Çevirmen: heisennibal

#

Alandan korkunç bir aura fışkırmıştı ve çevreleyen havanın görünürde katılaşmasına sebep olmuştu. Ama Leopar Timsah Kral’ının yönelttiği yok edici güç biraz bile azalmamıştı. Zalim ve korkunç bir ifade, kırmızı göz bebeklerinde parlamıştı.  

“Boom boom!” 

Yer sallanmış ve herkesin sersemlikten kurtulmasını sağlamıştı. Korkunç Leopar Timsah Kral’a bakarken herkesin kalbi hızlanmıştı.  

Teberini bir eliyle tutuyordu, diğer boş kalan elini de yumruk yaptı, yeşil-bronz renk kolunu kıyafetinin altından sarıyor; güçlü ve soğuk bir aura vücudundan yayılıyordu. 

Lin Dong sakindi ve gözlerinde büyüyen yaratığa bakmaya başladı. Bir hava güllesi, seriler halinde kulakları sağır eden bir sesle ona doğru geliyordu. Vücudundan birkaç metre uzaklıktayken gülleler havada patlıyordu. Görünüşe bakılırsa Lin Dong'u koruyan görünmez bir bariyer vardı.  

“Roar!” 

Ona ulaştığında Leopar Timsah Kral’ının gözleri kıpkırmızıydı. Lin Dong'un görünmez bariyeri ona en ufak bir etki etmemişti. Bariyeri direkt olarak parçalamış gibiydi. Lin Dong, ona doğru esen güçlü bir rüzgârı hissediyordu.  

Leopar Timsah Kral’ın bu güçlü saldırısı karşısında Lin Dong bir adım bile geri çekilmemişti. Hatta ileri bir adım attı. Ama şaşırtıcı gerçek, kendini savunmak için uzun teberi kullanmak yerine korkunç yumruğunu kullanmıştı.  

“Bang!” 

Yumruk, derin bir sesle patladı. Yumruğunda bronz ve altın ışıltılar hafifçe görünüyordu.  

“Düşününce, Leopar Timsah Kral’ı gerçekten kuvvetli bir yumrukla karşılıyor!” 

Bu manzarayı görünce Kartal Savaş Dojo üyelerinin her biri şok olmuştu. Sonuçta Jiang Lei kadar güçlü olanlar bile, Leopar Timsah Kral’a karşı koymak için gücünün bir kısmını palasından alıyordu. Bu yüzden bu yaratıklara karşı tanrı gücü bahşedilmiş kişilerin bile yumruğunu kullanması aşırı aptalca bir karardı.  

Lin Dong sayısız şaşkın ifadeyi yok saydı. Aynı anda, bütün bir koluna koyu yeşil bir renk yayılmıştı ve gücün ilerlediğini hissedebiliyordu.  

“Clang!” 

Bir anda, bronz yumruğu Leopar Timsah Kral’ının kalın bir deriyle korunan kafasına sertçe indi. Bir anlığına zaman durmuş gibiydi ve çıplak gözle bile görülen kuvvetli bir şok dalgası birleşim noktasından yayılmaya başladı.  

“Bang!” 

Yerdeki toprak, çamur ejderhaları gibi havaya zıplayıp havada patladılar ve yere indikleri an paramparça oldular.  

“Bang!” 

Çamur havaya kalkıp tekrar yere inerken kalabalığın kulaklarına öfkeli bir kükreme doldu. Bakmak için döndüklerinde şaşkınlıktan gözbebekleri büyüdü.  

Çamurun düştüğü yerde, Leopar Timsah Kral, herkesin beklediği gibi Lin Dong'u geriye savurmamıştı. Aksine o geriye savrulmuş ve yerde dört derin iz bırakmıştı. 

“Leopar Timsah Kral’ı gerçekten de bir yumrukla geri savurdu!” 

Kartal Savaş Dojo’nun her bir üyesi, nerdeyse sadece iki adım gerilemiş olan Lin Dong'a bakarken yutkundular. Böylesine bir gün... bu herif gerçekten bir insan mıydı?  

Lin Dong'un arkasında duran Jiang Xue de bu manzara karşısında suskundu. Ünlü Leopar Timsah Kral’ı tek bir yumrukta geri savurmak... Jiang Lei bile bunu başaramazdı.  

