Çevirmen: heisennibal

Sık ormanda Lin Dong’un bedeni atletik bir leopar gibiydi; ayağını bastığı yerde yapraklar titremiyordu bile.

“Growl!”

Figürü ileri atılırken yakınlarında aniden bir kaplan kükremesi yankılandı ve başka bir figür ağaçların arasından ortaya çıkıp diğer figürün önünde durdu.

“Küçük Alev!” Küçük Alev’in güvende olduğunu görünce Lin Dong rahatça bir iç çekti. Ama şu an geyik yapmanın sırası değildi. Kaplanın sırtına atladı. Sonra Küçük Alev, şimşek kanatları ortaya çıkmadan önce derin bir kükreme salıverdi ve şimşek hızıyla derin dağlara doğru uçtu.

Bugünün meselelerinin sonuçlarının nasıl olacağını Lin Dong çok iyi biliyordu. Bu yüzden şu an ilk işi dağların arasında saklanmak için güvenli bir yer bulup Niwan Sarayındaki kaotik Zihinsel Enerjiyi iyileştirmekti.

Muhtemelen karşılaşacağı insan avıyla ilgili olarak, kendini iyileştirmek en iyisi olacaktı. Ayrıca, bu sıra dağlar son derece genişti ve Korkunç Kukla Ekolü ne kadar etkileyici olursa olsun, Lin Dong’u burada bulmaları hiç kolay olmazdı.  

Dahası, en üst seviyedeki gücünü tekrar kazanınca Büyük Toprakların Kadim Tableti’nin mührünün zayıflama zamanı da gelmiş olacaktı. Bu boğucu insan trafiğinde Korkunç Kukla Ekolü gibi güçlü bir tarikat bile bu kalabalığın arasında onu fark edemezdi. Bu yüzden Lin Dong bu avantajı Büyük Toprakların Kadim Tableti’ne girerken kullanabilirdi.

Aklında bu düşüncelerle Lin Dong yavaşça sakinleşmeye başladı. Önce, Küçük Alev’in yarım gün boyunca kuzeybatıya doğru gitme hızından yararlandı; derin bir dağın ortasında ulaştığında giderek hızını düşürdü. Sonra bir vadiye yavaşça indi.

Vadinin içinde bir şelale vardı ve şelalenin döküldüğü yerde de sulu bir sis ortaya çıkıyordu…

Lin Dong, gölün ortasındaki birkaç metre uzunluğundaki taşa ustalıkla inerek üstüne oturdu. Niwan sarayındaki Zihinsel Enerjinin gittikçe kaotikleşmeye başladığını hissediyordu. Bu yüzden eğer onu bir an önce iyileştirmezse, gelecekte ona problem yaratabilirdi.

“Küçük Alev, Küçük Sansar, beni koruyun!”

Lin Dong yanında duran sansara ve kaplana komut verdikten sonra gözlerini kapattı. Bilinci hemen Niwan sarayına girdi. Şimdi, grimsi Zihinsel Enerji etrafta dolanırken Niwan sarayının içi gerçekten çok kaotikti. Eğer dört Kader Ruh Sembolü tarafından bastırılmazsa bu Zihinsel Enerji, Niwan sarayından zorla fışkıracaktı.

“Pfft, alanıma girdikten sonra öfke nöbeti saçamazsın!”

Niwan sarayındaki grimsi Zihinsel Enerjiye bakarken Lin Dong kıkırdadı. Daha önce onunla ilgilenme fırsatı bulamamıştı ama şimdi özgürdü ve onunla ilgilenmek Lin Dong için çocuk oyuncağı olacaktı.

Bir düşüncesiyle görkemli bir parlama dört Kader Ruh Sembolü’nden yayılmaya başladı. Bu parlak ışıklar fışkırdıkça grimsi Zihinsel Enerji üstünde parlıyordu.

“Buzz buzz!”

Bu grimsi Zihinsel Enerjinin üstünde parlak ışıklar yansıdığında bir titreme sesi yayıldı. Sonra, grimsi bir kalıntının izleri içinden yavaşça sızmaya başladı.

Hua Zong’un Zihinsel Enerjisi çok güçlü ve asiydi. Birçok insanın Zihinsel Enerjisini emip iyileştirmekte başarısız olduğu için böyleydi. Bu nedenle eğer biri Zihinsel Enerjisini yutarsa gelişim köklerine zarar verme olasılığı çok yüksekti.

