Bölüm 145: Zihinsel Enerji Haritası

avatar
4759 6

Wu Dong Qian Kun - Bölüm 145: Zihinsel Enerji Haritası


Çeviri: Deuce

 

“Atalar Sembolü çok mu güçlü?”*

*Deuce: Allah aşkına şu çocuğu bi eğit sansar reis ya

 

Bu gizemli sansarın bile bahsi geçen Atalar Sembolüne karşı çok hürmetkar oluşunu görünce, Lin Dong epey hayret etmekten kendini alamamıştı. Birden memnun bir şekilde konuştu: “Şu an zaten gözlerimizin önünde iki tane yok mu?”

 

“Hayal kurmayı bırak evlat.”

 

Küçük sansar, sanki bir aptala bakar gibi Lin Dong’a bakıyordu, ardından: “Atalar Sembolü gibi bir şey bu. Bırak iki tanesini, sadece teki gökyüzüyle yeryüzünü çalkalamaya yeterli olur. Büyük Yan İmparatorluğunun böyle tanrısal bir gücü elinde tutabileceğini mi sanıyorsun?”

 

Küçük sansar kendisine bakarken Lin Dong hafif utanmıştı. Sahiden de bu konuda çok fazla iyimser davranmıştı.

 

“Bu duvardaki iki Atalar Sembolü sadece birer kopya. Onları buraya kazıyan geçmişte muhakkak bu iki Atalar Sembolü görmüş olmalı. Heh, iki Atalar Sembolünü buraya kazıyacak hafızaya sahip olduğuna göre bayağı bir yetenekli olmalı. Neticede, Atalar Sembolü cennetin ve dünyanın kanunlarıyla şekil alır. Sembol Ustaların çoğu, bu Atalar Sembolünün şekillerini biçimlendiremez. İki Atalar Sembolünü şekillerini buraya başarılıyla çizebildiğinden dolayı, kopya veya yansıma olsa dahi, buna oldukça iyi bir başarı diyebiliriz.” Küçük sansar yorum yaparken, gözleri duvara çizilmiş son derece komplike ve gizemli iki antik sembole bakıyordu.

 

“Atalar Sembollerini burayı kazan kişi, onların nerede bulunduğunu da biliyordur, değil mi?” Lin Dong derin derin düşünürken, sordu.

 

Bu sözler üzerine küçük sansar bir süre sessizliğe gömüldü. Uzun bir sükunetin ardından, konuşmaya başlarken başını sallayarak onayladı: “Atalar Sembolü cennet ile dünya arasında gizlendiği için mümkün olabilir. Eğer birisi bunlardan birini elde edecek olursa tüm dünyada efsanevi bir figür haline gelir. Belki de bu kişi bir yerlerde bu Atalar Sembolüyle karşılaşmıştır.”

 

“Peki dünyada kaç tane Atalar Sembolü var?” Lin Dong meraklı bir şekilde sormuştu. O da biliyordu ki, bu tanrısal nesneler ile hayatı boyunca bir kez dahi karşılaşamayacaktı fakat soru sormaktan da kendini alamamıştı.

 

“Bildiklerime göre, dünyada toplam 8 tane Atalar Sembolü olması lazım. Geçmişte Atalar Sembolüne sahip bir adamla karşılaşmıştım. Gücü korkutucu düzeylere varıyordu. Gücümün doruklarındayken bile onunla mücadele edemedim.” Küçük sansar mırıldanarak konuştu.

 

Lin Dong küçük sansarın gücü zirvedeyken, ne raddeye vardığını bilmiyordu. Ancak sansarın ses tonundan, tam gücünün en azından Üç Oluşturma Seviyesinde olabileceğini tahmin ediyordu. Belki de Nirvana Seviyesine bile ulaşıyordur.

 

Fakat gel gör ki, küçük sansar ne kadar müthiş güce sahip olursa olsun, bir Atalar Sembolüne sahip uzmana karşı kaybetmişti. Sadece buradan bile o adamın ne kadar ürkütücü olduğu belli oluyordu.

 

“Sekiz Atalar Sembolü son derece gizemlidir. İki Atalar Sembolü burayı çizen adamsa ikisini görmek gibi bir lütfa sahip olduğundan, o adamı bayağı bir yetenekli sayabiliriz. Duvardaki desenlere bakacak olursak bu iki Atalar Sembolüne daha önce hiç rastlamadım. Bu yüzden, iki sembolün bulunamama ihtimalleri hala var.” Küçük sansar hızlı bir şekilde konuşmasına devam etmişti.

