Bölüm 429: Giysilerini Düzgünce Giy: Konuşmalıyız!

Çeviri: ArgoGamer

Chen Feng: “…”

Bunu, ona nasıl açıklayacağını hiç bilmiyordu. Şu anda biraz pişman hissetti. Eğer böyle olacağını bilseydi, Ruh Deniz Odunu'nu parçalara ayırır ve arada sırada şans değeri olarak kullanırdı. Elde ettiği yükseltme, kandırmaca gibiydi. Bu şey, daha çok düşük seviyeli bir yapay zeka gibiydi, değil mi? Bu Ruh, neler tavsiye ediyordu böyle? Sözde ilahi eşyanın canı cehenneme. Bu şeye sahip olmanın anlamı neydi?

Chen Feng başını ovuşturdu. Yani güçlükle geliştirdiği Şanslı Aura, böyle bir şeye mi sebep olmuştu? Ne kadar üzücü.

Ruh, biraz utanmış hissetti. “Üzgünüm. Daha yeni doğdum. Bu nedenle, sahip olduğum veri miktarı ve anlayışım oldukça az. Eğer hızlı öğrenmemi istiyorsanız, öğrenme işlevi için izninize ihtiyacım olacak.”

Chen Feng şaşırmıştı. “Aslında öğrenme fonksiyonun mu var?”

“Evet.” Ruh başını salladı ve öğrenme işlevini tanıtmaya başladı. Teorik olarak, yeterli şans değeri sağlandığı sürece, Ruh'un zekası korkutucu bir seviyeye çıkabilir ve kendi kendine çalışabilirdi. Bilmek istediği her şey, şans değerleri tarafından sağlanırdı. Dahası, öğrenme sürecinde hatalarla karşılaşan diğer kişilerden farklı olarak, Ruh, öğrendiği her bilgiden doğru ile yanlışı ayırt edebilirdi. Bu, son derece verimli bir öğrenme yöntemiydi. Tek istisnası, şans değerleri tüketileceği için Chen Feng'in izninin gerekli olduğuydu.

“İyi.” Chen Feng, Ruh'un kendi kendine çalışmasına izin verdi. Düşük seviye bir yapay zekaya sahip bu adamın, kendi kendine çalıştıktan sonra hangi seviyeye ulaşacağını görmek istiyordu. ‘Umarım beni hayal kırıklığına uğratmaz’

Chen Feng, Ruh'a baktı. “Şimdilik sana 100 şans puanı tahsis edeceğim. Bana sonuçlarını göster.”

Şans değeri çok yüksek olur ve herhangi bir sonuç gösteremezse, bu adamdan tamamen vazgeçeceğine karar vermişti. Bu işe yaramaz şeye daha fazla enerji ve şans değeri harcayamazdı.

“Pekala.” Ruh, bir anda öğrenme modunu etkinleştirdi. Chen Feng, Ruh'un öğrenmesine yardımcı olmak için daha büyük bir veri havuzuna erişmesini sağladı.

Shua! Shua!

Ekranlar hiç durmadan titredi. Chen Feng titreyen ekranları gördüğünde tuhaf bir hisse kapıldı. Bir yapay zeka ile konuşuyormuş gibi hissetti ve bu ona oldukça tuhaf bir duygu hissettirdi.

“Ruh, herhangi bir beden oluşturabilir misin?”

“Evet.”

“O zaman bir forma dönüş. Şu anki formun çok tuhaf.”

“Tamam.”

Shua!

Parlak bir ışıkla beraber, hayali dünyada bir vücut belirdi. Chen Feng ona baktığında o kadar sinirlenmişti ki neredeyse kan kusacaktı. Ruh, aslında Qin Hai'nin görünüşüne bürünmüştü ve asıl önemlisi önünde tamamen çıplak bir Qin Hai olmasıydı.

Chen Feng oldukça çaresiz hissetti. “Bu çok aşırı. Beyninde neler kuruyorsun sen?”

“!?” Ruh biraz garip hissetti. “Sadece son zamanlarda zihninizde en çok düşündüğünüz kişinin şeklini aldım.”

Chen Feng'in ifadesi karardı. “Kapa çeneni. Formunu tekrar değiştir!”

Ne saçmalık ama!

Qin Hai, Chen Feng ve Kong Bai'yi kurtarmak için kendini feda ettiğinden, onlar da Qin Hai'yi kurtarmanın yollarını düşünüyorlardı. Doğal olarak Qin Hai, Chen Feng'in zihninde sık sık ortaya çıkıyordu.

Ruh başka bir şekle girmeden önce düşündü. “Tamam.”

Shua!

Etrafında parlak bir ışık döndü ve yepyeni bir vücut ortaya çıktı. Chen Feng yeni bedeni net bir şekilde görünce, geleceğin oldukça umutsuz olacağını hissetti.

Chen Feng'in ağrıyan başını ovuşturdu. “Neden bu şekle büründün?”

Ruh dürüst bir şekilde cevap verdi, “Bu, en çok düşündüğünüz ikinci kişi olduğundan…”

Chen Feng: “…”

Kısacası, zihninde ya Qin Hai ya da Kong Bai mi vardı??? Oldukça iyi hayatı olan bir dahi olarak, neden zihni bu iki adamla doluydu?

“Belki de son zamanlarda birlikte çalıştığımız içindir.” Chen Feng kendini rahatlatmaya çalışırken derin bir nefes aldı. “Formunu tekrar değiştir… Bekle. Unut gitsin.”

