Bölüm 243: Kaçış Yöntemleri

Çeviri: ArgoGamer

Genetik Birlikte, denizaltı durmadan ilerlerken herkes ekrandan izledi. İlerleme %90'a ulaştığında, herkesin beklentilerinin aksine bir tehlike ortaya çıktı. Bu devasa kırmızı parıltı ve bu korkunç boyut...

“Bir şeyler olacak!”

Herkesin ifadesi büyük ölçüde değişti.

Burası uzmanlarla doluydu. Eğer başka bir yerde olsaydı, o kaplumbağanın kabuğunu istedikleri zaman parçalayabilirlerdi. Ancak mevcut tehlike Donmuş Denizin altında gerçekleşiyordu! Çok fazla yardım edemeyecekleri bir yerde!

Şu andan itibaren yapabilecekleri tek şey, Chen Feng ve Xu Fei'nin başarılı bir şekilde kaçabilmeleri için dua etmekti. Hepsi endişeliydi. Şu anda, ekrandan, kaplumbağanın denizaltına yaklaştığı görülebilirdi.

Xu Fei dehşete düştü. “Bu lanet olası şey de ne?”

“Dur!” Chen Feng aniden emretti.

Shua!

Hemen, denizaltı tüm aktivitelerini durdurdu ve suyun akışıyla yüzdü. Bu büyük kaplumbağanın onları görmezden geleceğini umuyorlardı. Ancak, kaplumbağanın canlı gözlerine baktıkları zaman, bu kaplumbağanın bir şey hakkında derin düşüncede olduğu anlaşılıyordu.

Aniden, bu göz çiftinden gelen bakışlar, denizaltı ve mor enerji tabakasını deldi ve doğrudan Chen Feng'e baktı! Keşfedilmişti!

Chen Feng'in kalbi zonkladı. “Lanet olsun. Fark edildik.”

O anda, korkunç bir gücün aniden kalbinde ortaya çıktığını hissediyordu. Bu devasa kaplumbağa, bakışlarını ona kilitlemişti.

“Kaç!” Chen Feng en ufak bir tereddüt etmeden söyledi.

“Tamam.” Xu Fei denizaltıyı aceleyle harekete geçirdi.

Bang!

Mor bir parıltıya dönüşen denizaltı, sessizce uzaklaştı ve ortadan kayboldu.

Ancak, yüksek bir ses duyuldu ve devasa kaplumbağa, saniyenin onda birinde denizaltıyı yakaladı.

Xu Fei'nin ruhu titredi. “Bu lanet hız da ne?”

Bang!

Kaplumbağanın devasa gövdesi, denizaltına çarptı.

Clang!

Clang!

Denizaltı durmadan sallandı ve içerideki ekranlar durmadan yanıp söndü. Genetik Birlik'deki insanlar, sadece olan olayları izleyebilirlerdi. O kadar gergindiler ki, sanki görünmez bir el kalplerini sıkıyordu. Daha sonra, devasa kaplumbağa bir kez daha denizaltıya çarptı ve ekranlar tamamen karardı.

Bağlantı kopmuştu! Herkesin kalpleri titriyordu.

Bir şey oldu! Ne yapmamız lazım?

Yüzlerinde “boş” ifadelerle birbirlerine baktılar.

Yani Donmuş Deniz Tundra'yı insanlık için açma eylemi, mevcut yeteneklerinin ötesinde bir başarıydı? Uzaktaki Donmuş Denize baktılar. Chen Feng ve Xu Fei açıkça tehlikedeydiler. Fakat bu devasa kaplumbağa açıkça güçlü değildi. Ancak, hiç kimse oraya gidemezdi!

Bu görevden sorumlu kişi aniden şöyle dedi: “Buraya başka bir denizaltı gönderin.”

“Ne?”