 

“Az önce sen de Niwan Sarayımdaki Kader Ruh Sembollerimin bu Atalar Sembolüyle bir bağlantısının olduğunu fark etmiş olmalısın, öyle değil mi?” Lin Dong bir süre sessiz kalmasının ardından birden sormuştu.

 

O da neler olduğunu merak ediyordu. Başlangıçta elde ettiği bu Kader Sembollerin sadece şans eseri eline geçen, alelade, sıradan bir şey olduğunu düşünüyordu. Ancak şu anki durum göz önüne alınacak olursa, hiç de sıradan olmadıkları söylenebilirdi.

 

“Bu…” Lin Dong’un söylediklerini işiten küçük sansar ise uzunca bir süre sessiz kaldı ve ardından: “Sahip olduğun Kader Ruh Sembollerinin bu Atalar Sembolleriyle bağlantısının olması, göz ardı edilemez bir hakikat. Eğer yanılmıyorsam, muhtemelen bunlar Atalar Sembolünü çok iyi kavramış biri tarafından yoğunlaştırılmış. Yani tabiri caizse bu Kader Ruh Sembolleri, Atalar Sembollerinden doğmuş…”

 

“Eğer durum gerçekten böyleyse, bunları oluşturan kişi sahiden muhteşem biri olmalı. Yaşadığım onca senelerden sonra bırak Atalar Sembolünden yeni sembol teknikleri yaratmasını, birinin Atalar Sembolü bile düzgün bir şekilde kavrayabildiğine çok nadir karşılaşıyorum.” Son cümlelere bakılacak olursa, küçük sansarın ses tonundan derin bir hürmet sezilebiliyordu.

 

Açıklamanın mantığını kavrarken Lin Dong, başıyla nazikçe onaylıyordu. Ancak o, Kader Ruh Sembolü gibi eşyaları şans eseri elde etmişti. Dolayısıyla, Antik Girdap Sembolünü yaratan adamın ne kadar dahi ve bilge olduğunu kabullenmek başka elinden bir şey gelmiyordu.

 

Lin Dong pek aldırış etmiyormuş gibi omuzlarını silkti. Her ne kadar Atalar Sembolü inanılmaz güçlere sahip olsa da Lin Dong için bunlar gökteki yıldızlar gibi uzanması çok uzak hedeflerdi. Sonuçta onun öncelikle hedefleri, Lin Ailesinin güvenliğini sağlamak ve iki sonra yapılacak Lin Klan Toplantısında büyükbabası Lin Zhentian’ın yıllardır hayalini kurduğu dileğini yerine getirmekti.

 

“Görecek başka bir şey kalmadı galiba. Gidelim.” Lin Dong elini sallayarak ayrılmaya hazırlandı.

 

“Bir dakika bekle.”

 

Lin Dong tam ayrılmak üzereyken küçük sansar birden bağırdı. Sansar duvarı işaret ederken Lin Dong’un gözlerinde koca bir soru işareti vardı: “Kader Ruh Sembolünü dışarı çıkart ve duvardaki Atalar Sembollerine doğru gönder.”

 

Bu sözleri işitmesi üzerine Lin Dong’un kaşları hafif çatılmıştı. Bu sansar gerçekten inatçıydı. Bir sürelik tereddütün ardından, sansarın ısrarlarına dayanamayıp Niwan Sarayından Kader Ruh Sembolünü dışarı çağırdı. Ancak güvenlik açısından Lin Dong üç Kader Ruh Sembolünden sadece birini çağırdı.

 

Kader Ruh Sembolü havada süzülürken oldukça parlak ışıklar saçıyordu. Lin Dong bunu duvara göndermeden önce dikkatlice kontrol altına almıştı.

 

“Vıızz!”

 

Lin Dong ve küçük sansarın gergin bakışlarının altında, Kader Ruh Sembolü duvara kazınmış Atalar Sembolüne yaklaşmaya başladı. Kader Ruh Sembolü duvara yaklaşmasına santimler kala, birden titremeye başladı. Ardından, Lin Dong’un kontrolünden kurtulup avuç içi büyüklüğünde bir Ruh Sembol girdabına dönüştü.

 

Bu ani değişim Lin Dong’un paniklemesine yol açmıştı. Kader Ruh Sembolünü süratle geri çağırmaya çalışırken, artık kontrolün kendisinde olmadığını anlamıştı.

