Cilt 18: Bölüm 9-2

avatar
811 10

Terror Infinite - Cilt 18: Bölüm 9-2


Çevirmen: Starshollow

Editör: Mariposa




Çin Takımı birden bire yalnızca 7 kişi kaldı. Takımın gerisi anılarıyla birlikte silindi. Zheng isimlerini hala hatırlayan tek kişiydi.



Zheng'in üzerine çaresizlik çöktü. Daha önce hiç bu kadar çaresizliğin kıyısına yakın hissetmemişti. Durumun dövüş gücüyle alakası yoktu. Çaresizlik bir şey görememesinden, hiçbir şeye dokunamamasından kaynaklanıyordu. Tek yapabildiği, o Freddy'e dokunamamışken bile takımının tek tek kaybolmasına şahit olmaktı. Çaresizlik tarafından yenilmişti.



Xuan, Zheng'in en büyük desteğiydi. Önceki filmlerdeki kişiliğinden farklı olarak neden bu filmde sessiz kaldığını bilmiyordu. Bu durumda, Xuan bir şeye hazırlanıyor olmalıydı. Çıkarı olmayan hiçbir şeyi yapmazdı... Ancak, bu bir öngörüydü...



Zheng konuştuktan sonra diğer beş üye Xuan'a döndü. Ona eşit derecede inançları vardı. Fakat LiuYu nadiren konuşan birinin takımı geri getirmek için neler yapabileceğini merak ediyordu. Bu yüzden ChengXiao'ya sordu.



Xuan her zamanki kadar sakindi, onun için hiçbir şey önemli değilmiş gibiydi. Kafasını iki yana sallayıp konuştu, "Bu filmin bir çözümü yok... En azından şu an için. Sana yardım edebileceğim bir şey yok."



"Yalan!" Zheng onu yakasından kaldırıp bağırdı. "Yalan söylüyorsun. Bu film bizim için çok zor olabilir ama senin için öyle değil! Hayır! Bu zorluğu hissetmemelisin bile! Yenilgiyi nasıl kabul edebilirsin?"



Xuan yakasını düzeltti, bir kitap alıp okumaya başladı. Cevap verdi, "Yalnızca bekleyebiliriz... Sessizce beklemek."



Beklemek mi? Öylece beklemeye devam etmek mi?



Zheng'in eli hareket etti fakat yapacağı şeyi bastırdı. Yere oturdu ve alnındaki saçları çekiştirdi. Diğer beş üye ikisi arasında neler olduğunu bilmiyordu. Bir süre düşünüp hiçbir şey bulamadıktan sonra, hepsi oturdu. Oda sessizliğe büründü.



(Hayır. Hala emin olamıyorum. Olasılık %60'ın üzerinde ama eğer yanılıyorsam, hayatı... Kişiliği ve hareketleri her zamankiyle aynı. Sadece çok mu evham yapıyorum?



İkinci nokta, bütün bilgilere bakarak, Freddy yalnızca benim önümde belirdi. Onu gören tek kişi benim. Belki diğer bazı üyeler de onu gördüler fakat hepsi kayboldu. Onu görüp hala burada olan bir tek ben varım. Benimle doğrudan görüşmekten kaçınmak için uyutmak zorunda kaldı. Ama neden?)



Zheng üçüncü aşamaya girmişti. Simülasyonu öncekine nazaran oldukça yüksek bir dereceye ulaşmıştı. HongLu'nun düşünce sürecini tam olarak simüle edemiyordu fakat pek çok soruyu çözmesi için yeterliydi. Sonuçta HongLu hepsinden çok daha üstündü.



(Freddy'nin ana saldırıları fiziksel değilse ve kişinin ruhsal savunmasını kırmaya ve sonra onu çaresiz rüyaya sürüklemeye dayanıyorsa bu, bu zamana kadar olan her şeyin benim savunmamı kırmak için olduğu anlamına mı geliyor?)



Zheng kaşlarını çattı. Bu olasılığı ilk kez düşünüyordu. Bu düşünce trenini takip ederek bir şeye ulaşabilirdi.



