Bölüm 209: Beni Sen Zorladın

Çevirmen: ArgoGamer

Buz gibi bir öldürme niyeti ortaya çıktı.

Xu Fei ve diğerleri tepki veremeden önce tamamen bastırıldı. Vücutlarında yara izleri ortaya çıkmaya başladı. Şiddetli saldırılar karşısında, büyük zorluklarla direnebiliyorlardı.

Savaş başladıktan hemen sonra sona erdi.

Xu Fei'nin kalbi titredi. “Demek sizdiniz.”

Shadow-Kill Takımı.

Onlara benzer şekilde, bu takım da D-sınıfı genetik savaşçılarla doluydu. Ancak, bu takımın üyeleri oldukça eşsizdi. Ekibin tüm üyeleri, gölge ile ilgili yeteneklere sahipti ve milleti soyarak geçimini sağlıyorlardı. Takım halinde ortaya çıkan ve bir anda kaybolan korkunç bir ekipti. Bu ekip yeni kurulmuş olsa da, şöhretleri son derece hızlı bir şekilde yayılmıştı. Hiç kimse, bu ekibin burada görünmesini beklemiyordu.

‘İşler zahmetli olacak.’

Chen Feng içten içe kötü bir şey olacağını hissediyordu.

Şu anda, ekibin lideri, bakışları Chen Feng'in üzerine inmeden önce diğerlerine göz gezdirdi. “Onunla ilgilen.”

“Anlaşıldı.” Shadow harekete geçti.

Shadow-Kill ekibinde sadece dört üye vardı. Bu nedenle, her harekete geçtiklerinde, savaşı daha iyi kontrol edebilmek için, ilk önce hedefleri arasında en tehlikeli olan kişiye  saldıracaklardı.

Açıkçası, daha önceki saldırıları Xu Fei ve diğerlerine odaklandığından, Chen Feng'i tehlikeli biri olarak görmemişlerdi.

Shua!

Shadow sessizce geldi. Ancak, hedefe yaklaştığında ve o tanıdık yüzü görünce, ifadesi büyük ölçüde değişti. “Sen...?!”

Chen Feng gülümseyerek elini salladı. “Merhaba.”

Geri Çekil!

En ufak bir tereddüt etmeden, Shadow çılgın bir şekilde geri çekildi.

Yoldaşlarından Afterimage* olarak adlandırılan kişi, ona şüpheyle baktı. “Neden korkuyorsun?!” 

(ÇN: Ardıl Görüntü)

Bu kişi, onun bir tanıdığı mıydı?

Hum -

Gözlerinden, kırmızı bir ışık patlamaya başladı.

Kel adamın savaş gücü 3000-5000 civarındaydı. Oradaki kızın savaş gücü 2800-4900 arası…

Rakiplerin savaş gücünde özel bir şey yok gibi görünüyordu.

Bu, onun genetik yeteneklerinden biriydi: Savaş Değerlendirici. Bununla, rakibinin üst ve alt savaş gücünü tahmin edebilirdi.

Ne demişler, kendinizi ve düşmanınızı tanıyın. Böylece savaşlardan yarasız çıkabilirsiniz.

Bu yetenekle kaynaştıktan sonra, ekibin başarı oranı %50 civarında artmıştı.

Başarısızlık mı?

Var olmayan bir şeydi.

Ne zaman uğraşması zor birini görseler, hemen geri çekiliyorlardı.

Chen Feng'e gelince, belirtilen savaş gücü 1000 idi.

Başlangıçta hesapladığı gibiydi; bu adam, buradaki en az tehdit seviyesine sahip olan kişiydi. O zaman... Shadow'a ne oldu?

Daha düşünmeye fırsat bulamadan, arkadaşlarından korku dolu bir çığlık duyuldu. Başlarını kaldırdıkları zaman, sadece Rüzgar Bıçaklarından oluşan bir sel gördüler.

Bang!

Anında fırlatıldı.

Tek vuruşta ölüm!

“Afterimage!”

Shadow-Kill ekibindeki herkesin ifadesi büyük ölçüde değişti.

“İşte fırsat.”

