Bölüm 166: Temel Eğitim

avatar
9409 31

True Martial World - Bölüm 166: Temel Eğitim


 

Çeviri: bebebiskuvisi Düzenleme: bezald35

 

     

Şu anda Jin Long Wei üyelerinin çoğu acı içindeydi.


Teknikler konusunda yetenekliydiler ama güç bakımından, bu konuda uzmanlaşan Xuanwu askerleriyle kıyaslanamazlardı.


Xuanwu Ordusu, ağır zırhlı bir birlikti. Kaplumbağa benzeri bir kutsal hayvanın adını taşıyorlardı. Bu hayvan sırtında yılanlar olan bir kaplumbağaydı.


Ordularının maskotu böylesine yüksek bir defansa sahip bir kaplumbağayken Xuanwu Ordusu da doğal olarak onun niteliklerini yansıtacaktı elbette.


Xuanwu askerlerinin temel eğitimi ağırlık kaldırmak ve kuvvet eğitimleriydi.


Jin Long Wei ise, bu ölçüde kuvvet antrenmanlarına yoğunlaşmazdı.


Jin Long Wei üyeleri, Kutsal Salon’da iki saat dayanmayı zar zor başarmıştı. Salon’dan çıktıktan sonra dinlenebilecekleri yanılgısına kapılmışlardı ama şimdi, daha fazla eğitime katlanmaları gerekiyordu. Ölüm kampı olarak bilinen Kutsal Yaban Kampı, normal insanların dayanamadıkları bir yerdi zaten.


Jin Long Wei askerlerinin tatsız yüzlerini gören Xuanwu askerleri sevindiler. Elbette zil takıp oynamaları gerekmiyordu, yanlarında onlardan daha kötü durumda olan birilerini görmek yeterliydi.


Bu insanlar için, diğerlerinin ızdırabı kendi mutluluklarıydı. Üstelik Jin Long Wei’yi gölgede bırakmaları da kendilerini iyi hissettiriyordu.


İşte bu sebeplerle, Xuanwu askerleri okul alanına gitmeyi dört gözle bekliyordu.


“Eğitim hemen başlayacak. Kutsal Yaban Göksel Salonu ile okul alanı arasında beş kilometre var. Oraya kadar kurbağa zıplayışıyla gidin!” dedi kel adam.


“Kurbağa zıplayışı mı? Tuttum bunu!”


Kurbağa zıplayışı, Xuanwu askerlerince yaygın bir temel eğitim metodu olarak kullanılıyordu. Üstelik savaşçılar olarak üzerlerine ağırlık giyiyorlardı, aksi hâlde çok kolay olurdu. Bir sıçrayışta bir düzine metre ilerlemek sorun olmazdı.


“Ne kadar ağırlık giymek zorundayız?” diye sordu Xuanwu askerlerinden biri.


“Bugün çok enerji harcadığınızdan ağırlığı düşüreceğim. Sadece bunları giymeniz yeterli.” Kel adam bunları söyledikten sonra boyutlar arası yüzüğüne dokundu ve büyük bir kutu çıkardı.


Bir tekme atarak kutuyu açtı. Kutu, antrenman kıyafetleriyle doluydu.


Bu antrenman kıyafetleri renkliydi ve kot kumaşından yapılmış gibi görünüyorlardı. Ama genç savaşçılar bunların ağırlık kıyafetleri olduğunu biliyorlardı.


Ellerindeyken hafifti ama giydiklerinde on binlerce, yüz binlerce pound olacaktı.


“Bunlar, Tai Ah Kutsal Şehri’ndeki en hafif antrenman kıyafetleri. Aslında hareketleri geliştirmek için kullanılır ama bugün ağırlık olarak kullanmanıza izin vereceğim. Çok kolay olacak!”


“Siyah olan iki yüz bin lbs, mor olan yüz bin lbs, kırmızı elli bin lbs, yeşil otuz bin ve beyaz on bin lbs! Hangisini giymek istiyorsanız onu seçin!”


