Çevirmen: heisennibal

Lin Dong’un figürü, karanlık Sembol Kukla İnine doğru yavaşça indi. Çevresindeki mağaraları şaşırtıcı bir hızla geçerken rüzgar, kulaklarının arkasında ıslık çalıyordu.

Aşağı indiğinde buranın ne kadar korkunç büyük olduğunu anlamıştı. Az önce gördükleri her şey gerçekten buzdağının görünen kısmıymış.

Dahası, buranın daha derinlerinde daha güçlü sembol kuklalar vardı. Küçük Sansara göre orta ve yüksek kademe, Sembol Kuklaları sınıflandırma aşamasının ilk bölümüydü. Yüksek kademenin üstünde ruh seviyeli de denen Sembol Kuklalar vardı; onun da üstünde İlahi Kukla ve onun da üstünde efsanevi Ölümsüz Kukla vardı.

Elbette Lin Dong için efsanevi Ruh Sembol Kuklası, İlahi Kukla falan çok uzak ve gerçekdışıydı. Şu an sadece yüksek sınıf bir Sembol Kukla edinmişti ve bu dipsiz kuyuyu nasıl besleyeceği düşüncesi bile baş ağrısı yapıyordu. Bu yüzden muhtemelen ona bir Ruh Kuklası verilse bile sadece boş boş bakardı. O seviyedeki bir kuklayı hareket ettirmek için bütün varlığını da ortaya koysa kukla muhtemelen sadece parmağını oynatabilirdi.

Öncekilerden daha büyük olan mağaralara bakarken Lin Dong çok uzun süre önce o aşırı güçlü kuklaların buralarda saklandığını biliyordu. Ama o seviyedeki bütün kuklalar tamamen yok edilmiş gibi görünüyordu; arkalarında en ufak bir iz bile bırakmamışlardı. Bu olay, bu efsanevi kuklaları elde etmek isteyen Lin Dong’ta biraz pişmanlık yaratmıştı.

“Oh?”

Yere indiğindr ifadesi de değişmişti. Sembol Kukla ininin içinde yüzen soğuk bulut katmanı tabakalarının yoğunlaşarak yavaşça aşağıdan fışkıran son derece ürpertici bir soğuk akış olduğunu fark etmişti.

“Ne dondurucu soğuklukta bir Qi!”

Lin Dong’un Zihinsel Enerjisi, tuhaf soğukluktaki Qi ile sadece birazcık temas etmişti ve bu bile bütün bedeninin hatta Niwan Sarayının bile titremesine sebep olmuştu. Yüzü anında ciddileşmişti.

“Dikkatli ol. Bu, Dokuz Yeraltı Soğuk Qi. Ve burası da yeraltına bağlanıyor olmalı. Eğer bu tür soğuk Qi vücuduna girerse Zihinsel Enerjin bile donar,” diye uyardı Küçük Sansar arkasından.

“O zaman aşağıya nasıl gideceğiz?” Lin Dong alttaki soğuk bulut katmanına bakarken kaşlarını çattı. Bu soğuk bulut aşağıdaki patika yolları tamamen kapatmıştı. Yolları açmaya çalışsa bile şu anki gücüyle Dokuz Yer altı Soğuk Qi’ye direnebilir miydi, bilmiyordu.

“Lin Dong, düşünmekle enerjini harcama. En az Dışavurum kademesinde olmayan bi Dokuz Yer altı Soğuk Qi’ye direnemez. Eğer ölmek istemiyorsan bu kıdemliyi beraberinde sürükleme!” Korkunç Kukla Ekolü’nün kıdemlisi aşağıdaki soğuk bulut katmanına korkuyla bakarken bağırdı.

“Sadece Dışavurum kademeli bir geliştiricinin içinden geçebileceğini nereden biliyorsun?” diye sorarken Lin Dong’un gözleri parladı.

“Eh…” Kıdemli kekeledi ama sonra homurdanıp cevap vermedi.

“Uğraşma şununla. Ben buradaki soğuk Qi ile başa çıkabilirim.” Küçük Sansar pençelerini salladı ve morumsu siyah bir ışık çıktı ve soğuk buluta doğru yönlenmeden önce tamamen etrafını sardı.

