Bölüm 904: Altın Karga Kanatlarını Açar

avatar
3729 16

True Martial World - Bölüm 904: Altın Karga Kanatlarını Açar


 

Bölüm 904: Altın Karga Kanatlarını Açar

 

 

Yi Yun'un gücündeki artış çok saçmaydı. Son yedi yıl içinde, birinci Antik Fey'i bu kadar hızlı öldürebilmesi için vücuduna n'olmuştu?

 

Herkesin ona bakmasıyla Kıdemli Duanmu, elini uzatıp donuk bir ifadeyle salladı. Bir anda görüntü, Yi Yun ile Ranyi Balığı arasındaki savaşın patlak verdiği ana döndü.

 

Boom! Ranyi Balığı kuyruğunu kaldırıp, denizin yüzeyine vurdu. Korkunç bir dalga, hemen doğrudan Yi Yun'un üstüne hücum etti.

 

Yi Yun, gözünü bile kırpmadı. Elindeki kılıcı kaldırınca Yuan Qi'si etrafında dolandı, sadece sıradan bir silah sayılacak kılıç bile göz alıcı altın bir ışıltı yaymıştı.

 

Yi Yun'un kılıcının tepesinde, parlak ışık saçan bir güneş belirdi.

 

“Boom!” Yi Yun, dalganın içine daldı; kılıç ve adam, yanan saf Yang alevlerinin arasında bir oldu.

 

Kılıcın geçtiği her yerde büyük miktarda su buharlaştı ve bu süreçte Yi Yun, elinde kılıcıyla Ranyi Balığı'nın içine atıldı.

 

Ranyi Balığı, su elementi yasalarını kavramıştı. Vücudu suyu ayırabilirdi. Ancak Yi Yun kılıcıyla kestiğinde, kılıcın etrafındaki aura bozulmuştu. Büyük miktarda saf Yang alevinin etrafa yayılmasıyla Ranyi Balığı, acı içinde çığlık attı. Su elementli eti ve kanı, saf Yang alevleri tarafından yanıp buharlaştı.

 

Boom! Boom! Boom!

 

Saf Yang enerjisinin bir araya gelmesiyle korkunç bir patlama oldu. Ranyi Balığı'nın vücudu başından kopmuş, ikiye ayrılmıştı.

 

Bu kadar mıydı?

 

Öğrenciler dehşete kapılmıştı. Hiçbir numara yoktu. Ranyi Balığı'nı sadece saf Yang yasalarını kullanarak tek bir saldırıda kızartmıştı.

 

Kıdemli Duanmu'nun temiz ve hızlı olarak değerlendirmesine şaşmamalıydı.

 

Yi Yun'un gücü yedi yıl öncekine kıyasla aşırı artmıştı.

 

“Yi Yun'un algısı muhteşem. Meditasyon süreci sırasında, ruhuna mutasyon geçirtebilmişti. Şimdi, görünüşe göre saf Yang yasaları da güçlenmişti. Ruh mutasyonunun saf Yang yasalarını bir adım öteye taşımış olma ihtimali olabilir mi?” Luo klanı öğrencilerinden biri konuştu.

 

Ruh mutasyonu yüzünden kişinin yasalarında biraz arıtma olması garip değildi fakat bu gelişme çok fazlaydı.

 

“Acaba Yi Yun, kaç tane Antik Fey öldürebilecek.” Başka bir Luo klanı öğrencisi yorum yaptı.

 

Yi Yun'un şu anki performansı, Wufeng ve Gölge İkizler'den çok daha iyiydi. Luo klanının öcünü alıyor olduğu söylenebilirdi.

 

O anda bir Beyaz Tilki öğrencisi dedi ki: “Wufeng ve Gölge İkizler de ilk Antik Feyler'ini neredeyse aynı anda öldürdü.

 

Sesi biraz dalgın gibiydi. Wufeng ve Gölge İkizler'in birinci Antik Fey'i öldürmek için harcadığı zaman, Yi Yun'unkinden kötüydü. Yi Yun'un hiç yoktan ilgi odağı olmasına izin vermişlerdi.

