Cilt 18: Bölüm 12-6

avatar
877 11

Terror Infinite - Cilt 18: Bölüm 12-6


Çevirmen: Starshollow

Editör: Mariposa




Nefesleri normalleştiğinde iki patlama meydana geldi. Muhtemelen diğer iki Freddy öldürüldü. Üç kişi bu insanın gücüne hayret etti. Figür yanlarına koştu ve önlerinde durdu. Nihayet yüzünü net bir şekilde görebildiler. Bu ortadan kaybolan YinKong'tu.

 

 

WangXia iç çekti, "Bu inanılmazdı. Biz eğitimdeyken bu kadar güçlü olduğunu bilmiyordum. Hız harika görünüyordu. Suikastçı klanındaki birinden bekleyebileceğimizin de ötesinde."

 

 

YinKong çok konuşan biri değildi fakat bu sözleri duyduktan sonra gülümsedi. Fakat bu gülümsemenin ardındaki gözler buz gibi soğuktu. Üç kişi kendilerine bir bıçak doğrultulmuşçasına ürktü. Gözlerine tekrar dikkatle baktıklarında, her zaman olduğu gibi su kadar sakindi.

 

 

"Durum nedir?" YinKong, WangXia'ya gülümseyerek sordu.

 

 

WangXia hızlıca içinde bulundukları durumu açıkladı, Heng'in Xuan'la dövüştüğünü, Freddy'nin Zheng'in kalbindeki boşluğun büyümesiyle daha da güçlendiğini, Xuan'ın gücünün gerçek Xuan'a yaklaştığını söyledi.

 

 

YinKong kaşlarını çatıp mırıldandı, "Yani bu gerçekten bir rüya. Aksi halde canlanamazdım. Şimdi her şey Zheng'e bağlı. Kendisinin üstesinden gelebilirse, hala rüyayı canlı atlatmak için bir şansımız olacak. Eğer başaramazsa, burada onunla birlikte öleceğiz. Xuan'ın gerçek dünyadaki gücü mü?"

 

 

YinKong bir an düşündü ve sonra, "Bu rüya dünyasından ne zaman ayrılacağız bilmiyorum. Belki bir saniye sonra. Belki asla. Hepsi Zheng'e bağlı. Şimdi varlığımın rüya aleminde sınırlı olmasını önlemek için, Xuan'a birkaç şey söylemenizi istiyorum. Gerçek Xuan'a."

 

 

Üçünün kafası karıştı. YinKong'un Xuan'ı neden istediğini bilmiyorlardı. Bu YinKong onlara fazla konuşmayan ve soğuk bir ses tonu olan YinKong'tan farklı geliyordu. Fakat henüz buluştuklarından dolayı hemen bir şey söyleyemediler.

 

 

YinKong devam etti, "Canlandığıma göre, bu gerçekten ölmediğim anlamına geliyor. Durum ağır olabilir. Bir rüyada bir sınıra ulaşmak duygu ister. Ama inanıyorum ki Xuan başarmanın bir yolunu bulacak, tıpkı gözlüğüyle kendini hipnotize ettiği gibi. Bırakalım çözsün. Eğer canlanabiliyorsa... Ah, ayrıca gücümü ona söyleyin. Sanırım gerisini anlayacaktır."

 

 

Nefes verip yere oturdu. Hareketleri her zamankinden farklıydı. Ancak, durum üçünün bunu sorgulamasına izin vermedi. WangXia bileğini salladı ve "Çok az bir şey şeytan enerjisi iyileştirdim, bombaları çağırmak için yeterli. YinKong, sen Heng'e yardım edebilirsin."

 

 

YinKong gülümseyerek, "Gerek yok. Kasaba merkezine doğru koşarken gerçekten bu eve vardıysanız, o zaman er ya da geç Xuan'ı yenemediklerinde gelecekler ve kaçmak zorunda kalacaklar. Xuan'ı yenmeyi başarırlarsa, yardımımıza ihtiyaçları kalmayacak. Rüya aleminde her şey olabilir. Yani ona yardım etmek ya da etmemek sonucu değiştirmeyecek. Şansımız Zheng'e dayanıyor. Bu filmin anahtarı o. Başarırsa, yaşarız. Başaramazsa, ölürüz. Sessizce bekleyelim. Biz yalnızca bekleyebiliriz."

 

 

Zheng bu filmin gizeminin anahtarıydı. Ancak, durumu kasvetliydi.

 

 

Klon Zheng parçalanmış cesetlerin arasında ayağa kalktı. Sırtında iki siyah yarasa kanadı açıldı. Bu onun dövüş tarzıydı. Zheng eski şeytanlarının genleri uyandıktan sonra orta dördüncü aşamanın ne kadar güçlü olduğunu biliyordu, her ne kadar bu güç kalbin şeytanıyla gelse bile.