“Creak creak!”

Onlar Dokuz Yer altı Soğuk Qi’ye doğru yönelmişken Lin Dong, morumsu siyah ışığın etrafına hızla yayılan bir buz tabakası olduğunu açıkça görmüştü. Buradaki soğuk Qi’nin ne kadar korkunç olduğunu hayal etmek bile zordu.

Neyse ki buradaki soğuk Qi ne kadar korkunç olursa olsun Küçük Sansar’ın özel enerjisiyle birkaç dakika sallantıdan sonra güvenle geçip gittiler. Onlar sorunsuzca korkunç soğuk bulutun içinden geçerken aşağıda bir yerde Lin Dong’un gözüne devasa bir kara sunak çarptı.

Sonunda ortaya çıkan yapıya bakarken Lin Dong memnun olmuştu ama koruması kadar rahatlamamıştı. Kıdemliyi tutarken sunağa indiğinde bedenindeki Yuan Gücü fışkırdı.

Sunağa indikten sonra Lin Dong etrafa bakarken gizlice bir rahatlıkla iç çekti.

Bu sunak sanki siyah metalden yapılmış gibi buz gibi soğuk bir siyahtı. Sunağın üstünde bir sürü tuhaf görünümlü sütun vardı.

Lin Dong, sunağın ortasına konsantre olmadan önce gölzeri etrafta bir süre dolandı. Orada yine son derece küçük bir titreşim hissetti.

“Yiyip Bitiren Kadim Sembol!”

Lin Dong’un kalbine bir rahatlık geldi. Hemen sonra bedeni ileri atıldı ve birkaç adımattıktan sonra sunağın ortasına geldi. Orada, kocaman bir siyah bir sütun vardı. Sütunun tepesinde bir sembol dizisi vardı. Sembol dizisi dışarı doğru yayılıyordu, sunaktaki her taş sütunu birleştirirken merkezi pozisyonu almıştı.

Lin Dong merkezdeki devasa siyah sütuna baktı ama sembol dizisinin ortası boştu. Hiçbir şey yoktu, beklediği Yiyip Bitiren Kadim Sembol burada değildi.

Lin Dong boş sembol dizisine boş gözlerle bakıyordu. İfadesi değişmişti. Kısa bir süre sonra ileri bir adım attı ve sembol dizisinin ortasında belirip çömeldi ve sembol dizisine dokundu. Dokunduğu anda Niwan Sarayındaki Kader Ruh Sembolleri sallandı. Burada aşırı saygınlık hissetmelerine neden olan bir kalıntının aurası var gibi görünüyordu.

“Yiyip Bitiren Kadim Sembol alınmış!” Lin Dong yavaşça yumruğunu sıktı. Gerçekten boşa yapılmış bir gezinti olmasını beklemiyordu!

Küçük Sansar da devasa kara sunağı anlamaya çalışırken kaşlarını çattı.

 “Humph. Bu, Büyük Toprakların Kadim Tableti bilinmeyen bir zamanda açıldı. Eğer burada büyük bir hazine varsa bile sence onu alma şansın nedir sence? Buradaki nesne benim Korkunç Kukla Ekolüm tarafından yıllar önce bizzat alındı.” Korkunç Kukla Ekolü’nün kıdemlisi alayla gülmek için tam da bu anı seçmişti.

“Ne?”

Lin Dong kafasını bir anlama anıyla kıdemliye çevirdi ve buz gibi bakışlarla ona bakıp kısık bir sesle sordu: “Korkunç Kukla Ekolü’nün bu nesneyi buradan aldığını mı söylüyorsun?”

“Eğer kaotik Zihinsel Enerjimi dindirmemde bana yardım edersen sana söylerim.” Korkunç Kukla Ekolü kıdemlisi tuhaf bir kahkaha attı.

“Küçük Sansar, onu Dokuz Yer altı Soğuk Qi’ye at,” dedi Lin Dong buz gibi bir ses tonuyla.

“Heh heh, kulağa iyi geliyor.” Bunu duyunca Küçük Sansar değişik bir kahkaha attı ve yüzünde acımasız bir ifadeyle Korkunç Kukla Ekolü kıdemlisine bakmaya başladı. Bu yaşlı adam şimdiye kadar hala kaçma planları yapıyordu.