En hafif olan beyaz antrenman kıyafeti bile, en hafif ağırlığında olan Akan Cıva Elbisesi’ne denkti. Ama Akan Cıva Elbisesi’nin ağırlığı, siyah antrenman kıyafetinin beş katı ağırlığına dek arttırılabilirdi. Antrenman kıyafetlerinin ağırlıkları sabit olduğundan ikisi arasındaki değer farkı açıktı.


“Kendinizi sınırlarınıza dek zorlamanız sizin için en faydalı olandır. Ama...üstesinden gelemeyeceğinizi düşünüyorsanız beyaz olanı seçin ve kemik kalıntısı veya öyle bir şeyler yiyin.” diye dalga geçti kel adam.


Bu küçümseyici ses tonu, hemen insanları üstünlük arzusundan yakaladı. Böylesine gururlu gençler, nasıl olurdu da bu küçümseyici sözleri kabul edebilirlerdi?


Hemen kıyafetleri seçmeye başladılar.


Genç ve ateşli savaşçılar bile, azıcık Yuan Qi’leri kalmışken beş kilometre boyunca kurbağa zıplayışı yapmanın zorluğunu biliyordu.


Bu zorluğu hesaba kattıktan sonra, Xuanwu askerleri kırmızı olan kıyafeti seçti, çok azı da mor olanı.


Jin Long Wei askerleri ise daha hafif bir kıyafeti seçmek zorundaydı. Çoğu yeşil eğitim kıyafetini seçerken az bir kısmı da kırmızı olanı seçti.


Sonuçta çok az enerjileri kalmıştı.


Zhou Kui, gözlerini Yi Yun’a dikerek güldü ve, “Hehe, Yi Yun, Göksel Salon’da bir sürü Yuan Qi tüketmiş olmalısın! Ne dersin? Daha hafif birini seçmek ister misin? Bu mor olan yüz bin lbs, ama muhtemelen bu sana uygun değil.” dedi.


Zhou Kui, Yi Yun’u kasten provoke ediyordu. Mor eğitim kıyafeti, en ağır ikinci kıyafetti. Xuanwu Ordusu’ndan hiç kimse onu giymeye cesaret edememişti.


Zhou Kui, Yi Yun’u dayanamayacağı bir elbiseyi seçmesi için kışkırtmak ve kurbağa zıplayışı yaparken canının çıkmasını izlemek istiyordu.


Yi Yun güldü. “Gerçekten de uygun değil.”


Yi Yun’un eğitim kıyafeti seçmek için düşünmesine gerek yoktu. Ortada düşünecek bir şey yoktu.


Donmuş Metal Kan Topları düzenindeyken on bin lbs ağırlığındaki Akan Cıva Elbisesi’ni giyiyordu. Ama bunun amacı, ağırlık kaldırma eğitiminden ziyade hareket becerilerini geliştirmekti.


Birinci seviyedeki bir adam üç yüz lbslik bir eşyayı kolayca kaldırabilirdi ama elli lbs kaldırıyorken bile yüz metre deparda veya uzun atlamada zorlanırdı.


Yi Yun enerjiyle doluydu ve sadece ağırlıklı kurbağa zıplayışı yapacağından mor eğitim kıyafeti uygun düşmezdi.


Zhou Kui şaşırdı. Yi Yun’un onun alaylarını görmezden gelmesini beklemiyordu.


“Bu kadar da yüreksiz olunmaz ki! Uygun olmadığını, seçemeyeceğini söyledim, değil mi? Kendine nasıl bir erkek diyebiliyor?”


Yi Yun’u zorlamak için birkaç söz daha söylemeye hazırlanırken Yi Yun’un siyah eğitim kıyafetini seçtiğini görünce gözleri sonuna kadar açıldı.


Siyah eğitim kıyafeti iki yüz bin lbs ağırlığındaydı!


