Çevirmen: heisennibal

“Mu Qianqian, bu yeri ilk keşfeden benim Korkunç Kukla Ekolümdü. Büyük Şeytan Tarikatın aşırıya kaçmasa iyi olur!” Sembol Kukla İninin metal ağı içinde Teng Lei’nin ifadesi, Mu Qianqian’a ve diğerlerine bakarken ihtiyatlıydı.

“Hehe, Teng Lei, böyle şeyler söylememelisin. Kadim tabletin içindeki şeylerin bir sahibi yoktur ve sahiplik birinin ilk ya da son gelmesi sahibi belirlememeli. Aksi takdirde ilk giren kişinin yanı sıra, herkesin girme hakkı olmayacaktır, değil mi?” Teng Lei’nin bağırmasına cevap olarak Mu Qianqian ağzını zar zor kapatıp kahkaha attı.

“Humph, Korkunç Kukla Ekolü’mün burayı temizlerken başlangıçta kaç kişinin hayatını kaybettiği bilinmiyor. Sizlerin bugünkü kardan pay almak istediğinizi düşünmek… böyle bir şey nasıl mümkün olabilir?” Teng Lei’nin arkasındaki kıdemlilerden biri bağırdı.

“Buradaki hazineler bulabilenindir. Başka bir şey söylemenin anlamı ne?” Mu Qianqian tembel bir şekilde gerildi; düzgün ve cazip figürünü gösterdi. Sonra kıkırdadı: “Doğrusunu söylemek gerekirse çok da istemiyoruz. Yüksek seviye Sembol Kuklayı bize verin biz de hemen gidelim.”

“Rüyanda görürsün!”

Mu Qianqian’ın sözlerini duyunca Korkunç Kukla Ekolü geliştiricileri aniden öfkeyle bağırdılar. Yüksek Seviyeli bir Sembol Kuklanın ne kadar güçlü olduğunu onlardan daha iyi kimse bilemezdi. Bütün Korkunç Kukla Ekolü içinde iki tane Yüksek Seviyeli Sembol Kukla vardı ve ikisi de bozuk sayılırdı. Bununla birlikte, ikisi de Korkunç Kukla Ekolü’nün kendilerini Büyük Harabe Eyaleti’nde göstermek ve diğer tarikatları mutlak savaş gücüyle korkutmak için güvendikleri tek şeydi.

Eğer o kuklayı alabilirlerse Korkunç Kukla Ekolü’nün gücü şüphesiz artacaktı. Bu yüzden ne olursa olsun bu kukla Büyük Şeytan Tarikatı’nın ellerine geçmemeliydi.

Mu Qianqian ve diğerleri de aynı şekilde düşünüyordu. Korkunç Kukla Ekolü’nün zaten iki tane kuklası vardı. Eğer bunu alırlarsa Büyük Şeytan Tarikatı’nın üstündeki baskıları artacaktı. Sonuçta Büyük Harabe Eyaleti’nde bütün büyük tarikatlar kendi çıkarları için savaşıyorlardı. Ve eğer bir düşmanının gücü artarsa bu, kendi güçlerinin azalması anlamına geliyordu. Zayıf bir insan ve tarikat, Büyük Harabe Eyaleti’nde kaynak toplamak için yeterli niteliklere sahip olamazdı.

Bu yüzden bu sembol kuklanın Korkunç Kukla Ekolü’nün eline geçmesine izin veremezlerdi.

“Niyetiniz belli, Korkunç Kukla Ekolü’mü size yüz vermemekle suçlayamazsınız!” Büyük Şeytan Tarikatı’nın onları geciktirmesine yanıt olarak Teng Lei’nin ifadesi buz gibi oldu. Bakışı alevlendi, elini sallarken bağırdı: “Durdurun onları!”

“Emredersiniz!”

Teng Lei’nin bağırışını duyduklarında sayısız Korkunç Kukla Ekolü’nün geliştiricileri saygıyla cevapladı. Zihinsel Enerji ve Yuan Gücü etrafta dolanırken grubun büyük bir kısmı, çantalarından düşük kademeli sembol kuklalarını çıkararak onları öldürmek için Büyük Şeytan Tarikatı’na yöneldi.

“Humph!”

Korkunç Kukla Ekolü’nün hamlesini yaptıklarını görünce Mu Qianqian homurdandı. Lila-beyaz elini salladı, arkasındaki Büyük Şeytan Tarikatı geliştiricilerinden yoğun, siyah bir ışık çıktı. Bedenleri şişmeye başladı ve göz açıp kapayıncaya kadar küçük bir dev gibi varlıklara dönüştüler; ciltleri koyu bir ışıkla parlıyordu ve güç hissiyatı yayan bir yağ ile kaplanmışlardı.

“Beklendiği gibi, Büyük Şeytan Tarikatı beden geliştirmede uzmanlaşmış…” Lin Dong saklandığı yerde Büyük Şeytan Tarikatı geliştiricilerinin bedenlerini şişirmesini izlerken biraz şaşırmıştı. Ama bu insanların uzmanlaştığı savaş sanatları Yeşim Fırtına Vücut ve Şeytan Maymun Dönüşümüyle kıyaslanamazdı.

