Çevirmen: Starshollow

Editör: Mariposa

YinKong, Zero, Heng, ChengXiao, WangXia, TengYi ve LiuYu gözlerini açtılar. Herkes panikle etrafa baktı. Sahnenin birden değiştiğini görünce sersemlediler.

Bir süre sonra, LiuYu yanındaki üç kızın birer cesede dönüştüğünü görünce çığlık attı. Birinin hiç derisi kalmamıştı ve diğer ikisinin de silah yarası vardı.

7 kişinin hepsi kendini bir taksinin içinde buldu. Değişim birkaç dakika öncekinden o kadar şiddetliydi ki birkaç saniyeliğine beyinleri durdu. Füzelerin yıkılmış evi vurmasını bekliyorlardı ve bir daha ki sefere gözlerini açtıklarında, bir taksidelerdi.

Taksi sanki bir şey çarpmış gibi sallanıyordu, ardından korkuluğa çarptı. Çarpışma korkuluğu içe doğru büktü. Şoför ve LiuYu kafalarını çarptı.

Diğer üç taksi durdu. Yan taraftaki taksi şoförü de arabasındaki cesedi fark edince çığlık attı. Tüm yol bir kaos içindeydi. Dört taksi durunca, başka kaza olmamasına rağmen trafik durma noktasına geldi.

Zheng, Xuan'ın yanında oturuyordu. Diğer takım üyeleri gözlerini açtıklarında, vücudundan kan fışkırıyordu. Her tarafı bıçaklanmış gibi tonla yarası vardı. Taksilerin ani frenlemesinden kaynaklanan güç onu parçalara ayırdı. Tuhaf bir şekilde, vücudu yok olmasına rağmen kıyafetleri sağlam kaldı. Kan, et parçaları ve kemikler kıyafetlerinin altından taksi koltuğuna sıçrıyordu.

Zheng'in parçalandığını görünce Xuan'ın yüzünü kızgın bir ifade kapladı. Bir sonraki an ellerinde Gauss tabancaları belirdi. Birini şoföre, diğerini Heng'e tuttu.

Xuan, "Heng? Yaralı mısın?"

Heng hala şok içinde Zheng'in cesedine bakıyordu. Tabancadan yayılan ışık onu kendine getirene kadar Xuan'ın sorusuna cevap veremedi. Xuan Lambda Sürücüsü'nü aktifleştirmişti, hafızasında bir şekilde taze olan bir güç.

Heng haykırdı, "Bacaklarım! Doğru, bacaklarım koptu!" Pantolonunu yırttı. Bacakları acı hissettiği noktalardan kopmuştu. Taze kan bu hasarın daha yeni olduğunu gösteriyordu.

Xuan dehşete düşmüş şoförü tek kelime etmeden vurdu, kafasını parçaladı. Ardından kapıyı açıp taksiden atladı. Vücudunun önünde kata silahı pozisyonunda iki tabanca çaprazladı. Sayısız aracın sıkıştığı bir otobanda kata silahını kullanmak bir katliam yapmayı planladığı anlamına geliyordu.

Heng bir şey söylemek istedi fakat Zheng'in cesedinin görüntüsü nedeniyle kelimeler dudaklarından dökülemedi. Nihayet içinde bulundukları durumu anladı. Bu şehre doğru gittikleri taksiydi ve rüya alemine burada düşmüşlerdi. Rüya aleminde ne kadar süre geçtiyse geçsin, gerçek dünyada bu sadece an meseleseydi.

(O zaman bu gerçek Xuan yani? Gereksiz hiçbir şey yapmaz. İzleyip beklemeliyim... Zheng gerçekten...)

Taksinin dışında, Xuan otobandaki bütün herkesi katlediyordu. Sadece takım üyelerine döndüğünde şunu soruyordu, "Bir yerin yaralandı mı?" Cevaplar yavaş olsaydı tabancaların ışığı yanardı. ChengXiao ve diğerleri, yaralarını ödüllerini sergiliyormuş gibi çabucak gösterdiler.

YinKong diğerleriyle aynı anda uyandı fakat hemen tekrar bilincini kaybetti. Güvenli rüyaya geri dönemeyenler ise asla uyanmadı.

Gauss tabancaları ve kata silahının Lambda Sürücüsü'nü kullanmadan normal insanları öldürmede hiçbir sıkıntıları yoktu. Kişi nerede olursa olsun, bir arabanın arkasında bile olsa mermiler demiri delip onu öldürüyordu. Sadece 10 saniye içinde, Xuan 100'den fazla insan öldürdü. Hayatta kalan birkaçı dehşet içinde koştu fakat çok geçmeden onlar da vuruldu.

