Bölüm 87: Kan Gölgesi 

Çevirmen & Editör: ArgoGamer

Aynı zamanda, karşısındaki Chen Feng'in de yüzünde garip bir ifade vardı.

Bu... 

Ne diyebilirdi ki?

Sayısız Yanılsamalar, sadece diğer yeteneklerle kaynaşarak kullanılabilirdi. Bu kötü bir şey gibi görünüyordu. Çünkü, Sayısız Yanılsama’nın orijinal işlevini kaybettiği anlamına geliyordu. Ancak, Chen Feng'i şaşırtan asıl şey, füzyondan sonra gizli sanatlar yaratabilmesiydi!

Bu ne anlama geliyordu?

Hangi gen olursa olsun, Sayısız Yanılsamalarla kaynaşabilirdi!

Hangi gizli sanat olduğuna bakılmaksızın, derecesinde 1 yıldızlık artış sağlayacaktı.

Yanılsama Yılan Lideri denmesine şaşmamak gerek!

Mutasyona uğramış bir gen olmaya layık!

Chen Feng oldukça heyecanlanmıştı.

Çok güçlü.

Geliştirdiği ve mutasyona uğrayan bu gen, kendisi için en uygun gendi. Buraya bin bir zorlukla gelmesi boşuna değildi.

Ve onun için en büyük sürpriz Sayısız Yanılsamaların gerçek savaş gücüydü!

Örneğin-

Rüzgar Bıçakları ile kaynaştığı zaman.

Sürekli Rüzgar Bıçaklarını serbest bırakması için bir puan şans değeri yeterliydi. Şu anki seviyesinde, saniyede yirmi Rüzgar Bıçağı serbest bırakabilirdi.

Sayısız Yanılsamalara gelince?

Chen Feng denemeye cesaret edemedi.

Rüzgar Bıçağı ve sayısız yanılsamaları Şanslı Aura ile birlikte kullanabilse de, şans tüketimi de artacaktı.

Bu nedenle, Chen Feng, sadece Rüzgar Bıçakları kullanırken Şanslı Aura'ya öncelik verecekti.

Bu testin sonucu son derece şaşırtıcıydı.

Dahası, bu yöntemi kullanırken Sayısız Yanılsama olasılığının tetiklenmesine gerek yoktu.

Sadece Sayısız Yanılsama ve Rüzgar Bıçağı aktivasyonu, şaşırtıcı bir güç açığa çıkarmak için yeterliydi. Shadow'un öfkeden kan kusmasına sebep olan sürekli Rüzgar Bıçakları, sadece bir puan şans değerine mal olmuştu.

"Bu oldukça mükemmel..." 

Chen Feng bununla yetinmemişti.

Çok güçlü!

Şu anda.

Bang!

Yüksek bir ses duyuldu.

Çevrelerindeki kayalar titremeye başladı.

Herkes, içgüdüsel olarak yüksek sesin kaynağına baktı. Bir saniye önce hala cesaretini gösteren An Te'nin şu anda yırtık kıyafetler içinde olduğunu ve Shen Wei'ye bakarken son derece acınası göründüğünü fark ettiler. Önünde, 1 metre genişliğinde bir çukur vardı.

Çok korkunç.

An Te dehşete düştü. "Shadow, henüz bitmedi mi?"

"Biraz daha dayan," dedi Shadow sabırsızlıkla.

Ne kadar zahmetli!

Bunu en kısa sürede bitirmek zorundaydı!

Shadow'un kalbi titredi. Shen Wei'nin saldırıları ona uğursuz bir his veriyordu. Aniden bu kez An Te ile buraya gelme seçiminin oldukça kötü bir seçim olduğunu fark etti.

Ancak - 

Zaten buraya geldiğinden beri, bu şekilde ayrılmak istemiyordu.

Shadow elini salladı. "Dağıl."

Chen Feng tarafından parçalanmak üzere olan gölge saldırısı, anında dağıldı.

Shadow yavaş yavaş, "Çok güçlüsün, Ancak, bunun bitirme zamanı geldi." dedi.

Bang!

Korkunç bir güç, Shadow'un etrafında toplanmaya başladı ve o anda şaşırtıcı bir şey oldu.

Chen Feng'in ayağının altında olan ve her zaman onunla birlikte olan gölgesi aniden hareket etti. Zaten her şeye hazırlıklı olan Chen Feng, anında geri çekildi. Ancak, beklentilerinin ötesinde, gölgesi ona saldırmadı. Bunun yerine, kendisini Chen Feng'den ayırdı ve hızlıca Shadow'a ilerledi.

