çevirmen: heisennibal

Lin Dong bir kez daha gözlerini açtığında dünya önceki kadar kapkara değildi; bedeninin etrafını beyaz, parlayan bir hale sarıyordu. Görünüşte kırılgan görünen bu hale, yok edilemez bir hava veriyordu.

“Uyanık mısın?” Lin Dong gözlerini açınca bir figür önünde belirdi. Bu Küçük Sansar’dı.

Lin Dong kafasını salladı ve bedeni uyuşuk bir şekilde kıpırdandı. Bu sefer görünen o ki hem iç organlarını hem de uzuvlarını yaralayan birçok ciddi yarası vardı. Bedeni kat kat kanla kaplıydı ve bu onu son derece zavallıca gösteriyordu.

“Burası çatlağın tam ortası olmalı, değil mi?”

Lin Dong’un sorusunu duyduğunda Küçük Sansar çaresizce pençelerini salladı. “Bu kördüğümden kolayca kaçacak kadar şanslı olduğunu mü düşünüyorsun?” diye sordu.

Lin Dong acı bir kahkaha attı. Şu an oldukça tehlikeli bir durumdaydı. Çatlağa girmemeyi seçmese bile ekolün ellerinde olurdu. O zaman da son derece zor bir durumda olurdu. En azından şu an canlıydı.  

“Soğuk qi kayıp mı oldu?” Lin Dong gözlerini kırpıştırdı. Ardından bir zeminde olduğunu hissetti, artık sonsuz bir düşüşte değildi. Hem onu çevreleyen bir soğuk qi sallantısı yoktu. Şaşkındı.

“Burası, çatlak içindeki sakin bir bölgedir ve kişinin sallantıdan kaçmasına izin verir. Ama burayı terk ettiğimizde muhtemelen ölmüş olacağız.” Küçük Sansar, Lin Dong’un avcuna baktı ve tekrar konuştu: “Hepsini Gizemli Taş Tılsım’a borçluyuz. Yoksa o soğuk qi bizi çoktan paramparça ederdi.”

Lin Dong avcunu açtı. Bu Gizemli Taş Tılsım gerçekten gizemliydi ve çok güçlüydü. Maalesef şimdiki gücüyle Lin Dong onu tam olarak kullanamıyordu.

“Doğru ya, Küçük Alev!” Aniden Lin Dong bir şey hatırlamıştı ve yüz ifadesi değişmişti. Çatlağın ortasında, sallantı sırasında Küçük Alev’den ayrıldığını hatırlamıştı. Gizemli Taş Tılsımın koruması olduğu için şimdilik güvendeydi. Ama Küçük Alev…

“Endişelenme. Küçük Alev bir Şeytani Yaratık ve İlkel Kanlı Yarasa Ejderhası’nın miras gücüne sahip. Bu kördüğümde hayatta kalma şansı seninkinden daha yüksek,” diye rahatlattı Lin Dong’u Küçük Sansar.

“Eğer Küçük Alev’e bir şey olursa o Korkunç Kukla Eklolü’nü onların kanlarıyla yıkarım!” Lin Dong’un gözleri acımasızdı ve sözlerinde yoğun bir öldürme niyeti yavaşça baş göstermişti.

“Bu, sen bu çatlağı terk edene kadar beklemek zorunda,” dedi Küçük Sansar çaresizce. Ardından kafasını kaldırdı ve üstündeki sonsuz karanlığa baktı. Sallantı, soğuk qi’nin oldukça şiddetli olmasına sebep oluyordu. Lin Dong, zar zor bir şekilde hayatta kalmak ve bu bölgeye inmek için Gizemli Taş Tılsım’ın gücünü ödünç alsa da buradan kaçmak öyle kolay olmayacaktı.

“Önce seni tedavi edelim. Sonuçta hayattasın. Yaraların iyileştikten sonra Yiyip Bitiren Kadim Sembol’ün özünü çıkarabiliriz. Burası bir kördüğüm olsa da Yiyip Bitiren Kadim Sembol’ü iyileştirmek için kullnışlı bir yer olacaktır. Sonuçta uyandıracağı, yeri yerinden oynatacak olan o olağanüstü şeyler, seçkin geliştiricilerden kaçmamızı gerektirmeyecek,” dedi Küçük Sansar.

“Evet.”

Dediklerini duyunca Lin Dong da kafasını salladı. Yiyip Bitiren Kadim Sembol’ün kendisine ait olduğunu düşününce tehlikeli bir durumda bile olsa yüreğindeki heyecanı bastıramıyordu. Böylesine büyük bir bedel ödedikten sonra sonunda onu elde edebilmişti.

