Ertesi sabah,Yi Yun bitki toplama için erkenden kalktı.

Eğitim alanının ordan geçerken,Yi Yun savaşçı hazırlama kampının üyelerinin orda toplanmış olduğunu gördü.Ortalarında da büyük bir çanak vardı.İçindeki yemek çok lezzetli kokuyordu!

Bu et kokusuydu!

Bu koku ona günlerdir aç olduğunu biranda hatırlatmıştı.

İlik Arınmasından sonra,Yi Yun’un iştahı olağanüstü bir hal almıştı.Yediği kaba lapa sanki midesine girdiği anda hemen sindiriliyordu.

Yi Yun bunu nedenini anlamıştı vücudu iyi duruma gelmişti ve enerji iştahı daha da artmıştı.

Dövüş eğitiminin başlarında olan birisi olarak,”Cennet-Dünya Yuan Qi” absorbe etme yeteneği yoktu.Bu yüzden sadece enerji kaynağı olarak yiyeceklere bel bağlayabilirdi.

Ama günlük bu kadar az miktarda lapa enerjisini yenilemesi için yetersizdi!

Yiyecek olmadan nasıl güçlenebilirdi?

Kabiledeki bütün elitler günlük metruk hayvan eti yiyordu.Bu onlara büyük miktarda yüksek kaliteli enerji sağlıyordu ve Yi Yun ise sadece tahıl lapasıyla yetiniyordu!

Yi Yun biliyorduki eğer uzun süre açlık çekerse,bu vücuduna olumsuz etkiler yapacaktı.Hala büyüme çağındaydı ve İlik Arındırmasının yenilendirmesiyle vücudu muazzam bir gelişim kaydetmişti.

Bu tıpkı bir bambu derz evresine vardığında,eğer biraz su bulursa,kazarak hasat edememeye yol açmasına benziyordu.Bu gerçekten büyük sıkıntı olacaktı!

İşin doğrusu,Yi Yun şuanki durumuyla savaşçı hazırlama kampına kolayca girebilirdi ve iyi muamele görebilirdi.Ama bu durum Mor Kristal sırrını ortaya çıkarabilirdi.Onun bir gecedeki değişimi asla açıklanamazdı.

Üstelik,Yi Yun ne savaşçı hazırlama kampına nede Lian Chengyu’ya karşı bir sempati duymuyordu.Bu yüzden savaşçı hazırlama kampına girmek gibi bir niyeti yoktu.

“Bu vahşi hayvan eti olmalı.Onu avlamışlar.”

Jiang Xiaorou kıskançlıkla söyledi.

Bu dünyanın geleneklerine göre,normal bir insan 2 öğün yemek yerdi.Kahvaltıyı kalktıkları anda yani saat 5’te değil 9’da yaparlardı.

Sadece savaşçılar ve savaşçı adayları 3 öğün yiyebilirdi.eğitim için enerji ihtiyaçları olduğu için kalkar kalmaz yemeklerini yerlerdi.

Savaşçı hazırlama kampı üyeleri eğitim yapmaları gerektiğinden,üretim işini yapmazlardı.Sadece ara sıra avlanmaya giderlerdi.

Vahşi doğanın tehlikesinden dolayı,bu savaşçı adayları avdan çok fazla şeyle dönemezlerdi. Avladıklarınıda sadece kendileri yer ve diğer insanlarla asla paylaşmazdı.Bunun nedeni eğitim yaptıkları için güç kazanmaları gerektiği içindi.Halkın ise yaptığı el işleri çok fazla enerji gerektirmiyordu ve tahıl onlar için yeterli olacaktı.

Yi Yun ve Jian Xiaorou geçerken savaşçı hazırlama kampı adamları onları gördü.Zhao Tiezhu ıslık çaldı ve kemikle birlikte bir et parçası aldı ve Yi Yun ile Jiang Xiaorou bakarken hapur hupur yemeye başladı.

“Bu geyik eti gerçekten harika,hahaha!” Zhao Tiezhu zafer kazanmışçasına gülüyordu.

Tuz ve baharatla ateşte kızarmış etin suyu dışarı sızarken hoş bir koku yayıyordu!