Yi Yun’un onu seçtiğini gören Zhou Kui’nin gözleri seğirmeye başladı. Deli misin lan?


Zhou Kui en uygun durumunda olsaydı iki yüz bin lbslik antrenman kıyafetiyle beş kilometre zıplamak sorun olmazdı. Üç yüz bin lbslik kıyafetle bile bunun üstesinden gelebilirdi.


Ama Kutsal Yaban Göksel Salonu’nda bu kadar enerji harcadıktan sonra mor antrenman kıyafeti giymeyi planlıyordu. Sonuçta okul alanına ulaştıktan sonra da eğitim yapacaklardı. Yolda bitkinlikten dolayı yığılacak olursa çok büyük bir utanç yaşardı.


Yi Yun’u tuzağa çekmek için onu mor antrenman kıyafetini giymesi konusunda kışkırtmak istemişti. Ama Yi Yun beklenmedik bir şekilde siyah olanı seçmişti.


Neyi seçmeliydi? Yi Yun siyahı seçmişken, moru seçerek ondan daha güçsüz olduğunu mu kabul edecekti?


Bu Yi Yun bir geri zekalı olmalı! Kel adamın sözlerini dinlemedi de yanlışlıkla mı siyahı seçti?


Kel adam bile Yi Yun’a şaşkın bir ifadeyle bakıyordu. Yine de sadece ufak bir şaşkınlıktı.


Jin Long Wei üyeleri ise donup kaldı.


“Bunu seçiyorum.” diyerek Zhou Kui’ye gülümsedi Yi Yun. “Sen ne yapacaksın? Xuanwu Ordusu’ndaki askerlerin tüm zamanlarını kurbağa zıplayışı yaparak geçirdiklerini duymuştum!”


Zhou Kui bir an tereddüt ettikten sonra bir kez yutkundu ve acı acı güldü. “Orası kesin. Kurbağa zıplayışı gibi bir şey, Xuanwu Ordusu için yürümek gibi! Bundan sıkılmıştık zaten!”


Zhou Kui dişlerini sıktı. Yi Yun’un gölgesinde kalamazdı.


Zhou Kui de siyah olanlardan birini aldı ve içinden, “Çocuk, şimdilik oyun oynamana müsaade edeceğim. Bakalım bu oyunu ne kadar sürdürebileceksin!” diye düşündü.


Zhou Kui mevcut durumunun farkındaydı. Siyah antrenman kıyafetiyle oynayacak durumda değildi.


Ama dikkatli düşünüldüğünde bunun bir önemi yoktu. Yi Yun bir kez bitkinlikten yere yığıldığında azgın hayvan kalıntısı veya en kötü ihtimalle metruk hayvan kalıntısı yiyebilir ve gücünü tazeleyebilirdi.


Dişlerini sıkarak gidecekleri yere gidene kadar dayanabilirdi.


Nihayetinde, bu en ağır antrenman kıyafetiydi ve Kutsal Yaban Göksel Salonu’nda çok fazla enerji harcamıştı. Bu durumda bir metruk kemik kalıntısı yemek absürt olmayacaktı, hatta muhtemelen o otoriter kel adam bile buna izin verecekti.


“Hehe, metruk kemik kalıntısı yediğim sürece bununla baş edebilirim. Ama sen o küçük bedenin ve anca kolum kadar kalın bacaklarınla otuz feet sıçradıktan sonra yere yığılırsın muhtemelen. Beş kilometre boyunca zıplamak kolay değil!”


Zhou Kui aklında bu düşüncelerle Yi Yun’a alaylı ve fesat bir bakış attı. “Geçmişte eğitim yaparken, kurbağa zıplayışında üç yüz bin lbs ağırlığında antrenman kıyafetleri giyiyor, bir seferde on beş kilometre boyunca zıplıyorduk!”