Aklında bu plan varken Lin Dong daha fazla tereddüt etmemişti. Hemen yere oturdu ve gözlerini kapattı. Kısa bir süre sonra gözlerini açtı; yüzü biraz acı içindeydi.

“Buradaki Yuan Gücü çok soğuk; doğrudan absorbe edemiyorum…” dedi Lin Dong Küçük Sansar’ın şaşkın bakışlarına karşılık. Eğer Yuan Gücü’nü absorbe edemezse eğitilemezdi de. Bu onun için oldukça kötüydü; özellikle tehlikelerle dolu bu çatlaktayken.

“Bunu unutmuşum.” Küçük Sansar bir süre sessiz kaldıktan sonra pençelerini salladı. Ardından aniden pençelerini açtı ve Lin Dong’un kollarındaki Qiankun çantayı çıkarttı. Sonra bir kez daha pençelerini salladı ve içinden yirmi bin Saf Yuan hapı çıkarttı.

Bu devasa miktarda Yuan hapı havada süzülüyor ve az bir ışık hafif hafif etrafta yayılırken çevredeki karanlığı da defediyordu. Ardından granit bir dağ ortaya çıktı. Aynı anda birçok kuş ve yaratığın cesetleri etrafa saçıldı. Görünen o ki bunlar sallantıya kapılan yaratıklardı.

“Bu alandaki soğuk qi’yi dengeleyebilecek bir oluşum kurmalıyım. Bunu tamamen temizlemek imkansız olsa da soğuk qi de çok acımasız olmayacaktır. Senin de azmin göz önüne alınınca bunu idare edebilmen gerekiyor. Yoksa muhtemelen biraz sürünürsün. Heh, gerçi muhtemelen biraz sürünmen iyi olur. Soğuk qi acımasız olsa da dengeleme elementlerine sahip. Absorbe etmeye devam edersen bedenini güçlendirmene de yardım edecek.”

Küçük Sansar konuşurken pençeleri dans etti ve yirmi bin Saf Yuan hapı etrafa yayıldı. Ardından Lin Dong’un önünde görkemli Yuan Gücü hua-la-la sesiyle birlikte akarken devasa bir oluşum oluşturdular.

“Gizemli Dengeleyici Yuan Oluşumu!”

O parlayan oluşum ortaya çıktığında Lin Dong aniden etrafındaki soğuk qi’nin giderek zayıfladığını hissetti. Görünen o ki bu oluşum oldukça etkiliydi.

“Şükürler olsun ki yanında Saf Yuan hapı getirmişsin. Yoksa buradaki Yuan Gücü’nü dengeleyemezdik.” Yuan Gücü parlamasının izleri, bu devasa oluşumun ortasına yavaşça inmişti. Küçük Sansar parıltıdan oldukça hoşlanmıştı ve son derece rahat hissetmişti. Bu kapkara yerde etrafta ışık olunca kişi sakinleşiyordu.

Lin Dong gülümsedi. Küçük Sansar’ın yanında olması gerçekten muhteşem bir yardımdı. En iyi zamanında bile yeterince güçlü olmasa da deneyimi kendisi için oldukça yararlıydı.

Devasa oluşum oluştuğunda Lin Dong daha fazla tereddüt etmedi ve tekrar oturdu. Ardından gizli yeteneklerini aktifleştirdi ve devasa oluşum tarafından dengelenen Yuan Gücünü absorbe etmeye başladı.

Çatlağın içindeki Yuan Gücü, etkili soğuk qi’yle doluydu. Eğer sıradan bir geliştirici bunu bedenine alırsa iç bedeni şüphesiz bu vahşi soğuk qi tarafından acımasızca saldırıya uğrayacaktı. Neyse ki Lin Dong’un fiziksel bedeni oldukça güçlüydü. Keskin acı bu absorbe etme sürecinde sürekli saplansa da Lin Dong için tolere edilebilir bir durumdaydı.

Acıyla kaplanmışken Lin Dong’un tükenen Dan Tian’ı tekrar Yuan Gücüyle dolmuştu. Biraz önceki yoğun savaştan sonra sönen Yuan Dan’ı bir kez daha önceki gibi parlıyordu. Dahası, parlaklığı kavgadan öncekine göre daha da parlaktı. Görünen o ki savaş oldukça acılı olsa da Lin Dong bundan da yarar sağlamıştı.