“Sana ne bilmek istiyorsan söyleyeceğim ama önce beni öldürmeyeceğine dair yemin etmelisin!” Küçük Sansar ona doğru yaklaşınca kıdemli istemsizce dişlerini gıcırdatarak cevapladı.

“Konuş!” Lin Dong’un gözleri buz gibiydi.

“Üç yıl önce, Korkunç Kukla Ekolü lideri kişisel olarak bu görevi almış ve bir sürü birlikle buraya geldi. Buradan tam olarak ne aldı bilmiyorum ama o şeyi aldığından beri kendini karargaha kapattı. Görünen o ki bu gizemli objeyi iyileştirmeyi planlıyor…” diye açıkladı kıdemli biraz tereddütle.

Lin Dong yumruğunu sıktı. Korkunç Kukla Ekolü liderinin buradan aldığı nesne kesinlikle Yiyip Bitiren Kadim Sembol’dü. Birinin kendisinden önce o sembolü alacağını hiç düşünmemişti. Eğer o adam gerçekten o sembolü iyileştirebilirse sadece Büyük Harabe Eyaleti’nde değil, Büyük Yan İmparatorluğu’nda onunla eşleşebilecek birini bulmak çok zor olacaktı.

“Heh, o nesneyi iyileştirmek onun için nasıl bu kadar kolay olabilir ki? Liderleri boşa efor harcıyor. İyileştirseydi üç yıl boyunca mutlaka haberleri yayılırdı,” dedi Küçük Sansar kıkırdayarak.

“Lider gerçekten o nesneyi iyileştirmek için gereken niteliklere sahip değil ama o objenin Zihinsel Enerji’ye inanılmaz faydaları olduğu söyleniyor. Bu üç yılda lider gelişme aşamasındayken korunuyordu ve gücü de oldukça yükseldi,” diye ekledi kıdemli. Daha da dürüst konuşuyor gibiydi.

Yiyip Bitiren Kadim Sembol’ün iyileştirilemediğini duyunca Lin Dong derin bir nefes aldı. İyileştirilmediği sürece bir şansı vardı.

“Sana bildiğim her şeyi söyledim, Lin Dong, sen de sözünü tutmalısın!” Kıdemli, Lin Dong’un sözünü tutmamasından korkuyormuş gibi bağırıp elinden kurtulmaya çalıştı. 

“Thump!” (ç.n: Yumruk sesi efektiymiş bu)

Küçük Sansar onu tek bir yumrukla bilinçsiz bıraktı.

“Şimdi ne yapıyoruz?” diye sordu Lin Dong çaresizlikle sunağın merdivenlerine otururken. Buradan eli boş dönmeyi hiç beklemiyordu.

“Sorun yok. O sembol öyle kolay kolay iyileştirilemez. Liderin bunu başarabilecek yeteneği yok. Elbette onu bulsan bile iyileştirmek çok zor. Sonuçta Kadim Sembolün ustası olabilen herkes muhteşem ve iyi bilinen varlıklardır,” dedi Küçük Sansar pençelerini sallarken.

Lin Dong kafasını sallarken acı bir şekilde güldü. Parmaklarıyla alnına masaj yaptı ve aniden parmakları dondu çünkü Niwan Sarayındaki Kader Ruh Sembollerinin hala sallandığını hissetti.

“Neler oluyor? Yiyip Bitiren Kadim Sembol çoktan alınmı, Kader Ruh Sembolleri neden böyle tuhaf davranıyor?” Lin Dong’un bakışları şaşkınlıkla dolmuştu. Hemen sonra bakışları parladı ve Kader Ruh Sembollerinin tuhaf hareketlerinin kaynağını bulmaya çalışıyordu.

Lin Dong’un ifadesini görünce Küçük Sansar da onun keşfettiği şeyi anlamış gibi görünüyordu ve sessizleşti.

Kara sunak, Lin Dong kaynağı ararken hala ölüm gibiydi. Uzun bir süre sonra aniden ayağa kalktı ve arkasını döndü ve sembol dizisinin merkezine, devasa, boş, siyah sütuna baktı.

Bu eşsiz dalgalar sütunun içinden geliyordu!