki tabutuna vurdu ve aniden dikeldi. Tabutun kapağı birazcık sağa doğru açılınca gıcırdadı ve içinden siyah bir el çıktı. Parmağından siyah gaz geldi ve çürük kokusu hemen yayıldı.

 

Arkasındaki diğer iki öğrenci de tabutlarını yere koydu ve dik dik Wang Lin'e baktı.

 

Wang Lin arkasını dönüp üçlüye baktı ve Yanan Altın Sarmaşık'ı okşayıp "Neyin bedeli?" diye sordu.

 

Zhou Gang alaycı bir şekilde gülümsedi, "Hemen kollarını ve bacaklarını kes, gözlerini oy ve tarikat başı tarafından yargılanmak için bizi takip et." Bunun ardından, Wang Lin'in cevap vermesini beklemedi. Tabutu işaret etti. Tabutun kapağı daha da sağa hareket edip uçtu ve tamamiyle siyah bir mumya çıktı. Aniden elinden çıkan siyah gazlarla Wang Lin'in üstüne atladı.

 

Aynı zamanda, Zhou Gang'ın arkasındaki diğer iki tarikat öğrencisi de tabutuna vurdu. İki mumya daha fırladı ve formasyona girip Wang Lin'e atıldı.

 

Bilincindeki altın okyanusun içinde yüksek bir patlamanın meydana gelmesiyle Wang Lin'in gözleri buz kesti. Kırmızı şimşek aniden Wang Lin'in gözlerinden dışarı fırladı. Üç Ölü Tarikatı öğrencisinin vücudu sarsılıp gözleri soldu ve ruhlarının yok edilmesi yüzünden öldüler.

 

Sonra Wang Lin rahatça başını kaldırıp üç ceset kuklaya baktı. İkisi hemen çürümeye başladı ve bir yığın beyaz kemiğe dönüştüler.

 

Yalnızca Zhou Gang'ın ceset kuklası hiç hasar almadı. Aniden Wang Lin'e saldırmayı kesti. Duygusuz gözleri, Wang Lin'e korku dolu bir ifadeyle bakarken altın bir ışıkla parladı. Çabucak geri çekildi ve kaçmak üzereydi.

 

Wang Lin içten içe alay etti ve dedi ki, "Bir adım daha atarsan ölürsün!"

 

Wang Lin'in sözleri bir kulağından girip diğerinden çıkarken kendini siyah gazla sardı ve kaçtı. Ama sonra, ceset kukla sefil bir şekilde çığlık attı ve vücudundan bir ışık çıktı. Işık, Wang Lin'e secde edip yalvaran küçük bir kişi şekline büründü, "Dost yetişimci, merhamet et. Ben Xu Liguo, derece 4 yetişim ülkesinden Tian Gang Tarikatı'ndanım. Az önce seni kışkırttım, bu yüzden bedelini ödeyeceğim. Eğer istediğin bir şey varsa bunun hakkında konuşabiliriz. Lütfen, aceleci olma."

 

Küçük kişi zaten ölümüne korkmuştu. Normalde kaçmak istiyordu ama aniden yıkıcı bir gücün vücuduna girdiğini hissetti. Bir tehlike hissine kapıldığından çabucak vücudundan kaçtı.

 

Kadim Ruh yetişimcisi olsa da, bir savaşta yaralanmıştı. Kadim Ruh'uyla kaçmayı başarmış ama o kadar yaralanmıştı ki Kadim Ruh'u dağılmak üzereydi. Yakın arkadaşları büyük miktarda bir servet toplayıp ona Ölü Tarikatı'ndan bir beden satın aldı.

 

Ölü Tarikatı'nın tedarik ettiği bedenler derece 4 ve 5 yetişim ülkelerinde çok ünlüydü. Hepsinin çok iyi yeteneği vardı ve görünüşleri müşterinin tercihine göre özelleştirilebilirdi. Bazı garip yetişimcilere karşı cins cesetler bile tedarik ediyorlardı. Fiyatını karşılayabildiğin sürece Ölü Tarikatı'nda tatmin edici bir cevap bulabilirdin.