Aynı şey Wang Chun, An Te ve Shen Wei'ye de oldu... Her bir gölge, Shadow'un yanında toplanmıştı.

"Birleş"

Shadow'un ifadesi ciddileşti.

"Pu!"

Bir ağız dolusu kan tükürdü.

Kendi gölgesi de dahil olmak üzere tüm gölgeler şu anda birleşti.

"Hum—" 

Kan gücü oluştu.

Beş gölge, bir anda kan gölgesine dönüştü.

"Aslında bu beceriyi kullanmak istememiştim."

Shadow'un sesi soldu ve tüm vücudu titredi. Birleşimden sonra, önündeki kan gölgesi, tıpkı kendisine benzeyen bir klona dönüştü.

Gölgenin elinde kırık bir kılıç bile vardı.

Whoosh.

Kan gölgesi, etrafına korkunç bir güç salarak adım attı.

Chen Feng tamamen sersemledi.

Bu güç... 

"Git."

Shadow, Chen Feng işaret ve alaycı bir şekilde gülümserken; "Buradaki herkesin gücüyle kaynaştı ve burada olan herkesten çok daha güçlü. Sahip olduğu kaynaşmış beden, gerçek bir uzmanın bedeni."

"Şimdi, kan gölgem tarafından yok olun..."

Bang!

Kan gölgesi gücünü serbest bıraktı. Aynı zamanda, ellerindeki kırık kılıç da korkunç bir güç yayıyordu.

Kaynaşmak mı?

Herkesin gücü mü?

"Lanet olsun."

Chen Feng'in ifadesi değişti.

Böyle cennete meydan okuyan bir yetenek var mıydı?

Hayır.

Chen Feng, Shadow'un soluk tenine bakarken, bu yeteneğin aktivasyonu için gereken enerji tüketiminin çok fazla olduğunu fark etti. Kan gölgesi ne kadar güçlü olursa, Shadow'un tüketmesi gereken enerji de o kadar fazla olurdu. Dahası, Shadow'un en fazla birkaç saniye dayanabileceğini düşünüyordu. Ancak, ne yazık ki, normal bir rakip bu yeteneğe karşı birkaç saniyeden fazla dayanamazdı.

Ne şaka ama?

Kan gölgesi, Chen Feng'in de dahil olduğu herkesin gücüyle kaynaşmış durumdaydı!

"Bu da ne böyle?"

Chen Feng sersemledi.

Her iki yetenek, Sayısız Yanılsama ve Rüzgar Bıçağının ne kadar güçlü olduğunu biliyordu!

Ancak, tam o anda, Chen Feng'in yüzünde garip bir ifade ortaya çıktı.

Rüzgar Bıçağı...

Aniden, daha önce her seferinde tek bir Rüzgar Bıçağı serbest bıraktığını hatırladı.

Sayısız Yanılsamalar, Rüzgar Bıçağı ile güçlenen bir yetenekti. Daha güçlü Rüzgar Bıçağı, daha güçlü sayısız yanılsama demekti. Sadece Rüzgar Bıçakları miktarı yeterince yüksek olduğu zaman, Sayısız Yanılsama gerçek gücünü gösterebilecekti.

Tüm bunlar, kan gölgesinin yapamayacağı bir şeydi, çünkü Şanslı Aura’sı yoktu!

Eğer durum buysa... 

Chen Feng aniden, alaycı bir şekilde gülümsedi.

Bang!

Çok renkli Rüzgar Bıçakları, kan gölgesini tamamen çevreledi ve hareketini engelledi. Şaşırtıcı bir güç bir kez daha oluşmaya başladı.

"Bunu sadece senin mi yapabileceğini düşünüyorsun?"

Shadow'un sesi, kan gölgesinin aynı yeteneği aktive etmesini emrederken soluklaştı.

Whoosh.

Korkunç görünümlü mavi renkli bir Rüzgar Bıçağı oluştu.

???

Shadow tamamen sersemledi.

Hepsi bu mu?

Bu nasıl olabilir?

"Tekrar!"

Bir kez daha, Rüzgar Bıçağı yeteneğini aktive etti.

Whoosh!

Ateşli bir Rüzgar Bıçağı oluştu.

???

