çevirmen: heisennibal

Korkunç Kukla Şehri, Büyük Harabe Eyaleti’nin etkileyici ve ünlü bir sıradağı olan Gizemli Kara Yin Sıradağları’nda konumlanmıştı. Bütün bir yıl boyunca kuvvetli, ilik donduran bir soğukluk bu sıradağları örterdi, bu yüzden sıradan bir insan burada çok fazla oyalanmaya cesaret edemezdi yoksa soğuk qi bedenine girer ve kanını dondururdu.

Gizemli Kara Yin Sıradağlarının daha derin kısımlarında daha korkunç ve daha ünlü Toprak Ana Gizemli Kara Yin Çatlağı olduğu söyleniyordu. Kimse o çatlağın ne kadar derin olduğunu bilmiyordu ve son derece korkunç bir Soğuk İlkel Rüzgar orada toplanmıştı. Oranın içinde de Soğuk İlkel Rüzgar bütün yönlerden saldırıyor ve çeşitli boyutlarda sayısız Soğuk İlkel Girdap oluşturuyordu. Birini bir kez içine çektiğinde Dışavurum kademeli bir geliştirici bile olsa sağ çıkamazdı. Bu yüzden Toprak Ana Gizemli Kara Yin çatlağı, o sıradağ içinde yasaklanmış bir yerdi.

Büyük Harabe Eyaleti’ndeki bütün sıradağlar içinde bile Gizemli Kara Yin Sıradağlar’ı üst sıralarda yer alıyordu. Dağ silsilesi’nde çok fazla Şeytani Yaratık vardı ve orada kaç tane güçlü geliştiricinin hayatını kaybettiği bilinmiyordu. Ama zaman zaman bazı şanslı geliştiriciler, güçlü geliştiricilerin öldüğü yerleri bulup onlardan sayısız savaş sanatı hatta Ruh Hazinesi elde edebiliyorlardı.

Buna bağlı olarak Gizemli Kara Yin Sıradağları çok tehlikeli olsa da Büyük Harabe Eyaleti’ndeki en popüler yerlerden biriydi.

Korkunç Kukla Şehri, Korkunç Kukla Ekolü tarafından Gizemli Kara Yin Sıradağları’nın en büyük dağında kurulmuştu. Bütün bir şehir dağın üstüne inşa edilmişti. Neredeyse korkunç popülaritesinin kanıtı olarak sayısız figür gelip gitmişti.

Lin Dong, gözlerinde biraz şaşkınlıkla kıyaslanamayacak kadar büyük şehre bakarken Gizemli Kara Yin Dağı’nın eteğinde durdu. Bu, böylesine büyük bir şehri ilk kez görüşüydü; buna kıyasla Yan Şehri bir köy kalıyordu.

Krokunç Kukla Şehri, dağın eteğinden zirvesine kadar olan yerde konumlanmıştı ve yol boyunca sayısız cadde vardı. Her cadde ferahtı ve kalabalık içine aktıkça aceleci gürültüler bütün dağda yayılıyordu. Bu tehlikeli sıradağlarda böylesine büyük bir şehrin olacağını kimse hayal edemezdi.

Ana caddenin sonunda, dağın eteğinde, yüz metre uzunluğunda şehir duvarları vardı. Şehir duvarlarında sert, büyük ve simsiyah üç kelime vardı: Korkunç Kukla Şehri. Soğuk bir aura, kötü niyetli bir iskelet gibi hafifçe akıp insanın her yerde titremesine neden oluyordu.

Devasa şehir kapısının dışında sayısız Korkunç Kukla ekolü geliştiricisi şehrin girişini korurken kalabalık bir karınca gibi toplanmıştı. Son derece sıkılardı ve şehre giren her bir kişiyi kontrol ediyorlardı. Güvenlik oldukça üst düzeydeydi.

“Şehrin duvarlarında tutuklama emrim var.” Lin Dong’un gözleri büyüdü. Resmini şehrin girişinin her yerinde görebiliyordu. Bu, ön taraftan asla giremeyeceğini gösteriyordu.

“Korkunç Kukla Ekolü güvenliği birdenbire bu kadar artırdığına göre diğer birçok tarikatın birlikleri acele etmiş olmalı…” Lin Dong, Korkunç Kukla Şehri’nin derin dağlarının çevresine bakıyordu. Bazı güçlü ve gizemli auraları hafifçe hissedebiliyordu. Görünen o ki Korkunç Kukla Ekolü’nün bu seferki eylemleri cidden fazla dikkat çekiciydi.

“Yiyip Bitiren Kadim Sembol’ün üstündeki mührü kırmak istiyorlar bu yüzden doğal olarak en ufak bir hata yapmayı göze alamazlardı. Bu Gizemli Yin Dağı son derece yoğun, soğuk bir qi ile çevrili; doğal bir koruma sağlıyor. Eğer herhangi biri zorla girmeye çalışırsa bütün korumaları uyarıyor,” diye açıkladı Küçük Sansar. Lin Dong’un omzunda oturuyordu.