Zhou Kui böbürlendi ve takipçileri de onayladı. “Haha, Kardeş Kui daha önce dört yüz bin lbslik antrenman kıyafeti bile giymişti. Hatta en kısa mesafe bile on kilometreydi! Bugünkü parkur sadece beş kilometre ve en ağır eğitim giysisi bile sadece iki yüz bin lbs. Kardeş Kui, bugün bununla yetinmek zorunda kalacaksın.”


Sonuçta övünmenin maliyeti yoktu, bu yüzden bol keseden övünüyorlardı. Ama Zhou Kui en uygun durumunda bile, üç yüz bin lbslik ağırlık giyerken bunu başarmakta biraz zorlanabilirdi.


Zhou Kui’nin rekoru, üç yüz altmış bin libre ağırlık giyerken iki buçuk kilometre kurbağa zıplayışıydı.


Zhou Kui ve takipçilerinin bol keseden salladığını gören kel adam kaşlarını kaldırdı ve güldü. “Yani iki yüz bin lbs yeterli değil, öyle mi?”


Kel adamın sözlerini duyan Zhou Kui hemen gözlerini yere dikti. Az önce konuşan takipçisini tokatlamak istiyordu. O büyük ağzını neden açmak zorundaydı ki?


“Yeterli olmadığını düşünüyorsan iki elbise giyebilirsin.” Kel adam kutuyu işaret edip sakince konuştu.


Zhou Kui kuru kuru güldü. Bunu yapamayacağını söylemek üzereyken Yi Yun’un oflayıp puflayarak kırmızı bir antrenman elbisesini aldığını ve onu giydiğini gördü…


Zhou Kui neredeyse boğuluyordu.


Ağzını açtı ve inanmazlık içinde Yi Yun’a baktı.


Bu çocuğun kafasındaki tahtalar mı eksik?


Siyah olan iki yüz bin lbs, kırmızı olan elli bin lbs, toplamda iki yüz elli bin lbs ediyor!


Aslında bu sadece görünen ağırlıktı.


Yi Yun, Akan Cıva Elbisesi’nin ağırlığını elli bin lbs’ye getirmiş, toplamda üç yüz bin lbs etmişti. Yi Yun sınırının bu olduğunu tahmin etmişti. Başaramayacak olursa Akan Cıva Elbisesi’nin ağırlığını azaltabilirdi. Güç konusunda zirve kondisyonunda olan Zhou Kui’yi yenemezdi.


Zhou Kui şu anda bir kilo arsenik yemiş gibi görünüyordu. Ne diyeceğini bilemiyordu.


Bu nasıl bir delilik lan…?


Kutsal Yaban Göksel Salonu’nda iki saat kaldıktan sonra iki yüz elli lbs giyip beş kilometre boyunca kurbağa zıplaması mı yapacak yani?


Zhou Kui şimdi geri adım atamayacağı bir noktadaydı.


Birçok kişi ona bakıyordu. Jin Long Wei üyeleri, Xuanwu üyeleri ve kel adam yüzlerinde bir gülümsemeyle onu bakıyordu.


Zhou Kui, toynakları çamura bulanmış on bin bineğin ayakları altında kaldığını hissetti. Kan kusana dek onu eziyorlardı sanki. Dişlerini sıktı ve kutudan kırmızı bir antrenman kıyafeti çıkardı.


Kırmızı ve siyah, toplam iki yüz elli bin lbs…


Alnında bir damar belirginleşti. Beni geçmek için hayatını mı riske ediyor?


Yi Yun’a baktı. Kendisiyle kasten uğraşıp uğraşmadığını düşündü. Bu çocuk iki yüz elli bin lbslik antrenman kıyafeti giyebilir mi?


Yapamayacaksa Yi Yun’un manyakça davranışlarını takip etmesine gerek yoktu.

 

Ama Yi Yun kırmızı eğitim kıyafetini giymişti bile ve şimdi de siyahı giymek üzereydi...

 






Giriş Yap

Site İstatistikleri

  • 43988 Üye Sayısı
  • 398 Seri Sayısı
  • 44158 Bölüm Sayısı


creator
manga tr