Bölüm 851:Tuzağa Düşmüş Ranyi Balığı

"Dört siyah hayalet gölgesini tek harekette yok etmek ve bunu yapmak için yumruğunu kullanmış olması!"

Siyah Rüzgar Vadisi'nin dördüncü ve beşinci seviyesindeki Ateş Bulutu Eyaleti ile Anka Kuşu Firminya Eyaleti öğrencileri afallamıştı. Önceden Yi Yun'un vücudunun zayıf olduğu konusunda ve yedinci seviyeye ulaşmak için Görünüş Totemleri ile Antikefey kan bağını kullandıklarına dair hem fikirlerdi. Vücut bakımından katıksız bir mücadele olsaydı, Yi Yun Siyah Rüzgar Vadisi'nin ikinci veya üçüncü seviyesinde dahi rahatça duramazdı.

Lakin şimdi, Yi Yun'un tek yumruğu cennetler sarsıcı ve kuvvetliydi. Bu kişiler o yumruğun hedefi olmasa da, yumruğun baskısını hissedebilmişlerdi.

"Bu aslında Yi Yun'un bedeninin gücü değil. Yi Yun'un vücudu hâlâ çok zayıf fakat kendiyle birleştirmek için Cennet Yiyen Ejder kan bağını geri çağırdı! Bu durumda, Cennet Yiyen Ejder'in yaşam gücünün kuvveti de onun yaşam gücünün kuvveti oldu!" Anka Kuşu Firminya Eyaleti öğrencilerinden biri konuştu.

Sesi şaşkınlıkla doluydu fakat aynı zamanda sesinde Yi Yun tarafından arkada bırakıldığı için pişmanlık da vardı.

Etraftaki Luo klanı öğrencilerinin bunu düşünce karmaşık duyguları olmuştu. Antikefey kan bağını oluşturmak yeterince iyiydi fakat üstüne üstlük bir de onunla birleşmişti!

Bu durumda, Yi Yun'un vücudunun zayıf olduğunu kim söyleyebilirdi?

Zayıf vücudu olduğu için dalga geçilmişti çünkü vücudu bir zayıflığı olacaktı. Lakin şimdi, Yi Yun'un Cennet Yiyen Ejder'le tam bir birleşim yapmasıyla, Antik Cennet Yiyen Ejder'in yaşam gücünü paylaşabilir olmuştu.

Bu yetenek aşırı kıskandırıcıydı.

Yi Yun dört günde Antikefey kan bağını tamamen emmişti, hatta diğer günler de sayılsa bile yarım aydan az sayılırdı.

Bir insan Antikefey kemiğini tamamen emmek için yarım aydan daha kısa bir süre kullanmıştı?

Şimdi Yi Yun'un önünde, bir insan olduğu için onunla dalga geçme cüretini bulamıyorlardı çünkü kendilerine Fey ırkı demekten dahi utanıyorlardı. İster kan bağı yoğunluğu bakımından, isterse de Antikefey kemiği emme bakımından olsun Yi Yun'dan çok kötülerdi, bu yüzden nasıl Fey ırkının gururlu bir üyesi olurlardı.

O anda, en büyük zihinsel çöküşü yaşayan Ran Yu'ydu. Yi Yun ile Aracı Ruh Kan Yılanı'nın bir mücadelede olmasını fırsat bilip bitirici bir saldırı yapmıştı. Sekizinci seviyenin siyah hayalet gölgelerini Yi Yun'a doğru çekmiş ve testin kurallarından biri olan birbirine saldırma yasağını çiğnemeyerek Yi Yun'un yaşamını tehlikeye sokmuştu. Bu bir usta işi olarak görülebilirdi.

Lakin hemen ardından, Yi Yun Cennet Yiyen Ejder kan bağıyla birleşmişti. Tek bir yumruğu  Ran Yu'nun komplosunu yerle bir etmişti. Önceki tüm planlarını şaka haline getirmişti.

Ran Yu, Yi Yun'un vücudunun ejder pullarıyla kaplandığını görünce tamamen korkmuştu. Yi Yun orada öldürücü bir aurayla duruyordu.

Ran Yu böyle keyifsiz gitmenin utanç verici olduğunu bilse de, başka seçeneği yoktu. Yedinci seviye güvenli değildi. Siyah hayalet ejderinin çoktan ölmüş olmasına rağmen, hâlâ yedinci seviyede sürekli toplanan başka siyah hayalet gölgeler vardı. Ran Yu buna hayatta dayanamazdı.

"Yi Yun kendini şanslı say! Ama hiç sevinme. Daha Cennete Yükseliş Aleminde bile değilsin. Geleceğin hâlâ bulanık. Luo klanının tarihinde birçok dahi ve mucize vardı fakat ne yazı kki daha gelişemeden çoğu öldü. İşte benden sana iyi bir dilek... çok erken ölme!"

Ran Yu bu nahoş sözleri söyleyerek itibarını en azından biraz kurtarabileceğini umut etti. Sözleri zehirli olsa da, söyledikleri gerçekti. Luo klanındaki çoğu genç sonunda gelişmekte başarısız olurdu. On İki Semavi Cennet fırtınalı dalgaların olduğu bir dünyaydı. Dövüş sanatları yolunda ölmek çok yaygın bir şeydi.

Ran Yu bunu söyledikten sonra arkasını döndü ve altıncı seviyeye kaçtı. Yi Yun'la daha fazla rekabet etmek istemiyordu çünkü onunla başa çıkamazdı!

Ran Yu tam yukarı uçacaktı ki, Yi Yun'un gözlerinde soğuk bir ışık parladı.

"Yedinci seviyenin istediğin gibi gidip gelebileceğin bir yer olduğunu mu sanıyorsun!?" Yi Yun tüm yaşam gücü kuvvetini yakarken bağırdı.

