Çeviri: ArgoGamer  Editör: TertemizDeli

----

Tanrı Cezalandırıcı: Kullanıcının geçmişte kullandığı yeteneklerden birisini seçin ve hepsini serbest bırakın. Her bir yetenek serbest bırakıldıktan sonra, sonraki yetenek %1 oranında güçlendirilecektir.

Tüketim: Tüm enerji.

Bekleme Süresi: Bir gün.

----

???!

%1 mi?

Chen Feng'in göleri daraldı. Mutasyon başarılı olmuştu. Hangi yetene olursa olsun, sonraki yetenek güçlendirilecek ve başlangıç durumundan daha güçlü olacaktı. Bu, sıradan bir Tanrı Cezalandırıcı'dan bile daha iyiydi! Sadece bununla, Chen Feng zaten tatmin olmuştu. %1'e gelince... Chen Feng gözlerini daralttı. Bu %1 ufak, hatta dikkat bile edilmeyebilirdi. Ancak, "sonraki yetenek %1 oranında güçlendirilecek" ifadesi oldukça korkutucu bir kavramdı. Başka bir deyişle, yeteneğin gücü serbest bırakılan miktarla ilişkili olacaktı.

Serbest bırakılan ilk yeteneğin gücü normal olacaktı. İkinci yetenek %1, üçüncü yetenek %1 vb. şeklinde güçlenecekti. Normal bir kişi için, bu yetenek o kadar da yararlı değildi. Genellikle, genetik savaşçıların sadece birkaç ana yeteneği oluyordu. Kendi yarattığı yetenekler göz önüne alınınca bile, toplamda sadece 20'den az yeteneğe sahip olabilirdi. Bu nedenle, son güçlendirme %20'den az olacaktır. Bu, çok büyük bir etki yaratmazdı. Ama Chen Feng için…

Chen Feng aniden sordu, "Şu anda kaç tane farklı yeteneğim var?"

"Lütfen bir dakika bekleyin." Hesaplama yaptıktan sonra Ruh cevapladı, "Şu anda, geçmişte kullandığınız yetenek kayıtları 1367 farklı tür yeteneklerdir. Ancak, elinizde toplam 16.000 farklı yetenek var."

16.000 yetenek! Chen Feng'in kalbi şiddetli bir şekilde sarsıldı. Kendisi bile bu kadar çok yeteneğe sahip olduğunun farkında değildi. Sayısız Yanılsama! Bu, Sayısız Yanılsama tarafından kendisine verilen yetenek miktarı olmalıydı. Geçmişte bu kadar az miktarda kullanmasının nedeni, bazılarının çok düşük tetiklenme oranına sahip olmasıydı ve hatta bazılarının aktive edilmesi için şans değeri gerekiyordu. Bu yüzden onları hiç kullanmamasının nedeni, tetiklenme oranı %0,001 olan çok sayıda yetenek olmasından kaynaklanıyordu.

Bu yetenekler, Chen Feng'in daha önce hiç görmediği yeteneklerdi. Doğal olarak, eğer onları gerçekten kullanmak isterse, sadece şans değerine ihtiyacı vardı. Chen Feng'i asıl şok eden şey, bu miktarla, eğer hepsini Tanrı Cezalandırıcı ile serbest bırakırsa... Sadece düşüncesi bile Chen Feng'in kalbine korku salmak için yeterliydi. 16.000 yeteneğin ne anlama geldiğini hayal bile edilemezdi.

"Bunlar çoğunlukla 1 yıldızlı düşük seviyeli yetenekler." dedi Ruh.

Chen Feng'in gözleri alev aldı. "Biliyorum." Bu kadar düşük seviyeli bir yetenek, düşmanlarına herhangi bir hasar veremezdi. Ancak Chen Feng'in, herhangi bir hasar verebilmesi için onlara ihtiyacı yoktu. İhtiyacı olan tek şey, bu yetenekleri serbest bıraktıktan sonra gelen %1'lik güçlendirmeydi. Tek başına bu yeterli olurdu. 16.000 yetenekle, bu 160 kez güçlendirmeye eşdeğer olacaktır. Aynı zamanda bu, Chen Feng tarafından serbest bırakılan son yeteneğin gücünün 160 kat artacağı anlamına geliyordu! Bu, cennete meydan okuyan bir yetenek olurdu.