Zaman geçtikçe grimsi kalıntıların izleri sürekli akmaya devam ediyordu. Sonra Zihinsel Enerjinin rengi gittikçe değişmeye başladı. Koyu grimsi hafif renk, yerini daha huzurlu ve dürüst bir renge bırakırken yavaşça süzülüp gitmeye başladı.

Lin Dong’un Kader Ruh Sembolleri, Zihinsel Enerjinin içindeki katışıklığı çözmede çok etkiliydi. Bu yüzden yaklaşık iki saatte Niwan sarayındaki Zihinsel Enerji akışını tamamen saflaştırmıştı.

“Kader Ruh Sembolleri, soğurun!”

Son grimsi kalıntının izi de silindiğinde Lin Dong rahatlamış gibi derin bir nefes aldı. Sonra zihninde bir düşüncesiyle fört Kader Ruh Sembolü kıvrılmaya başladı ve Kader Girdaplarına dönüştü. Bunu takiben, Zihinsel Enerji akışlarında sürekli emildikçe, çekiş gücü izleri hemen ortaya çıktı.

Zihinsel Enerji akışları Kader Girdapları tarafından emilirken Lin Dong Zihinsel Enerjisinin gittikçe büyüdüğünü hissediyordu. Bu hızda Lin Dong beşinci Kader Ruh Sembolünü de geliştirebilir ve Ruh Sembolü Ustası olabilirdi!

Hava gittikçe kararırken kibar bir ay ışığı gölün üstüne yansıyordu. Gerçekten güzel bir manzaraydı.

Küçük sansar Lin Dong’un kafasının üstünde süzülüyordu. Küçük Alev de tam sadık bir koruma gibi Lin Dong’un yanında durup çevreyi gözetliyordu. Gözlerinden herhangi bir hareketin kaçması çok da olası değildi.

“Huff…”

Lin Dong derin bir nefes alarak gözlerini açana kadar bu sessizlik bir süre devam etti. Kader Sembolleri, Hua Zong’un saflaştırılmış enerjisini absorbe ederken oto-pilota alınmışlardı. Ruh Sembolü Ustası’na ilerleyip ilerleyemeyeceği ise absorbe edilme bittikten sonra kaderine bağlı olarak belli olacaktı.

“Çocuk, belli ki bu seferki kazancın çok fazla,” dedi Küçük Sansar Lin Dong’un gözlerini açtığını görünce yanına gelerek. Lin Dong’un Zihinsel Enerjisinin önemli derecede büyüdüğünü açıkça hissedebiliyordu.

Lin Dong gülümsedi. Bir düşüncesiyle gölün üstü hafifçe dalgalanmaya başladı. Sonra, sudan oluşan dev bir el, uçarak gölün kenarındaki rastgele bir kayayı un ufak etti. Şimdi, eğer Ruh Sembolü Ustasına ilerleyebilirse ne kadar güçlü olacağını görebiliyordu.

“Eğer yanılmıyorsam, o çocuğun babası ileri Qi Yaratıcı kademeli…” dedi Küçük Sansar.

Lin Dong, sudan oluşan devasa eli aniden yok etti ve kafasını salladı. Bütün tekniklerini kullandıktan sonra başlangıç Qi Yaratıcı kademeli birinden ancak kaçabilmişti. Ama, ileri Qi Yaratıcı kademeli bir geliştiriciyle yüzleşme konusunda kendine o kadar da güvenmiyordu. Sonuçta, iki kademe arasında bir seviye olsa da aralarındaki fark devasaydı.

Dahası, Lin Dong eğer şimdi ileri Qi Yaratıcı kademeli bir geliştiriciyle savaşırsa yenileceğinin oldukça farkındaydı.

“Huff…”

Lin Dong derin bir nefes alıp verdi; gözleri buz gibi soğuktu. Avcunu çevirdi ve avcunda iki farklı renkte Yaşam İksiri Meyveleri belirdi. Sonra, kuvvetli enerji dalgaları yayılmaya ve gölde dalgalanmalar oluşmaya başladı.

