Çevirmen: heisennibal

#

Bin Altın birliği karargâhının dışındaki alışılagelmiş telaşlı atmosfer yerini gergin bir havaya bırakmıştı. Kalabalık, tehditkâr bir ordu etrafını sarmıştı. Aynı şekilde karargâhın içinde de çok sayıda askerin olduğu bir birlik vardı. Bu büyüklükteki bir olay, insanların istemeden dudaklarını yalamasına neden oldu. Ne de olsa, Bin Altın birliği ve Kan Kurdu Çetesi iktidara geldiğinden beri birbirlerini kısıtladılar. Dolayısıyla, bu çapta bir kavga çok nadir oldu

Yakınlarda, büyük bir kalabalık olayı izlemek için etrafta dolşıyordu. Birçok kişi, Yan şehrinin en iyi gruplarından ikisi arasındaki son mücadeleye son derece ilgi duyuyordu. Sonuçta, bu savaşın yan City'deki gagalama düzenini sıfırlayacağını anladılar.

Kan Kurdu Çetesi kötü bir gruptu. Bin Altın birliğini mağlup etselerdi, onları asla sağ bırakmazlardı. Dahası, eğer mağlup ederlerse Kan Kurdu çetesinin itibarı hızla artardı.

“Bin Altın birliği bu sefer düzgün bir hesap yapamadı. Aslında, şehirden diğer grupları çıkarmanın yeterli olacağını düşündüler. Ama, rakiplerinin Siyah Piton Dağının iki ele başıyla anlaşmalarını beklemiyorlardı. Bu ikisi bütün mükemmel Yuan Dan kademeli geliştiricilerin arkasında.”

“Evet, Yan şehrinden gelen bu iki herif de pısırık. İlk başta Kan Kurdu çetesinin daha zayıf olduğunu düşündüler ve yardım etmeyi kabul ettiler. Ama şimdi Kan Kurdu çetesi destek buldu ve şimdi hepsi tarafsız oldular. Bu Bin Altın birliğinin ‘güya' müttefikleri gerçekten güvenilmezler."

“Tamamen onları suçlayamazsın. Aslında, onlara yardımcı olması için iki mükemmel Yuan Dan kademeli çalıştırıcıyı davet ettiler. Hatta bu iki adamı işe almak için neredeyse tüm rezervlerini tükettikleri söyleniyor.”

“Bin Altın birliğini yenebildikleri sürece, tüm bu kayıpları telafi edebilirler.. Heh heh, Yue Shan gerçekten kurnaz, savaşta her şeyin mübah olduğunu biliyor.”

“……”

Sessiz fısıltılar daha da yayılırken büyük bir kalabalık Bin Altın birliğinin etrafını çevirmişti.

Bu fısıltılar yayılırken, Bin Altın birliğinin etrafını çevreleyen birliklerin başında atlı 3 adam vardı. Biri Yue Shan'dı ve diğerleri siyah giyinmiş, birbirlerine benzeyen iki adamdı. Buradan bakınca birbirleriyle bir kan bağı varmış gibi görünüyordu.

Şimdi, iki tanesi Bin Altın birliğinin karargâhına bakarken gülümsüyordu ve gözlerinde kapatamadıkları bir hırs vardı. Sonuçta bu adamlar sadece yenmesi zor insanlar değillerdi aynı zamanda aşırı zenginlerdi.

Siyah Piton dağından gelen iki adamın isimleri Han Zong ve Han Sheng'ti. Yan Şehrinde elit kesimde sayılırlardı. Bu yüzden kendi topraklarından geçen bir tüccar onlara vergisini verirdi. Aslında kendi ünleri Yan şehrindeki bu üç gruba karşı düşmemişti. Belki de kısır yöntemleri yüzünden düşmüştü.

“Ahaha, endişelenme. Bin Altın birliğini bu sefer hayatta kalamaz. Bu sefer her şeyin yüzde sekseni bizim olacak!” ifadelerini gördüğünde Yue Shan gönülsüzce kahkaha attı.

Konuştukça, Yue Shan'ın gözlerinde hain bir parıltı parlıyordu. Daha öncesinde Kan Kurdu çetesi, Bin Altın birliği tarafından zorbalığa uğruyordu ve Kan Kurdu çetesinin bölgesi gittikçe küçülüyordu. Neyse ki, Yan şehrinin çevresindeki yeraltı gruplarıyla bağlantılar kurmuştu. Ve bu yüzden bu iki adamla bağlantı kurmak için neredeyse bütün kaynaklarını kullanmıştı. Ve onlara Bin Altın birliğinin varlığının yüzde seksenini vermeyi bile kabul etmişti. Genel olarak bu son derece cazip bir anlaşma olmuştu.

