Bölüm 446: Hill-Sea Gen Reaktifinin Gücü

Çeviri: ArgoGamer  Editör: TertemizDeli

Doğru, bu kişi tam olarak Chen Feng'di. Yaşlı Mei'nin mükemmel bir şekilde hazırladığı planını bozmak için sayısız yöntem düşünmüştü. Suikast, pusu, kaos ortasında kâr etmek vb. şeyler. Sonunda, en iyi olduğu şeyi yapmaya karar vermişti: Gen Üretimi.

Hill-Sea gen reaktifi mi? Daha önce böyle bir şey yoktu. Eğer böyle bir şey gerçekten de olsaydı, muhtemelen uzun zaman önce buradaki Hill-Sea canavarlarının soyu tükenirdi. Bu nedenle, bir aldatmaca yapmak ve uygun formülü bulmak için 100 puan şans değeri kullanmış ve bu formülün ana malzemelerinden birini Hill-Sea canavarından bir malzeme ile değiştirmişti. Sonunda, Hill-Sea gen reaktifi olarak adlandırılan bu formülü yaratmıştı.

Shua! Shua!

Gen üretimi hızla tamamlandı. Chen Feng'in elinde oldukça mütevazı iki küre vardı. Parlayan küreler oldukça muhteşem görünüyordu, ancak içlerinde güçlü bir aura yoktu.

"Bu şey Hill-Sea gen reaktifi mi ?"

"Sahte olmalı, değil mi?"

"Ben de öyle düşünüyorum."

Şüpheli ifadelerde, bu kısa sakallı adama baktılar.

"İşte."

Onları görmezden gelen Chen Feng, reaktiflerden birini malzemeleri sağlayan adama verdi.

Bu adam Chen Feng'den şüphe duymuyordu. "Bunu nasıl kullanacağım?"

"Çok basit." dedi Chen Feng. "Onu fırlat ve ruhsal enerjinle aktive et. Üzerine çoktan ruhsal izini kazıdım. Bu nedenle, sadece sen onu aktifleştirebilirsin."

"Oh," adam anlayışla cevapladı.

"Siz ikiniz, bizler için bir oyun mu oynuyorsunuz?"

Bazı insanlar küçümseyici bir şekilde güldü.

"Ailemde usta düzey bir üretici var, ama bu sözde Hill-Sea gen reaktifini hiç duymadım. Hehehe... Kimi kandırmaya çalışıyorsunuz?"

"İkiniz bu oyunu oynarak hepimizi kandırmaya çalışıyorsunuz, sizce bizler aptal mıyız?"

"Bizi Hill-Sea canavarlarını avlamak için kandıracaksınız ve kaçmadan önce bu kırmızı küre ile takas edeceksiniz. Ondan sonra, kimi arayacağız?"

"Zaten kimse o kırmızı kürenin işlevini bilmiyor."

"Dahası, onu gerçekten de kullanmamız gereken bir noktaya ulaştığımızda ve kullandığımız zaman işe yaramazsa, muhtemelen onu kullanan kişi ölecek. O zaman, intikam almak için ikinizi kim arayacak? Planın bu mu?”

Onları sorgulayan kişi öfkeli görünüyordu.

Bir anda, diğerleri de kendilerine geldi. "Evet!"

Doğru değil miydi? Bu gen reaktifinin işlevi neydi? Koz kartı! Çok önemli bir anda başarısız olursa, sadece kullanıcının kaderini düşünmek bile kalplerinin korkuyla dolması için yeterliydi. Eğer bu bir aldatmaysa... Çok fazla rakipten kurtulmaları son derece kolay olurdu. Sadece bunu düşünmek bile korkmalarına sebep oluyordu. Bunun gerçekten de doğru olup olmadığına bakılmaksızın, böyle bir olasılık olduğu sürece, kimse bu riski almaya cesaret edemezdi.