“Git ve küçük Yinyin'i ve geri kalanını kontrol et. Bu yaratığı bana bırak.” dedi Lin Dong bileklerini ovalarken gördüğü manzaradan dolayı kafası karışmış olan Jiang Xue'ye bakmadan.  

“Sen... Lütfen dikkatli ol.” Dedi Jiang Xue. Sonunda küçük, kırmızı ağzını açmıştı. Şimdi anlıyordu yük olacağını sandığı genç adamın ne kadar kuvvetli olduğunu.  

Lin Dong, kıkırdadı ve yüzünü önünde duran Leopar Timsah Kral’a çevirdi. Bu yaratık gerçekten çok güçlüydü.  

“Growl!” 

Bir yumrukla geri savrulan Leopar Timsah Kral, ona zalimce bakmaya başladı. Aniden bütün vücudunda açık kırmızı bir parıltı belirdi. Bu parıltı sağ olsun, vücudundaki bazı sivri uçlu şeyler gerçek birer ölümcül silaha dönüşmeye başlamıştı.  

Şu anki Leopar Timsah Kral gerçek bir ölüm makinesiydi! 

Sivri uçlu şeyler genişledikten sonra, Lin Dong'a doğru öfkeyle ilerlerken ıslık gibi bir ses çıkarıyordu. Zulmedici bir aura hissettiğinde burnuna kan kokusu gelmişti.  

Yeniden kendisine doğru gelen Leopar Timsah Kral’a bakarken Lin Dong homurdandı. Ayak ucu zemine bastı ve vücudu iler atıldı. Havada elindeki antik teberiyle dans ediyor ve kuvvetli Yuan Gücü şok dalgaları yayıyordu.  

“Clang! Clang!” 

Antik teberinden fark edilebilir altın bir parlama yayılırken Leopar Timsah Kral’ın çelik gibi vücuduna sertçe çarpan kuvvetli teber gölgelerine dönüşüyordu ve kıvılcımların etrafa yayılmasına sebep oluyordu.  

“Humph!” 

Leopar Timsah Kral’ın vücudu çok sertti. Bu yüzden birçok sıradan Form Yaratıcı kademeli geliştirici onun savunmasını geçemezdi. Ama bu, Antik İlahi Pullu Teber’e sahip olan Lin Dong için farklıydı. Orta seviyeli Ruh Hazinesinin gücüyle, güçlü teber gölgeleri Leopar Timsah Kral’ın kalın teninde yarım inç derinliğinde delikler açıyor, hatta koyu kırmızı kanının akmasına bile sebep oluyorlardı.  

“Balık pullu teber!” 

Uğursuz dev bir balık, beraberinde birçok kuvvetli teber gölgesiyle birlikte şiddetle ileri atıldı ve Leopar Timsah Kral’ın vücuduna sertçe çarptılar. Aniden vücudunda bulunan yaraların sayısı arttı. Jiang Xue'ye ve diğerlerine göre yenilmez olan bu Şeytani yaratık, şimdi Lin Dong'un ellerinde acınası görünüyordu.  

“Growl!” 

Lin Dong tarafından yenilgiye uğrayınca Leopar Timsah Kral’ın gururu tamamen yok olmuştu. Vücudu koyu kırmızı bir parlama yayarken şiddetle sallanmaya başlamıştı ve yüzlerce kıvılcım fışkırıyordu. Ortaya çıkan gücü yine de son derece müthişti ve alt seviye bir Ruh Hazinesiyle bile eşleşebilirdi. Leopar Timsah Kral umutsuzca onunla savaşmaya başlamıştı.  

“Baskılayıcı Altın Platform Sihirli Avuç!” 

Ama Lin Dong, yaratığın bu saldırısı karşısında içten içe kıkırdamıştı. Havada altın bir platform oluştuğunda yere inmeden önce elini uzattı ve düzinelerce sivri uçlu çubuğu parçalara ayırdı. Sonra, bir damla güç bile kullanmadan Leopar Timsah Kral’ın vücuduna bir dağ gibi çarptı. 

Boom boom boom! 

Kalabalığın şaşkın bakışları altında altın platform bir patlama sesiyle indi. Korkunç gücü Leopar Timsah Kral’ın devasa vücudunun yarısına kadar çamura batmasına sebep oldu. Bu güçlü saldırı karşısında yaratığın sağlam derisinde çatlaklar oluşmaya ve o çatlaklardan da kan akmaya başladı.  

“Roar! Roar!” 

