Bölüm 74: Kara Ejder Ardiyesi’ni Delik Deşik Etme 

avatar
5459 5

Wu Dong Qian Kun - Bölüm 74: Kara Ejder Ardiyesi’ni Delik Deşik Etme 


 

Çevirmen:Mavimsigrii

Düzenleyen:Cqnn

 

Ertesi gün gökyüzü kara bulutlarla kaplanmıştı, Çelik Koru Malikanesinde çok sayıda adam bir araya gelmişti. Adamlar baştan aşağı siyaha bürünmüşlerdi, atlarının nalları dahi siyah kumaşla örtülmüştü. Ortama derin bir sessizlik hakimdi ölüm havası her yanı doldurmuştu. 

Lin Zhentian, hazır bekleyen adamlara baktı, gözlerinde soğuk bir bakış vardı. Daha fazla söze gerek duymadan eliyle işaret verdi. Birlik malikaneden çıkarken Lin Xiao, Lin Zhentian ve Lin Mang guruba liderlik ettiler. 

Lin Dong malikane duvarının üzerinde oturmuş, Lin Ailesi birliğinin sabahın erken saatlerinde gözden kayboluşunu izliyordu. Sessizce iç çekti. Lin Ailesi'nin bu kadar büyük bir birlik çıkardığını ilk kez görüyordu. Diğer gurupların şaşkınlığını ve çıkacak olan tantanayı hayal edebiliyordu. Kara Ejder Ardiyesi’nin saldırısından herkes haberdardı sonuçta. 

Lin Zhentian ve gurubu önceden olduğu gibi sessiz kalmayı planlamıyorlardı. 

… 

Güneş ufukları yararak şefkatli ışıklarıyla verimli toprakları ve dipsiz okyanusları sarmaladı.  

Lin Ailesi'nin gençlerinin çoğu malikane duvarının üzerine çıkmıştı. Lin Dong bir taşın üzerinde oturmuş Qing Tan, in Xia ve diğerleriyle sohbete dalmıştı.  

Sohbet ederlerken Lin Xia ve diğerlerinin sık sık ana yolu kontrol ettiklerini fark etti, gözlerinde birer parça endişe vardı. 

Lin Dong kıkırdadı ve onları rahatlatmak için şöyle dedi: “Endişelenmeyin artık. Kara Ejder Ardiyesi güçlüdür ama gönderilen birliğin ne kadar kuvvetli olduğunu gördünüz büyükbabam bile bizzat birliğe katıldı. Kara Ejder Ardiyesi’nin seçim şansı olmayacak” 

Lin Dong’un rahatlatıcı sözlerini duyunca Lin Xia ve diğerlerinin yüzleri aydınlandı.  

“Lin Hong ve ben iki aylık süre içinde Dünyevi Yuan Gücüne ulaşmış olacağız. Seninle boy ölçüşecek durumda olmasak da zamanı gelince size yardım edebileceğiz” Lin Xia alnına düşen birkaç tel saçını eliyle itti ve yumuşak bir ses tonuyla konuştu.  

Sözlerini duyan Lin Dong cevap olarak nazikçe gülümsedi. Yang Yuan taşı madeni sayesinde Lin Xia, Lin Hong ve diğerlerinin sahip olabilecekleri kaynak eskisinden çok daha fazlaydı. Hatta Yang Yuan haplarına dahi sahip olabilirdiler. Eskiden olsa böyle bir durum ancak boş bir hayal olabilirdi. Ama şimdi böylesine verimli bir kaynakla kutsanmışlardı, bu sayede eğitimlerin hızı gözle görülür derece artmıştı. 

“Geliyorlar…” 

Lin Dong oturduğu taştan yer atladı, yaklaşmakta olan guruba biraz dinlenmelerini söyleyecekti ki aniden kalbi tekledi. Coşkulanmış hissediyordu, bakışları uzaklara kitlenmişti. Görebildiği kadarıyla karşısında dörtnala koşturan adamlar vardı. 

Lin Dong’un kelimelerini duyan Lin Xia ve diğerleri de heyecanlanmıştı, hemen ayağa kalktılar. Bekledikleri insan kalabalığı gözlerinin önünde belirdi. At nallarının gürültülü sesleri birbirlerine karışırken, Lin ailesi birliği sel baskınını andırırcasına malikane kapılarından içeri girdi.  

Adamlar Çelik Koru Malikanesine girerken yanlarında ağır bir kan kokusu da getirmişlerdi. Kanlı bir savaştan çıktıkları belliydi. Zafer kazanmış gibi görünen kalabalığa verilen tepkiler coşku içeriyordu.  

“Baba, sorun çözüldü mü?” 

Lin Dong malikane duvarlarından aşağı atladı ve sessizce Lin Xiao’ya sordu. Genç çocuk Lin Xiao’nun kıyafetlerindeki kan lekelerini görebiliyordu. 

“Evet. Bundan böyle bu dünya üzerinde Kara Ejder Ardiyesi diye bir şey yok.” Lin Xiao’nun yüzünde oldukça heyecanlı bir ifade vardı. Lin Dong’un omuzlarını sıvazladı ve at arabasından siyah bir kumaş çıkarttı. İçinde altın dahil bir çok nesne vardı. 

Lin Xiao açıklamaya koyuldu: “Bunlar Kara Ejder Ardiyesi’nden alındı. Bu haydutların sahip olduğu nesnelerin yelpazesi cidden de genişmiş. İlgini çeken bir şey olursa almaktan çekinme.”  

Lin Dong meraklı meraklı çantaya baktı. Elleri çeşitli nesnelerin arasında geziniyordu; altın, gümüş ve değerli taşlar onun için önem taşımıyordu. Neredeyse kafası kadar büyük olan kara bir metal parçası ilgisini çekti.  

