Bölüm 56: Virüs

avatar
5596 12

The Dark King - Bölüm 56: Virüs


 

Çeviren: Çıngıraklı    Düzenleyen: Sapphire

 

 

Dudian, Sham ve Zach koyu mavi topa bakıyordu. Top ölümsüzün kafasından düştüğünden şaşkına dönmüşlerdi. Üstünde hiçbir pürüz yoktu. Rengi koyu maviydi ve çok güzel gözüküyordu. Metal bir top gibi gözüktüğünden, kafasının içindeki dokunun sklerozu** olmadığı belliydi.



Ancak, kafasının içinde bir metal topun ne işi vardı?



Dudian endişeli ve tedirgindi. Hemen topu elini alıp dokunmadan önce hançeriyle hafifçe dürttü. Hançer değince top yuvarlanmaya başladı.



"Çok sert!" Dudian çok etkilenmişti. Sert cisimlerden daha yavaş enfeksiyon kapılıyordu. Üstelik elinde enfeksiyonu engelleyecek eldivenler vardı. "Tek bir dokunuştan sorun olmaz herhalde." Dudian kararını vermişti. Metal topu eline aldı.



Topa dokunur dokunmaz hissettiği ilk şey soğukluktu.



Çok soğuktu!



Sanki bir hokey diskini tutuyormuş gibi hissetmişti. "Bedeni, eti ve kanı koyu mavi top yüzünden mi dondu?" diye düşündü Dudian.



Soğuk his koluna doğru yayıldı. Kolunun giderek buzlaştığını hissetti. Toplu diğer eliyle tuttu. O koluna da soğukluk yayılmaya başladı. Sanki "kara kış mevsiminde" çıplak bir şekilde yürüyormuş gibi hissetti.



"Bu nasıl lanet bir şey? Elimle tutuyorum ama soğuğu bütün vücudumla hissediyorum. Soğuktan ayaklarımın uyuştuğunu bile hissedebiliyorum." Dudian şaşırmıştı. Önceki kışın karda oynar gibi hissetmişti. Eli soğumuştu ama vücudu hala sıcaktı. Lakin şimdi tüm vücudu sanki bir buz dağının içindeymiş gibi soğuktu.



Hemen topu yere koydu ve ellerini ovalamaya başladı. Biraz ısınmıştı. Bir süre sonra karnı guruldamaya başladı, acıkmıştı. Büyük duvardan çıktıklarından beri hiçbir şey yememişti. Daha önemli işleri olduğunu düşünerek bu zaman kadar bastırmıştı. Aniden aklına bir fikir geldi.



"Isı emilimi!" Dudian ayağa fırladı. "Bu koyu mavi top ısıyı emiyor! Tıpkı barutun içindeki güherçile(potasyum nitrat) gibi. Barut yapımında kullanılan malzemelerden biri ama aynı zamanda buz yapımında kullanılabilir. Bu dünyadaki simyagerler güherçileden buz yapmada ustalaşmış ama hala nitritle güherçileyi karıştırınca patlayacağını bulamamışlar...."



Güherçile küçük bir suya konulduğunda, hemen ısısını emip suyu buza döndürürdü.



Vücut ısısının azalmasının nedeni koyu mavi topun, güherçile gibi endotermik özellikleri olmasıydı. Eğer elinde tutarsa kolunun ısısını emer ve vücudunun tüm ısısını emene kadar durmazdü. Vücudunun ısısı beli bir seviyeye düşünce tabii ki kalbi de çalışmayı durduracaktı.



"Ölümsüzlerin bedenlerinin bu kadar soğuk olmasına hiç şaşmamalı! Bunların hepsi koyu mavi top sayesinde ama bu top nereden çıktı? Neden bir cesedin beyninde böyle bir şey var?" Dudian aklı sorularla doluydu. "Eğer beyinde kolonileşmişse... O zaman... Beyne yerleşmesi için bayağı bi zaman ve enerji gerekir."



"Ancak ceset virüs kapmış. Evrim geçirmiş olsalar da onlar hala insan. Bizim gibi et ve kanlar. Nasıl olur da metal gibi sert bir şey beyinde büyür? Bu çok garip." Dudian aklı karman çormandı.



Aniden odaya, merdivenlerden bir şey fırladı. Üçü de şaşırmış ve tedirgin olmuştu.



Dönüp bakınca Mason olduğunu gördüler ve rahatladılar.



Mason onları görünce birden irkildi, "Beyler beni fena korkuttunuz, neredeyse sizi kaybettiğimi düşündüm!"



Sham kafasını kaşıdı, "Asıl bizi korkutan sendin! Dean ölümsüzü incelerken onu izliyordum bu yüzden sana haber vermeyi unuttum..."