Geri kalan takım üyeleri taksilerden çıktı ve LiuYu'yu da taşıyarak dışarı çıkardılar. Kafası çapışmadan dolayı kanıyordu fakat hayati tehlikesi yoktu.

ChengXiao sordu, "O ne yapıyor? Neden bütün bu insanları öldürüyor?"

Heng cevap vermeden önce bir an tereddüt etti, "Zheng öldü. Bütün vücudu parçalandı... Korkunç bir ölüm."

Heng'e bakarken hepsinin gözü seğirdi. Zero ve Kampa, Zheng'in bulunduğu taksiye koştu ve vücudunun parçalanmış et ve kemiklerini gördü. Bütün olan tek şey kıyafetleri ve Ölüler Kitabı ile Amun-Ra'nın Kitabı'nı içeren Na yüzüğüydü. Bunlar Zheng'i canlandırmanın anahtarlarıydı.

Zero yüzüğü aldı ve ardından WangXia ile ikisi rahat bir nefes verdi. Daha önce canlanmayı kullanmadığı için, kitaplar ellerinde olduğu sürece Zheng hala canlandırılabilirdi.

Ancak, Xuan'ın Zheng'in canlandırılabileceğini bilmesine rağmen neden insanları katlettiğini merak ettiler. Öfkeli mi hissediyordu? Aklını mı kaçırmıştı? Öfkenin nasıl hissettirdiğini biliyor muydu?

Merak ederken, kafalarında bir bildirim sesi duyuldu.

"Freddy öldürüldü. Her üye 5000 puan ve B sınıfı ödül ile ödüllendirildi."

Xuan sonunda durdu ve tabancaları kollarına geri kaydırdı. Gruba doğru yürüdü ve "Zheng'in üstünü arayıp alın. Uyuyan herkesi taşıyın. Burayı infilak ettireceğiz... WangXia, hala kullanacak şeytan enerjin var mı?"

WangXia başını salladı. Şeytan enerjisini aktifleştirdi. Birkaç plazma bombası süzüldü. Zheng'in bütün itemlerini aldıklarında ve uyuyan üyeleri sırtlarında 100 metre kadar taşıdıklarında, plazma bombaları otobana doğru uçtu. Mavi bir alan otoyolun bir bölümünü yuttu. Arabalar sıcağın altında eridi ve birbiri ardına patlamalar meydana geldi.

"... Durumumuz bu." Xuan yerde yatan insanlara göz attı ve ardından takımın geri kalanına döndü. "Söylediklerinize göre, orası gerçekten de bir rüya alemiydi ve HongLu'nun analizi doğruydu. O dünya Zheng'in bilinci etrafında inşa edilmişti çünkü herkesin zayıflığını bilen tek kişi oydu. Ardından Freddy sizin zayıflıklarınızı tetikledi ve zihninizi bir savaşa soktu. Kendinizi aşmadığınız sürece, Freddy'i öldürdükten sonra bile tıpkı onlar gibi uyanmayacaksınız."

"Ama neden?" Heng sordu, "Rüya aleminden çıkmadık mı? Zheng, rüyanın temeli olan kişi öldü. Freddy öldürüldü. Neden uyanmayacağız?"

Xuan kaşlarını çattı, "Bir benzetme yapmak gerekirse, bilgisayar programları 0 ve 1 rakamlarıyla kodlanmıştır, yani Evet ve Hayır. Bilgisayarın bir beyni olduğunu düşünürsek ve siz ona Evet ve Hayır sorusu olmayan bir soru sorarsanız, kodları bir atılım yapana kadar cevabı 0'ların ve 1'lerin ötesinde hesaplamaya çalışırken size bir mantık hatasıyla döner. Bu zihin savaşında sıkışmış birini uyandırmanın yalnızca tek bir yolu var."

"Nedir?" Herkes sordu.

"Format atmak."

Yanıt gelmedi. Herkes format atmanın anlamını biliyordu fakat yalnızca bilgisayarlara uygulananı biliyorlardı, insanlara değil.

Otobandaki katliamın üzerinden on saatten fazla zaman geçti. Takım otobandan çok uzak bir ormanın içinde kamp kurdu. Sonunda Xuan'a bu filmle alakalı sorularını sorma fırsatı buldular.

ChengXiao sordu, "Etrafımızdaki o insanları öldürünce nasıl Freddy'i öldürmüş oldun? Rüyada bir insanı öldürebilir misin?"

"HongLu ve ben yanılıyorduk." Xuan başını iki yana salladı. "Freddy sadece bir insan."