“Herhangi bir fikrin var mı?” Lin Dong kafasını salladı, başı ağrıyordu. Korkunç Kukla Ekolü karargahından baklendiği gibi savunmaları oldukça fazlaydı.

“Heh, bu soğuk qi yoğun olsa da bana karşı pek bir işlevi yok,” dedi Küçük Sansar gururlu bir şekilde.

Bunu duyunca Lin Dong derin bir nefes aldı. Hareket etmeden önce etrafı taradı. Güvenliğin nispeten daha zayıf olduğu bir yer arıyordu.

Gizlenmek için Lin Dong yanında Küçük Alev’i getirmemişti; o, dışarıda Lin Dong’un sinyalini bekliyordu. Sonuçta, Korkunç Kukla Ekolü içinde bir sürü güçlü geliştirici vardı ve eğer bir şekilde fark edilirlerse bu biraz sıkıntı yaratabilirdi.

Gizemli Kara Yin Dağı son derece büyüktü. Lin Dong’un hızıyla bile dağın eteklerindeki tek bir seyahat neredeyse yarım saati alıyordu ve güvenliğin biraz bile azaldığı bir yer hala bulamamıştı.

Lin Dong, önündeki büyük şehir surlarına bakarken ormanın içine saklanmıştı. Zaman zaman Korkunç Kukla Ekolü korumaları şehir surlarında devriye geziyorlardı. Biraz gözlem yaptıktan sonra Lin Dong devriyenin modellerini keşfetmişti. Şehre kimse fark etmeden girebilmesi için yapması gereken tek şey soğuk qi’nin koruma ekranını kırmaktı.

“Hadi!”

Bu sessiz bekleyiş yaklaşık on dakika sürmüştü ve Lin Dong’un figürü aniden ilei atılıp şehir surlarının üstüne doğru uçtu.

“Woo woo!”

Lin Dong şehir surlarına doğru giderken yoğun soğuk qi onu keskin bıçak gibi kesiyordu. Son derece kaotik ve kuvvetliydi; Lin Dong’u parçalarına ayırmak istiyor gibiydi.

Soğuk qi’nin karşısında Lin Dong bedenini korumak için Yuan Gücü kullanmaya cüret etmedi; Korkunç Kukla Ekolü geliştiricileri tarafından fark edilmekten korkuyordu. Neyse ki Küçük Sansar hamlesini yaptı: pençelerini hareket ettirdi ve morumsu siyah ışık zarı Lin Dong’un etrafında belirdi. Bu zar ortaya çıkınca kocaman soğuk qi aniden ortadan kayboldu. Sanki siyah renkli bu zar tarafından silip süpürülmüştü ve en ufak bir karmaşa olmamıştı.

Bu sahneyi gördüğünde Lin Dong gizlice derin bir nefes aldı ve hızını artırdı. Birkaç saniye sonra neredeyse yüz metre uzunluğundaki şehir surlarına çıkmıştı.

Surun tepesine ulaştığında kuvvetli soğuk qi de dağılmıştı ama Lin Dong surda fazla oyalanmaya cesaret edemeden bir hayalet gibi binaların gölgelerine daldı.

Gölgelerde yürürken geniş bir siyah kıyafet ve bir bambu şapka yeniden Lin Dong’un bedeninde belirdi ve vücudunu sardı. Yalnızca o zaman tekrar rahatlıkla yürüyebildi kalabalık sokaklarda.

Korkunç Kukla Şehri’nin içi o kadar büyüktü ki insanı şaşkına çevirirdi. Dağ üzerine inşa edilmiş olması nedeniyle birçok katman vardı. Ama sadece Korkunç Kukla Ekolü’nün çekirdek üyeleri en üstteki katmandan girebilirdi. Diğer herkes aşağıda şehirde kalabilirdi.

Lin Dong bir buçuk saat şehirde dolaştı ve şehrin ne kadar geniş olduğunu zar zor anladı. Aynı zamanda ekolle ilgili bilgi de toplamıştı.

Korkunç Kukla Şehri’nin içindeki tarikatların büyük çoğunluğu Korkunç Kukla Ekolü’nün emri altındaydı. Ne de olsa burası Büyük Harabe Eyaleti içinde ünlü, büyük bir şehirdi; bu nedenle doğal olarak başka tarikatların eksikliği yoktu. Biraz yüklü miktarlar ödeyerek Lin Dong istediği bilgileri elde etmişti.