Zhao Tiezhu pis bir şekilde yerken dudaklarını ve parmaklarını yalıyordu.Nerdeyse dilini de yutacaktı.

Bunun yanında,ara sıra bir kap çıkarıyor ve tutumlu bir şekilde içiyordu.

Bu alkoldü!

Lian kabilesinde,alkol çok lüks birşeydi.Yiyecek zaten kıtken,tahılları alıp alkol yapmak nasıl mümkün olabilirdi?

Savaşçı hazırlama kampı üyeleri büyük miktar erzak aldığından bu erzağın az bir miktarını alkol yapmak için kullanabilirdi.Bu alkolü kış sabahları vücutlarını ısıtmak için tüketirlerdi.

Mayalamadan kalan artıklar israf edilmez ve fakirlere dağıtılırdı.Artıklar ekşimiş olsa bile açlıktan ölmekten iyiydi ve israf edilmezdi.

Gerçekte,kabile büyükleri de savaşçı hazırlama kampının gizlice alkol yapmasına karşı çıkmazdı.

“Haha,alkol içmek ve et yemek bu hayattaki en büyük eğlence.”

Zhoa Tiezhu umarsızca kahkaha atıyordu.

Sadece böyle zamanlarda hayatın zevkini alıyor ve savaşçı hazırlama kampı üyesi olmanın bir lütuf olduğunu düşünüyordu.

“Şu iki dilenci cidden acınacak halde.Sonra onlara artık et suyundan verelim.”

Geyik kızartılmıştı dolayısıyla et suyu yoktu.Jiang Xiaorou adamın onlarla alay ettiğini biliyordu.Bir hışımla Yi Yun’un elini tuttu ve hemen ordan ayrılmaya yeltendi.Ama tam o anda midesi ona ihanet ederek guruldadı.

Zhao Tiezhu uzakta olduğundan duymamıştı ama Yi Yun net bir şekilde duymuştu.Jiang Xiaorou utancından kızardı.

“Xiaorou abla,gelecekte sana her türlü lezzetleri vereceğim ve dünyadaki en nefis yemekleri yedireceğim!”

Yi Yun ciddi birşekilde onun gözlerine bakarak konuştu.

Jiang Xiaorou kardeşinin bu sözleriyle şok oldu.Bunların çocukça sözler olduğunu biliyordu ama kardeşinin ona karşı böyle düşünceli olması onu mutlu etmişti.

Kibarca Yi Yun’un başına dokundu ve yumuşak bir sesle “Ablan sabırsızlıkla bekliyor!” dedi.

Küçük bir kız tarafından böyle başına dokunulması Yi Yun’un dilinin tutulmasına neden oldu.Ama şuanki durumda küçük kız dediği kişi ondan büyüktü.”Xiaorou abla, Tai Ah Kutsal Krallığı hakkında ne biliyorsun?”

Lian Chengyu’nun dediklerine göre 3 ay sonra Tai Ah Kutsal Krallığı savaşçı seçimi yapacaktı.Seçilen kişinin inanılmaz bir statü değişimi yaşayacağı kesindi.Bu yüzden Lian Chengyu gözü dönmüş bir şekilde kendini yetiştiriyordu ve sonuçlarını umursamaksızın metruk kemik parçası takas etmişti.

“Tai Ah Kutsal Krallığı…” Jiang Xiaorou hafızasını kurcaladı.”Tai Ah Kutsal Krallığı çok eski bir krallık.Yetki sınırları içerisinde 108 eyalet ve 24 vahşi toprak var!”

“Bizim şuanki yerimiz 24 vahşi toprak içinde,Vahşi Bulut isimli yer.”

“Tai Ah Kutsal Krallığı çok güçlüdür.Başkentte birçok uzman vardır.Krallığın savaşçıları genellikle 108 eyaletten çıkar.Bunun nedeni vahşi topraklardaki insanların zayıflığı değil burdaki popülasyonun azlığıdır.Bir savaşçı seçimi organizasyonu büyük miktarda lojistik ve insangücü ister.Bu yüzden maliyeti çok yüksektir.”

“Savaşçı seçimi süreci için,Önelemelere Tai Ah Kutsal Krallığından insanların, kabilelerden seçtiği insanlar ve ölümü göze alarak vahşi doğayı geçebilen genç savaşçılar katılır.”