Bu güç Antik Cennet Yiyen Ejder'e aitti ve şimdi Yi Yun'un vücudunun aracı olmasıyla tamamen dışarı fışkırmıştı!

Cennet yiyen!

Vu! Vu! Vu!

Yi Yun'un vücudunu çekirdek olarak almasıyla sarıcı güç dört bir yana yayıldı!

Cennet Yiyen Ejder'in Yi Yun'un vücuduyla tamamen birleşmesiyle, sarıcı güç öncekinden çok daha güçlü olmuştu!

Aracı Ruh Kan Yılanı önceden yaralanmıştı, bu yüzden sarıcı güç alanında tuzağa düşmüş olması şaşırtıcı değildi.

Sekizinci seviyeden gelen yedi sekiz siyah hayalet gölgesi dahi sarıcı güçle kaplanmıştı. Hiçbiri kaçamazdı.

Yi Yun'a yakın olan Ran Yu ise önceden Ranyi Balığı kan bağını çağırmıştı. Ve şimdi, sarıcı girdabın aniden ortaya çıkışıyla Ranyi Balığı kan bağı girdap tarafından tuzağa düşürülmüştü!

"Ne yapıyorsun?"

Ran Yu'nun vücudu altıncı seviyeye ulaşmak üzereydi fakat oluşturduğu yaşam gücü kuvveti yedinci seviyede sıkışmıştı.

Ran Yu öfkeyle baktı. Luo klanı öğrencilerinin Azure Dalga Dağı'ndaki eğitim sırasında birbirine saldırması yasaktı. Zaten bu yüzden Ran Yu Yi Yun'un önünde böyle yüzsüz bir hareket yapmaya cesaret edebilmişti.

Lakin şimdi, Yi Yun Cennet Yiyen Ejder kan bağının baskısını kullanarak onun oluşturduğu Ranyi Balığı durdurmak için doğrudan davranmıştı!

Ne de olsa, Ranyi Balığı hayali görüntüsü hakiki bir Antikefey değildi. Antikefey aurası tarafından kaplandıktan sonra anında titremeye başlamıştı. Tam gücünün %30'unu dahi kullanamıyordu, bu yüzden kendini saran güçten kurtulamıyordu.

"Yi Yun! Bu ne cüret!? Utanmazca eğitimin kurallarını mı çiğniyorsun?" Ran Yu öfkeyle gürledi.

Ranyi Balığı hayali görüntüsü Ran Yu'nun kan bağının özünün oluşumuydu!

Bir Gökefey için kan bağlarının oluşumu potansiyellerinin ve gelecekteki başarılarının büyük bir yansımasıydı! Bir Gökefey ailesinde, bu ayrıca o kişiye ne kadar kaynak verileceğini belirleyen faktörlerden biriydi!

Eğer Ranyi Balığı hayali görüntüsünden herhangi bir kayıp yaşarsa, Ran Yu parçalanmış olurdu! Bu neredeyse Ran Yu'nun kolunu kesmekle aynı şeydi!

Yi Yun'un Ran Yu'nun uyarısını görmezden geldi. Vücudundan, sanki antik zamanlardan dönmüş bir şeytan tanrıymış gibi siyah gazlar yükseldi. Önündeki enerji girdabının boyutu büyüdü. Antik Cennet Yiyen Ejder'in kan bağı tarafından şaşkına dönmüş Ranyi Balığı yavaşça Yi Yun'a doğru çekildi!

"Yi Yun ne yapıyor? Ran Yu'nun Gökefey kan bağını yemeyi mi planlıyor? Eğer bunu yaparsa kesinlikle eğitimin kurallarını çiğnemiş olur. Yi Yun cezandırılacak!"

Siyah Rüzgar Vadisi'nin dördüncü ve beşinci seviyesindeki birçok Luo klanı öğrencisi afallamıştı. Luo klanının kurallarına karşı koymak kesinlikle akıllıca değildi.

Ran Yu büyük bir öfkeyle güldü. "İyi denemeydi, Yi Yun. Herkesin önünde bana saldırmak ha, sen cidden delisin! Aynı kandan olmayanların farklı bir kalbe sahip olduğu cidden doğruymuş. Bunun için korkunç bir bedel ödeyeceksin!"

Ran Yu bunu söyleyince aniden gökyüzünde oturan Cang Mang'a baktı.

"Lord Cang Mang, Yi Yun kolektif eğitimin kurallarını çiğniyor ve kan bağımı yok etmek için bana açıkça saldırdı. Bence Yi Yun uzaylı ırkının bir ajanı. Luo klanının kurallarına göre yetişimi sakatlanmalı!"

O anda, Ran Yu'nun kalbi öfke alevleriyle yanıyordu. Ancak, şikayetlerine rağmen Cang Mang hareketsiz kaldı.

Cang Mang hafiften kaşlarını çattı fakat konuşmadı. Eğer Yi Yun cidden Ran Yu'nun kan bağını yerse, boş boş duramayacağı belliydi. Savaşçı dünyası göze göz olsa da, bu kural yine de çiğnenemeyecek bir kuraldı.

O anda, Yi Yun gülümsedi ve dedi ki, "Ran Yu, benim sana saldırdığımı mı söyledin sen? Ne zaman sana saldırdım ki? Ben sadece Aracı Ruh Kan Yılanı'nı yakalamak için çekiş yasalarını kullanıyorum. Bu Luo klanının kurallarını mı çiğniyor? Aracı Ruh Kan Yılanı'nı yakalamak için çekiş yasalarını kullanıyordum fakat senin Ranyi Balığı kan bağın çekiş yasalarımın menzilinde ortaya çıktı ve sen bunun için beni mi suçluyorsun?"