Çevirmen: Zawoske

Editör: Mehmet Uyar

Konu hakkında düşündükten sonra, genç adam gizemli çubuğu çıkarmış ve ilk kapalı kapı eğitimi başlamıştı.

Zaman hızla akmış ve bir göz kırpma süresinde, iki yıl geçmişti bile. Bu iki yıl boyunca, Wang Lin ya pratik yapmıştı ya da Çekim Gücü Tekniği üzerinde çalışmıştı, ancak hiç de yalnız hissetmemişti.

Gerçek dünyada iki yıl geçmesine rağmen, aslında, genç adam 13 yıldır kapalı kapı eğitimi yapıyordu.

Ling Qi burada çok zengindi; etkilenmeden edememişti. Ling Qi sıvısı ile karşılaştırılamasa da, gerçek dünyada beklerken, dağın arkasındaki Ling Qi’ nin diğer yerele göre en azından iki kat daha yoğun olduğunu keşfetmişti.

İkinci katmana geçmesinden sonra, gelişimi oldukça yavaşlamıştı. Rüya dünyasında 6 yıldan fazla pratik yapmış olsa da, sadece ikinci katmanın sınırlarına ulaşabilmişti. Ardından genç adam üçüncü katmana ulaşmak için sınırları kırmaya çabalamış; sayısız denemenin ardından da, sonunda sınırları kırabilmişti.

Ancak kafasını karıştıran ve sıkıntı yaratan şey, 7 yıl geçmesine hatta 3.katmanın zirvesine çoktan ulaşmış olmasına rağmen, ne kadar sıkı çalışıp denese de 4. Katmana girememesiydi. Sorun Ling Qi eksikliğinden kaynaklanmıyordu. Her denemesinde, tam en kritik noktaya ulaştığında, onu durduran gizemli bir güç hissediyordu.

Ayrıca Qi Yoğunlaştırması’ nın ikinci katmanı da bir garipti. 1. Ve 2. Katmanın aksine, bir kere zirvesine ulaştığında, daha fazla Ling Qi yoğunlaştıramıyordu.

Wang Lin sınırına ulaştığını düşünse de, 3. Katmanın sınırı varmış gibi durmuyordu. Eğer pratik yapmaya devam ederse, sahip olduğu Ling Qi artmaya ve bedeni de değişmeye devam ederdi.

Böyle olması Wang Lin’ i oldukça şaşırtmıştı, ancak ne kadar çok kendini zorlayım düşünse de, bir cevap bulamamıştı.

Bugün, sahip olduğu tüm kar suyu bitmişti. Genç adamın elinde sadece Ling Qi sıvısıyla dolu bir su kabağı kalmıştı. Bu su kabağı uzun süredir yanındaydı. Wang Lin’ in dağda gömdüğü üç su kabağından birisiydi bu. Diğer ikisini, boncukta onuncu bulut belirsin diye kullanmıştı. Ayrıca geçen sefer bir yudum aldığında az kalsın ölecek hale geldiğinden, çok dikkatli davranıp boyutsal çantasında tutmaya devam etmişti.

Bir süre tereddüt ettikten sonra, Wang Lin su kabağını çıkarmamaya karar verdi. Hesaplamalarına dayanarak, su kabağının içindeki Ling Qi korkunç bir seviyeye ulaşmıştı. Qi Yoğunlaştırması’ nda daha yüksek seviyelere ulaştığında her zaman kullanabilirdi.

Genç adam ayaklanmış ve bedenini esnetmişti. Kolun yanına gidip çektikten sonra, bir gürültüyle birlikte, taş kapı açılmıştı. Güneş ışığı mağaradan içeri girerken Wang Lin’ i kör etmişti. Wang Lin, ışığa alıştıktan sonra derin bir nefes almış ve mağaradan çıkmıştı.

Aşağıya baktığında, vadide bir sürü insanın muhabbet ettiğini görmüştü. Görünüşe göre birçok kişi pratik yapmayı sıkıcı buluyordu ve buraya birileriyle sohbet etmeye gelmişti.

Biraz düşündükten sonra, genç adam gelişimini gizleyen tekniği aktifleştirerek gelişimini Qi Yoğunlaştırması’ nın birinci katmanıyla sınırlandırmıştı. Kolunu salladıktan sonra aşağıya atlamış; bedeni yavaşça yere doğru süzülmüştü.

Rüya dünyasında çoktan 13 yıl geçirmişti ve Çekim Gücü Tekniğinde tamamen ustalaşmıştı. Artık aktifleştirmek için sözler veya tezahürler yapmasına gerek yoktu, sadece kullanmak istemesi yeterliydi.

Tıpkı şimdiki gibi, bedeninin üzerinde Çekim Gücü Tekniğini kullanıyordu. Çekim Gücü Tekniğinde belirli bir seviyeye ulaşmış olsa da, yalnızca birisi yavaşça hareket ettiğinde, rahatça tekniği kullanabilirdi. Hareket hızı arttıkça, zorluğu da artıyordu.