Xu Fei'nin ve geri kalan kişilerin üzerindeki baskı hafifleyince, aniden hareke geçtiler.

Bang!

Bang!

Karşı saldırı başladı.

Shadow-Kill ekibi suikast ve pusuda uzmanlaşmıştı. En güçlü genetik yetenekleri de bu alanlarla alakalıydı. Ancak, üstünlüklerini kaybettikleri ve kafa kafaya savaşmak zorunda kaldıkları an, Xu Fei'nin takımı için bir eşleşme değillerdi.

Takım Lideri olan Umbra* dişlerini sıktı. “Geri çekilin!” 

(ÇN: Tam Gölge)

“Takip edin,” Xu Fei soğuk bir şekilde emir verdi.

Pusu başarısız olduktan sonra kaçmak mı istiyorsun? İşler nasıl bu kadar kolay olabilir?

Bang!

Shadow-Kill takımının peşinden çılgınca koşmaya başladılar.

“Ölüme kur yapıyorsunuz.” Shadow'un gözleri soğuk bir şekilde parladı. “Hepinizle yüzleşmememizin nedeni, ağır kayıplardan kaçınmaktı. Gerçekten de sizinle karşılaşmaya cesaret edemeyeceğimize mi inanıyorsun?!”

Xiu!

Shadow, tuhaf bir şekilde parlayan bir gen reaktifi fırlattı.

Gözleri, acımasızlıkla doluydu.

‘Beni, bunu yapmaya siz zorladınız! Özellikle de sen, Chen Feng!’

“Dikkatli olun!”

Xu Fei ve grubunun ifadesi büyük ölçüde değişti. Bu gen reaktifinin olağanüstü bir gücü olduğunu hissediyorlardı. Böyle önemli bir anda, Shadow tarafından fırlatılan bu öğe kesinlikle sıradan bir şey olamazdı.

Saldırı için kendilerini hazırladılar.

Umbra'nın gözleri parladı. “Gölge Saldırısı!”

Shua!

Bu noktada, fırlatılan gen reaktifi gölgelerin içinde kayboldu. Bir kez daha ortaya çıktığında, Chen Feng ve grubun hemen önündeydi.

“İyi değil.”

Xu Fei'nin grubunun kalpleri şiddetle titredi.

Bitti!

Böyle korkunç bir gen reaktifi, bu mesafede patlarsa...

“Patla!”

Shadow, onu ruhsal enerjisiyle harekete geçirmeye çalıştı.

Hum-

Doğru, ruhsal enerjisi gen reaktifine indi.

Ancak, tam o anda, bir el sessizce uzandı ve o gen reaktifini yakaladı. Gen reaktifindeki titreyen parlaklık bir anda durdu.

Neler oluyor?

Herkes sersemledi.

Bir gen reaktifinin patlaması, zorla durdurulabilir mi?

“Bu nasıl mümkün olabilir?”

Shadow'un gözleri inanılmaz bir ifadeyle Chen Feng'e bakarken genişledi, “Bu, zirve D-sınıfı uzmanların gücüne sahip olan Toprak-Ejderhası Gen Reaktifi! Etkisizleştirmek nasıl mümkün olabilir?”

Chen Feng: “...”

Elindeki gen reaktifine garip bir ifadeyle baktı.

Mhm...

‘Toprak-Ejderhası Gen Reaktifi mi? Bu neden bu kadar tanıdık geliyor? Oh, evet. O zamanlar An Te'nin ekibini kandırdığım şey buydu, değil mi?’

Şaşırtıcı bir şekilde... Shadow o zamanlar söylediklerine inanmıştı. Dahası, sanki değerli bir şeymiş gibi şu ana kadar saklamıştı!

Chen Feng bunları düşünürken, gözlerinde acıma ile Shadow'a baktı. Ne kadar yazık.

Shadow: “???”

“Öldürün!” Xu Fei kararlı bir şekilde emretti. Zaten Chen Feng tarafından yapılan mucizelere alışmıştı. Şu anda, en hızlı sakinleşen kişi oydu.

Shua!

Bir kez daha, saldırıya geçtiler.

“Çöp!” Umbra lanet okudu.

