Bölüm 106: #####

avatar
4941 15

The Dark King - Bölüm 106: #####


 

Bölüm

 

Yemlemek

 

****************************************

 

Dudian sonunda dağ aslanının görünüşünü yakından görmüştü. Üç veya dört metre uzunluğundaydı. Vücudu kaslıydı. Ancak, üç tane ön ayağı vardı. Normal bir aslan gibi yürümek yerine bir örümcek gibi gidiyordu.



Vücuduna saplanan ok canını çok yakıyordu.



Dudian ve diğerleri ölümsüz tozunu üstlerine sürdüklerinden tespit edilmekten korkmuyorlardı. Fazla yaklaşmıyorlardı aralarında 100 metre mesafe bırakıyorlardı.



"Önümüzde." Dudian koşarken diğer yaratıkları da tespit ediyordu. Eğer 20 kilometre içinde bir yaratık ortaya çıkarsa onlara haber veriyordu.



"Kaç yönünde?"



"Saat on bir yönü."



Glenn elini kaldırdı ve işaret verdi.



Onlarla beraber koşan Gatt bir anda ortadan kayboldu.



Bir süre sonra tekrar yanlarında belirdi, "Sadece bir 'kan yaratığıymış'."



"Boşuna uğraşma." diye cevap verdi Glenn.



Dağ aslanı yorulunca durur durmaz okçu bir daha ok atıyordu. Oklar isabetli olduğundan dağ aslanı olduğu yerde sabitlenmiyor aksine daha hızlı koşmaya başlıyordu.



Ara sıra 7. ve 8. seviye canavarlar onlara saldırmaya çalışmıştı. Üstlerindeki toz yüzünden canavarlar onları ölümsüz sanmıştı. Canavarlar ölümsüzleri yemeyi sevmese de, 10. seviyenin altındaki yaratıklar ara sıra yiyordu.



Ancak, Dudian'in koku alma ve diğer avcının süper duyma yeteneği sayesinde canavarları daha görmeden tespit edebiliyorlardı. Çoğunlukla Glenn önden gidip işi bitiriyordu.



Dağ aslanı ani saldırı yüzünden acımasızlaşmış olsa da, arada sırada sinirini çıkarmak için onun peşinden gelen 'ölümsüzlere' saldırıyordu. Ancak, böyle bir tepkiyi Glenn ve Dudian çoktan beklemişti. Dağ aslanından kaçınmak için etrafa dağılıyorlardı. Şu anda kadar her şey kontrol altındaydı.



İki saat içinde, enerjilerinin tümünü tüketmişti bu yüzden dağ aslanını kışkırtmıyorlardı. Dağ aslanı durunca onlar da dinlenmek için bir yer buldu.



"Böyle hareketler siyah weaverı korkutmaz mı?" su içen genç sordu.



"Yemeğinden korkar mısın?"



Genç adam neredeyse boğulacaktı.



Dudian Glenn'in ona verdiği su şişesini çıkardı. Glenn'in ağzının şişeye dokunduğunu düşüncesi onu rahatsız etmişti bu yüzden eliyle sessizce şişenin ağzını sildi ve suyu içti.



Glenn bunu görünce alay eder gibi gülümsedi ama hiçbir şey demedi.



Dudian şişeyi bitirdi ve tam duvara yaslanıp dinlenecekti ki, vücudunun tüm gözenekleri büzüldü. 30 kilometre kadar uzaktan garip bir koku geliyordu.



Kabuktan aldığı kokuyla aynıydı.



Sonunda ortaya çıkmıştı!



Dudian görevi erkenden bitirebileceklerine sevinmişti. Sonunda antrenmanlara geri dönebilecekti. 1. bölgede ne olacağı belli değildi, etrafta birçok korkunç şey vardı.



Kokuyu alır almaz bir şey demedi, sessizce bekledi.



Çok geçmeden siyah weaverın kokusu 25 kilometreye kadar yaklaştı ama koku aniden yok oldu. Sanki vücudu bir anda atomlarına ayrılmıştı.



Dudian bir anda irkildi.



"Noldu?" Glenn ona baktı.



Dudian ona baktığını görünce dedi ki, "Hiiiç."



