Çeviri: Çıngıraklı Düzenleme: Sapphire

****************************************

"Ah, Aaron, kurtar beni..." o sırada ölümsüzün ısırdığı genç bağırdı. Elini sanki geri çekilen genç adamı tutmaya çalışıyormuş gibi kaldırmıştı. Yakışıklı yüzü korku ve acıyla doluydu! Ayrıca, yüzünde yaşamak için bir istek vardı!

Genç adam, 'Aaron', ağzını eliyle kapatıp yakın arkadaşına baktı. Vücudu titriyor ve gözlerinden yaşlar akıyordu. Dişlerini gıcırdattı sokağın çıkışına doğru koşmak için arkasını döndü.

Dudian, gencin cesedini yiyen ölümsüzün, Aaron'un ayak seslerini fark ettiğini gördü. Kafasını sesin geldiği yere doğru kaldırdı. Aniden, yemeyi bırakıp Aaron'u kovalamak için döndü. Kolları ve vücudu sanki her an düşecek bir sarhoş gibi sallanıyordu. Ama son derece hızlıydı ve çabucak Aaron'a yetişti.

Aaron arkasından gelen hareket seslerini duydu. Arkasına baktı, ölümsüzün ona neredeyse yetiştiğini görünce korkmuştu. Hemen arkasını döndü ve hançerini çıkardı. Kadın kolunu bir köşeden diğerine sallayıp Aaron'a keskin pençeleriyle saldırdı. Hançerini pençeyi savuşturmak için havaya kaldırdı. Engelleyebilmişti ama pençenin gücü yüzünden yere yapışmıştı.

Dudian gördüğü manzara karşısında son derece şaşırmıştı. Aynı zamanda ölümüne korkmuştu. Eğer ölümsüz şu anki durumunda ona saldırsaydı, kesinlikle ölürdü. Bu sokağı seçmediği için şanslıydı yoksa şu anda o ve diğer üçü sonlarıyla karşılaşmış olurdu.

Gencin giderek ölümsüz karşısında ezildiğini gördü, aklına geri çekilmek geldi. O sırada, ileri çıkıp diğer toplayıcılara yardım etme fikri, aklının derinlerine gömülmüştü. Konsorsiyum toplayıcıları resmi eğitimden geçmemişti ama bir çok toplayıcı seferine çıkmışlardı. Sonuç olarak yeni mezunlardan daha çok fazla tecrübeleri ve "Tanrı'nın kutsamaları" vardı. Eğer demirbaşlar ölümsüzle başa çıkamıyorsa o zaman o kesin ölürdü.

Dudian hafiften geri çekilmeleri için işaret etti.

Mason, Dudian'in arkasında durdu. Ne olduğunu görmese de çiğneme ve çığlık seslerini duymuştu. Ne de olsa harabeler çok sessizdi ve sesler açıkça duyulabiliyordu. Dudian'in işaretini görünce yüzü değişti. Az önce ki sıçanların saldırısını hatırladı ve yavaşça geri çekildi.

Çok geçmeden dört konsorsiyum toplayıcısı daha sokağın diğer tarafından geldi. Yankılanan çığlıkları duymuşlardı. Çabucak dışarı koştular, ölümsüz kadının Aaron'un kolunu ısırdığı dehşet verici sahneyi gördüler. Az önce bir zırh olarak kullanılan üniformanın ölümsüzün keskin ısırışlarına karşı hiç direnci yoktu. Isırdıkça daha çok kan fışkırdı.

"Öldürün onu!" yeni gelen gencin göz bebekleri korkudan küçülmüştü ama geri çekilmedi ve yüksek sesle bağırdı, "Öldürün onu!" Sonra yanındaki üç yoldaşına dedi ki, "Scott ve diğerleri gelene kadar onu tutmalıyız."

Yoldaşları da korkmuştu. Ama, gencin emrini duyar duymaz hiç tereddüt etmeden ölümsüz kadına doğru aceleyle koştular.

Ölü kadın sesleri duyup kafasını kaldırdı. Az önce olduğu gibi garip bir şekilde ayağa kalktı. Dört gence doğru koşmaya başladı.

