Bölüm 30: Bu Kumar Kârlı Oldu!

Çevirmen & Editör: ArgoGamer

"Su Jin."

Chen Feng bu ismi hatırladı.

‘Oh, doğru. Bu, vücudun orijinal sahibinin bir zamanlar gizlice aşık olduğu kız.’ Notlarının en iyiler arasında olması nedeniyle, ilişkileri aslında oldukça iyiydi.

"Neden böyle oldun?"

Su Jin usulca "okulda çok mütevazı ve naziktin." dedi.

Chen Feng: "..."

"Sınavlarda başarısız olduğunu ve kötü bir ruh halinde olduğunu biliyorum. Ancak, bir öğretmenle nasıl böyle konuşabilirsin? Öğretmen Xie üçüncü yılımızda sana çok iyi davrandı. Bursun bile öğretmenin yardımı sayesinde başvuruldu. Aksi takdirde, ruh tipi bir gen reaktifi satın almayı nasıl başarabilecektin?" Su Jin ciddiyetle söyledi.

Chen Feng: "..."

Chen Feng, önündeki Su Jin'in kutsal ışık yaydığını hissetti. Bu yoğun ışık büyük bir kelime bile oluşturabilirdi—Beyaz Lotus [1].

[1]: İğnelemek için kullanılan Çinli bir söz. Dışarıdan karanlık ve kirli, içeriden saf görünen bir kişi için kullanılır. Kısacası iddialı bir kişi.

Bu bedenin orijinal sahibinin sevdiği kız mıydı?

Ne ağır bir tat.

Chen Feng, onun “performansını” ortaya çıkarmak için bile canını sıkmadı.

Şu anda, kalan öğrenciler de öfkeli hissetmeye başladı. Su Jin'in sözü aslında her öğrencinin ruh halini etkiledi. Doğru, bir insan nasıl böyle olabilir?

"Söylediği şey doğru mu?" Xu Fei merakla sordu.

"Evet." Chen Feng gülse mi ağlasa mı bilmiyordum. "Ben en iyi öğrenciydim. Eğer burs bana verilmeseydi, kime verilebilirdi? Gerçekten başkalarına vermek istedi, ancak yapabilirler mi?"

‘Yani böyle oldu.’

Zhou Ling ve grubu aniden aydınlandı. Lanet olsun, okulun bursu bile iyilik borçlanmak için bir öğretmeni aracı mı yaptı? Bugünlerde okullar çok korkunçtu.

"Hocam, onlarla birlikte boş konuşmaya devam etmemize gerek yok."

Wang Yue aniden ağzını açtı. "Öğrencileri koruyacağım. O birkaç kişiyle ilgilenebilirsin."

"Bir yolun var mı?"

Xie Kangzhong, bu öğrencinin güçlü bir arka plana sahip olduğunu biliyordu. Ne yazık ki, ona defalarca yanaşmaya çalıştıktan sonra bile, Wang Yue kayıtsızdı. Neden aniden öne çıkmıştı?

"Doğal olarak."

Wang Yue sakince gülümsedi.

"Harekete geç!"

Bileği etrafında sürüklendi ve üzerindeki çipi aktive etti.

"Hum—" 

Enerjiden oluşan loş bir koruyucu bariyer tüm öğrencileri sardı.

"E-sınıfı koruyucu bariyeri. E-sınıfı genetik savaşçının bir saldırısına karşı savunması mümkün," Wang Yue kayıtsızca söyledi. "Tabii ki, bize saldırmak için buraya koşuşturmalarına izin vermiş olsaydınız, kalkanım dayanamazdı."

Wang Yue biraz pişman hissetti. Gücü çok zayıf olduğu için, sadece bir E-sınıfı enerji bariyer çipi kullanabildi. Aksi takdirde...

"Endişelenme. Böyle bir şey olmayacak."

Xie Kangzhong soğuk bir şekilde gülümsedi. "Sadece birkaç E-sınıfı başıboş köpek. Hala dikkatimi çeken bir şey değil. Uygun bir şekilde göz atmak istiyorum. Chen Feng, seni destekleyen bu birkaç köpek olmadan, hala bu kadar küstah olabilir misin?"