 

“Panik yapma, sadece bir Kader Ruh Sembolü. Kaybetsen bile tekrar bir tane daha yetiştirebilirsin. Ancak bu meseleden fazladan fayda sağlayabilirsek, değil bir tane bin tane Kader Ruh Sembolüne de mal olsa emin ol buna değer.” Tam Lin Dong paniğe kapılmak üzereydi ki, küçük sansar aceleyle araya girmişti.

 

“Yalan söylemiyor olsan iyi edersin.” Lin Dong konuşurken hafif dişlerini sıkıyordu.

 

“Hıh, eğer önceden bana yardım etmiş olduğun gerçeği olmasaydı inan bana evlat, bu büyükbaba sana yardım etmek için kılını dahi kımıldatmazdı. Bir Sembol Usta için Atalar Sembolü efsanevi bir silahtır. Eğer bunu elde edebilirsen sana garanti ediyorum gelecekte gökte ve yerde efsanevi bir figür haline geleceksin!” Küçük sansar dudaklarını büzmüş alay ederek açıklamada bulunuyordu.

 

Lin Dong ile küçük sansar konuşurlarken, Ruh Sembol girdabından dışarıya doğru Zihinsel Enerji iplikleri yayılmaya başladı. Ardından duvardaki Atalar Sembolü, ışık huzmeleri gibi parıl parıl parladı.

 

Zihinsel Enerji huzmeleri duvardaki Atalar Sembolünün üzerinde parlarken, bazı parıldayan ışınlar da geri yansıyordu. Bu parıldayan ışınlarsa boş alanda yansırken havada kocaman bir resim gibi şekil almışlardı.

 

“Bu… Büyük Yan İmparatorluğunun bir haritası mı?” ikili Zihinsel Enerji ile şekillenmiş koca haritaya bakarken Lin Dong küçük dilini yutmuş bir şekilde sormuştu. Tam sözlerini bitmişti ki, gözleri harita kırmızı renkle parlayan bir noktaya ilişmişti.

 

“Bu harita, Atalar Sembollerinin yerlerini gösteren bir harita.” Küçük sansar Lin Dong’un sahip olduğu şansa dem vurarak: “Seni şanslı velet. Eğer bu haber yayılacak olursa, tüm Büyük Yan İmparatorluğu ayağa kalkar.”

 

Lin Dong dikkatlice Zihinsel Enerji Haritasına bakarken başını kaşıyordu. Haritada Büyük Yan İmparatorluğunun sınırlarının içerisinde bir tane kırmızı nokta vardı. Ayrıca başka bir nokta daha vardı ama o çok ücra ve sapa bir yerdeydi. Görünüşe göre, diğer nokta Büyük Yan İmparatorluğunun sınırları dışındaydı.

 

Işık huzmeleri tekrar Ruh Sembol girdabına dönmesiyle Zihinsel Enerji Haritası kayboldu. Ardından girdap küçülerek tekrar Kader Ruh Sembolü haline dönüp Lin Dong’un zihnine geri gitti.

 

Kader Ruh Sembolü geri döndüğü esnada Lin Dong zihnine bazı ek bilgilerin de eklendiğini hissetmişti. Bunun az önceki haritadan dolayı olduğunu tahmin ediyordu.

 

“İnanılacak gibi değil! Böylesi zavallı ve gelişmemiş Büyük Yan İmparatorluğunda gerçekten de iki Atalar Sembolünün yerlerini bilen birisi varmış.” Küçük sansar da yavaşça kendine geliyordu. İfadesine bakılacak olursa, haritanın varlığından dolayı oldukça şaşkınlık yaşamış gibi görünüyordu. Ne de olsa tüm dünyada sadece sekiz Atalar Sembolü vardı. Dolayısıyla Sembol Usta Kulesi gibi kirli pasaklı, metruk bir yerde bu eşsiz hazinelerden iki tanesinin yerini gösteren bir haritanın olması inanılır gibi değildi.

 

“Madem bu uzman kişi Atalar Sembolünün ikisinin nerede olduğunu biliyordu da neden onları kendisine almamış ki? Bir Atalar Sembolü Sembol Ustaları için en değerli hazine değil miydi?” Lin Dong şüphelenmiş bir şekilde sordu.

 

“Nerden bilebilirim ki… Hem sen, bir Atalar Sembolünü elde etmenin kolay olduğunu mu zannediyorsun? Bu efsanevi nesneleri kontrolü altına almak her babayiğidin harcı değil.” Küçük sansar gözlerini Lin Dong’a devirdi ve ardından: “Belki de bu adam eşsiz izcilik yeteneklerine sahiptir, heh ne dersin?”