Genç yüksek sesle bağırdı, koşarak havaya zıpladı ve ölümsüzü tekmeledi. Acımasızca ölümsüz kadını tekmeledi, kadın havaya uçtu ve yere düştü.

Dudian dördünün ortaya çıktığını görünce kaçmak için acele etmedi. Aksine ne olduğunu izlemeye devam etti. Gencin attığı tekmenin ölümsüze zarar verdiğini görünce sevinmişti. Ama az önce gördüğü ölümsüzün hızından korktuğu için onlara yardım için dışarı çıkmadı.

Mason ve diğer ikisi dövüşü görmek için yan taraflardan baktı, korkudan ödleri patlamıştı.

Genç ölümsüzü tekmeleyince diğer üç toplayıcı hemen Aaron tutmak için ileri çıktı. Onu çektiler ve savaş alanından çıktılar.

Ölümsüzün vücudu çabucak yükseldi, boğuk sesle kükredi ve umursamazca gence doğru koşmaya başladı!

Genç, ölümsüzün hareketliliği yüzünden şaşa kalmıştı. Hançerini ölümsüzü kesmek için kullandı. Kolunu kesti. Derisinden kan fışkırmamıştı. Kesikten içindeki etin siyahlaştığı ve kanın katılaştığı görülebiliyordu. Bu vücudunu kesmeyi zorlaştırıyordu. Hançer kemikte sıkışmıştı.

Gencin göz bebekleri küçüldü, kabzayı sıkıca tutup çekmeye çalıştı. Ama beceremedi, o kısacık sürede ölümsüz kadın diğer kolunu kaldırıp boğazına saldırdı. Boynundaki atardamarları parçaladı. Ölümsüzün koluna kan sıçradı.

"Wegner!" Aaron'u sürükleyen üçü ne olduğunu gördü ve çığlık atarak ona yardım etmek için geri koştular.

Wegner boğazını tutuyordu, gözleri şaşırmış bir şekilde apaçık kalmıştı. Bu gencecik yaşında hayatının burada biteceğini asla düşünmemişti. Ölümsüzün korkunç yüzüne bakmak için kafasını kaldırmaya çalıştı. Gözlerindeki ışık giderek söndü.

Ölümsüz hırladı ve bedenini kavradı. Boynunu ısırdı ve onu yemeye başladı.

"Canavar!" diğerlerine göre kısa olan yoldaşlardan biri bağırarak oraya doğru koştu. Hançerinin kabzasını tutup ölümsüze doğru gitti.

Ölümsüz yakışıklı Wegner'in vücudu ittirdi ve ona doğru gelen kısa gence döndü.

"Yalvarırım gitme!" Diğer iki arkadaşı arkasından bağırdılar.

Gözleri kan kırmızısıydı. Ölümsüze yaklaştığında ona saplamak için hançerini çıkardı. Ölümsüzü göğsünden bıçakladı ama hiçte zarar vermiş gibi gözükmüyordu.

O sırada, ölümsüz tombul toplayıcıya saldırdı. Bir kacha~ sesiyle keskin pençe toplayıcının yanağını parçaladı. Pençenin ucu yüzünün öbür tarafını deldi. Çok büyük bir acı hissetti, çığlık atmak istiyordu. Ama sonraki an ölümsüzün vahşi yüzünün onun yüzüne yaklaştığını gördü. Ölümsüz onu yüzünden ısırdı.

"Pease!" arkadaşı arkasından bağırdı. Diğeri onu umutsuzca geri çekti. Ölümsüz tombul Pease'i yerken zamandan kazanıp olabildiğince uzağa kaçmayı umuyordu.

Dudian dört konsorsiyum toplayıcısının bir ölümsüze denk olamayacağını düşünmemişti. En korkunç şeyse göğsü delindiği halde hiç bir etki etmemişti. Karşı taraf gerçekten ölümsüz bir canavar mıydı?

Aniden, malzeme ararken gördüğü banyodaki ölü kadını ve diğer cesetleri düşündü. Bütün cesetlerde ki ortak şey kafalarında ki yaraydı!

Kılıç, hançer veya ok yarası olması fark etmezdi. Hepsinin kafasında yara vardı.

Kafaları zayıf noktaları mıydı?