"Hocam, ona zarar vermeyin."

Su Jin usulca söyledi, "Chen Feng kötü bir insan değil."

"Yapmayacağım." 

Xie Kangzhong küçümseyici bir şekilde gülümsedi, "Sadece ona bir ders vereceğim. Yoksa şu anki tavrıyla, gelecekte başkalarını kışkırtacak ve hayatını kaybetmesine neden olacak."

Sadece bu sözler Su Jin'i sakinleştirdi.

Chen Feng: "..."

Bu kızın performansına karşı tepkisi sadece ‘şaşkınlıkla nefes nefese' ifadesiyle tanımlanabilirdi.

O anda, Xie Kangzhong zaten harekete geçmişti.

Bang!

D-sınıfı genetik bir savaşçıya ait korkunç aura serbest bırakıldı. Xu Fei ve grubu zaten E-sınıfının zirvesindeydi, yine de korkunç baskıyı hissedebiliyorlardı.

"D-sınıfı..."

Xu Fei gülümsedi.

Sadece bir okulda saklanmış ve D-sınıfına eğitim almış olan bu öğretmen, D-sınıfının bir E-sınıfına kesinlikle baskı yapabileceğine gerçekten inanıyor muydu? Hatta zirve E-sınıfı savaşçısını ezeceğine?

"O zaman bir deneyelim."

Xu Fei'nin yüzünde acımasız bir gülümseme ortaya çıktı.

Aynı zamanda, diğer tarafta, Wang Yue hafifçe gülümserken Chen Feng'e bakıyordu. "Destekçilerin olarak birkaç vahşi köpek aldıktan sonra, şimdi çok etkileyici olduğunu mu düşünüyorsun? Xie Kangzhong hiçbir şeyde iyi olmasa da, bugün hala onun tarafından nasıl dayak yediğini görmek istiyorum."

"Bu E-sınıfı enerji bariyeri çipi, yeni satın aldığın bir şey mi?"

Chen Feng, bu bariyerin katmanlarına bakarken hayrete düştü. Aslında bu dünyada böyle bir şey var mıydı?

"Elbette."

Wang Yue kendisiyle gurur duyuyordu. "Bu, senin gibi bir çöpün erişebileceği bir şey değil..."

"Geçen sefer seni dövdüğümde bunu göremediğime şaşmamalı."

Chen Feng aniden aydınlandı.

Wang Yue'nin eli titrerken alnında damarlar ortaya çıktı.

Bu noktada, çevredeki öğrenciler birkaç gün önce, Wang Yue'nin yaralandığını gören insanların olduğunu hatırladı. Beklenmedik bir şekilde, Chen Feng tarafından dövülmüştü!!!

"Hehehehe."

Wang Yue soğuk bir şekilde Chen Feng'e baktı. "Chen Feng, ne kadar kibirli kalabileceğini göreceğiz. Arkadaşların için hiç endişelenmiyor musun? Muhtemelen hepsi yakında ölecek."

"Onlar mı?"

Chen Feng başını salladı. "Onlar için endişelenmiyorum. Tam tersine, senin için endişeleniyorum."

"Benim için mi endişeleniyorsun?"

Wang Yue aniden uğursuz bir duygu hissetti.

"Evet. Bu oyuncağınızın E-sınıfı bir saldırıya karşı savunabileceğinden emin misin?" Chen Feng oldukça meraklıydı.

"Elbette."

Wang Yue gururlu bir şekilde söyledi, “Bu, Stormtech tarafından üretilen bir şey—”

Sözünü bile bitiremeden önce...

Yavaş yavaş, Chen Feng cebinden beyaz ışıkla titreyen bir şişe gen reaktifi çıkardı ve şişeyi enerji bariyerine doğru attı.

Bang!

Sonsuz şimşekler bariyeri bombaladı.

Bang!

Bang!

Bang!

Bir saniye sonra, kalkan yıldırımlar tarafından paramparça edildi. Wang Yue tarafından bahsedilen etkileyici enerji bariyeri, gücünü göstermeden önce kaba kuvvetle yok edildi.