“Bang bang!”

Savaş bir anda başlamıştı. İki grubun geliştiricileri de şiddetle savaşıyorlar ve güçlü bir kuvvet dalgası hızla yayılıyordu.

“Teng Lei, görelim bakalım Zihinsel Enerjin ne kadar gelişmiş!” İki taraf da savaşırken Mu Qianqian ayağını metal zincire yavaşça vurdu ve narin bedeni bir kelebek gibi yerden yükseldi. Hemen sonra bedeninden siyah bir ışık çıktı ve bir zırh oluşturdu. Zırh büyük değil aksine tam olarak Mu Qianqian’ın kıvrımlarına oturuyordu. Geniş koynunun ve sırtının arkasındaki açıklıki herhangi bir erkeğin kanının kaynamasına sebep olurdu.

“Gerçekten bir Yuan zırhı oluşturabildi. Bedenini bu seviyeye kadar geliştirebilmek, bu kadının gerçekten zorlu olduğunu gösterir,” dedi Küçük Sansar. Mu Qianqian’ın bedenini tam olarak kaplayan zırhı görünce şaşırmıştı.

Lin Dong kafasını salladı. Mu Qianqian’ın uzmanlaştığı savaş sanatı oldukça güçlüydü. Sonuçta bu tür bir Yuan Gücünü oluşturabilmek sadece gücün ve hızın bir kanıtı değil; ne kadar yüksek seviyede bir savunma gücünün olduğunun da kanıtıydı. Bu tür bir Yuan Gücü zırhı, orta kademeli Ruh Hazinelerine asla kaybetmezdi.

“En sonki karşılaşmamızın üstünden neredeyse altı ay geçti ve sen Kadim Şeytan Zırhı Sanatını bu seviyeye getirmişsin. Gerçekten şaşırtıcı ama hala yeterli değil!”

Mu Qianqian’ın Yuan Gücü zırhı oluşturabilmesi, Teng Lei’nin çok da şaşırdığı bir şey değildi. Mu Qianqian’ı çok iyi anlamıştı. Onun bedeni de hafifçe yükselirken ürkütücü Zihinsel Enerji, bedeninin etrafında dalgalanıyordu. Hemen sonra, Zihinsel Enerji alevi vücudunun etrafında belirirken ‘pu chi’ sesleri duyulabiliyordu. Bu herifin Zihinsel Enerjisi, Ruh Sembolü Ustası kademesine yükseldiği açıkça anlaşılıyordu ve Zihinsel Enerji Alevini bu kadar kolayca aktifleştirebilmesi de orta kademeli bir Ruh Sembol Ustası olduğunu gösteriyordu.

“Swish swish!”

Zihinsel Enerji alevi ortaya çıktığında Teng Lei’nin kontrolünde Mu Qianqian’a yönlendirildi.

“Şeytan Sonlandırma Avcu!”

Teng Lei’nin Zihinsel Enerji Alevi saldırısıyla yüzleşince Mu Qianqian biraz bile yavaşlamamıştı; bu tür bir alev, kişinin zihnini direkt yakabilirdi. Mu Qianqian’ın bedeninden çıkan siyah ışıklar metrelerce genişliğince devasa bir avuca dönüştü ve Zihinsel Enerji Aleviyle şiddetle çarpıştı.

“Bang bang!”

Zihinsel Enerji alevinin her bir tutamı küçük görünse de devasa avuca çarptığında son derece güçlü bir Zihinsel Enerji şok dalgası ortaya çıktı ve devasa avuçta çatlaklar oluşmasına sebep oldu.

“Tengl Lei’nin Zihinsel Enerji kontrolü fena değil…” İkilinin yoğun savaşını izlerken Lin Dong kendi kendine mırıldandı. Şaşırmıştı. Teng Lei’nin bu yaşta Ruh Sembolü ustasının orta kademesine ulaşmış olması, Zihinsel Enerji gelişiminin oldukça güçlü olduğunu gösteriyordu. Bu nedenle Mu Qianqian ile aynı olduğu söylenebilirdi; ikisi de genç nesil arasında en iyi bilinen figürler olarak kabul edilebilirdi.

“Ama buradan bakınca ertelemeyi planlamışlar gibi görünüyor. Hem Teng Lei niye Sembol Kuklasını çıkarmadı?” Lin Dong kaşlarını çattı. Teng Lei’nin Sembol Kuklasını çıkarmayıp sadece Zihinsel Enerjisiyle savaştığını yeni fark etmişti.

“Bu herif… neden bir şeyleri erteliyormuş gibi görünüyor?” Küçük Sansar mırıldanırken gözleri büyüdü.

Lin Dong şaşırmıştı. Hemen sonra bakışlarını alttaki Sembol Kukla İnine çevirdi. Oradaki küçük dalgalanmaları hissedebiliyordu.