 

 

İkili Tanrı'nın boyutunda çarpıştı. Zheng de Lori'nin ölümüne tanık olduktan sonra dördüncü aşamaya girdi. Henüz orta-dördüncü aşamaya erişememişti fakat aynı yarasa kanatları vardı.

 

 

 

 

Klon Zheng'in gücü Zheng'in Ölümcül Deney'den hatırladığıyla aynıydı. İkisi de aşırı öfkeyle doluydu ve ikisi de dördüncü aşamadaydı. Zheng Yıkım'ı kullanarak klonunu bastırdı.

 

 

Yıkım'ın olayı vücudun içindeki tamamen iki farklı enerjiyi birleştirmekti. Sonuç yanan yağa su dökmek gibiydi. Neyse ki Zheng bu güce dayanacak kadar güçlü bir bedene sahipti. Normal bir insan Yıkım'ı etkinleştirdiği anda paramparça olur. Bu düşmanlarını ve kullanıcısını mahveden bir yetenekti.

 

 

Klon Zheng'in gücü Zheng'in Ölümcül Deney'den hatırladığının üzerine kuruluydu. Zheng'in hatırladığı kadar güçlüydü. Fakat Yıkım'dan dolayı geçici olarak dezavantajlı bir pozisyondaydı, Zheng de ona zarar veremedi. O koyu alev Zheng'in ona uyguladığı kuvveti boşa çıkardı, kuvvet onlarca santimetre kalınlığındaki çeliği parçalayacak kadar güçlü olsa bile. Alev Zheng'e doğru her geldiğinde, içgüdüleri yaklaşan tehlikeyi sezebiliyordu ve vücudu kendi kendine tepki verdi. Yıkımı onu ne kadar zorlasa da klonunu yenemedi. Dahası, klon Zheng zaman geçtikçe orta-dördüncü aşamaya yaklaşıyordu.

 

 

(Böyle devam ederse Yıkım'ı sürdüremem. Yıkım kaybolduğunda beni tek atışla vurabilir. Tek şansım orta- dördüncü aşamaya girmek... Fakat eğer bilincim kalbimin şeytanına yenilirse, muhtemelen rüya alemini terk edemeyeceğiz.)

 

 

Kara alev Zheng dövüşe odaklı değilken onun etrafında döndü. Siyah kılıç ona doğru savruldu. Neyse ki Yıkım'dayken tepki ve hareket hızları klon Zheng'ten çok daha yüksekti, böylece saldırıyı Kaplan Ruhu'yla engelleyebildi. Elleri uyuştu. Bu güç Yıkım'daki gücüne eşitti.

 

 

(Daha fazla bekleyemem... Hepsini dışarı çıkarmalıyım!)

 

 

Zheng kararını verdi. Orta-dördüncü aşamaya girmekten başka seçeneği yoktu. Yavaş yavaş bu sınırsız özgürlükle birleşti. Sanki dünya nirvanaya dönüşmüştü. Ancak, vücudu genlerinden gelen intikam arzusuyla doldu. Kanatlar ve boynuzlar onu bir şeytan görüntüsünde tasvir etti. İki şeytan çarpıştı.

 

 

Rüya alemi bir kaosun içindeydi. Freddy kalbinde boşluk olan herkesi çaresiz rüyaya sürükledi. Bütün güçlü üyeler Zheng tarafından canlandırıldı, Freddy bu yüzden rüyanın temeli olarak onun bilincini seçti. TengYi'nin ve çaylakların onunla savaşacak gücü yoktu. Sahtesiyle yer değiştirilen Xuan ile birlikte, Çin Takımı iki güçlü düşmanla yüzleşmek zorundaydı.

 

 

Heng ve ChengXiao'nun kalpleri koşarken şiddetle çarpıyordu. Gerçek Xuan gerçekten bu kadar güçlü müydü? Kafaları daha da karıştı. Onları kovalayan Xuan eşsiz bir güce sahipti. Lambda Sürücüsü neredeyse aşırı güçlendi. Neyse ki, sahte Xuan gerçek Xuan'la aynı seviyeye ulaşmamıştı. Lambda Sürücüsü'nü kullandığında isabeti kötüleşti. Heng ve ChengXiao bu şekilde kaçmayı başardı.

 

 

Xuan ikisinin peşinden gitti. Hızı yüksek değildi fakat aralarındaki mesafe asla artmadı. Heng ve ChengXiao bir binadan çıktığında, onlara birkaç el ateş etti. Gauss mermilerini görünmez bir katman kaplıyordu. İsabetsizlikten dolayı, mermiler yanlarındaki yüksek bir binaya çarptı.









Giriş Yap

Site İstatistikleri

  • 44333 Üye Sayısı
  • 398 Seri Sayısı
  • 44158 Bölüm Sayısı


creator
manga tr