Lin Dong’un bedeni kanlı yaralarla kaplıydı ama iyileşmeye başlamışlardı. O anda güçlü bir bedene sahip olmanın yararları kendini göstermeye başlamıştı. Dışavurum kademeli bir geliştiricinin iyileşme hızı bile Lin Dong’unkiyle karşılaştırılamazdı.

Lin Dong gözlerini yeniden açmadan önce neredeyse beş saate yakın bir süre sessizce işlemişti. Gözlerinde bir parıltı vardı ve etkin bir Yuan Gücü bedeninin etrafını sarmıştı. Başlangıç Qi Yaratıcı kademenin tepe noktasına ulaşmış gibi görünüyordu.

Bedeninin içinde etkin Yuan Gücü’nün inşa edildiğini hissedince gülümsedi. Gücünün geri gelmesiyle yeniden güvende hissediyordu. Özellikle bir tehlike bölgesinde olduğu için nasıl tehlikeli bir durumun aniden oluşabileceğini bilmiyordu.

Lin Dong’un iyileştiğini görünce Küçük Sansar yanına geldi ve alelacele konuştu: “Evlat, iyileştiğine göre ‘Yiyip Bitiren Kadim Sembol’ü iyileştirebilirsin. Haha, bu sembol yıllardır kayıptı; yeniden bu küçük Büyük Yan İmparatorluğu’nda ortaya çıkmasını hiç beklemezdim.”

Sözlerini duyunca Lin Dong gülümsedi ve avcunu salladı. Ardından o kara sembol bir kez daha avuçlarında belirdi. Sonra bu kara sembolün içinden parlayan ışık ışınları fışkırdı ve bir hat çizdiler. Ve sonunda siyah, parlayan bir top Lin Dong’un önünde belirdi.

İçinden birçok siyah ip dökülürken parlayan siyah top sessizce havada süzülüyordu. Lin Dong sessizce ona bakarken kadim sembol gibi bir siyah deliğin topun en derin noktasında sessizce süzüldüğünü görmüştü; tıpkı uyuyan bir ejderha gibiydi.

Lin Dong avcunu uzatmadan önce parlayan siyah topa ateşli bir şekilde baktı. Tam topa dokunacağı sırada siyah gözlü kıdemlinin hayaleti yeniden ortaya çıkmıştı. Ardından kalın ve duygusuz bir ses yankılandı: “Gerekli izinleri almadan önce bu sembolle hiçbir yakınlığın olamaz!”

Bu durumu görünce Lin Dong kibarca gülümsedi ve hayaletin önünde diz çöktü. Ardından elini salladı ve bir ışık ışını sembolün içinden fırlayıp o hayaletin üstüne doğru parladı.

Işık ışınının parlaması altında o siyah gözlü kıdemlinin hayaleti yavaşça sönmeye başladı. Zeki bir parıltı boş gözlerine aktı.

Bir anda bu hayalet zekaya sahip olmuş gibiydi!

“Kadim Semboller ilahlar tarafından yapılmıştır bu yüzden dünyayı korurlar. Kadim Sembol’ün varisi, size görevinizi hatırlatmalıdır. Facia dünyaya geldiğinde dünyayı korumalısınız!” Siyah gözlü kıdemlinin gözleri doğrudan Lin Dong’un bedenine çevrilmişti; kaba saba sesi yankılanıyordu.

“Bir facia…” Lin Dong şaşırmıştı. Kalbinde bir inançsızlık ortaya çıkmıştı. Şu anda Korkunç Kukla Ekolü onu zor bir duruma soksa kendini bile koruyamayacak durumdaydı. Bu yüzden dünyayı koruma fikri ona biraz inanılması zor gelmişti.

Kendi kendine facia hakkında mırıldanırken Kadim Tablet’in Ruhani Alanı’nda gördüğü o son derece karanlık ve özel yaşam formu tekrar zihninde canlandı. Bir şekilde bu iki konunun bağlantılı olduğunu hissediyordu.

Bu düşünce Lin Dong’un zihninden geçerken siyah gözlü kıdemlinin hayaleti birçok kara parıltı yaydı. Ardından o parlayan siyah top katman katman erimeye başladı.

Parlayan siyah sembol erirken o kara delik benzeri Kadim Sembol, sonunda Lin Dong’un gözlerinin önünde belirmişti.

Kara bir deliğe benzeyen Kadim Sembol’e bakarken Lin Dong’un bedeni istemsizce titriyordu. O efsanevi Yiyip Bitiren Kadim Sembol sonunda gözlerinin önünde çıplak bir şekilde duruyordu!

Bölüm ismi: Mühür Kırıldı.