Bu sefer,Tai Ah Kutsal Krallığının Vahşi Buluttan savaşçı seçimi yapıyor olması son derece tuhaf.Bu vahşi buluttaki birçok küçük kabile için büyük bir fırsat.“Lian Chengyu bu fırsata gözünü dikti ve en tepeye tek seferde tırmanmak istiyor.Bu fakir küçük köyden kaçmaya can atıyor.”

Jiang Xiaorou’nun yavaşça açıklaması Yi Yun’u şaşırtmıştı.”Abla,nasıl bu kadar çok şey biliyorsun?”

Jiang Xiaorou’nun sesi kulağa çocuk sesi gibi geliyordu ama onun sezgileri ve sözsel yeteneği kesinlikle bir çocuğunkine benzemiyordu.

“Tüm bunları öz annemden öğrendim.Üstelik geçmişte tuhaf fenomenler hakkında da birçok şey okumuştum.Bu yüzden biraz biliyorum.Yun’er görünüşe göre birçok şeyi hatırlamıyorsun.Okuma yazmayı sana da öğretmiştim.”

“Oh…”.Yi Yun kafasını ovuşturdu ve mahcup bir şekilde gülümsedi.Cidden,fakir bir ailenin çocuğu nasıl okuyabilirdi?

Ama Jiang Xiaorou’ya itimadı vardı.

Bu kadar genç yaşta eğitim görebilmek,jiang Xiaorou cidden varlıklı bir ailede doğmuş olmalıydı.

“Xiaorou abla Lian Chengyu eğer Tai Ah Kutsal Krallığının bir savaşçısı olabilirse tüm kabileyi şehire getirebileceğini söylemişti bu doğru mu?”

“Çok zor…” Jiang Xiaorou kafasını salladı.”Bu savaşçı seçiminin birçok aşaması var.” Önelemeler,yarı finaller ve birçok kişi bu aşamalarda elenir.İstisnai sonuçlar alan kişilere “Krallık Bilgini” ünvanı verilir ve bu ünvan son derece prestijlidir.Bu Krallık Biginlerinden en iyileri krallığın başketine girebilir ve krallığın kaynaklarının tadını çıkarabilir ve ayrıca “Tai Ah Kutsal Tekniğini” öğrenebilir.”

“Tüm kabileyi şehre getirmek için sadece yarı finalleri geçmek yetmez ayrıca iyi sonuçlar alman gerekir.Lian Chengyu bu standartlara henüz varamaz.Gelecekte bu standarta gelse bile kişiliğinden dolayı bizi umursayacağını da sanmıyorum.”

“Yun’er niçin soruyorsun? Lian Chengyu’nun krallık savaşçısı olup bize iyi bir hayat sunacağını düşünmüyorsun değil mi?”

“Sadece sordum.” Yi Yun konuşurken burnuna dokundu.Lian Chengyu’ya bel bağlayacağına uçan domuzlara bel bağlar daha iyiydi.

Eğer o herif izolasyon halinden çıkıp onu canlı görürse,Yi Yun’u ilk fırsatta öldürecekti!

“Sanırım Tai Ah Kutsal Krallığının savaşçı seçimlerine katılmalıyım.Bu kesinlikle ikimizin iyi bir hayat yaşaması için en kestime yol!”

“Şu“ Tai Ah Kutsal Tekniği ”bir çeşit gelişim klavuzu olmalı.Bu dünyada dövüş sanatları pratiği kadar klavuzlarda önemli.Mor Kristale sahip olabilirim belki ama o beni sadece yeniliyor.Eğer Tai Ah Kutsal Krallığına giremezsem,başka nereden gelişim klavuzu bulacağım?” Yi Yun kendi kendine mırıldanırken kararını verdi.

Gücü artmış olsada henüz Lian kabilesini terk edemezdi vahşi doğayı geçmeye çalışmak çılgınlıktan başka birşey değildi.Lian Kabilesindeyken kendini geliştirecek,Tai Ah Kutsal Krallığının savaşçı seçimlerini geçecekti.Bu şartlar altında tek seçeneği buydu!