 

Hmph, klanımızın birinci Antik Fey'i öldüren çoktan dört kişisi var, onlarınsa sadece Yi Yun ve Jian Zhu'su var. Ayrıca... Prenses Xue'er, nasıl olur da onların kıyaslanabileceği biri olur?” Beyaz Tilki öğrencisi sesinde oluşan bir değişiklikle gururluca konuştu.

 

O anda Luo Mo ve Ran Xueyi hala birinci Antik Fey'le savaşıyordu.

 

Nispeten hala zayıflardı. Birinci Antik Fey'i öldürmeleri hala biraz zaman alacaktı.

 

O anda Beyaz Tilki öğrencilerinden birinin gözleri parladı ve dedi ki: “Majesteleri ikinci Antik Fey'i de öldürdü.”

 

İkinciyi mi öldürdü? Ne kadar oldu?

 

Herkesin gözleri hemen Yi Yun'dan çekilip, Prenses Beyaz Tilki'nin yakınlaştırılmış görüntüsüne geldi.

 

Görüntü parşömeninde, Prenses Beyaz Tilki havada uçuyordu. Önünde başka bir ölü ejder vardı.

 

Cidden öldürmüştü... Herkes bunu inanılmaz bulmuştu. Hepsi hala birinci Antik Fey'in öldürülmesi konusunda şoktaydı ama Prenses Beyaz Tilki'nin ikinci Antik Fey'i bu kadar çabuk öldüreceğini beklememişlerdi.

 

Hemen içlerinde, belki ikincisi birincisinden fazla güçlü değildir diye garip bir his oluştu.

 

Ancak Prenses Beyaz Tilki'nin görüntüsünün yanındaki Jian Zhu'ya baktıklarında... O anda Jian Zhu hala heybetli bir auraya sahipti. Her saldırısı şimşek kadar hızlıydı. Herkes bir figürün etrafına sarılı sayısız kılıç Qi'si gördü ve saldırılar ejderin pençelerine doğru parlıyordu.

 

Her parlamadan sonra ejderin bedeninden kan akıyordu.

 

Ejder öfkeyle kükreyince saldırıları daha da şiddetlendi.

 

Ejderin pençelerinin etrafında sayısız uzamsal yarığın oluşmasıyla kara bulutlar çöktü. Ejderin görkemi korkunçtu. Kalabalık bunu izlerken nefeslerini tutamadan edemedi.

 

Öğrenciler, kendilerini bu ejderle yüzleşirken hayal etmeye başladı. Muhtemelen bir dakikadan az dayanabilirlerdi veya yarım dakikadan az sürede yenilirlerdi.

 

Jian Zhu, büyük vahşilikle saldırdı fakat ejderi sadece birkaç yeni yara eklemekle zayıflatabilmişti. Onu yenmesi muhtemelen biraz zaman alacaktı. İkinci Antik Fey'i tek bir saldırıyla öldürme noktasına ulaşamamıştı.

 

Sadece Jian Zhu'nun savaşı, kalabalığın hayal gücüyle uyumluydu.

 

Prenses Beyaz Tilki içinse birinci ve ikinci ejderi öldürdüğü hız tamamen farksızdı.

 

Hareketleri dahi aynıydı.

 

Bu cidden ikinci ejder miydi?

 

“Majesteleri cidden muhteşem!” Beyaz Tilki öğrencilerinden biri, Luo klanı öğrencilerine yan yan bakarak hayranlıkla konuştu.

 

Birinci Antik Fey'i öldürmekle kıyaslamanın amacı neydi? Onların Prenses Beyaz Tilki'leri çoktan ikincisini öldürmüştü.

 

Bai Yueqing, iki grubun sözlü savaşını dinledi fakat sessiz kaldı.

 

Birinci Antik Fey'i öldürmek pek bir şey değildi hatta bu tek bir saldırıda yapılsa bile. Ikinci Antik Fey'i aynı saldırıyla öldürebilmek; işte bu güçtü.

 

Dao Alanı'na ulaşan Prenses Beyaz Tilki'nin gücünde, muazzam bir artış vardı. Yasaları çoktan tamamen hareketlerine aktarmıştı ve güçlüyle yüzleşirken daha güçlü oluyordu.

 

“Üçüncü Antik Fey başlıyor.” Bai Yueqing yelpazesini yellerken konuştu.

 

Boom! Boom!

 

Bin metre uzunluğunda bir ejderha indi.