Tek başına bunu hayal etmek bile Chen Feng'i duygulara boğdu. Şu anda sadece B-sınıfı bir savaşçıydı. Zirve B-sınıfı bir savaşçı kendisinden 10 kat daha güçlü olurken, zirve A-sınıfı bir savaşçı kendisinden birkaç yüz kat daha güçlü olurdu. Eğer bu yeteneği kullanırsa... Zirve A-sınıfı savaşçılarla bile savaşabilirdi!

Başka bir deyişle, bu Tanrı Cezalandırıcı ile kaynaştıktan sonra, Chen Feng zirve A-sınıfı bir savaşçının tam güçlü saldırısına eşdeğer bir güce sahip olacaktı. Dahası, bu sadece en son ortaya çıkan yeteneğin gücüydü. Ondan önce serbest bırakılan tüm yetenekler de güçlendirilecekti. Ayrıca, bu sadece temel güçlendirmeydi.

Eğer son yeteneği Nethergaze olarak seçerse, sonuç ne olurdu? Nethergaze ne kadar güçlüydü? Peki ya Vahşi Aziz ailesinde aktifleştirmek için bütün bir gün beklediği Nethergaze'nin gücü? 160 kez güçlendirme geçirdikten sonra, bu Nethergaze nasıl görünürdü? Zirve A-sınıfı bir savaşçıyı öldürebilir miydi? Chen Feng beklentiyle doluydu.

Doğal olarak, tüm bunların öncülü, Chen Feng'in 16.000 yeteneğini en az bir kez kullanmasıydı. Bunun için çok fazla şans değeri gerekli olacaktı. Ancak, tüketime kesinlikle değecekti.

Hu—

Chen Feng derin bir nefes aldı. Şu anda kalbi alev almıştı. Bu yetenekle hemen kaynaşmaktan başka bir şey istemiyordu. Bunun üzerine, yedek olarak sakladığı ilk Hill-Sea canavarının kan özüne baktı. Bundan daha güçlü bir şey yaratıp yaratamayacağını merak etti. Bir kez daha, gen üretimine başladı.

Mhm... Geçmişte kullanılan tüm tutku uyarıcı yetenekleri seçin ve serbest bırakın mı? Bu da ne? Bu Hill-Sea canavarı azgın gibi bir şey mi? Bu açıkça... Hmm. Muhtemelen bunu daha sonra Xie Zhongtong'a satabilirim.

Hazırlıklarını tamamladıktan sonra, Chen Feng füzyon işlemine başladı. Uzun bir süredir B-sınıfında idi. Sonunda, yeni genetik yeteneğiyle gerçekten kaynaşabilirdi.

Hum—

Işık etrafında titredi ve korkutucu bir parlaklık ortaya çıktı.

"Atılıma başlama zamanı."

***

Aynı zamanda, Othershore Dağı'nın belirli bir yerinde; Yaşlı Mei %98'e ulaşan füzyon derecesine bakarken oldukça sevinmişti. Başka bir düşmanı öldürdükten sonra, nihayet %100'E ulaşmıştı.

"Sonunda, başardım! Hahaha!"

Yaşlı Mei çok sevinmişti. 10 yıl boyunca hazırlandıktan sonra, nihayet başarılı olmuştu.

"Genetik Birlik... Gen Üretim Derneği... Chen Feng... Cui Hua..." Yaşlı Mei, sonsuz bir nefretle birbiri ardına isimler saymaya başladı. "Yakında, geri döneceğim!"

Bang!

Yaşlı Mei'nin gözlerinde iki parça alev tutuştu. Bu iki parçanın şekli, büyük ölçüde erik çiçeklerine benziyordu. Bu, yaşlı Mei'nin başarılı bir şekilde kaynaşmadan önce devasa bir enerji kaynağı biriktirerek hazırlanması için 10 yıl harcadığı 6 yıldızlı gizli sanattı: Erik Çiçeği'nin İlahi Gözü, son derece korkutucu bir alev.

Bu yeteneği kullanma gereksinimleri son derece ağırdı. Bunun için 6 tane son derece nadir gen gerekiyordu, Yaşlı Mei'nin elde etmek için tüm servetini kullandığı 6 nadir gen. Nihai füzyonda bile, bu yetenekle başarılı bir şekilde kaynaşmak için büyük miktarda yaşam gücü gerekiyordu. Sadece bunlardan sonra, o ilahi alev çiçek açabilirdi.

