Bölüm 433: Vahşi Aziz

Çeviren: ArgoGamer

Düzenleyen: BlackBozo

Shua!

Parlak bir ışık belirdi. Ruh'un yardımıyla, Şanslı Aura eskisine kıyasla 100 kat daha güçlüydü. 10 puan şans değeriyle Chen Feng istediği bilgileri elde etti.

----

Kuruluşun adı: Vahşi Aziz

Yer: Deniz-Suyu Şehri

Karakteristik: Aile

Ölçek: Deniz-Suyu şehrinin en güçlüsü olan bu aile, Genetik Birliğin Deniz-Suyu şehrindeki şubesine karşı rekabet edebilecek kadar güçlü bir aile. Tanınmış bir yerel patron. Oradaki yerel halk tarafından çok sevildikleri için, Genetik Birlik bile onları rahatsız etmedi ve kesintisiz bir şekilde büyümelerine izin verdi.

Güç analizi: 5 tane A-sınıfı savaşçı, birkaç tane B-sınıfı savaşçı

…

----

Elbette, tüm bu bilgiler Ruh'un düzenlemesinden geçmiş olan şeylerdi. Chen Feng, Şanslı Aura'nın gelişiminden sonra bir asistan kazandığını hissetti. Ruh, 10 puan şans değeri kullanarak “Vahşi Aziz” adı verilen bu gücün verilerini ve savaş güçlerini elde etmeyi başarmıştı. Chen Feng, bu sonuçtan epey memnun kalmıştı

Bu ailenin gücüne gelince, 5 tane A-sınıfı savaşçıyla, nereye giderlerse gitsinler, birinci sınıf bir güç olarak kabul edilirlerdi. Doğrusu bu, Genetik Birliğin tamamına kıyasla hala zayıftı. Ancak, Genetik Birlik ile savaşma planları olmadığına ve sadece ailelerini barış içinde büyütmelerine bakarak, kim onlara bir şey yapabilirdi ki? Qin ailesinin yaptığı gibi Gizemli Organizasyonla iş birliği yapmadıkları veya terör eylemleri organize etmedikleri sürece, kimse onlara bir şey yapamazdı.

“Aile huh?” Chen Feng içten içe düşündü. Tek bir aileden oluşan bir gücün uyumu son derece yüksekti.

Temel olarak, bu, ailelerinde herhangi birini öldürdüğünüzde, ailedeki daha yüksek rütbeli birinin görüneceği güçlerden birisiydi. Eğer onlardan birisini öldürürseniz, daha üst rütbeli biri ortaya çıkar ve bu böyle devam ederdi. Birisi onlardan bir şey almak istiyorsa, son derece dikkatli olmak zorundaydı.

5 tane A-sınıfı savaşçı...

Chen Feng, mevcut bilgileri analiz etmeye başladı. Vahşi Aziz'in gücü düşündüğünden çok daha fazlaydı. Mevcut savaş gücüyle, sadece zirve B-sınıfı bir savaşçıyla doğrudan savaşabilirdi. 5 kişi bırak, sadece bir tane A-sınıfı savaşçıyı bile yenemezdi. Bu nedenle, onlardan bir şey almak istiyorsa barbarların yardımına ihtiyacı olacaktı. Ama o zaman, barbarların boyutu…

“Onlara karşı tam ölçekli bir istila mı başlatmam gerekiyor?”

Chen Feng iç çekti. Gerçekten de barbarları görevlendirirse, işin içine Genetik Birlik de dahil olabilirdi. O zaman işler gerçekten can sıkıcı olurdu. Bu, iki ırk arası bir savaşa dönüşebilirdi. Barbar ırkı hâlâ çok zayıftı. Bu nedenle Chen Feng, onları vaktinden önce ortaya çıkarma niyetinde değildi. ‘Bu işe yaramaz.’

Chen Feng kaşlarını çatarak durmadan düşündü. Görünüşe göre sadece gizlice girip onlardan çalabilirdi. Şanslı Aura ve mevcut gücüyle, bu formülü gizlice çalmak onun için çok zor olmazdı. Şans değeri tüketimi 1000'i geçmediği sürece herhangi bir sıkıntı olmazdı.

İyi, o zaman bu şekilde yapacağım.

“Ruh, bana bunu başarma oranını söyle.” Şu anda Chen Feng, Ruh'u çok amaçlı bir sekreter olarak kullanıyordu.

Ruh başını salladı. “Tamam.” Ağzını açmadan önce bir an duraksadı, “Ondan önce, sana sormalı mıyım bilemediğim bir sorum var.”

Chen Feng ona baktı. “Nedir?”

“Oh.” Ruh'un yüzünde çelişkili bir ifade belirdi. “Neden onlardan çalmak zorundasın? Bu aile, Genetik Birlik tarafından dokunulmadan uzun yıllar var olduğundan, açıkça yasalara uyan bir güç. Öyleyse, görünüşte değersiz olan bu formülü başka yöntemler kullanarak elde etmek senin için zor olmamalı, değil mi? Örneğin… Onlarla ticaret yapmak?” Ruh dikkatli bir şekilde önerisini sundu.

Shua!

Aniden etraf sessizliğe gömüldü.

“...” Chen Feng'in ifadesi karardı. “Aslında bu seçeneği tamamen unuttum.”

Ticaret! Chen Feng biraz çaresiz hissetti. Böyle bir yöntemi unutması için, Gizemli Organizasyon tarafından kirletilmesi gerekiyordu. Chen Feng kimdi? Bir gen üreticisi! Üstelik inanılmaz bir üreticiydi! Ayrıca, Gen Üretim Derneği'nde yönetici düzeyinde bir yetkiye sahipti ve Hou Liang ile iyi ilişkileri vardı. Hepsinden öte, Genetik Birliğe de sayısız büyük katkı sağlamıştı. Bir şeyi meşru bir şekilde yapmak, son derece basit bir mesele olmaz mıydı?