Herkes şok oldu. Orada açıkça devasa bir kaplumbağa vardı…

“En son torpidomuzu da buraya getirin.” Sorumlu kişinin yüzünde kısır bir ifade vardı. “Chen Feng ve Xu Fei'ye bir şey olmasına rağmen, yine de bize bu denizle ilgili değerli bilgiler getirdiler. En azından, haritanın %90'ı düzgün bir şekilde incelendi. Denizin geri kalan %10 bölgesinde sadece bu lanet olası yaşlı kaplumbağa varsa, bu kaplumbağanın pahalıya ödeyeceğinden emin olacağım!”

“Anlaşıldı!”

Herkesin ruh hali ciddileşti.

“Denizaltıya bir kaçış modu yerleştirdik. Umarım güvendedirler.”

Herkes dua etti.

Aynı zamanda, Donmuş Denizin derinliklerinde; kaplumbağa hala öfkeli bir şekilde denizaltına saldırıyordu. Kayıt cihazına verilen hasar sadece başlangıçtı. Denizaltının içindeki her şey mahvolmuştu.

Kaplumbağa durmadan denizaltına çarpıyordu.

“Lanet olsun.”

Chen Feng zihnini sakinleştirirken derin bir nefes aldı.

Ding-

Ding-

Kırmızı ışık yanıp söndü.

“Enerji tehlikesi. Şimdi kaçış modunu etkinleştirmeniz önerilir!” buz gibi soğuk bir mekanik ses duyuldu.

“Bu kaçış modu da ne?” Chen Feng aniden sordu.

“Bu şey burada çok yardımcı olmaz.” Xu Fei acı bir şekilde gülümsedi. “Bu, denizaltının tüm enerjisini, iç kabinini vurmak için yoğunlaştırdığı bir mod. Teorik olarak, bu mod bizi doğrudan kıyıya götürebilir. Ama şu anda...” Xu Fei bir an duraksadı ve ardından iç çekti, “Su altında çok derinlerdeyiz.”

Tek sorun derinlik değildi. Bu Donmuş Denizde, onlara sorun yaratacak sonsuz sayıda yaşam formu da vardı.

Burada, kaçış modunun başarı oranı ciddi şekilde kısıtlanmıştı.

Chen Feng'in mor enerjisi olmadan, kaçış modunda yüksek hızda hareket eden iç kabin, buradaki yaşam formları tarafından ezilirdi. Dahası, kalan enerji miktarı, onları şu anki derinlikten kıyıya göndermek için yeterli değildi.

Ayrıca, bu lanet olası kaplumbağa onları kolayca serbest bırakır mı?

“Kaçış modu!”

Xu Fei kaçışı analiz etmeye çalıştı.

Shua!

Shua!

Shua!

Sistem ondan fazla kaçış yolunu gösterdi. Analizden sonra, sistem tüm bu rotaların başarısızlıkla sonuçlanacağını öngördü.

Ölme olasılığı %98 idi.

Şimdi onlar için hiçbir çıkış yolu yoktu.

Rotalar mı?

Chen Feng'in gözleri hızla hareket etti.

Shua!

Şans Aurası aktive edildi.

Tek istediği kaçış modunu kullanmak için bir rota seçmek olsaydı, çok basitti. Bunun için bir şans değeri yeterli olmalıydı. Ancak, bu seçilen yön...

Chen Feng, Şanslı Aura'nın işaret ettiği yöne baktı. Bu, Donmuş Denizin en derin bölgesiydi, son %5 keşfedilmemiş bölge.

“Xu Fei!” Chen Feng derin bir nefes aldı. “Orası!”

Xu Fei acımasızca güldü. “Tamam.”

Chen Feng, mucizeler yaratan bir kişi olduğu için, mevcut durumları gibi olaylarda, Chen Feng hakkında hiç şüphe duymuyordu. Rotayı doğrudan Chen Feng'in işaret ettiği yöne doğru ayarladı.

Bang!

Denizaltı patladı. Bir topçu kabuğu gibi, minyatür iç kabin dışarı fırladı. Kabinde sadece Chen Feng ve Xu Fei vardı.