Glenn daha fazla üstelemedi ve oturup dinlenmeye başladı. Gözleri ilerde çömelmiş dağ aslanına geldi.



Birkaç dakika sonra Dudian az önceki siyah weaverın kokusunu tekrar aldı! Ancak bu sefer belirdiği yer 8 kilometre uzaktaydı. Koku çok hafifti. Dağ aslanını kaçırmamak için kokusunu saklamaya çalışıyor gibi gözüküyordu. Bu kadar yakın olmasa belki de kokusunu alamayacaktı.



"Yaklaşıyor... ...çok hızlı... çok... hızlı!" Dudian Glenn'e dedi ki, "7 kilometre kadar uzakta... bir dakika, belki daha da yakında olabilir!"



Glenn ve diğer beşi şaşkınlıkla ona baktı. Gatt endişelenmişti, "Tespit edebileceğin mesafenin 20 kilometre olduğunu söylemedin mi?"



Dudian kaşlarını çattı, "Doğru öyle dedim ama siyah weaver muhtemelen kokusunu saklamak için bir şey kullandı. Çünkü yedi veya sekiz kilometre uzakta aniden belirdi!"



"Çabuk hazırlanın! Çabuk!" Glenn çabucak dedi ki, "Siyah weaver yer altından gizlice saldırmayı seviyor. Dean'in kokuyu alabilmesi bile çok iyi. Gatt sen Dean'i koruyacaksın!"



Gatt ve diğerleri hemen harekete geçti. Akıllarına siyah weaver’ın yer altından saldırarak öldürdüğü üç avcı geldi. O şeyin yeteneklerinin hayallerinin ötesinde olduğunu biliyorlardı.



Hepsi hemen silahlarını çektiler.



Glen dağ aslanına baktı, "Ne olursa olsun öldürün! Son anda hata yapmamak en iyisi olur."



"Tamam." Gatt anında cevap verdi, yüz ifadesi hafiften değişti.



O sırada, Dudian siyah weaverın kokusunu tekrar aldı. Hemen dedi ki, "Saat dört yönünde. Geliyor! İki kilometre kadar uzakta!"



Glenn parmağıyla hafifçe bacağındaki siyah hançerlerine dokundu. Kısık bir sesle dedi ki, "Hazırlanın."



Dağ aslanı sanki bir şeyin farkına varmış gibi duraksadı ve arkasını döndü. Sanki bir şeyi korkutmaya çalışıyormuş gibi kükredi. Puff! Aniden yer altından siyah bir pençe çıktı ve onu aşağıya çekti.



Pat!

 

Karaciğeri, diğer organları, hatta bağırsakları ve damarları dışarı fırladı. Resmen kan yağıyordu.



"Arghhh!" Dağ aslanı acı içinde kükredi, kaçmak için debeleniyordu. Ama sanki bir kafesin içinde sıkışmış gibiydi ve hiçbir işe yaramıyordu.



Yerden, birbiri ardına iki üç metre uzunluğunda keskin dikenler fırladı ve dağ aslanının vücuduna saplandı.



Whosh!



Hayalet gibi bir gölge Dudian'in gözlerinin önünden geçti.



O Glenn'di.



Glenn dağ aslanının vücudunun yanında belirdi. Dudian ne zaman yaptığını bilmiyordu ama elinde bacağından çıkardığı hançerler vardı. Havada gümüş bir ışık parladı ve siyah diken bir anda ikiye ayrıldı. Siyah weaverın kanı gibi gözüken açık yeşil bir sıvı dışarı aktı.

 

 

Not: Merhaba okuyucu. 140 beğeni için söz verilen 5 bölüm gecikti biliyorum. Sevgili çevirmeniniz Çıngıraklı( ya da Cooo, kaç o var emin değilim)  hasta. Çevirmene bir geçmiş olsun dileyin hasta hasta sizi düşünüp bölüm çeviriyor. 180 beğeni olunca tekrar 5 bölüm bedava gelecek. Hadi öptüm kendinize iyi bakın. 






Giriş Yap

Site İstatistikleri

  • 44247 Üye Sayısı
  • 398 Seri Sayısı
  • 44158 Bölüm Sayısı


creator
manga tr