Gölge tamamen sersemlemiş bir haldeydi. Bir kez daha, sadece bu mu?

Chen Feng saniyede 20 Rüzgar Bıçağı oluşturuyordu. Kan gölgesine gelince? Saniyede 1 tane! Bu tür bir hız, tamamen aynı ligde değillerdi.

"Lanet olsun. Bu yetenekte daha deneyimli olması nedeniyle mi?"

Shadow'un ifadesi çirkinleşti.

Kan gölgesi, her şeye gücü yeten bir varlık değildi.

Buradaki herkesin yeteneklerine sahip olmasına ve son derece güçlü olmasına rağmen, sadece rakibin yeteneklerini kopyalamıştı, deneyimlerini değil.

D-sınıfı!

'D-sınıfına ulaştığımda, rakibimin yeteneklerini özümseyebilen bir genle kaynaşmam gerekiyor' Shadow içten içe yemin etti.

O zaman kan gölgesinin gerçekten yenilmez olacağına inanıyordu. Şimdi, sadece 3 yıldızlı bir gizli sanat olan kan gölgesi çok zayıftı.

Pa Ji!

Bir kez daha, bu tanıdık ses yankılandı.

Shadow'un ifadesi anında çirkinleşti.

Başını kaldırdı.

Korkunç savaş gücüne sahip olan kan gölgesi, sonsuz tuhaf Rüzgar Bıçakları altında, önceki gölge saldırısı gibi sıkışmıştı.

Bedeninde su, toprak ve mukus vardı.

‘S*ktir! Bu şerefsiz!’

Shadow çaresizce lanet okudu!

Bang!

Kan gölgesi, çevresine korkunç bir güç yaymaya başladı.

Bu güç durmadan titredi.

An Te ve Shen Wei'nin tüm yeteneklerine sahip olmak, çok daha güçlüydü! Ancak şimdi, bir noktada sıkışmış ve tek bir adım dahi atamıyordu.

Gerçekten...

"Lanet olsun."

Shadow, yumruklarını sıktı.

Shadow, Kan gölgesinin vücudundaki tüm mukus, su ve topraktan kurtulmadığı sürece savaşmayacağını biliyordu. Ancak, depresif hissetmesine sebep olan şey, kan gölgesini fiziksel bir bedeni olmadığı gerçeğiydi.

Eğer mukus, su ve toprağı dağıtırsa kan gölgesi de dağılacaktı.

Buna karşı bile savaşamazdı.

Sadece, acemi E-sınıfı bir savaşçı gibi görünen bu Chen Feng, çok korkunç bir adamdı!

"Ah -" 

Kederli bir şekilde iç çekti.

Shadow, An Te'ye baktı ve Shen Wei'nin saldırıları altında, sefil bir şekilde göründüğünü fark etti.

"Shadow, daha hızlı ol!" An Te bağırdı.

Shen Wei ile bir savaşa girmişti ve kendini bile zar zor savunuyordu. Bu nedenle diğer taraftaki savaşa bakamamıştı. Ayrıca, Shadow'un Wang Chun ve Chen Feng ile işinin neden bu kadar uzun sürdüğünü anlayamadı.

"Sana %50 vereceğim. Senin için uygun değil mi?" An Te endişeli bir şekilde bağırdı. "Daha hızlı gel!"

50%...

Shadow acı bir şekilde gülümsedi. Bu %50, karşı karşıya olduğu bu problemle başa çıkabilir mi?

Chen Feng'in önünde, sakat bir insan gibi kırık kılıcını yavaş yavaş kaldıran kan gölgesine baktı. Sonra, Shen Wei tarafından kovalanan An Te'ye baktı. Shadow derin bir nefes aldı.

"Chen Feng, beni buna zorladın."

Gölge elini salladı ve kan gölgesini dağıttı.

Chen Feng ciddileşti.

‘Hala başka bir kozu mu var?’

2 yıldızlı gizli bir sanat, gerçek koz kartı bile değilse...

Bir virüs olabilir mi?

Chen Feng bakışlarını yoğunlaştırdı.

"Hum—" 

Shadow'un etrafındaki belirsiz gölge titremeye başladı.

Chen Feng, elinde Rüzgar Bıçağını hazır tutuyordu. Bir anda Shadow karanlık tarafından yutuldu ve daha sonra iz bırakmadan ortadan kayboldu.

"S*ktir?"

Chen Feng'in ağzı seğirdi.

Bu adam... 

Kaçtı mı?