Chen Feng de şaşırmıştı. "Kahretsin, kesinlikle çok hızlı tepki verdiler." Aslında, buna benzer bir şey düşünmüştü. Ancak, korunmasız olma ve ölümüne dövülme olasılığını düşündükten sonra, bunu uygulamaya cesaret edemedi. Beklenmedik bir şekilde, eğer bu planı uygulamış olsaydı, hemen açığa çıkardı.

Mhm...

Bu insanlar oldukça zekiydi ve onları kandırmak o kadar kolay değildi. Neyse ki, Chen Feng bunu denememişti. Düşünceleri bu noktaya ulaştığında, Hill-Sea gen reaktifini satın alan kişiye baktı. Yüzünde farklı boyutlarda yara izi olan bir kişiydi. Açıkçası, bu insan oldukça vahşi biriydi.

Chen Feng öksürdü. "Heh, kardeşim. Bu şeyin gücünü denemeye niyetin yok mu?"

"Hayır," yüzü yaralı adam gür bir sesle belirtti.

Chen Feng gözlerini daralttı. "Yaa ücretten vazgeçersem ve iki gen reaktifini de sana verirsem?"

Yüzü yaralı adamın gözleri parladı. "Oh?" Chen Feng'e soluk bir gülümsemeyle bakarken, bu üreticinin gerçekten de entrikacı bir insan olduğunu düşünüyordu. Bu üretici kişisel olarak düşmanlarından kurtulmayı istemediği için, onlardan kurtulmak için kendisini kullanmaya çalışıyordu. Ne yazık ki, bu teklifi reddedemeyeceği bir şeydi. Sonuçta, bu Hill-Sea gen reaktifi daha önce hiç kullanılmayan yeni bir üründü. Bu nedenle, onu gerçek bir koz kartı olarak kullanmaya cesaret edemezdi. Şu anda bunu denemek için harika bir fırsattı...

Yüzü yaralı adamın bakışları soğudu. "Anlaştık."

Shua!

Anında, elindeki kırmızı küreyi onları sorgulayan kişiye attı.

Xiu!

Kırmızı küre ilerledikçe, uzayı parçalayan kırmızı bir çizgiye dönüştü.

O kişinin ifadesi büyük ölçüde değişti. "Ne yapıyorsun?"

Yüzü yaralı adam sakince, "Bunun sahte olduğunu söylediğinden, onunla biraz eğlenebilirsin."

"S*ktir!" O kişi hızla geri çekildi.

Bu kırmızı kürenin gerçek mi yoksa sahte mi olduğuna bakılmaksızın, onunla kafa kafaya yüzleşmeye cesaret edemezdi. Durmaksızın geri çekilirken savunmasını aktive ediyordu. Ancak, kırmızı küre zaten ona ulaşmıştı.

Bang!

Bir patlamanın yankılandığı alanda, anında kör edici kırmızı ve beyaz parlaklık ortaya çıktı.

Bang! Bang! Bang!

Yeryüzü durmaksızın titredi. Şiddetli patlama, orada bulunan herkesi şok etti.

"Bu güç..."

"Aslında gerçek mi?"

"Kahretsin, çok güçlü."

"Ünlü bir başlangıç düzey A-sınıfı bu şekilde mi öldürüldü?"

"Çok korkutucu!"

"Eğer bu şey Hill-Sea canavarını avlamak için kullanılırsa..."

Bir anda, hepsi için cazip geldi. Neden şimdiye kadar kimse bu görevi tamamlayamadı? Hill-Sea canavarlarının sayısı yüzünden. Her genç Hill-Sea canavarlarının etrafında dolaşan sayısız yetişkin Hill-Sea canavarları vardı. Yapabilecekleri tek şey, bu Hill-Sea canavarlarını tek tek zahmetli bir şekilde öldürmekti. Dahası, diğer Hill-Sea canavarları tarafından keşfedilmediğinden emin olmak zorundaydılar. Attıkları her adımda büyük zorluklar vardı.

