Dün geceki yaşananlardan sonra Ovour sakin bir şekilde yatağından kalktı fakat düne dair hatırladığı son şey yaşadığı o acı olmuştu ama buna rağmen şuan gayet sağlıklı olduğunu söyleyebilirdi.

Teno'nun baş ucundan geçerek pencereye ulaştı ve daha güneş yeni yeni yükselirken o vücudunu esnetmeye başladı.

"Vay be oldukça rahat bir şekilde esneye biliyorum." Dedi.

Ve ardından yorgana sarılıp uyuyan Teno'yu setçe dürterek uyandırdı. "Hadi kalk yeni gücümüzü test edelim." Demesinin ardından Teno'yla birlikte pencereden aşağı atladılar.

Fakat yere sağlam bir şekilde inen Ovour'un aksine hala uykulu olan Teno bira sarsıntılı bir iniş geçekleştirmişti ve bu konuda oldukça öfkeli olduğu yüzünün her halinden beli oluyordu.

Küçük kulübeden 2 kılıç çıkaran Ovour ise birini Teno'nun önüne atarak;

"Öfkeliysen hadi! Durma!! Saldır bana!!!"

Bu sözler savunma pozisyonuna geçmeden hemen önce yavaş bir şekilde ağzından dökülmüştü işte..

Ve sonrasında ise güneşin yarım yamalak aydınlattığı, soğuk rüzgar ile zifiri gölgelerin dans ettiği evin araka bahçesinde, dün geceki yağan taze karın tam üstünde bir çocuk tek eliyle sıkıca kavradığı kılıcıyla ilerliyordu.

Tam karşısında bu durumun her anından hoşnut olduğunu beli eden bir çocuk kendisine gelen kılıcı engellemek için kendi kılıcını öne sürdü.

"Cllannggg!!!"

2 kılıcın çarpışma sesi ortama dahil olurken çıkardıkları kıvılcımlar loş ortamda kendilerine bir yer ediniyorlardı.

Bahçede yaşanan arbededen haberleri olmayan Carol ile Lunel ise yatak odalarında uyumakta oldukları sırada belli belirsiz seslerden dolayı yavaşça uyanmaya başlamışlardı.

Ve daha fazla tahammül edemeyen Carol "Lunel bu seslerde nedir?" Diye sordu.

Lunel ise "Güneş doğana kadar daha tatlım." Diyerek yatakta dönmüştü.

Daha sonra Carol elini baş ucunda ki masada gezindirdi ve tam üzerinden geçtiği bir kristal parçası ortamı aydınlatmaya başladı, bu sayede arka bahçeye bakan pencereye kadar ilerleyip camdan dışarıyı gözledi.

İlk olarak belli belirsiz gölgeler gördükten sonra birden var olan bir kıvılcım görünce şaşırdı ama daha bitmemişti çünkü farklı noktalarda art arda sarı kıvılcımlar bahçede koşuşturuyor gibi görünüyordu.

Tabi bu kıvılcımlara neden olan kişileri düşündüğünde kendi kendine söylenmeden edemedi ve bir süre daha onları izledikten sonra sıcak yatağına geri döndü.

Güneş arka bahçeyi tamamen aydınlattığın da ise çamurun içinde yatan 2 çocuk vardı.

Bu 2 çocukta tamamen bitkin düşmüş bir şekilde gökyüzüne bakıyorlardı ama gözlerindeki o ifade henüz son bulmayacak bir arzuyla ışıldıyordu ve bunu gerçek kılmak için hazırdılar.

"Bazen daha fazlasını gerçekleştirebilecek bir yeteneğe sahipken neden senin sıkıcı bir köşkte görev aldığını bir çok kere düşündüm ama ondan bile çok düşündüğüm bir şey var. Eğer seninle tanışmasaydım kurabileceğim tek hayalin o köşkün çevresinde mi sınırlı kalacağıydı."

"Artık geçmişe takılmanın bir anlamı yok çünkü geçmişteki benim seçimleri şimdiki beni şekillendiremezdi. Aslında ben avcı olmak istiyordum ama ailem karşı çıkınca başka bir yol seçmek zorunda kaldım ve Antik Eserler Köşkünü seçtim şimdi ise bu yolun sonu nereye çıkacak onu düşünüyorum."

Ovour ile Teno'nun sohbetleri sürerken Carol ile Lunel ise çoktan sabah kahvaltısını hazır etmişlerdi.

"Tatlım çocukları çağırır mısın?"

"Pekala." Diye yanıtlayan Lunel bahçeye açılan sürgülü kapıyı açarak arka bahçeye çıktı.

"Ovour, Teno temizlenin ve kahvaltıya gelin." Dedikten sonra ise içeri girdi.

Onlar ise eve girmeden önce geceliklerini çıkarıp bir köşeye attıktan sonra el ve ayaklarını yıkayıp hızla banyoya yöneldiler, girdi çıktı sayılabilecek bir banyodan sonra ise temiz günlük kıyafetlerini giydikten sonra kahvaltıya indiler.

Ve kahvaltının hemen ardından günlük eğitimlerine başlamışlardı...

Ovour ile Teno'nun gelişim kaynaklarıyla eğitim yapmalarının üzerinden 2 haftaya yakın bir süre geçmişti.

Bu 2 haftaya yakın süreçte gelişim kaynaklarını düzenli kullanarak fiziksel gelişimlerini artırmakla kalmayıp, önceden günlük olarak 4 saate yakın bir süre doğa enerjisi çeke biliyorken şimdi ise sabah antrenmanlarının ardından 3 saat ve akşam antrenmanlarının ardından ise 3 saat daha doğa enerjisi çekerek toplamda 6 saat boyunca doğa enerjisi çekmiş oluyorlardı.

Ve bu gelişim kaynaklarını kullanmadan önceki hallerine kıyasla 2 kat daha fazlaydı.

Devam eden sürelerde ise tekrar avlara çıkmışlardı.

Av sırasında bazı yırtıcılara denk gelseler bile çoğu zaman kısa bir mücadele sonucu 2 taraftan biri pes ederek kaçıyordu ve kaçan taraf genellikle büyülü hayvanlar oluyordu.

Fakat bu sonuç Ovour ile Teno'yu memnun etmiyordu, ortada bir sonuç varken bir kazançları olmaması onları sinirlendiriyordu.

Sonra ki avlarda tecrübe kazanan ikili artık eve boş dönmüyordu ama her zaman hedeflerini büyük tutular ve sonucunda sürüsünden ayrı ava çıkan bir kurtla karşılaştılar.

Çetin geçen bir mücadelenin ardından ise bu kez kaçan taraf Ovour ile Teno olmuştu.

Royng ormanında kurt ile yaşanan hadiseden sonra ava bir süre ara veren ikili çoğunlukla Sarsılmaz yumruk tekniği ile Hücum tekniğini geliştirmek için harcıyorlardı.

Bazı günler ise Ovour Yedi yolun bedeli tekniğini çalışıyordu ama şimdi ki gelişiminde bile sadece 10 dakikaya yakın bir süre tekniği aktif tutabiliyordu.

Geceleri ise Teno, Ovour'un aklına girerek Ashley hakkında atıp tutuyordu ve çoğuna takılan Ovour ise uyumadan önce bu konuları düşünüyordu fakat ne yapacağı konusunda bir fikri yoktu, bu yüzden kendi içinde akışına bırakmaya karar vermişdi.

Ve bu şekilde sürüp giden yeni bir haftanın ardından Ovour, başını yastığına koymuş uyuyordu.

Ve o bilmese bile birileri onun hakkında çok önemli bir karar vermişti.