Bölüm 807: Azure Dalga Dağı

avatar
4315 15

True Martial World - Bölüm 807: Azure Dalga Dağı


 

Bölüm 807: Azure Dalga Dağı

 

"Hanımım, çıkma zamanı!"

 

Fengling Dağı da Luo İlahi Salonu sınavlarının bildirisinin yayınlanma haberini almıştı.

 

Tao'er hanımının Ateş Bulutu Eyaleti'ni, Luo İlahi Salonu sınavlarında temsil edecek kişilerden biri olarak seçildiğini öğrenince çok sevinmişti.

 

Seçilen sadece on altı kişi vardı ama hanımı Gökateş Salonu'na gireli daha kaç yıl olmuştu?

 

Nasıl olur da hanımı seçilen on altı kişiden biri olurdu?

 

Ayrıca Luo İlahi Salonu sınavları için seçilen kişiler sınavlar başlamadan önce Azure Dalga Dağı'nda kolektif eğitim görebilirdi.

 

Orası Tao'er'in bile daha önce duyduğu bir yerdi.

 

Orası Luo klanının birkaç kutsal bölgesinden biriydi. Orada eğitim gören kişiler büyük yararlar kazanırdı.

 

"Hanımım, beni duydun mu?"

 

Luo Fengling inzivadayken onunla iletişime geçebilen tek kişi Tao'er'di.

 

Tao'er önemli bir şey olmadığı sürece Luo Fengling'le iletişime geçmezdi.

 

Tao'er onu çağırdıktan birkaç saniye sonra Luo Fengling'in yetişim odasının kapısı gürüldedi ve açıldı.

 

Odadan beyaz elbiseli Luo Fengling çıktı.

 

Tao'er, Luo Fengling'e haberleri verdiğinde, ona Peri Siyah Bambu'nun gönderdiği bir mektubu da vermişti.

 

Peri Siyah Bambu mektubunda ona Luo İlahi Salonu sınavlarına katılma şansı tanıyan kişinin Prens Pingnan olduğunu net bir şekilde yazmıştı.

 

Luo Fengling, sakin kişiliğiyle bile bu haberleri aldıktan sonra kendini sakinleştirememişti.

 

Luo İlahi Salonu sınavları için seçilen kişileri bir zamanlar onun idolü olan kişilerdi.

 

Birkaç yıl içinde bu fırsatın ellerine geçeceği aklının ucundan dahi geçmemişti.

 

Prens Pingnan ise... Luo Fengling onun kim olduğunu çok iyi biliyordu.

 

Sınava katılmayı kabul ederek, İmparatoriçe Xuan'ın kampına ismini yazdıracağını biliyordu.

 

Luo Fengling bundan önce hiçbir gruba katılmamıştı ama içten içe kendisi gibi küçük birinin, daha büyük faydalar kazanmak için bir taraf seçmesi gerektiğini biliyordu.

 

Ayrıca böylesi iyi koşullarla Luo Fengling'in reddetmesi için bir neden yoktu.

 

Hatta onun gibi genç biri için bu koşulların abartı olduğu bile söylenebilirdi.

 

"Ana dağa gidiyorum."

 

Luo Fengling konuşurken birkaç hazırlık yaptı ve sonra Ateş Bulutu Eyaleti'nin ana dağına doğru bulutlara yükseldi.

 

Luo Fengling uzaktan Ateş Bulutu Eyaleti'nin ana dağının üstünde uçan iki ruh kruvazörü gördü.

 

Altında toplanmış sayısız Luo klanı öğrencisi vardı.

 

Luo Fengling bir taramayla Ran Yu ve Gu Luo dahil, tanıdık birkaç yüz gördü.

 

Luo Fengling için Gökateş Salonu'ndaki bu güçlü kıdemliler geçmişte hedefleriydi.

 

Şimdiyse Luo Fengling'in derinden saygı duyduğu, korkunç akranları olmuştu.

 

Luo Fengling tam yere inecekken çok iyi tanıdığı birini gördü.

 

Ağzı şaşkınlıktan açık kaldı.

 

Parlak ve güçlü Gökateş Salonu öğrencilerinin arasında on altı on yedi yaşlarında Yerateş Salonu cübbesi giyen bir genci görünce şaşırdı.

 

"Yi Yun?"

 

Luo Fengling bir anlığına donakaldı.

 

Yi Yun yanında getirdiği bir kahya öğrenciydi. Bu yüzden inzivaya çekildiğinden beri Yi Yun'a ne olduğunu ya da ne yaptığını bilmiyordu.

 

Onun Fengling Dağı'nda olması gerekmiyor muydu?

 

Neden buradaydı?

 

"Kıdemli Luo."

 

Yi Yun, Luo Fengling'i görünce ellerini birleştirip selam verdi.

 

O da listeyi daha yeni görmüştü, bu yüzden onun isminin de orada olduğunu biliyordu.

 

"Neden buradasın?"

 

Luo Fengling, Yi Yun'un önüne indi ve şaşkınlıkla sordu.

 

Yi Yun gülümsedi ve dedi ki: "Luo İlahi Salonu sınavlarına katılmak için seçildim, bu yüzden de geldim."

 

"Ah?"

 

Luo Fengling şok geçirdi.