Eğer bunu elde ederlerse... Öldürdükleri her Hill-Sea canavarını, süper güçlü bir koz kartına dönüştürebilirlerdi. Yeterli miktarda Hill-Sea canavarı avladıkları sürece, buradaki tüm Hill-Sea canavar gruplarıyla bile savaşabilirlerdi. O zaman, sadece genç bir Hill-Sea canavarı avlamak ne kadar zor olabilirdi ki?

Sayısız insan baştan çıkarıldı. "Bu şey…"

"Velet, sen benimsin." İri yarı bir adam öne çıktı ve kötü niyetli bir ifadeyle Chen Feng'i işaret etti, "Böyle üretim yeteneklerine sahip olduğundan, gücümüze hizmet edebilirsin."

Chen Feng bir şey söylemeden önce, başka biri araya girdi. "Kaybol. Sahip olduğunuz ufacık güçle, bize karşı rekabet edebileceğinizi de nereden çıkardın?"

"Onun yerine bize ait olmalı."

Chen Feng için kavga etmeye başladılar. Dahası, bazıları doğrudan Chen Feng'e karşı bir hamle yaptı, ancak sonunda diğerleri tarafından durduruldu.

Aniden, Chen Feng gülümseyerek konuştu, "Herkes sakin olsun. Burada kalacağım ve hiçbir yere gitmeyeceğim. Bana malzemeleri sağladığınız sürece, hangi güce ait olursanız olun, istediğiniz zaman sizin için üretebilirim. Bu nedenle, benim için savaşmanıza gerek yok. Sonuçta, sadece bazı servis ücreti kazanmak için burada olan bir gen üreticisiyim. Dahasıı..." Chen Feng çok uzaklardaki kaybolan bazı figürleri işaret etti. "Birçok insan zaten avlanmaya başladı. Eğer burada savaşmaya devam ederseniz, korkarım ki başka birileri sizden önce gelecek."

Sadece şimdi soğuk bir şekilde homurdandıktan sonra durdular. "Hmph."

İri yarı adam açıkça Chen Feng'in gitmesine izin verme niyetinde değildi. "Velet. Bu iş bittikten sonra, seni görmeye geleceğim."

Chen Feng onlara bakarken gülümsedi. "Sizi her zaman karşılayacağım."

"Gidelim."

Ancak şimdi hızlı bir şekilde ayrıldılar.

Çok geçmeden, çevre bir kez daha sessizliğe gömüldü. Ancak, çok uzakta olmayan bir alanda bekleyen birkaç kişi vardı. Chen Feng sadece onlara baktı, gerçekte onlardan hiç rahatsız olmamıştı. Bu insanlar, kendisini izlemek için geride kalmışlardı.

Mhm...

Kaçmasını önlemek için onu izliyorlardı. Doğal olarak, eğer diğer güçler Chen Feng'e karşı bir hamle yapsalardı, bu insanlar muhtemelen onu koruyacaktı. Daha önce, birkaç büyük gücün geride bıraktığı insanlar olmalı. Bütün bunlara rağmen, Chen Feng sakin tavırlarını sürdürdü. Bu sefer, gerçekten de onları kandırmıyordu. Bu nedenle, korkacak bir şeyi yoktu. Mükemmel bir üretici olduğundan, gen reaktiflerini üretirken, şüphesiz Gen Üretim Derneği için onur kazanacaktı. Daha da önemlisi, ucuz bir fiyattan kaliteli bir ürün sunuyordu.

Sonuçta ben, iyi ve dürüst bir kişiyim.

Chen Feng, yoğun kalabalığı gözlemlerken gülümsedi. Bu Hill-Sea gen reaktifinin gücüne rağmen, Chen Feng'in gücüyle, hala canavarlara karşı gelemezdi. Sonuçta, malzemeler için yetişkin Hill-Sea canavarlarına ihtiyacı vardı ve en zayıf Hill-Sea canavarları bile A-sınıfı olacaktı. Bu nedenle, bu asil görevi Othershore Dağı'nın sevimli kâşiflerinin omuzlarına bırakmalıydı.