 

Önce ejderin pençeleri belirdi ama hala havadayken yerde büyük bir çatlak oluşmuştu.

 

İkinci ejdere kıyasla bu öğrenciler, yüzeydeyken hala soğukkanlılığını koruyabiliyordu. Ne de olsa bu sadece bir düzenin görüntüsünü izleyebilmekti.

 

Ancak üçüncü ejder ortaya çıktığı anda, geri bir adım atmadan edemediler.

 

Güçlü ejderin görkemi çoktan düzen formasyonunda görüntülenmişti.

 

Ejderle tek başlarına yüzleşmelerinin ne kadar korkunç olacağını hayal etmek zordu.

 

Prenses Beyaz Tilki'nin narin vücudu sessizce orada duruyordu. Ejderi gözlemledi ve sonra zarif elini uzattı.

 

Herkes şaşırmıştı. Neden yine aynı hareket?

 

O anda Jian Zhu hala ikinci ejderle savaşıyordu. Gölge İkizler ve Wufeng, ikinci Antik Fey ile dövüşmeye başlamıştı.

 

Hiç kimse onların savaşına dikkat etmiyor değildi. Prenses Beyaz Tilki'ye bakarken kalabalık arada onlara da göz atıyordu.

 

Beyaz Tilki öğrencileri, zaman zaman Wufeng ve Gölge İkizler'e bakıyordu. Benzer şekilde üç dahinin Yi Yun'a karşı olan kayıplarını telafi etmek için ilerleyecekleri anı görmeyi bekliyorlardı.

 

Luo klanı öğrencileri ise arzuyla Jian Zhu'nun ikinci Antik Fey'i öldürmesini ve Prenses Beyaz Tilki'nin ilerleyişine yetişmesini bekliyordu. Yoksa aralarındaki boşluk giderek büyüyecekti.

 

Jian Zhu'nun kemik kılıcının endişe verici, yıkıcı bir gücü vardı. Ejderin vücudu çoktan yaralarla dolmuştu.

 

O kadar çok kanıyordu ki yerde bir nehir oluşmuştu.

 

Sou!

 

Jian Zhu bir kez daha vururken ejder isteksizce kükreyip, sarsılmaya başladı.

 

“Sadece iki üç saldırısı öldürecektir.” Luo klanı öğrencilerinin gözleri parladı.

 

Prenses Beyaz Tilki'nin üçüncü Antik Fey ile olan savaşı daha yeni başladı. Bu aralarındaki mesafenin çok büyük olmadığı anlamına gelirdi.

 

O anda Kıdemli Duanmu aniden şaşkınlıkla dedi ki: “İkincisini nasıl bu kadar hızlı öldürdü?”

 

“Kıdemli Duanmu, hızlıdan kastın ne? Ayrıca daha ölmedi ki...” Luo klanı öğrencilerinden biri Kıdemli Duanmu'nun Jian Zhu'nun yönüne bakmadığını fark ettiğinde çoktan ağzından kelimeler dökülmüştü.

 

Luo klanı öğrencisi, Kıdemli Duanmu'nun bakışlarını takip etti ve görüntüde Yi Yun'un denizin yüzeyinde uçtuğunu gördü. Ayaklarının altında su yüzeyinde süzülen devasa bir Ranyi Balığı cesedi vardı. Su kırmızıya boyanmıştı.

 

Bu Ranyi Balığı ortadan ikiye ayrılmıştı. İç organları alevlerce yenmiş, büyük miktarda yaşam gücü buharlaşmıştı.  İçi tamamen eşilmişti; bu, saldırının ne kadar korkunç olduğunu gösteriyordu. Yi Yun'un arkasında üç bacaklı Altın Karga, saf Yang alevlerinde yıkanırken kanatlarını açmış çığlık atıyordu.

 

Yi Yun'un bir ayağının Antik Fey cesedinin üstünde olması ve arkasında Altın Karga'nın kanatlarını açmış olması, herkesin gözlerine yansımıştı. Bu yakın bir zamanda unutulacak bir manzara değildi.

 

 

 

 

 






Giriş Yap

Site İstatistikleri

  • 43988 Üye Sayısı
  • 398 Seri Sayısı
  • 44158 Bölüm Sayısı


creator
manga tr