Hu—

Yaşlı Mei elini kaldırdı. Parmak uçlarının üzerinde, erik çiçeğine benzer bir alev vardı. Bekleme süresi yok, sabit bir formu yok, enerji tüketimi bile son derece düşüktü. Bu, Yaşlı Mei'nin istediği gibi kullanabileceği bir yetenekti. Tam o anda, uzaktan birkaç kişi ortaya çıktı. Onlar genetik bir takımdı. 3 tane orta düzey A-sınıfı ve bir tane ileri düzey A-sınıfı savaşçı. Sayıları fazla olduğundan dolayı, Yaşlı Mei daha önce onları gördüğünde, sessizce onlardan kaçınmaya karar vermişti.

Yaşlı Mei'yi gördüklerinde, cevap olarak sadece homurdandılar. "S*ktir git!"

Yaşlı Mei'nin sadece başlangıç düzey A-sınıfı bir savaşçı olduğunu anlayabilmişlerdi. Ancak, A-sınıfı savaşçılar genellikle koz kartlarına sahip olduğundan, onu öldürme niyetleri yoktu. Gerçek hedefleri genç Hill-Sea canavarları olduğundan, onunla herhangi bir çatışmaya girmek istemiyorlardı. Ancak, Yaşlı Mei onlara sadece gülümsedi.

Elini kaldırdı. "Hehe."

Xiu!

Kırılgan görünümlü alev, dördüne doğru ilerledi.

Takım öfkelendi. "Ölüme kur yapıyorsun!" Bu adam sadece başlangıç düzey A-sınıfı idi, ama onları kışkırtmaya cesaret mi ediyordu? Aralarından herhangi biri, bu adamı dövmek için yeterliydi.

"Öldür onu!" Aralarından birisi sabırsızlıkla konuştu.

Bang!

Işık etrafta döndü. O kişi harekete geçince, ilerleyen alevi büyük bir kılıç ışını kesti. Ancak, kılıç ışınları aleve dokunduğunda, çarpışma noktasında korkutucu bir enerji fırtınası yankılandı.

Bang!

Kılıç ışını kırıldı.

İfadeleri büyük ölçüde değişti. "Ne?"

Hu—

Alevin hızı aniden arttı.

Bang!

Kılıç kullanıcısını anında deldi. Vücudunda büyük bir delik ortaya çıktı. Deliğin etrafında, durmaksızın yayılan bir alev halosu vardı. Alev yayıldı ve diğerleri, o kişinin bir anda tamamen yanmasını dehşet verici bir şekilde izledi. Yaşı Mei'nin bu 6 yıldızlı gizli sanatı, Ölümcül Faktörlerlerle kaynaştıktan sonra oluşan bir yetenek olduğu ihmal edilmemeliydi.

"Bu nasıl mümkün olabilir?"

Diğerleri dehşete düştü ve kaçmaya başladı. Ne yazık ki, çok geçti.

Xiu! Xiu!

Birden fazla alev kümesi ortaya çıkmasının ardından çok sayıda kederli bağırış duyuldu. Ancak uzun bir süre sonra, alev kümeleri kayboldu. Yaşlı Mei sakince baktı. Takımın bir zamanlar durduğu yerde, her şey temiz bir şekilde yakıldığından, hiçbir şey kalmamıştı. Tozu bırak tek bir iz bile kalmamıştı.

Yaşlı Mei, yüzündeki soluk gülümsemeyle birlikte elindeki alevle oynadı. "Bu anı çok uzun zamandır bekliyordum." Bugünden itibaren, en güçlülerden birisi olacaktı. A-sınıfını aşanlara gelince...

Hehehe.

Zirve A-sınıfı olduğunda, kesinlikle A-sınıfını aşmış kişileri bile öldürebilirdi. Bu geleceğin çok uzak olmayacağına inanıyordu. Şimdilik... Bakışları soğudu. Burada hâlâ görevi tamamlamayı düşünen herkes, hiçbirinin hayatta kalmasına izin vermeyecekti. Ne de olsa, ödül olarak yayınladığı gizli sanatları kendisi için hazırlamıştı.

Shua!

Figürü karanlığın ortasında kayboldu. İlk kez, herhangi bir Hill-Sea canavarına veya Ölümcül Faktörlere güvenmeden, bu topraklarda dizginsiz bir şekilde seyahat etti. Vücudunu çevreleyen auraya gelince, şimdi daha da korkutucuydu. Burası, artık onun evine dönüşmüştü.