Tabi ki bu tedbirin alınmasındaki sebep Bin Altın birliği'ydi. Yue Shan bütün kaçış yollarını yakmıştı.

“Xia Wanjin, benim Kan Kurdu çetemin soyunu kurutmak istediğin için önce seni yol edeceğim!” Yue Shan tehditkâr bir şekilde Bin Altın birliğinin karargâhına baktı. Bugün, kendine inanılmaz güveniyordu. Üç mükemmel Yuan Dan kademeli geliştirici. Bütün bir Yan şehrinde onlara meydan okuyacak kimse yoktu.

“Bin Altın birliği’ni yok ettikten sonra Lin ailesinin soyunu kurutacağım. Bu çocuk hep benim meselelerime bulaştı. Onu affetmeyeceğim!” Mükemmel pususunun Lin Dong tarafından bozulduğunu hatırlayınca Yue Shan çileden çıkmıştı.

“Komutanım, bütün birlikler hazır. Ama, Lin ailesinin çok sayıda yardımcı gönderdiği rapor edildi.”

“Sıradan bir Lin ailesi onlara asistanlık etmeye cüret etmiş demek. Yürek yemiş olmalılar. Liu Chong, bir grup adam getirdi ve durdurdu. Merhametli olmaya gerek yok, hepsini öldür gitsin!” Yue Shan aniden döndü ve ileri Yuan Dan kademeli astlarına bakıp komutu verdi.

Evet!

Bu sözleri duyduktan sonra, o uzun boylu ve sağlam adam anında kötü niyetle sırıttı. Elini sallayınca küçük bir askeri birliğe komut verdi ve hemen ayrıldı.

“Öldürün! Bugün Bin Altın birliğinin soyunu kurutacağız!”

Bu küçük Birliği gönderdikten sonra, Yue Shan'ın dikkati bir kez daha Bin Altın birliğine döndü. Kötü niyetli bir gülümseme ile aniden elini kaldırdı ve şiddetle salladı. Cani niyet dolu son derece güçlü bir kükreme zeminde gergin bir hava yaratmıştı.

“Boom!”

Yue Shan'ın bağırışından sonra Bloof Wolf çetesinin birliği tsunami gibi ileri atıldı. Onlar Bin Altın birliğinin karargâhına kızgın bir şekilde giderken savaş çığlıkları yankılanıyordu.

Başlayan şiddetli savaşa bakarken, çevredekilerin yüz ifadeleri değişmeye başladı. Bu Kan Kurdu çetesi gerçekten vahşiydi.

Bununla birlikte, Bloood Wolf çetesinin saldırısı son derece şiddetli olsa da Bin Altın birliğinin direnişi eşit derecede zorluydu ve Kan Kurdu çetesi birliklerini tek bir metre bile vermeden zorla tutmayı başardılar.

“İkiniz, bin Altın Derneği hala oldukça yetenekli gibi görünüyor. Korkarım daha sonra yardımınıza ihtiyacım olabilir." Dedi Han kardeşlere kaşlarını çatarak Bin Altın birliğinin savunmasını gördüğünde.

"Haha, sorun değil. Paranızı kabul ettiğimizden, sorunlarınızdan kurtulacağız. Dahası, Yue Shan ve bizim çok yolumuz var. Doğal olarak, size yardımcı olacağız!" Sözlerini duyduklarında, Han ikilisi güldü.

Yue Shan da gülümsüyordu. Ancak, dişlerini gıcırdatıyordu. Bu kez ikisini davet etmeyi başarmış olsa da, itibarlarının iddia ettiği kadar onursuzlardı. Yardım etmeyi tanıdık oldukları için değil parası için kabul etmişlerdi. Yine de bu noktada, Yue Shan itiraz etmeye cesaret edemedi ve sadece dişlerini sessizleştirdi ve kalbinin içindeki öfkeyi yuttu.

“Bin Altın birliğiyle işim bittikten sonra sıra sana gelecek!”

Aşağılık olsalar bile, ödemeyi kabul ettikten sonra sözü tutmanın önemini biliyorlardı. Ayrıca, Yue Shan onlara Bin Altın birliğinden zenginlikler vaat etmişti. Bu nedenle, şimdi gevşemek anlamsızdı.