Bu metal parçası toprakla kaplıydı. Bu yüzden garip görünüyor ve şüphe uyandırıyordu. Lin Dong, bu nesneye bakarken Zihinsel Enerjisinin harekete geçtiğini hissedebiliyordu.  

“Heh,heh sende de ne göz varmış ha. Bu Gizemli Yuan Metalinden kopmuş bir parça. Yuan Gücünü dağıtıcı bir etkisi var. Bu metalin birkaç parçasını yaptığın silahla birleştirirsen Göksel Yuan kullanıcıları bile bu silahtan kolayca etkileneceklerdir. Bu seviyede olmayanlarsa kan peltesi haline gelirler” Lin Xiao kıkırdadı ve Lin Dong’un bakışlarının siyah metal parçasında gezindiğini görünce açıklama gereksinimi duydu. 

“Tabii bu Gizemli Yuan Metali parçasının daha önemli bir özelliği var ki o da Zihinsel Enerjiyi güçlendirmesidir.” 

“Anlıyorum…” 

Lin Xiao’nun sözlerini duyan Lin Dong sonunda anlamıştı. Bir parça Zihinsel Enerji metal parçasına doğru süzüldü ve etrafında birkaç tur attıktan sonra tamamen yok oldu.  

Lin Dong, bu sahneyi görünce gözleri aydınlandı ve siyah metal parçasını almak için elini ileri uzattı. Gülümsedi ve “Bu nesne artık benimdir…” 

… 

Lin Zhentian ve diğerlerinin malikaneye dönmelerinden kısa bir süre sonra Kara Ejder Ardiyesi’nin nasıl yer yüzünden kazındığı hikayeleri etrafta dolanmaya başladı. 

Lin Dong’un beklediği gibi bu haberler toplumun çalkalanmasına neden oluyordu. Kara Ejder Ardiyesi’nin sahip olduğu güç aşılamayacak kadar kuvvetli sayılmasa da iki Göksel Yuan kullanıcısına sahip olduklarından güçlü gurupların arasında yer alıyorlardı.  Ama kimse bu seviyede bir güce sahip olan bir gurubun Lin ailesi tarafından helak edileceğini düşünmemişti. Bu olay gurupların sahip olduğu bazı ön yargıların yıkılmasına sebep olmuştu. 

Qinyang Kasabası, Lei Ailesi 
“Heh hehhe, şu Lin Ailesi'ne bak lan, akılları sıra bize gösteriş mi yapıyorlar?” Geniş salonda yerini alan Lei Bao sandalyesinde oturmuş sırıtarak bir fincan çay içiyordu. 

“Baba Lin Zhentian Kara Ejder Ardiyesi’ni kışkırtıp Lin ailesi üzerine saldığımızı düşündü sanırım.” Lei Pi konuşurken kaşlarını çatmıştı. 

“Off onun haberdar olduğu ne var ki sanki? Ne biliyormuş lan o?” Lei Bao başını salladı. Gözleri parladı ve sözlerine devam etti: “Lin Ailesi'nin Yan şehrine bu defa gitme amaçları Yang Yuan taşı satmaktı değil mi?” 

“Aynen öyle. Çelik Koru Malikanesinde bir Yang Yuan taşı madeni olmalı! Yoksa Lin Ailesi o kadar Yang Yuan taşını kısa bir sürede nereden bulacak ki” Lie Pi mırıldanarak konuşuyordu. 

Lei Bao başını salladı. Aç gözlülük ve sinsilik gözlerinde dans ediyordu. 

“Sey baba bu arada, edindiğim bilgilere göre Kara Ejder Ardiyesi’nin Lin Ailesi'ne saldırmalarının nedeni Lin Dong’un Göksel Yuan Gücüne ulaşmış olması!” Lei Pi biraz tereddüt etse aniden haberleri verdi. 

“Lin Dong mu? Lin Ailesi'ndeki o 16 yaşındaki velet mi? Bu nasıl mümkün olur ya!” Lei Pi’nin sözlerini duyan Lei Bao şaşkınlığa uğramıştı. Kısa bir süre sonra istemsizce, katı bir sesle konuşmuştu. Yaşadığı şok yüzünden sesi sertleşmişti. 

Lei Pi bunu görünce acı acı gülümsedi. Buna inanmak istemiyordu ama olayın gerçek yüzü buydu işte. 

Lei Bao'nun yüzü şekilden şekle giriyordu aniden kaskatı kesildi. Derinden gelen bir sesle konuştu: “Lei Pi, o veletten kurtulmanın bir yolunu bul. Lin ailesine gelince, hehe kendini beğenmişlikleri fazla sürmeyecek…” 

“Baba! Yoksa yakında bir gelişme mi yaşanacak?” 

Lei Bao’nun sözlerini duyan Lei Pi önce şaşırsa da yüzünde sersemlemiş bir ifadeyle sormayı başardı. 

“Başarıyla gelişimimi tamamlayıp seviye atladığım zaman, Qingyang Kasabası yalnızca Lei Ailesi'ne ait olacak!” 

Lei Bao’nun sinsi gülümsemesi giderek çirkinleşti, Çelik Koru Malikanesinin olduğu yöne bakıyordu. Sertçe birbirine kenetlediği dişlerinin arasından mırıldandı:  

“Lin Zhentian, senin şu Lin Ailesi'nin her üyesinin birer sokak itine döndüğünü görmek için yanıp tutuşuyorum!” 

 






Giriş Yap

Site İstatistikleri

  • 44329 Üye Sayısı
  • 398 Seri Sayısı
  • 44158 Bölüm Sayısı


creator
manga tr