 

Daha da önemlisi, bedenle ilgili asla sorun olmamasıydı ve fazladan ödeme yapmaya razı olursan bedeni ele geçirme sürecinde tam koruma alabilirdin.

 

Buna ek olarak, Ölü Tarikatı'nın bedeni ele geçirme üzerine olan araştırması çok yüksek bir seviyeye ulaşmıştı. Bedeni ele geçirme sürecinde ele geçirecek kişiye yardımcı olmak için çok ayrıntılı talimatlar sağlayabilirlerdi.

 

Bedelini ödeyebildiğin sürece istediğin yetişim seviyesinde bir beden seçebilirdin. Hepimizin de bildiği gibi, bir Kadim Ruh yetişimcisi için en iyi beden başka bir Kadim Ruh yetişimcisinin bedeniydi. Eğer bir Merkez Oluşturma yetişimcisinin bedeni kullanılırsa o zaman yetişim büyük ölçüde zayıflar ve yenilenmesi uzun zaman alırdı.

 

Gerçekten karşılayamıyorsan ve bir Merkez Oluşturma bedeni bile karşılayamıyorsan o zaman yapabileceğin tek şey Temel Oluşturma bedenleri için pazarlık yapmaktı. Kadim Ruh yetişimcisi olsan bile yetişimini yenilemen çok uzun bir zaman alacaktı.

 

Xu Liguo, fiyatı karşılayamayan Kadim Ruh yetişimcilerinden biriydi.

 

Kadim Ruh aşaması bedenler Ölü Tarikatı'nın satabildiği en yüksek kalite bedenler olsaydı o zaman büyük bir iş yapıyor olmazlardı. Kadim Ruh bedenleri ana gelir kaynakları değildi.

 

Bir Ruh Oluşturma yetişimcisi başka bir Ruh Oluşturma yetişimcisi için mükemmel bir bedendi fakat Ruh Oluşturma yetişimcisinin bedenini mükemmel kondisyonda elde etmenin zorluğu çok yüksekti. Neredeyse tüm Ruh Oluşturma uzmanlarının arkasında onları destekleyen bir derece 5 yetişim ülkesinden büyük tarikat olduğundan dokunulması zor kişilerdi.

 

Fakat bu sorun bedelini ödeyebilirsen Ölü Tarikatı tarafından çözülebilirdi. Beden Ruh Oluşturma olurdu ama ne kadar bakarsan bak nereden geldiğini bulman mümkün olmazdı.

 

Bu Ölü Tarikatı'nın en büyük sırrıydı ve hiç kimse gerçeği bilmiyordu. Ölü Tarikatı'nın derece 6 yetişim ülkesinin üst uzmanlarına uyacak bedenler temin edebileceğine dair bile bir söylenti vardı.

 

Bu çok güçlü ve gizemli bir tarikattı. Her alt tarikat lideri ana tarikatın derece 5 yetişim ülkesinde olduğunu bilirdi.

 

Ama gerçek ana merkez hakikaten derece 5 yetişim ülkesinde miydi? Hiç kimse bu sorunu gerçek cevabını bilmiyordu.

 

Ama kesin olan bir şey vardı: hiç kimse derece 4 veya üstündeki yetişim ülkelerindeki Ölü Tarikatı'yla uğraşmaya cesaret edemezdi. Derece 3 ve aşağısındaki ülkelere gelince, tarikat ortadan kaldırılmadığı sürece Ölü Tarikatı umursamazdı. Sonuçta, orası sadece düşük seviyeli bedenler için bir çiftlikti ve işin döndüğü yer değildi.

 

 

 





Giriş Yap

Site İstatistikleri

  • 44334 Üye Sayısı
  • 398 Seri Sayısı
  • 44158 Bölüm Sayısı


creator
manga tr