Bu iki iksir meyvesi, Kadim Ejderha Maymunu’ndan çaldığı Bin Yaratık Meyvesi ve açık artırmadan kazandığı Yıldızlı Yan Meyvesi’ydi. Şa an başlangıç Form Yaratıcı kademedeydi. Eğer Bin Yaratık Meyvesi’ni başarılı bir şekilde iyileştirebilirse ileri Form Yaratıcı kademeye bir atılım gerçekleştirebilirdi. Daha da önemlisi: bu Bin Yaratık Meyvesi, kişinin vücuduna mükemmel uyum sağlama özelliğine sahipti. Bu yüzden Lin Dong, Yeşim Fırtına Vücut’ta uzmanlaşmak için kullanabilirdi. O zaman yetenekleri tamamen başka bir seviyeye ulaşırdı!

Şimdi, Lin Dong ileri Qi Yaratıcı Kademeli bir geliştiriciyle savaşamazdı. Ama, şu anki hilelerine ek olarak Ruh Sembolü Ustası’na ve ileri Form Yaratıcı kademeye bir atılım yapıp Yeşim Fırtına Vücut’ta uzmanlaşırsa, ileri Qi Yaratıcı kademeli bir geliştirici bile onun için küçük bir tehditten başka bir şey olmazdı.

“Heh, çocuk. Kumar oynamayı mı planlıyorsun?” Lin Dong’un Bin Yaratık Meyvesini eline aldığını görünce Küçük Sansar kıkırdadı.

“Belayı uyandırmak istemiyorum. Ama eğer ısrarcı olurlarsa beni acımasız olmakla suçlayamazsın!” Lin Dong gülümsedi. Uzağa kaçmış olsa bile fark edilebilir birkaç şeyle işaretlenmiş gibi hissediyordu. Bu yüzden onlardan kaçmak uzun süreli düşününce iyi bir karar olmazdı.

Onlardan kaçamadığı için de yapabileceği tek şey yeteneklerini hızlıca geliştirmekti. Sonra, Hua Zong’un babası oğlunun intikamını almaya geldiğinde onunla savaşacak güce sahip olmalı ve ondan korkmamalıydı.

“Bu Bin Yaratık Meyvesi birçok Şeytani Yaratığın öz kanından yapıldı bu yüzden son derece vahşidir. Etkisini azaltmak için Yıldızlı Yang Meyvesini kullansan bile risk hala çok yüksek. Kararında emin misin?” Küçük sansar uyardı.

“Sadece beni güvende tut!”

Lin Dong gülümsedi. Daha fazla oyalanmadan kafasını eğdi ve korkutcu enerji titreşimleri yayan iki iksir meyvesine baktı. Sonra derin bir nefes aldı ve iki meyveyi aniden ağzına tıktı.

“Boom!”

O iki iksir meyvesi ağzına girdiğinde tıpkı gelgit fırtınası gibi Lin Dong’un her sınırına doğru muazzam ve dehşet verici bir enerji dalgası fışkırmadan hızla dağıldı.

“Boom boom!”

Lin Dong’un vücudundan kaçan enerjinin parçaları bile direkt olarak gölün içinde devasa bir su sütunu oluşturmuştu…

Sulu bir sis ufukları doldururken Küçük Sansar, cildi kan kırmızı bir renk alan Lin Dong’a bakmaya başladı; ifadesi ciddileşmişti. Bin Yaratık Meyvesi, Kadim Ejderha Maymunu gibi Şeytani Yaratıklar tarafından tüketilmeliydi. Lin Dong’un bedeni çok kuvvetli olsa da bu meyveyi iyileştirmesi hala çok tehlikeliydi.

“Çocuk, ister bir yılan ol, istersen bir ejderha; bu şu an tamamen sana bağlı…”

Lin Dong, eğitiminin önemli bir noktasındayken Ulu Kukla Şehrinde atmosfer gittikçe yoğunlaşıyordu. Herkes toplanan Korkunç Kukla Ekolü’nün seçkin geliştiricilerine bakarken birçok insan niyetlerinden haberdar değildi. Ama herkes birinin başına kötü şeyler geleceğini biliyordu…

Büyük Harabe Eyaletinde, bu iğrenç Korkunç Kukla Ekolü’nü tahrik etmek son derece aptalca bir hareketti!