Bölüm 88: Gelişim

avatar
5104 4

Wu Dong Qian Kun - Bölüm 88: Gelişim


 

Çeviren:  Mavimsigri

Düzenlemiş Gibi Yapan:  Aydehan

 

Balta girmemiş ormanın içinde koşuşturan kızıl gölge bir alev topunu andırıyordu. Kaplanın sırtına oturan Lin Dong uzaklardan duyulan hiddetli sese gülmeden edemedi.

Göksel Yuan Gücünün son aşamasında kalmış olmasına rağmen Zihinsel Enerjisinin yardımıyla Xie Qian’ı öldürebilirdi. Ama önceliği Liu Yan ve diğerlerini Çelik Koru Malikanesine yaptıkları yolculuk sırasında korumak olduğu için, Xie Qian’la uğraşmadı. Gücünü harcamak istemiyordu, böyle olmasa Xie ailesi ordusu
tamamen yok olurdu zaten.

Lin Dong düşüncelere dalmış gitmişten kontrolü Alev Topu’na bırakmıştı. Görüşü netleşince Liu Yan ve diğerlerinin bir tepe üzerinde endişeyle beklediklerini farketti.

“Genç Efendi Lin Dong geri döndü!” Luo Ling kendilerine doğru koşan kızıl gölgeyi hemen fark etti. Yüzüne bir sevinç yayılırken hemen güzel haberi vermekte gecikmedi.

Sesini duyan Liu Yan ve diğerleri hızla Lin Dong’un iyi olup olmadığını kontrol ettiler, rahatlamışlardı.

“Luo Ling amca, hadi gidelim” Alev Topu fırtına gibi koşup Lin Dong’u tepeye getirdi, Lin Dong elindeki kanlı
bıçağı bir kenara atarken Luo Ling’e gülümsedi.

Luo Ling, Lin Dong’u şöyle bir süzdü, çocuğun bedeni kanla kaplıydı, Alev Topu’nun ağzındaysa hala et parçaları vardı. Çılgınca bir savaştan çıkmış gibi görünüyorlardı. Luo Ling’i şaşırtan asıl şey Lin Dong’un hala canlı ve güçlü gözükmesiydi, koca bir savaş geçirmiş olmasına rağmen biraz bile yorgunluk yoktu yüzünde.

“Genç efendi Lin Dong, Xie ailesi askerleri ne durumda?” Luo Ling dikkatle sordu. “Yarısı toprak oldu ve Xie Qian peşimizden gelmeye hayatta cesaret edemez” Lin Dong rahat bir tavırla cevaplamıştı.

Luo Ling’in yüzü istemsizce titriyordu. Muhafızların Lin Dong’a duydukları güvenin derinliğini şimdi anlamıştı. Lin ailesindeki bu çocuk gerçekten de başka bir mertebeye ulaşmıştı.

Bu küçük yaşta böyle büyük bir güce ulaşmanın sırrına erişilmese de Luo Ling bunu kabullenmekte hiç zorlanmadı. Lin Dong’un Xie ailesinin askerlerini, Xie Qian’ın gözü önünde katletmesi bu gerçeği kabullenmesi için yeterliydi.

“Anne her şey yolunda artık. Hadi Çelik Koru Malikanesine gidelim” Lin Dong, Liu Yan’a gülümseyerek konuştu.

“Ah bu çocuk” Kan revan içinde kalmış gence bakan Liu Yan kalbinin hızla çarptığını hissedebiliyordu, gözleri kıp kırmızı olmuştu. Bir havlu alıp Lin Dong’u temizlemeye yeltendi.

Lin Dong, Liu Yan’ın kan lekelerini temizlemesine izin verdikten sonra guruba işaret verdi ve Çelik Koru Malikanesine doğru yola koyuldular. Yaklaşık iki saat sonra Çelik Koru Malikanesi ufukta gözükmüştü artık.

Lin Dong adamlarla birlikte gittiğinden beri Çelik Koru Malikanesinin duvarlarında bekleşen Lin Xiao ve diğerleri huysuzlanıyordu. Gurubun yaklaşmakta olduğunu görünce kalplerindeki huzursuzluk dağılmaya başladı.

“Her beladan kurtarılıyoruz, bu çocukta gerçekten bir şeyler var…” Hızla yaklaşmakta olan kızıl gölgeye bakan Lin Mang bir nefes çekti. Xie Qian’ın ne denli güçlü olduğunu biliyorlardı, Lin Dong buna rağmen onlara hoş bir sürpriz yapabilmişti.

Lin Dong’un önderliğinde, Lin ailesindeki son kadın ve çocuklar da güvenle Çelik Koru Malikanesine girdi. Kalabalığın neşeli seslerini duyan Lin Dong alçakgönüllülükle başını kaşıdı.

“Anne!”

Lin Xia malikane duvarından atladı ve kendini Liu Yan’ın yanında yürüyen kadının kollarına bıraktı. Gözyaşları hiç durmuyordu, bu sefer yaşadığı korku hiç de küçük bir şey değildi.

“Lin Dong, teşekkür ederim” Lin Xia annesine sıkıca sarıldıktan sonra Lin Dong’a dönüp sessizce teşekkür etti. “Biz bir aileyiz, teşekkür gereksiz” Lin Dong karşılık olarak gülümsedi.