Lin Dong Korkunç Kukla Şehri geliştiricilerinin çoğunun çoktan dağın zirvesinde toplandığını öğrenmişti. Korkunç Kukla Ekolü lideri, Yiyip Bitiren Kadim Sembol’ün mührünü kırmak için bütün geliştiricilerin gücünü birleştirmeyi planlıyor olmalıydı.

Dahası, mührü kırmanın vakti yaklaşık beş saat sonra, güneş ve ayın tam olarak yer değiştirdiği andaydı. O zaman soğuk qi’nin de en güçlü olduğu zaman olacaktı ve Korkunç Kukla Ekolü soğuk qi’nin gücünü de kullabilirdi.

“Beş saat sonra. Korkuç Kukla Ekolü lideri gerçekten bu kadar sabırsız mı?” Lin Dong şehrin yükseklerine, Gizemli Kara Yin Dağı’nın zirvesine bakarken kendi kendine mırıldandı.

“Heh heh, şimdi böylesine büyük bir karmaşaya sebep olduğu için uzun süren huzursuzluk gecelerinden kaçınmak için doğal olarak bununla başa çıkması gerekiyor.” Küçük Sansar, Lin Dong’un zihninde kıkırdadı.

Lin Dong kafasını salladı. Hemen sonra yavaşça Korkunç Kukla Şehri’nin derinliklerine doğru gitti. Dağın zirvesine hızlıca ulaşması gerekiyordu.

Korkunç Kukla Şehri’nin derinliklerine gittikçe güvenlik daha da sıkılaşıyordu. Dahası, Korkunç Kukla Ekolü içindeki geliştiriciler Zihinsel Enerji gelişimine odaklanmışlardı bu yüzden hissetme güçleri son derece güçlüydü. Bu nedenle Küçük Sansar’ın yardımı bile olsa Lin Dong en ufak dikkatsiz bir hareket yapmaya cüret edemezdi. İki üç saati harcadıktan sonra Lin Dong sonunda katmanlar arası güvenliği çökertmiş ve Gizemli Kara Yin Dağı’nın zirvesine ulaşmıştı.

Gizemli Kara Yin Dağı’nın zirvesi son derece genişti ve üstünde birçok heybetli bina yükselmişti. Merkezde neredeyse bin metre genişliğinde bir meydan vardı.

Meydan siyah kayadan yapılmıştı ve altından sonsuz soğuk qi yayılıyor ve soğuk bir sise dönüşüp gökyüzüne yayılıyordu.

Lin Dong uzun bir binanın gölgesinde duruyordu. O anda varlığı Küçük Sansar’ın da yardımıyla tamamen silinmişti; nefes alışı bile yavaşlamıştı. Sanki Dışavurum kademeli bir geliştirici bile onu fark edemezmiş gibiydi.

Gölgede saklanırken aşağıdaki meydanı izliyordu. O anda bir sürü Korkunç Kukla Ekolü geliştiricisi meydanı doldurmuştu. Bu figürler etrafa dağılmış, her biri garip bir pozisyonda duruyor ve son derece muazzam bir oluşum oluşturuyordu.

Meydandaki birliklere bakarken Lin Dong’un ifadesi son derece ciddiydi. Sadece Qi yaratıcı kademeli geliştiricilerin sayısı bile on taneden az değildi. Hem de iki tane Dışavurum kademesine yarım adım seviyeli geliştirici vardı. Bu tarz birleşimler son derece korkunçtu. Korkunç Kukla Şehri gerçekten Korkunç Kukla Ekolü’nün eski yuvasıydı ve geliştiricilerin sayısı oldukça fazlaydı.

Bu sahnenin karşısında Lin Dong sadece derin bir nefes aldı ve aurasını daha dikkatli bir şekilde bastırdı. Eğer fark edilirse kaçması bile zor olurdu.

Lin Dong sessizce bekledi; gökyüzü giderek karardı. Uzun süre geçmeden simsiyah, parlak bir güneş ve parlak, yuvarlak bir ay aynı anda gökyüzünde belirdi.

“Buzz!”

Güneş ve ay yer değiştirirken Gizemli Kara Yin Dağı’nın soğuk qi’si de aynı anda yoğunlaştı, öyle ki kişinin saç uçlarının bile donmasına neden olan sayısız hayalet benzeri feryat yayıldı.

Lin Dong dudaklarını yaladı; kalbi şiddetle atıyordu. Aniden kafasını kaldırdı ve gökyüzünde yavaşça süzülüp sonra meydanın ortasına inen üç figüre baktı.

“Korkunç Kukla Ekolü’nün Dışavurum kademeli üç geliştiricisi!”

Üç figüre bakarken Lin Dong’un gözbebekleri büyüdü. Üçlüden, daha önce Cao Zhen’den hiç hissetmediği baskın bir aura hissediyordu. Bunlar gerçekten Korkunç Kukla Ekolü’nün lideri ve iki büyük kıdemlisiydi…