 

Diğerleri en azından Yi Yun'un, Yerateş Salonu'na girdiğini biliyordu ama Luo Fengling'in aklında Yi Yun hala dağda bir kahya öğrenciydi.

 

Aniden, Luo İlahi Salonu sınavlarına katılarak onun eşiti olmuştu!

 

Hemen meydandaki duvarda asılı olan listeye bakmaya gitti.

 

Listeye bakınca gerçekten de en altta Yi Yun'un ismini gördü.

 

Gerçekten seçilmişti?

 

Bu yanında getirdiği kahya öğrenci etkileyici bir dahi değil miydi?

 

Sadece birkaç ayda, yeteneğini kanıtlayıp Luo İlahi Salonu sınavlarına katılan adaylardan biri mi olmuştu?

 

Bu kulağa yalan gibi geliyordu.

 

Yi Yun'un, Yerateş Salonu öğrencilerinin giydiği cübbesine baktı ve gerçekten de Yerateş Salonu'na girdiğini anladı.

 

Luo Fengling aceleyle gittiğinden, Tao'er'in ona bu haberleri verme şansı olmamıştı.

 

Yi Yun'un, Luo İlahi Salonu sınavlarına seçilmesiyse belli ki Tao'er de bunu bilmiyordu.

 

Ne de olsa Fengling Dağı'yla ana dağ arasında bayağı bir mesafe vardı. Bu yüzden kendi gücüyle ana dağı gidecek zamanı yoktu.

 

"Genç Kız Kardeş Fengling, bayağı iyi gizlemişsin."

 

Luo Fengling Yi Yun'la konuşmasını bitirir bitirmez Luo Fengling'in arkasından bir ses geldi.

 

Başını çevirince sesin geldiği yöne baktı ve orada Lie Ya adında ince bir adam gördü.

 

Adamın görünüşü pek kayda değer olmasa da burada durabilmesi zayıf olmadığını gösteriyordu.

 

Ayrıca Lie Ya Gökateş Salonu'nda elli yıldan fazla harcamıştı.

 

"Kıdemli Erkek Kardeş Lie Ya, beni utandırıyorsun.

Hem ben hiçbir şey saklamadım."

 

Luo Fengling, Lie Ya'ya çok saygılı bir şekilde eğilip selam verdi.

 

"Şaka yapmıyorum.

Hem neden şaka yapayım ki?

Genç Kız Kardeş Fengling'in burada durabilmesi bu kıdemli erkek kardeşi gerçekten de etkiledi.

İyi gizlemişsin demek yeterli bile olmaz.

Ayrıca en etkileyicisi kahyanın burada durabilmesi.

Bu her şeyi daha da etkileyici kılıyor.

Ateş Bulutu Eyaleti'nin kuruluşundan beri bunu yapabilen sadece bir kişi olmalı."

 

Lie Ya sırıtarak konuştu.

 

Sözleri saldırgan görünmüyordu ve sadece gerçekleri konuşuyordu ama Luo Fengling'in kulağına biraz sert gelmişti.

 

Luo Fengling Yi Yun'a baktı.

 

Yi Yun'a kahyası diyerek onu akranı olarak tanımadığını belli ediyordu.

 

Bu anlaşılır bir şeydi.

 

Gökateş Salonu'nun kıdemli bir öğrencisi olarak, Lie Ya onlarca yıl sırf Luo İlahi Salonu sınavlarına katılabilmek için sıkıca çalışmıştı.

 

Lakin şimdi, Ateş Bulutu Eyaleti'ne katılalı birkaç ay geçmiş olan Yi Yun, bir kahya öğrenciden Yerateş Salonu'na yükselmiş ve ondan sonra Gökateş Salonu'nu atlayıp doğrudan Luo İlahi Salonu sınavlarına girmişti.

 

Yi Yun'la aynı sonuçları elde etmek için bu kadar sıkı çalışan kıdemli öğrenciler doğal olarak bunu hoş karşılamamıştı.

 

Yi Yun bir kenara, Luo Fengling'in Luo İlahi Salonu sınavlarına katılması bile onları sinirlendirmişti.

 

Onlarca yıllık sıkı çalışmaları onunkine kıyasla bir hiç miydi?

 

Lie Ya'nın arkasındaki birkaç Gökateş Salonu öğrencisi, Luo Fengling'e çeşitli yüz ifadeleriyle baktı ---- şüphe, kafa karışıklığı ve düşmanlık.

 

Ran Yu ise Luo Fengling'e sadece lakayt bir bakış atıp gözlerini geri çekti.

 

Hiçbir şey demedi ve öylece havada uçtu.

 

Bacaklarıyla bağdaş kurmuş gözlerini hafiften kapatmış meditasyon yapıyordu.

 

Ran Yu çok sakin görünüyordu.

 

Luo İlahi Salonu sınavlarına seçilmek onu pek şaşırtmamıştı çünkü bu beklentileri kapsamındaydı.

 

Onu ilgilendiren şey Luo İlahi Salonu sınavlarında nasıl olağanüstü olacağı ve parlak bir sonuca ulaşacağıydı.

 

.....

 






Giriş Yap

Site İstatistikleri

  • 44246 Üye Sayısı
  • 398 Seri Sayısı
  • 44158 Bölüm Sayısı


creator
manga tr