Bang!

Kabin ileri doğru ateş etti. Suyun içinden geçerken güçlü bir akım başlattı.

İç kabin öne doğru ateş etti ve sonunda son %5'lik bölgeye ulaştı. Chen Feng ve Xu Fei'ye gelince, her ikisi de yüksek hızlı seyahat eden kabin yüzünden baş dönmesi hissediyorlardı.

Uzun bir süre sonra, iç kabin hareket etmeyi bıraktı.

“Durdu mu?”

İkisi de ciddi bir ruh haline battı. İç kabin son güvenlik önlemi olarak tasarlandığından, tamamen kapatılmıştı. Bu, Donmuş Denizin derinliklerinde olduklarında daha da doğruydu. Bu nedenle, kabinin dışında neler olduğunu görmenin hiçbir yolu yoktu.

‘Büyük kaplumbağa nerede?’

‘Bu son %5'lik bölgede, yaşam çizgimiz nerede? Bekle.’

Chen Feng kendini sakinleştirdi.

Büyük kaplumbağa hala etrafta olsaydı, kesinlikle iç kabini parçalayacağından emindi. Ancak, yarım saat bekledikten sonra bile, hala güvenli ve sağlamdı. Dışarıda, hiçbir şey olmamış gibi görünüyordu.

Xu Fei oldukça mutluydu. “Güvendeyiz!”

“Şu anda Donmuş Denizin en derin bölgesinde bir yerlerdeyiz.” dedi Chen Feng. “Devasa kaplumbağa artık peşimizde olmadığından ve denizaltı hasar gördüğünden, daha sonra enerji ekipmanımla küçük bir denizaltı yapacağım.”

Xu Fei başını salladı. “Tamam.”

Bu büyük kaplumbağa burada olmadığı sürece, tehlikenin geçmiş olduğu düşünülebilirdi.

Ancak...

Clang!

Clang!

Aniden, kabinin dışından tuhaf bir ses duyuldu.

Ne?!

Chen Feng'in ifadesi büyük ölçüde değişti.

Dışarıda bir şey var!

Xu Fei endişeliydi. “Bu, o devasa kaplumbağa olabilir mi?”

Chen Feng başını salladı. “Sanmıyorum. Eğer gerçekten o kaplumbağa olsaydı, tek bir vuruş kabini parçalamaya yeterdi. Dış gövde olmadan, bu kabin tek bir vuruşla paramparça olurdu.”

Bu seviyedeki bir iç kabin, o kaplumbağanın vuruşuna karşı koyamazdı! Bu nedenle, dışarıdaki Donmuş Denizin sıradan bir yaşam formu olmalıydı.

“Önce denizaltı yapmalıyım.” Chen Feng hemen karar verdi.

İç kabini inşa etmek için kullanılan malzemeler denizin çözünme gücüne direnebilse bile, er ya da geç, bazı Donmuş Deniz yaşam formları kesinlikle onu parçalayacaktı. Bu nedenle, kabin içinde kalarak tehlikeden kaçınmaları imkansızdı.

Ka!

Ka!

Xu Fei iç kabinin kapısını açtı.

Hum—

Sayısız Yanılsamalı Rüzgar Bıçağıyla üretilen mor enerji elinde hazırdı. Bir savaşla yüzleşmeye iyice hazırlanmıştı. Ancak, kabinin kapısı açıldığında... şok oldular! Kabinin dışında, birkaç siluet kabini dürtüyordu. Chen Feng'i gördüklerinde, benzer şekilde vücutlarının titrediği noktaya kadar şok oldular.

Onlar... insanlar! Burada insanlar mı var?

Aniden, Chen Feng etrafına baktı. Burun deliklerine saldıran temiz hava kokusunun yanı sıra, karşılaştığı manzara, ilginç bir düzensizlik içinde olan binalar ve ona bakan sayısız endişeli bakıştı.

Donmuş Denizin derinliklerinde gerçekten bir köy mü vardı?!!!