“Korkunç Kukla Ekolü çoktan adamlarını aşağıya indirmiş yüksek seviyeli Sembol Kuklayı iyileştiriyor!” O küçük dalgalanmaları hissedince Lin Dong’un yüz ifadesi değişti. Büyük Şeytan Tarikatı’nı bilerek oyalıyor ve aşağıda yüksek seviye Sembol Kuklayı iyileştiriyorlardı.

“Heh, gerçekten kurnazca. Hadi aşağıya gidelim!” Küçük sansar tuhaf bir kahkaha attı. Neredeyse Korkunç Kukla Ekolü tarafından tuzağa düşürülüyorlardı. Sonuçta yüksek seviyeli bir sembol kukla oldukça önemliydi ve Teng Lei bile başka birine boyun eğip iyileştirmesine izin verecek kadar rahat hissetmezdi. Ama böyle bir durumda böyle bir adamın böylesine önemli bir kararı verebildiği apaçık ortadaydı.

Lin Dong kafasını salladı ve harekete geçti. Bir gölge gibi ses çıkarmadan aşağı, Sembol Kukla İnine indi.

Hızlıca aşağı indiğinde Lin Dong gerçekten bu devasa deliğin duvarları boyunca sayısız delik olduğunu gördü. Ama Sembol Kuklaların hiç enerji dalgası yoktu ve tamamen çoktan hurdaya çıkmışlardı.

Lin Dong aşağıdaki manzaraya baktı. Bir süre oyalandıktan sonra açgözlülükle sembol kuklayı arayan bir kıdemli bir geliştirici bulmaya çalıştı. Zihinsel Enerji dalgaları Niwan Sarayından çıkıp bir iz bırakıp kontrolü devralmak için Sembol Kuklanın bedenine dökülüyordu.

“Bu gerçekten de Korkunç Kukla Ekolü’nden biri!”

Kıdemlinin kasvetli Zihinsel Enerjisini hissedince Lin Dong’un bakışları parladı ama ani bir hareket yapmadı onun yerine mağaraların birine saklandı. Bu kıdemli orta seviyeli bir Ruh Sembolü ustasıydı ve çok güçlüydü bu yüzden ani bir hareket Lin Dong’un hayatına mal olabilirdi. Bu nedenle Lin Dong bir şans için bekledi: kesin bir öldürme şansı için!

Eğer bu sıradan bir senaryo olsaydı orta seviyeli bir Ruh Sembolü Ustası ölümcül bir darbe şansını asla vermezdi ama durum şu an farklıydı. Sembol Kuklanın üstünde bir iz bırakmak için bu adamın çok fazla miktarda enerji kullanması gerekiyordu. Bu tüketim en yüksek noktaya ulaştığında gücü oldukça düşük bir seviyeye inecekti. Ve bu da Lin Dong’un beklediği fırsattı.

Yakındaki mağarada Korkunç Kukla Ekolü kıdemlisi, yavaş yavaş Sışık yayan Sembol Kuklasına bakarken yüzünde bir mest olma ifadesi vardı. Sembol Kuklaya döktüğü Zihinsel Enerji yavaş yavaş bir mühür şeklini alıyordu. Mühür oluştuğunda sembol kuklanın kontrolünü tamamen ele alabilecekti. O zaman da Korkunç Kukla Ekolündeki pozisyonu bile yükselecekti.

Bu manzarayı düşündüğünce kıdemlinin yüzündeki gülümseme büyüdü. Birkaç dakika boyunca gülümsedi. Sonunda tüketimi zirveye ulaştı ve bir Zihinsel Enerji mührü Sembol Kuklanın alnında yavaşça belirdi.

“Haha!”

Bu manzaraya bakarken kıdemli kendini tutamadı ve kafasını kaldırıp yüksek sesle kahkaha atmaya başladı.

“Swish!”

O anda görünmez bir alev karanlığı delip geçti ve bir yıldırım gibi kıdemlinin göğsüne çarptı. Zihinsel Enerji alevinin korkutucu yanma etkisi, Korkunç Kukla Ekolü’nün Niwan Sarayı’nın karışmasına sebep oldu.

“Kim?!”

Zihinsel Enerji isyan etti ve kıdemli bir anlığını bedeninin kontrolünü kaybetti. Bir Sembol Ustası olarak ağırlıklı olarak Zihinsel Enerjisini geliştirmişti. Bu yüzden gücüyle Zihinsel Enerji isyanı son derece dayanılmaz bir aşamaya ulaşmıştı ve bedenini stabilize etmesi çok zor olmuştu.

Neyse ki bu ihtiyar adam oldukça tecrübeliydi. Zihinsel Enerjisinin kontorlünü kaybetse bile zihni, kendini korumak için üst sınıf Sembol Kuklayı kontrol etme niyetiyle rahatsız edilmişti.

Ama bu düşünce aklına gelir gelmez sırtında bir soğukluk hissetti. Keskin bir Antik Teber boynuna baskı yapıyordu ve bir ses, bir hayalet gibi arkasından süzülmüştü.

“Hangimizin daha hızlı olduğunu görelim mi: Sembol Kuklasını hareket ettiren sen mi; yoksa boğazını kesen ben mi?”