(Eğer öyleyse, bu mümkün olabilir mi? Hepsi benim rüyam mı? Benim dışımda herkes sahte. O zaman bu kaybolmalarını ve anılardan silinmeyi de açıklayabilir. Sahte üyeler kabusumun kökeni. Kökeni durdurmak için tek yapmam gereken onları ortadan kaldırıp uyanmak. Ama bu çok riskli. Ya sahte değillerse? Ruhsal savunmam onlara saldırdığım an çöker. Sahte olsalar bile saldırırken tereddüt ederim ve huzursuz hissederim. Bu hisler kalbimde bir boşluk açacak. Dahası, ruhsal durumum dengesiz. Takımımı öldürmek için kendime baskı yapmak savunmamı her şekilde kıracak.)



"Kahretsin! Ne olduğunu bilsem bile kökten kurtulamıyorum. Bir de kurtulduktan sonra nasıl uyanacağım sorusu var."



Zheng sinirden saçını yoldu. Kafası karmakarışıktı. Durum kafasından daha karışıktı. Bir duvara yaslanıyordu.

 

O sırada, LiuYu dikkatle yanına gelip, "Hey, Zheng. Gerçekten bir rüyada mıyız?"



Zheng şaşırarak ona bakıp kafa salladı. ''Evet. Kesinlikle bir rüyadayız. %100 emin olamam ama olanlara bakılırsa durum bu olmalı."



LiuYu devam etti, "Bu bir rüyaysa o zaman gücümüzü hayal edebilmemiz gerekir. Üçüncü filmde engelli bir çocuk rüyasında ayağa kalkabilmişti. Hatta bir büyücü olmuştu. Bu rüyada bizim hayal gücümüz neden gerçekleşmesin? Belki hala gerçek dünyadayız."



(Hayır! Anladım!) Zheng heyecanlandı. LiuYu'nun omzuna dokunup saçlarını kıvırdı.



(İnancımızla ilgili. Ya da belki de bilincimizin alışkanlığıyla alakalı. Bu rüya dünyası çok gerçek. O kadar gerçek ki sanki Matrix gibi. Bir rüyada olmamıza rağmen hayal gücümüzün hapsedilmesini aşamıyoruz. Bilincimizin alışkanlığı yüzünden. Analizim doğruysa zihnim bu rüyanın temeli. O zaman bu dünyada eşsiz olan tek şey var!)



Zheng odadaki insanları inceledi ve sonra gözlerini uzaklaştırdı.



(Yani üç çaylak önümde öldü. Üyelerin gerisi kayboldu. Çaylaklar bana tamamen yabancı. Geçmişleriyle, kalplerindeki boşluklarla ilgili hiçbir şey bilmiyorum. Freddy bu yüzden beni seçti. Ruhsal savunmamda en büyük boşluklara sahibim. Herkesin şu an zayıf bir nokta olan gerçek dünyaya dönmesini çok istiyorum. Ve üyelerin geçmişini biliyorum. HongLu'nun söylemeye çalıştığı şeyi anlıyorum. Yapbozu çözmek için anahtarı beklemeliyiz. Doğrulandığı zaman, son adım kabusu ortadan kaldırmak olacak.)



Zheng derin bir nefes alıp ayağa kalktı. Merdivenlere doğru yürüdü, "İnsanlar hala kaybolduğuna göre oturma odasında oturmanın anlamı yok. Gidip bir yatak odasında uyuyacağım. Bir şey olursa haber verin. Siz de uyumak için bir odaya geçebilir veya oturma odasında kalmaya devam edebilirsiniz."



Xuan, Zheng gittikten sonra merdivenlere baktı. Beş kişi oturma odasından çıktı. LiuYu sordu, "Zheng'e ne oldu? Ben mi bir şey söyledim?"



Herkes ne olduğunu anlamadan merdivenlere baktı. Kimse sorusunu cevaplamadı. Birkaç dakika sonra, YinKong kalkıp merdivenlerden yukarı çıktı. Kalan dört kişi izlemeye devam ederken tüyleri diken diken olmuştu.



ChengXiao zoraki bir kahkaha attı ve "Biz... Burada kalmaya devam etmeliyiz. Bu üçü psikopat. Onlarla ikinci katta durmak istemiyorum. Burada kalsak nasıl olur?"



Geri kalanlar onayladı, özellikle LiuYu. En çok yalnız kalmaktan korkuyordu. Çaylak olduğu için buradaki en zayıf kişiydi.



Zheng yukarı çıkarken bir saç teli çekti. "Tespitim tutarsa hepinizi kurtaracağım! Hayatta kalmak için tek şansımız bu."

 

 









Giriş Yap

Site İstatistikleri

  • 43989 Üye Sayısı
  • 398 Seri Sayısı
  • 44158 Bölüm Sayısı


creator
manga tr