Chen Feng içten içe düşündü. Eğer Ruh'un seçtiği üçüncü kişi de erkek olsaydı, sorunun kendisinde olduğunu düşünmeye başlayacaktı. Durum böyle olmamalı. Sözde sadece Wang Yao olmalıydı, değil mi? Belki de çok genç göründüğünden, Wang Yao'ya karşı hiçbir cinsel düşüncesi yoktu? ‘Mhm… Bu bir sorun olabilir.’

‘Mhm, neler düşünüyorum ben?’

Chen Feng başını sallayarak tüm bu düşünceleri beyninden attı ve önünde duran “Kong Bai'ye” baktı. Kong Bai'nin biraz yakışıklı olmasına rağmen, bilinmeyen sebeplerle Chen Feng ona ne kadar çok bakarsa, bu adamı o kadar çirkin buluyordu. Bu, özellikle Ruh'un bu bedeni çıplak olarak oluşturduğundan, kasıklarında dolaşan minik şeyi gördüğü için geçerliydi.

Chen Feng elini salladı. “Formunu çabuk değiştirin. Wang Yao'nun görünüşünü al.”

“Tamam.” Ruh, emredildiği gibi kendisini dönüştürdü.

Shua!

Narin ve sevimli bir figür ortaya çıktı. Chen Feng bir anda sersemledi.

Ardından yüzündeki ifade sertleşti ve, “Bekle. Bir sorum var. Vücutlarını nasıl şekillendiriyorsun? Hiçbirini gerçekte çıplak olarak görmemiştim!”

Ruh yavaşça cevapladı, “Az miktarda şans gücüyle, vücutlarını yeniden şekillendirmek için gereken veriler elde edilebilir. Verilerdeki herhangi bir sorun, şansın gücüyle kolayca çözülebilir.”

“…” Chen Feng, merak ettiği önemli soruyu sordu: “Sonuç olarak, Wang Yao aslında düz göğüslü değil?”

“Evet,” diye cevapladı Ruh.

“Neden?”

“Bunun cevabını öğrenmek için 0.85 şans değeri gereklidir.” Diye yanıtladı Ruh.

“Al,” diye cevapladı Chen Feng isteksizce.

Ruh hemen cevapladı, “Göğüsleri çok büyük ve kavgadayken hareketlerini etkiliyor. Bu nedenle, onları sıkı bir şekilde sarmakta.”

Chen Feng: “…”

Yani normalde göğüslerinin bu kadar düz görünmesinin sebebi bu mu? Yani bu küçük kız, aslında sahte bir loli mi? Kandırıldım! Bekle, neden bunları düşünüyorum?

Aniden, artık Şanslı Aura'da bir şeylerin farklı olduğunu hissetti. Önceden, belirli sorulara belirli yanıtları bilmesi imkansızdı. İlk gelişimden sonra, bir sorunun cevabını bulmak için anahtar kelimeleri elde etmesi lazımdı ve bunun için de büyük miktarda şans değeri tüketmesi gerekiyordu. Her bir diyalog için ortalama 10 puan şans değeri harcamıştı. Doğal olarak, tüm bunlar hedefin gücüne, istediği cevabın ne kadar gizli olduğuna vb… Şeylere karşılık geliyordu.

Ve şimdi…

Karşısındaki Ruh, kendisine kesin cevaplar verebiliyordu. Chen Feng, şans değeri kullanımının ondalık sayılara ulaşana kadar optimize edildiğini ilk kez görüyordu. Aniden, Ruh'un daha az işe yaramaz olduğunu fark etti. Doğal olarak, fikrini değiştirmesinin asıl sebebi Ruh'un ona Wang Yao'nun vücudunu göstermesi değildi… Aksine, şans değeri kullanımını optimize etme yeteneği sayesindeydi! Chen Feng, eğer bu soruyu geçmişte sormuş olsaydı, en az 10 puan şans değeri gerekli olacağının farkındaydı. Ve şimdi, sadece 0.85 şans değeri kullanmak yeterliydi.

“Şans değeri ondalık sayılarda olsa bile, doğru cevapları bulabilir mi?” Chen Feng meraklı bir şekilde sordu.

Ruh başını salladı. “Doğru. Şu anki gücümle, şans değerini iki ondalık basamağa kadar optimize edebiliyorum.”

Chen Feng başını salladı. “Pekala. O halde üzerine bir şeyler giy.”

Ruh başını salladı. “Mhm.”

Shua!

Çok güzel bir denizci kıyafeti giydi.

Chen Feng: “...”

Çarpıcı göğüsleri ve baştan çıkarıcı kıyafetiyle… Wang Yao'nun bu görünüşü, Chen Feng için son derece ölümcüldü. Bu gerçekten…

Ruh, Chen Feng'in garip ifadesini fark etti ve aceleyle, “Bu, zihninizdeki şeylere dayanıyor…”

“Kapa çeneni!” Chen Feng bağırdı.

Ruh uysalca durdu. “Oh.”

Chen Feng, “Erm, bence farklı bir forma dönüşsen daha iyi olur. Mhm… Daha önce hiç görmediğim bir insan gibi görün, tamam mı? Daha sevimli ve yanında rahat hissettiren bir görünüş… En önemlisi de, onun çıplak bir insan olmaması.” Chen Feng iç çekti. “Anlıyor musun?”

Ruh başını salladı. “Tamam.”