“Dong-er, iyi misin?” Lin Xiao ve diğerleri kalabalığa katılmış kan içindeki Lin Dong’a bakıyorlardı. Endişeli yüzlerine bakan Lin Dong gülümseyip başını salladı. Lin Dong’un iyi olduğunu anlayınca hepsi rahat birer nefes aldılar.

“O pezevenk oğlu Xie Qian yok mu, bunu yanlarına bırakmayacağız!” Lin Mang düşmanca bir ses tonuyla konuşuyordu. “Bekleyelim de babam başarıyla seviye atlasın, o zaman Xie ve Lei aileleri hakkında en ufak endişeye gerek kalmayacak” Lin Ken başını salladı ve malikane kapılarını sıkıca kapattı, tüm malikane aşırı  dikkatli davranıyordu. Son kadın ve son çocuk da güvenle malikaneye girdikten sonra hepsi dinlenmeye gitti.

Tüm kadın ve çocuklar Çelik Koru Malikanesine getirildikten sonra Lin ailesi malikanenin kapılarını herkese kapatmıştı. Kimse Xie ve Lei aileleriyle iletişim kurmuyordu. Lin ailesinin bu hareketlerine karşılık Lei ve Xie aileleri de beklenmedik bir şekilde onlara saldırmak yerine aynı tepkiyi vererek içine kapanmışlardı. İki tarafın da hareketleri oldukça garipti ama aradaki düşmanlık rahatça sezilebiliyordu. Bazı inşalara göre bu fırtına öncesi sessizlikten başka bir şey değildi.

Göz açıp kapayıncaya kadar bir ay geçmişti, hiçbir değişiklik yaşanmadı. Lin Dong, Çelik Koru Malikanesinin arkasındaki bir tepede oturmaktaydı. Yüksek bir tepede olduğundan tüm Çelik Koru Malikanesini görebiliyordu. Lin Zhentian inzivaya çekilmişti ve eğitimine devam ederken rahatsız edilmesinden korkan Lin Dong gizlice gözetmenlik yapmaya başlamıştı.

Beklediği saldırının hiç yaşanmaması onu hem şaşırtmış hem de mutlu etmişti doğrusu. Hatta Lei ve Xie aileleri Lin ailesinden çok daha sessizlerdi.

“Bu adamlar neyin peşinde acaba?” Lin Dong endi kendine mırıldanıyordu. Lei ve Xie aileleri, sanki Lin ailesi yollarındaki bir taşmış gibi davranıyordu. Bu kadar kolay vaz geçmiş olamazlardı. Hal böyle olduğundan Xie ve Lei aileleri kesinlikle bir şey planlıyor olmalıydılar.

“Lin ailemi yıkıp yakmak kolay olmayacak” Lin Dong soğuk bir şekilde gülümsedi, gözlerinde alışılmadık bir pırıltı vardı. Geçen bir ayda da Yuan Gücünde bir ilerleme yaşanmamıştı. Ama Zihinsel Enerjide her
geçen gün daha da ustalaşıyordu. Kader Mührünü başarıyla oluşturduğunu da hesaba katarsak, Zihinsel Enerjisi oldukça genişlemiş durumdaydı.

Ni Wan Sarayındaki Zihinsel Enerjisini ne zaman kullanmak istese kalbine dolup taşan öz güveni hissedebiliyordu. Lin Dong bu güven sayesinde Göksel Yuan Gücünün son aşamasındaki kullanıcılara bile taş çıkaracağını düşünüyordu.

“Sahip olduğum Zihinsel Enerji bir Yuan Dan kullanıcı karşısında işe yarar mıydı acaba?”

Lin Dong’un gözleri tutkuyla yanıp tutuşuyordu. Böyle bir olasılığı hayal bile edemeyecekken sahip olduğu Zihinsel Enerjinin gücünü keşfettikçe, Yuan Dan kullanıcılarına duyduğu hayranlık da azalmıştı.

Kalbi bu düşünceyle yanıp tutuşuyordu ama Lin Dong bunu aklından çıkarmaya karar verdi. Yuan Dan kullanıcıları sık rastlanan kişiler değillerdi ve birisiyle çarpışmak istese de bunu yapacak imkanı yoktu.

“Bugün sorun çıkmayacak gibi”

Lin Dong ayağa kalktı ve uzaklara bakıp gülümsedi. Malikaneye dönmek üzere yürüyecekti ki sezgileri ona hemen durmasını söyledi. Ne olduğunu anlayınca Çelik Koru Malikanesinin arka taraflarında kalan bir odaya bakmak için döndü. Odadan fışkıran kalın bir Yuan Gücü vardı!

“Bu kadar büyük çaplı bir Yuan Gücü…”

Çelik Koru Malikanesinin arka odasındaki Yuan Gücü spiraline bakan Lin Dong nefessiz kalmıştı. Gözleri sevinçle dolmuştu. Lin Zhentian sonunda gücünü arttırmayı başarmıştı!

 

//Aydehan Notu: Düzenlememe gerek yoktu canavar gibi gelmiş ki bölüm...

 






Giriş Yap

Site İstatistikleri

  • 43988 Üye Sayısı
  • 398 Seri Sayısı
  • 44158 Bölüm Sayısı


creator
manga tr