 

Bu pek de dayanağı olmayan soru karşısında Lin Dong bu meseleyi oluruna bırakmayı yeğlemişti. Her ne kadar Atalar Sembollerin yerini biliyor olsa dahi hemen harekete geçmeyi planlamıyordu. Neticede mevcut gücünün farkındaydı ve şayet o sembolleri başarılı bir şekilde bulsa bile onlara sadece ağzı açık ayran delisi gibi bakmaktan öteye gidemezdi. Şu an, bu efsanevi nesnelerin sıradan kimselere boyun eğeceğine ve Lin Dong’un da onlara hükümran olabileceğini hiç ama hiç inanmıyordu.

 

“Şimdi ayrılabilir miyiz?” Lin Dong ellerini küçük sansara uzattı ve konuştu.

 

“Hadi gidelim. Şimdiki gücünü baz alırsak, Atalar Sembollerini aramak hakikaten de aptallık olacak. Hiç yoktan o gibi yerler için biraz kapasitenin olması lazım.” Küçük sansar, Lin Dong’un hisselerine zerre umursamadan kaba bir şekilde açıklamada bulunmuştu. Ardından pençelerini salladı ve tekrar parlayan gölge dönüşüp doğruca Lin Dong’un avucunun içine gömülü Taş Tılsımın içine süzüldü.

 

Lin Dong ise bu sözler karşısında sadece elden bir şey gelmez dercesine ellerini iki yana açmıştı. Şu an, tüm Yan Şehrinde oldukça ünlüydü. Fakat bu şöhretin küçük sansarın gözünde pek bir değeri yoktu ve ondan alabildiği tek şeyse yalnızca küçük düşürülme olmuştu.

 

“Gitme vakti geldi.”

 

Lin Dong bir kez daha başını kaldırıp semboller kazılmış duvarlara bakarken, Atalar Sembollerin biraz daha mat ve sönük olduğunu hissetmişti. Bu his, sanki canlı birinin içindeki ruhun ortadan kaybolması gibiydi.

 

Bu dönüşümün nedenini Lin Dong, içlerindeki gizli haritanın ortaya çıkmasından dolayı olduğunu düşünüyordu. Dolayısıyla gelecekte birileri olur da bir gün buraya gelmeyi başarırsa, bu haritalara asla ulaşamayacaktı.

 

Bu düşünceler içerisinde düşen yaprak gibi süzülürken Lin Dong, hafifçe gülümsüyordu. Ardından arkasını döndü ve bedeni usulca dokuzuncu seviyede kaybolmaya başladı.

 

“Çatıırt, Çuturtt!”

 

Lin Dong’un figürü kaybolurken, Atalar Sembollerin kazılı olduğu duvar birden parçalanıp ufalanmaya başladı. Duvarda ufak ufak parçalar zemine düşerken sadece üç beş saniye içerisinde, iki Atalar Sembolü tamamen ortadan kaybolmuştu…

 

---Eveeeet arkadaşlar :D Sonunda 200 beğeniyi de görmek nasip oldu bunda emeği geçen herkese teşekkür ediyorum, ellerinize sağlık.

Şimdi gelelim zurnanın zırt dediği yere :D Söz verdiğim üzere 10 bölümlük topluyu sizlerin de müsaadesiyle Salı günü atmayı planlıyorum. Zira önceki toplularım sizlerin isteği ile serideki mücadele için harcadığımdan dolayı elimde fazladan seri kalmadı. İş güç okul derken zamanın dar olması ve çevirideki hızımın yavaş olması hasebiyle sizlere topluları Salı günü ulaştıracağım bu konuda içiniz rahat olsun. İnanın başka türlü olsaydı sizleri bekletmeyi hiç istemezdim. Ve bu arada salıya kadar bölüm atmayacağım.

Tüm bunlar olup biterken sizlerden naçizane isteğim yorum ve seriyi beğenmeniz. İnanın şu çeviri süresince bana inanılmaz gaz oluyor haberiniz olsun :D

Sabır ve desteklerinizden dolayı teşekkür eder, keyifli okumalar dilerim…






Giriş Yap

Site İstatistikleri

  • 44315 Üye Sayısı
  • 398 Seri Sayısı
  • 44158 Bölüm Sayısı


creator
manga tr