“Oh, bu sadece benim önerim,” dedi Ruh aceleyle.

Chen Feng acı bir şekilde gülümsedi. “Merak etme. Bu benim dikkatsizliğimdi. Gerçekten çok endişeliydim, huh?”

Chen Feng derin bir nefes aldı.

Ne kadar acelesi olursa olsun, bir ya da iki gün pek bir fark yaratmazdı. Bir veya iki gün içinde formülün ticaretiyle ilgili konuda başarılı olabilseydi, bu en iyisi olurdu. Ellerini kirletmeye gelince… İş o noktaya geldiğinde anlardı. Şanslı Aura, ticaret için başarı şansını arttırmasına yardımcı olabilir miydi?

Chen Feng, Ruh'u övdü. “Fena değil.”

Buna karşılık Ruh'un yüzünde sevinçli bir ifade belirdi. “Hehehe.”

Chen Feng sakince, “Şimdi, bu Vahşi Aziz ailesiyle tanışma zamanı,”

Shua!

Chen Feng, verilen adrese koştu. Barbarlara gelince, Chen Feng onlara kabilelerini istedikleri gibi geliştirmeleri için kabilelerine dönmelerini emretti. Mümkünse, yeni nesil barbarları bir an önce yetiştirmeleri gerekiyordu. Doğal olarak, beyin yıkama kursunu asla dışlayamazdı. Gerçek düşmanlar ortaya çıktığında, barbarların da bir dereceye kadar ilerlemiş olacağını umuyordu.

Shua! Shua!

Aralıksız yağmur hala yağıyordu ve yeryüzü daha da kararıyordu.

* * *

Deniz-Suyu Şehri, okyanusun üzerinde yüzen bir şehirdi. Kara yağmur damlalarının okyanusa düştükten sonra dağıldığından, kara yağmurun onlar üzerinde o kadar büyük bir etkisi yok gibi görünüyordu. Bu yağmurun tüm okyanusu karartmasına gelince… Muhtemelen birkaç bin yıl sürecektir.

Şehrin içine gelince, Genetik Birliğin duyurusunu aldıktan sonra, şehrin tüm sakinleri yağmur sularını toplamak ve denize dökmek için birlikte çalıştılar. Belki de burası, şeytan ruhlarının hiçbir zaman ortaya çıkmayacağı bir yerdi. Son birkaç günde pek çok insanın başka yerlerden bu şehre tanışmak için geldiği söyleniyordu. Bu insanların hepsi, bu şehre yerleşip burada yaşamayı planlıyordu. Uzun yıllar düşük profilli bir şehir olan Deniz-Suyu Şehri, nihayet fark edilmiş gibiydi.

Kara yağmurun yağması herkes tarafından bilinen bir bilgiydi. Dolayısıyla, neredeyse tüm güçler savaş güçlerini arttırmak için ellerinden geleni yapıyorlardı. Herhangi bir gücün parçası olmayan haydutlar gelince, onlar da bir güce katılmaya kadar vermişlerdi. Deniz-Suyu Şehri'ndeki en güçlü aile olan Vahşi Aziz, kesinlikle bu şansı kaçıramazdı. Bu nedenle, çılgınca işe alım yapmaya başladılar.

Beklentilerinin ötesinde, bugün eşsiz bir kişi ayaklarına gelmişti. Mükemmel üretici Chen Feng! Chen Feng'in eşsiz kimliği nedeniyle, gelişi Vahşi Aziz'in en iyi uzmanlarını bile alarma geçirmişti. Hepsi, Chen Feng'i şahsen karşılamaya geldi. Bundan, Chen Feng'in kimliğinin ne kadar eşsiz olduğu anlaşılıyordu.

Chen Feng'in takas önerisi de sıcak bir şekilde karşılandı. Bu formülün, aileleri için değersiz olduğunu fark ettikten sonra Chen Feng ile ticaret yapmayı kabul ettiler. Ticaretin sorunsuz ilerlemesi, Chen Feng'in üzülmesine sebep oldu. Bunun bu kadar kolay olacağını bilseydi, onları soymayı düşünmenin ne anlamı vardı? Bunun yerine, işlerin ne kadar kolay olduğuna bir bakın.

İşlemler tamamlandıktan sonra ticaret hızla tamamlanmak üzereydi. Beklenmedik bir şekilde, ticaret tamamlanmak üzereyken aniden kesintiye uğradı. Patrikleri aniden bu ticareti reddetmiş gibi görünüyordu.

Chen Feng anlayamadı. “Neden?” Teklif ettiği fiyat, piyasa fiyatından neredeyse iki kat daha yüksekti.

Patrik biraz utanmış hissetti. “Özür dilerim. Astlarım biraz kaba davrandı. Size bir açıklama yapacağım. Ancak ondan önce, burada kendinizi mi yoksa örgütü mü temsil edeceğinizi bilmem gerekiyor. Örgütü temsil ediyorsanız, kanıt istemek zorundayım. Eğer kendi adınıza buradaysanız, bu ticareti reddetmek zorundayım. Paraya ihtiyacımız yok. Dünya çok hızlı değişiyor, bu yüzden paranın değeri artık önemli değil. Tanrı Cezalandırıcı formülü olsa ve bizim için değersiz olsa bile, onu daha değerli bir şeyle takas etmeyi umuyoruz. Bu ticarette değerli benliğiniz bize ne sunabilir?”