"Sen aşağıya geldiğine göre tuğlaları kim atıyor?" dedi Zach hemen.



Mason gözleri belertti ve dedi ki, "Eee yoruldum artık. Kimin gideceğine siz karar verin."



Sham cesede baktı, "Ben giderim." dedi.



Mason sözleri Dudian'i kendine getirdi. Hala düşünmeye devam ediyordu ama daha fazla bir şey bulamıyordu. Daha fazla bunla zaman harcamayacaktı, şu anda en önemli şey hayatta kalmaktı. Mason ve Zach'e bakınca gözleri parladı. "Destek olarak benle gelin."



Dudian ne yapmak istediğini anlamamışlardı ama yine de onu merdivenlerden aşağıya doğru takip ettiler.



Dudian aşağıya inince uzakta bir grup ölümsüz gördü. Yavaşça köşeye gitti sonra hançerle yerde yatan iki ölümsüzün kafasını kesti. Kafalarıyla beraber çabucak binanın içine geri döndü. Mason ve Zach'in geri çekildiğini görünce gülümsedi ve onlara dedi ki, "Tehlikeli bir şey yok, çoktan öldüler."



Mason korkmuştu, "Sen yürek mi yedin!?"



"Hala alışmaya çalışıyorum." diye cevap verdi Dudian. Üste kata döndü az önceki gibi ikinci kafayı da açtı. Kafalarına kopardığından kesmesi daha kolaydı. Tam da beklediği gibi ikinci kafanın içinde de koyu mavi top vardı.



Üçüncü kafayı açacakken aklına bir şey geldi. Bu sefer kafayı düşünce oluşan yarıklardan kesmeye başladı. Çok geçmeden gözünün önünde kafatasının içi tam olarak gelmişti. Beyin dokularının çoğu donmuştu. Koyu mavi top, kendini yuvarlak bir şeyin içine gömmüştü.



Ancak, kafatası çatladjğından koyu mavi topun olduğu beyin dokuları zarar görmüştü. Dudian dikkatlice incelemeye başladı. Çok geçmeden koyu mavi topun ölümsüzün hareketlerini kontrol ettiğini anladı.



Ölümsüzün kafasını yok etmek, ölümsüzü de öldürür mantığı iki şeye dayanıyordu. İlki kafasındaki merkezi sinir sistemini yok ediyordu. İkincisiyse koyu mavi topun beyne olan bağlantısını kontrol ediyordu.



Yani, koyu mavi top beyinle, yuvarlak organ sayesinde bağlantı kuruyordu. Bu yüzden kafasını kesmeye gerek yoktu. Kafaya belirli bir güç uygulandığı sürece top titreyecek ve merkezi sinir sistemiyle olan bağlantısını kaybedecekti. Yani ölümsüz hareket etmeyi kesecekti, bu da öldürmekle aynı anlama geliyordu.



Dudian'in kafası bunu anlayınca daha çok karışmıştı. Koyu mavi top neyden yapılmıştı? Neden ölümsüzlerin beyninde büyüyordu? Bunu virüs mü yapıyordu?



Dudian koyu mavi topu aldı, kıyafetle sarmaya başladı. Topu, yumruk büyüklüğüne gelene kadar tekrar ve tekrar sardı. İkisini Mason ve Zach'e verdi, "Bu şey vücuttaki ısıyı düşürebiliyor. Yani vücut ısımızı düşürecek. Elinizde tutmanıza gerek yok, çantanıza koyun o şey yine ısıyı emer."



Macon ve Zach sarılmış şeyleri görünce şaşırmıştı. Mason merakla dedi ki, "Bu şeyler de ne?"



"Ne olduklarını tam olarak bilmiyorum. Ancak, Avcılar ölümsüzleri öldürdüklerinde kafalarını açıp bu şeyi çıkartıyorlar. Bu yüzden çok değerli olmalı. Yoksa altın gibi şeyleri görmezden gelmezlerdi." dedi Dudian. Birçok ölümsüzün kafasının ikiye ayrıldığını görmüştü ama kim düşünürdü ki, avcıların bu koyu mavi topu almak için kafalarını kestiklerini!



Mason korkmuştu, "Avcıların ölümsüzleri bu şey için öldürdüğüne emin misin?"



"Belki."



****

 

Skleroz: Doku sertleşmesi

 

Düzenleyenden Not: Sadece konuşmaları kalınlaştırdım bu sefer. Normalde düşünceleri de konuşmaları da kalın yapıyorum ama Dudian çok fazla düşünen bir karakter olduğundan bazen ben bile nerede düşünüp nerede konuştuğunu unutuyorum Bundan sonra böyle.






Giriş Yap

Site İstatistikleri

  • 44332 Üye Sayısı
  • 398 Seri Sayısı
  • 44158 Bölüm Sayısı


creator
manga tr