Leopar Timsah Kralı, çılgınca mücadele ettiği ve kükrediği için, bu darbeye biraz şaşırmıştı.  

Leopar Timsah Kral’ın kükremesinin diğer Şeytani yaratıklar için uyarıcı bir etkisi vardı. Delice ileri atladıkları için saldırıları giderek kısır bir hale gelmişti. Bu da Kartal Savaş Dojo üyelerinin üstündeki baskıyı arttırdı. Aslında, Jiang Xue ve diğerleri bile mücadeleye yeniden katılmak ve savunma oluşumu oluşturmak zorunda kaldılar.  

“Küçük Alev!” diye bağırdı Lin Dong durumu görünce.  

“Growl!” 

Lin Dong'un komutunu duyduğunda küçük Yinyin'in kucağında duran Küçük Alev aniden gözlerini açtı ve küçük Yinyin'in kucağından hızla kaçtı. Bir yıldırım parıltısı yayıldı; ve Jiang Xue ve kalanının şaşkın bakışlar altında Küçük Alev savaş formuna dönüştü. Yüksek sesli bir kükremeyle Şeytani Yaratıkların üstüne atıldı. Piton kuyruğunda yıldırım parladı, bir grup koyunun arasındaki kaplan gibi Şeytani Yaratıkları durdurdu.  

Jiang Xue ve diğerleri uslu bir kedi yavrusuna benzeyen ama şimdi korkunç bir yaratığa dönüşmüştü. İfadeleri inanılmaz tuhaflaşmıştı.  

Lin Dong'un bu kadar güçlü olmalarını asla beklemezlerken evcil hayvanı da korkunç bir yaratıktı. 

“Boyun eğeceksin!” 

Yuan Gücünden oluşturulan altın bir platform olarak parıldayan altın bir ışık, Leopard Timsah Kralını sürekli olarak korkunç bir güçle avladı ve umutsuzca kaçmasına, son derece acınası bir manzaraya neden oldu. 

“Roar!” 

Bu kadar güçlü bir saldırıya karşı Leopar Timsah Kral daha fazla direnemedi. Önce kızgın ve çaresiz bir kükreme çıkarttı ve sonra öldü.  

Şeytani Yaratık liderin ölmesi, diğer şeytani yaratıklar için moralsizlik kaynağıydı ve geri çekildiler. Kısa birkaç dakika içinde bütün şeytani yaratıklar geri çekilmişti ve Jiang Lei'yle savaşan diğer Leopar Timsah Kral da kaçtı ve arkasında bir ceset yığını bıraktı.  

Şeytani canavarlar dağıldıktan sonra, basınç anında dağıldı ve Kartal Saavaş Dojo üyelerinin birçoğu yere yığıldı. Bu yoğun savaş, enerjilerinin büyük bir kısmını almıştı.  

Hepsinin gözleri havadan yavaş yavaş süzülen genç adama dönmüştü. Hararetli bir bakış hepsinin gözlerini kaplamıştı. Bu umutsuz durum, Lin Dong tarafından kolayca çözülmüştü ve Leopar Timsah Kral hamur olana kadar dövülmüştü.  

Daha önceki zararsız görünüşünün aksine, onun şimdiki savaş tanrısı görünümü onu tamamen farklı bir birey gibi gösteriyordu.  

 “Lin Dong kardeşim, bravo!” 

Jiang Lei palasını elinde tutuyordu ve Lin Dong'a bakmaya başladı. Şimdi biliyordu ki onun gücü kendi gücünü aşıyordu. Leopar Timsah Kral'a karşı savaşıyorken diğer Leopar Timsah Kral’ın da korkup kaçmasına sebep olmuştu. Bu ikisi arasındaki farkı gösteriyordu.  

“Ne kadar minnettar olduğumuzu şu an anlatamam. Bu sefer Kartal Savaş Dojo’muz sana borçlu. Gelecekte bunu mutlaka ödeyeceğiz!” 

Jiang Lei'nin ciddi ifadesine bakarken Lin Dong sadece gülümsedi ve kafasını salladı. Gerçekten gerekli bir durum olmadıkça Lin Dong gerçek gücünü göstermek istememişti. Sonuçta, bütün kartları açık oynamamak hep daha güvenliydi.  

“Teşekkürler.” Burnuna hoş bir koku geldi. Lin Dong, güzel ve ince bir figür gördüğü için başını eğdi ve Jiang Xue'nin yumuşak sesi yavaşça kulaklarına süzüldü.