Shadow'un uzun zamandır övündüğü sözde koz kartı, sadece bu kadar mıydı?

Ne aldatmaca ama!

Neyse ki... kendi koz kartı vardı.

Hu-

Gözlerini kapatmadan önce, buz gibi bir ifadeyle Xu Fei'ye bakarken nefes aldı.

“Sonsuz Sis Şaşırtıcı Baskı!”

Shua!

Aniden, bir sis örtüsü ortaya çıktı.

Umbra ve ekibi bir anda sisin içinde kayboldu.

Kısa bir süre sonra, sis ortadan kayboldu. Umbra ve ekibinden hiçbir iz kalmamıştı.

Xu Fei kaşlarını çattı. “Kaçtılar mı?”

“Maymun.”

“Anlaşıldı.” Maymunun gözlerinde, bir çeşit ışık parladı. Ancak, onları bulamadı.

Shadow-Kill ekibi, gizlenme ve suikast konusunda uzmanlaşmış olduğundan, kendilerini sakladıklarında, bulmak neredeyse imkansızdı.

“Unut gitsin.” Xu Fei başını salladı. “Burada zamanımızı boşa harcamanın bir anlamı yok.”

“Tamam.” Maymun aramayı bıraktı.

“Artık onların varlığından haberdar olduğumuz için, bir daha pusuya düşmeyeceğiz.” Xu Fei'nin gözleri soğuk bir şekilde parladı, “Eğer bizi tekrar pusuya düşürmeye cesaret ederse, kesinlikle ölmelerini sağlayacağım!”

Shadow-Kill ekibi pusu ve suikast konusunda uzmandı. Keşfedildikleri an, muhtemelen nasıl öldüklerini bile anlayamazlardı. Özellikle, Chen Feng etrafta olduğu zamanlarda.

“Teşekkürler.” Xu Fei minnettarlığını dile getirdi. Chen Feng'in onlara katılmasının yanlış olmayacağını biliyordu. Her zaman mucizeler yaratan bu adam, Acemi Gen Yarışmasını ilk sırada bitirdikten ve Gen Üretim Derneği'nin merkezine katıldıktan sonra, daha da korkunç olmuştu.

“Sorun değil.” Chen Feng'in yüzünde, oyuncu bir gülümseme ortaya çıktı. O zamanlar kaybettiği Aurora gen reaktifini bulmayı hiç beklemiyordu.

“Hadi gidelim.”

Xu Fei Ahşap Rakun liderini cezbetmek için farklı bir yer seçmeye karar verdi.

“Tamam.”

Chen Feng başını salladı. Aslında, Shadow-Kill takımı ve Ahşap Rakun liderinin konumunu kolayca belirleyebilirdi. Ancak, şu anda 20 puan şans değeri olduğundan cimri davranmak zorundaydı. Gerekli olmadığı sürece, kesinlikle şans değerini kullanmayacaktı.

Yeni ve güvenli bir yer bulduklarında, Ahşap Rakun liderini cezbetmek için hazırlandılar. Ancak, şaşırtıcı bir şekilde, uzaklardan garip bir kükreme yankılandı.

“Bu aura ve ses...”

Xu Fei'nin ifadesi değişti. “Bu bir Ahşap Rakun Lideri ve Shadow-Kill takımı!”

“Lanet olsun!”

Herkesin ifadesi çirkinleşti. Bu lanet olası Shadow-Kill takımı... Pusulası başarısız olduğu için, görevlerini bozmaya karar vermişlerdi.

“Çabuk!”

Öldürme niyetiyle dolup taştılar. Ancak, geldiklerinde, hepsi sersemledi.

Orada, Shadow-Kill ekibinin Ahşap Rakun lideriyle savaştığı görülüyordu.

Ancak, beklediklerinden farklı olarak, Shadow-Kill ekibinden bir kişi daha ölmüştü. Açıkçası, sıradan bir Ahşap Rakundan daha büyük olan Ahşap Rakun Lideri, Umbra ve Shadow'un peşindeydi.

Burun delikleri, havadaki baharat aroması tarafından saldırıya uğradı.