Bu nedenle, Yue Shan ile anlaştıktan sonra, ikisi ellerini salladı. Hemen, yüzlerce figür onları takip etti. Bu adamların hepsi sırtlarında büyük kılıç taşıyordu ve son derece acımasız görünüyordu. Bu adamların sıradan olmadığı söylenebilirdi.

“Kardeşlerim! Bıçaklarınızı bileyin ve işinizi yapın! Bu tek bir iş on yıllık çalışmaya bedel!” Han Zong kıkırdadı ve yolu açtı. Mükemmel Yuan Dan kademeli geliştiricinin zorlu aurasını serbest bırakırken birkaç metre genişliğindeki bir bıçak gölgesi bir rüzgar gürültüsüyle patladı ve Bin Altın birliğinin karargâhının girişine çok sertçe çarptı.

“Boom!”

Bıçağın gölgesi ana kapıya çarpmak üzereyken başka güçlü bir saldırı daha Bin Altın birliğinden çıktı ve Kan Kurdu çetesinin saldırısına başarıyla karşı koydu.

Bir figür çıkıp Han ikilisine bakarken güçlü bir rüzgar esmeye başladı. “Bu iki elebaşın benim Bin Altın birliğimle çözemedikleri bir şeyleri var geçmişten gelen. Neden hepimizi bu kötü duruma sokuyorsunuz?”

“Heh, çok zengin olduğunuz için Bin Altın birliğini suçla. Biz kardeşler kıskancız ve onu almak istiyoruz!” Han Zong tuhaf kahkahasını serbest bıraktı. Yanında duran Han Sheng'e işaret gönderiyordu. İkisi de aynı anda ileri atıldı. Biri sağdan biri soldan Xia Wanjin'in etrafını sardı. Hareketlerine bakılırsa Xia Wanjin'i öldürmek istiyorlardı.

Karargâhın içinde Xuansu'nun, Xia Zhilan'ın ve geri kalanının yüz ifadelerindeki değişimi görmüştü. Eğer Xia Wanjin'e bir şey olursa Bin Altın birliğinin morali gerçekten çökerdi.

“Boom Boom!”

Kuvvetli bir Yuan Gücü şok dalgası yayılırken üç figür havada çarpıştı. İki mükemmel Yuan Dan kademeli geliştiriciyle karşılaşınca Xia Wanjin'in pek bir avantajı kalmamıştı. Kendini en sonunda ezici bir sona tutunmaya çalışırken buldu.

Xia Wanjin'in sürüklendiğini görünce Yue Shan'ın yüzünde bir gülümseme belirdk. Sıradan bir Bin Altın birliğini üyesi bu güçlü baskıya nasıl karşı koyabilirdi?

“Acele et ve saldır. Bin Altın birliğinin savunmasını geç!” diye bağırdı Yue Shan Bin Altın birliğinin savunmasında bir açık görünce.

“Bang!”

Yue Shan kükredi ve ani bir kargaşa arkasından patlak verdi. Hemen, Kan Kurdu çetesinin birliklerinin bir kısmı geriye uçtu ve yere indi.

“Neler oluyor?” Bu ani gelişme Yue Shan'ı şok etmişti.

“Komutanım, Lin ailesi olaya dahil oldu!” dedi biri alelacele.

“Bu nasıl mümkün oluyor? Liu Chong'a ne oldu?” Bunları duyunca Yue Shan'ın ifadesi değişmişti. Oraya birçok yetenekli geliştirici göndermişti. Sıradan bir Lin ailesine karşı nasıl kaybedebilirlerdi?

“Er Liu öldürüldü!” dedi kederle.

Bu sözleri duyunca Yue Shan'ın kalbi neredeyse duracaktı. Lin ailesinde ileri Yuan Dan kademeli birini öldürebilecek kimse yoktu. Bunu sadece Lin Dong yapabilirdi vd o da Göksel Alev sıradağlarına gitmişti.

“Sakın bana...”

Yue Shan'ın bakışları karardı ve uzaktaki kalabalığa doğru kafasını çevirdi. O alanda Kan Kurdu çetesinin birlikleri inanılmaz bir hızda çarpışıyorlardı.

Kan Kurdu çetesinin birlikleri zarar görürken elinde uzun bir teber taşıyan bir figür yürüyordu. Her adımında yer kan kırmızı bir renge boyanıyordu.

“Lin Dong!”

Geleni gördüğünde Yuan Shan'ın yüzü resmen yeşile dönmüştü!