Herkes sersemledi!

Bu lanet öğe de neydi?

E-sınıfı bir savaşçının saldırısını üstlenebilecek koruyucu bir bariyer bu şekilde mi yok edildi?

Bu nasıl mümkün olabilir?

Wang Yue, bilekliğindeki ekrana bakarken çöktü. Üzerinde çok korkunç iki kelime yazıyordu—Enerji Tükendi!

Başka bir deyişle, enerji kalkanı, Chen Feng'in saldırısıyla üstlenebileceği sınırı aşmıştı. Sadece enerji bariyeri yok edilmedi. Hazırladığı enerji taşları bile tükendi.

Bu nasıl mümkün olabilir?!

"Sen..."

Wang Yue uzun süre Chen Feng'i işaret etti, ama yine de ağzını açmaya cesaret edemedi. Bunun nedeni, şu anda bir kez daha, Chen Feng, aynı renkte titreyen bir başka gen reaktif şişesini yavaşça çıkarmıştı. Mağaradaki mavi renkli buzun ışıltısı altında çok göz kamaştırıcı görünüyordu.

"Tekrar denemek ister misin?"

Chen Feng elindeki reaktif şişesiyle oynarken, yavaşça söyledi.

‘Gulp.'

Tüm öğrenciler, Chen Feng'e korku içinde bakarken, öğenin elinden kayacağından korktular.

Aynı anda, iyi bir dövüşe ve Xu Fei'nin grubunu ortadan kaldırmaya hazırlanan Xie Kangzhong, arkasındaki gürültüyü duydu. O anda durdu ve Chen Feng'in elindeki reaktif şişesine baktı, gözlerinde inanılmaz bir ifade vardı.

"Bu da burada elde ettiğin hasat mı?"

Xie Kangzhong'un bakışları soğudu. "Çok iyi. Öğrencilerimi kullanarak beni tehdit etmek..."

"Gidin. Hepinizin gitmesine izin veriyorum!"

Xie Kangzhong bağırdı, "Defolun buradan."

Chen Feng, Xie Kangzhong'un performansını izlerken gülümsedi.

"Gidelim," dedi Xu Fei.

Açıkçası, düşük IQ'ları olan bir grup insanla etkileşime girmeye devam etmek istemedi.

"Mhm."

Chen Feng hafifçe başını salladı.

Aniden, adımlarını durdurdu. O usulca öğrencilere doğru baktı, "Bu Xie Kangzhong denen adama güvendiğiniz için, hepiniz bir gün pişman olacaksınız."

"Defol!"

"Utanç duygusu olmayan adi!"

Birkaç öğrenci öfkeyle lanetlendi.

"Lanet olsun. Chen Feng, öğretmeni bizi kullanmakla tehdit etmeye cüret ediyorsun."

"Evet. Bu çok fazla."

Birçoğu öfkeli hissediyordu.

"Neden böyle oldun?"

Su Jin hayal kırıklığına uğradı.

"Bu lanet olası insanlar. Aslında hepinizi kullanarak beni tehdit etmeye cesaret ediyorlar. Bu gerçek..." Xie Kangzhong öfkeyle söyledi.

"Öğretmenim. Sakın ondan korkmayın. Senin için intikam alacağız!"

"Evet, hepimiz yakında üniversite öğrencisi olacağız."

"Üniversiteye girmemizi bekleyin..."

Birçok öğrenci, onu teselli etti.

"Hepiniz..."

Xie Kangzhong memnun oldu.

Kızgın görünmesine rağmen, içten içe, o kadar da kızgın değildi. Chen Feng tarafından hakaret edilmiş gibi görünebilir, ancak bunun yerine tüm öğrencileri kazanmıştı!

Açıkçası en güçlü olan Xie Kangzhong neden aşağılanmıştı?

Bu öğrenciler içindi!

Çok dokunaklı, değil mi?

Bu, öğrencilerin bakışlarından belliydi. Onun hakkında rahatsız bile olamayan Wang Yue dışında, diğer öğrencilerin gözleri minnettarlıkla doluydu.

Bu kumar kârlı olmuştu!