Ancak şu an Wang Lin oldukça kendinden emin görünüyordu; hızlı bir şekilde uçması gerekse bile, kontrolünü kaybetmeyecekti. Çekim Gücü Tekniğinde on yılı aşkın çalışmadan sonra, bu imkânsızdı.

Lakin kim düşük seviye tekniği çalışmak için on yılını harcardı ki? Tüm ölümsüzlük yoluna adım atanlar zamanla yarışıyordu. Eğer zamanları olursa, neden daha yüksek seviye tekniklere çalışmasınlar ki?

Dikkat çekmemek için, Wang Lin yavaşça vadiye indi. Tam yere inmişti ki, alayla gülen birinin sesi kulaklarına ulaştı. ‘’Güneş gerçekten batıdan doğuyor. Çöp Wang Lin bile, Qi Yoğunlaştırması’ nın birinci katmanına ulaştı ve sonunda yardım almadan uçurumdan inebiliyor! Ne kadar komik!’’

Wang Lin kafasını çevirmiş ve kayıtsızca Wang Zhuo’ ya bakmıştı. Ayrıca Wang Zhuo’ nun yanında oturan ve hepsi iç tarikat öğrencisi olan grubu da fark etmişti.

24-25 yaşlarındaki beyaz kıyafetli genç kahkaha atıp konuşmaya katılmıştı. ‘’Wang Lin, burada olmamalısın. Tavsiyem geri dön ve iş dağıtım binasındaki isimsiz öğrencilerin arasına karış. En azından orada, kendini güçlü ve üstün hissedeceksin, ama burada, aramızdaki en kötü olan sensin.’’

Wang Lin ilahi hissiyle gurubu taradığında; Wang Zhuo’ nun onunla aynı seviye olup, üçüncü katmanın zirvesine ulaştığını ve beyazlı gençlerinde 4.katmanın zirvesine ulaştığını görmüştü. Her an sınırı kırabilirlerdi.

Wang Zhuo kibirle söylenmeye başlamıştı. ‘’Wang Lin, iki sene önce zeki olduğuna emindin. Benim dengim olmadığını biliyorsun, yani sadece pes et. Ama önce bir şey söylememe izin ver, çöp her zaman çöp olarak kalacaktır. Asla benim dengim olamayacaksın. İki yıl önce ben yeni gelenlerin zirvesindeydim, senden n’aber? ‘’

Wang Zhuo’ nun yanındaki beyaz giyimli genç gülerek konuşmaya başladı. ‘’Küçük kardeşim, git nehirden biraz su getir. Kıdemli kardeşin bugün iyi gününde, yani belki bir iki tavsiye öğrenebilirsin.’’ Konuşurken, Wang Lin’ in ayaklarının önüne bir şişe fırlatmıştı.

Wang Lin sessizliğini korurken beyaz giyimli gence bir bakış attı.

Beyaz kıyafetli genç küçümseyici bir bakışla konuşmasına devam etti. ‘’Bu ne demek? Dövüşmek mi istiyorsun? Sana bir şey söylememe izin ver, ikinci dövüşçü kardeş zaten iç tarikat öğrencilerinin birbiriyle dövüşemeyeceğini söyledi. Eğer düzgün davranmayacaksan, sana bir ders verdiğim için beni suçlama."

‘’Bu kadar yeter. Hepiniz kapayın çenenizi!’’ Uçurumdan bir bağırma gelmişti. Çok geçmeden, yıldırım gibi bir gölge belirmişti. Bu gölge dövüşçü kardeş Zhang’ ın gölgesiydi. Kaşlarını çatıp herkese baktıktan sonra homurdanmaya başlamıştı. ‘’Wang Zhuo, Sun Hao, siz ikiniz pratik yapmak yerine Qi Yoğunlaştırması’ nın birinci katmanındaki bir küçüğünüze kabadayılık mı taslıyorsunuz? Bu gerçekten ilginç mi?’’

İkilinin ifadesi hemencecik değişmişti. İkisi de hızla Wang Lin’ e kötü bir bakış atmış ve öfkeyle homurdanmışlardı. Daha sonraysa, başka bir şey söylememişlerdi. Açıkça dövüşçü kardeş Zhang’ dan korkuyorlardı.

Kardeş Zhang ‘ın bakışları Wang Lin’ e dönmüş ve aynı şekilde sertçe söylenmişti. ‘’Wang Lin, gerçekten gelmemeliydin, ancak burada olduğuna göre, düzgün bir şekilde çalışmalısın. Ölümsüzlerin dünyasında güç, her şeydir!’’

Wang Lin olumlu anlamda kafasını salladı. Biraz tereddüt ettikten sonra, ‘’Kardeş Zhang, bir sorum var. Qi Yoğunlaştırması’ nın ilk katmanının zirvesine ulaştıktan sonra, nedense, ne yaparsam yapayım, sınırı kırıp ikinci katmana geçemiyorum. Ne yapmalıyım?’’ diye sormuştu.

O anda, Wang Zhuo konuşmaya katılmıştı. ‘’Senin yeteneğinle, hayatın boyunca ikinci katmana ulaşmayı düşünme bile!’’