Cilt 15: Bölüm 5-1

Ölümcül Deney filmi dünyasına gireli birkaç saat olmuştu. Giriş noktası göze çarpmayan bir sokaktı. Lan, nerede olduklarını bulmak için ruh taramasını kullandı. Bu alan, kalabalık bir şehrin sınırındaydı. Şehir merkezine gitmek için uzun bir yol vardı. Vakit geç olmuştu ve bu yüzden sokakta iyi görünümü olan bir otel seçip, orayı kontrol ettiler.

Zheng, Jurassic Park filminde tüm parayı kullanmamıştı. Bu para çok yer kaplamadığı için onu depolama çantasının dibinde saklıyordu. Bu dünyaya girdiğinde, o parayı oradan çıkardı. Bu para farklı film dünyalarına aitti ancak geçerliliğini koruyordu. Otel sahibi onlara iyice inceledikten sonra büyük bir gülümsemeyle anahtarları verdi. Ayrıca bir şeye ihtiyaçları olursa oda servisini aramalarını söyledi.

"Sadece yirmi günümüz var. Aslında istediğimden beş gün daha fazla. On beş gün idealdi." Xuan takıma söyledi.

Belirli bir görevleri yoktu. Bu yüzden bilerek tehlikeye girmedikleri sürece, bu yirmi gün güvenli bir şekilde geçecekti. Ancak tatil için burada değillerdi. Amaçları, bu dünyadaki insanlar için bir hayaldi. Umbrella Şirketi'nin içine gizlice girip, içeride saklı olan T-Virüs prototipini çaldıktan sonra şu an bulundukları sokağa geri döneceklerdi. Bu süreçte kimse ölmemeliydi. En azından istedikleri şey buydu. Şu anda bu dünyaya dair bildikleri tek şey, yirmi günlük süre sınırıydı.

"Önce şirketin ana merkezinin nerede olduğunu bulmamız lazım. Orası ne kadar büyük, içinde kaç kişi var, biyolojik silahları var mı, ne tür tehlikelerle karşılaşabiliriz, T-Virüs prototipi nerede, onu nasıl alabiliriz ve onlardan nasıl kaçabiliriz? Bu soruların cevabını bulmamız lazım. Üzerimize nükleer saldırı bile yapabilirler."

Başlangıçta bulundukları bölgeyi terk etmelerini kısıtlayan bir alanın olmaması dışında, bu süreç normal bir filme benziyordu. On kişilik takım planı tartışmak için Zheng'in odasında toplandı. Tabii tartışma dediğimiz şey çoğunlukla Xuan'ı dinlemekti.

Herhangi bir ani tehlike olmadığı için Zheng üçüncü aşamaya girdi ve Honglu'yu simule etti.

"Birkaç fikrim var." Alnındaki saçı kıvırdı. "Durum basit. Bu dünya hakkında bir şey bilmiyoruz. Burayla olan tek bağlantımız filmi bitirmiş olmamız, aslında iki film bitirdik. Girdiğimizde özel olarak gitmeyi istediğimiz bir yer yoktu. Bu yüzden Tanrı muhtemelen bizi çok uzak bir yere koymadı. Yani Umbrella Şirketi'nin merkezinin çok uzakta olmaması lazım. Şehrin merkezinde olabilir hatta şu an durduğumuz yerin altında bile olabilir."

Xuan başını salladı. Açık kırmızı renkte bir domates alıp ısırdı. "Mesele nerede oldukları değil. Filme bakılırsa şirketin hükümet ve hükümetin sorumluluklarıyla bir benzerliği var. Ana merkezi, tıpkı bir ülkenin ana simgesi gibi kolayca bulunabilir. Her ülke, ihtişamını insanlara göstermek ister. Umbrella Şirketi'de tanınırlığını arttırmak için aynı şeyi yapacaktır. Bizim aradığımız şey, ana merkezin içerisinde gizli biyolojik silahların yapıldığı araştırma tesisi."

"Mevcut duruma bakılırsa doğrulamamız gereken üç şey var. Birincisi şu anki zaman. İkinci filmden beri ne kadar süre geçti? İkincisi yerimiz. Ana merkezden ne kadar uzaktayız? Bu bizim ne şekilde ilerleyeceğimizi belirleyecek. Çünkü bu mesafe, şirketin güvenlik gücünü gösteriyor ve kaçtığımız sırada nükleer silah kullanıp kullanmayacaklarını etkiler."

"Üçüncü şey daha karmaşık. Bu ana merkezin iç haritası. Ana merkeze gizlice girip, virüsü nasıl elde edeceğimizi etkileyecektir. Tahminlerim doğruydu. Bu takım için B kademe ödül değerinde olacaktır."

Xuan'ın kesin konuşmasının aksine HongLu'yu simüle eden Zheng kaşlarını çattı. Bu konuda düşündü ve konuştu: "Filmin sonunda Umbrella Şirketi'nin çalışanı kılığına giren insanların Alice'yi götürdüğünü hatırlıyor musun? Onlar belli ki ana merkezin içini biliyorlar. Onlardan yardım isteyebilir miyiz? Tıpkı Mumya filmindeki karakterlerden istediğimiz yardım gibi... Sonuçta o insanlar bizimle birlikte savaşmıştı."

Xuan domatesten bir ısırık daha aldı. "İnsan doğasına çok fazla önem veriyorsun. Bu belki dikkate alınabilir bir unsur. Ancak insan doğası çok fazla belirsizlik içeriyor. Mümkünse bu planın başlangıç kısmında bu düşünceleri terk etmen gerek. Film karakterlerini de planımıza dahil edersek çok fazla değişkenlik olacaktır. Her şeyden önce şirkete gizlice girdikleri sahneyi hatırlıyor musun?"

Zheng, şaşkınlıkla Xuan'a baktı. Xuan, domatesini iki ısırıkla bitirdikten sonra konuştu: "O sahneye bakılırsa film karakterleri kesinlikle bu dünyadaki başka büyük bir kuvvetten o güçleri ödünç aldı. Bu sayede şirket çalışanı kılığına girerek Alice'yi alıp götürebildiler. Büyük kuvvete gelirsek, ben onun hükümet olmasından şüpheleniyorum. Anladın mı? Ne kadar fazla kuvvetle temasa geçersek değişkenlik oranı daha da artar. Ve en önemlisi bu değişkenliğin üzerinde en büyük etkisi olan şey, insan doğası. Geleceğini kadere mi bırakmak istersin?"

Zheng bir süre durduktan sonra acı bir şekilde gülümsedi. Bu kelimeler onda Deja Vu etkisi yaratmıştı. Sanki Xuan ile Alien filminde ilk tanıştığı zamanları yaşıyordu. Xuan, kendisini büyük bir grup arasına koydu ve geleceğini kaderin ellerine bırakıp bırakmayacağını sordu. Cevabı kendi geleceğini belirleyecekti. Xuan hep böyleydi.

"Anladım. Bunu kendimiz yapacağız. İhtiyacımız olan ilk şey, senin bilgisayar yeteneklerin. Bilgisayar konusunda iyi olduğunu biliyorum. Bulunduğumuz zamanı öğren. Daha sonra nerede olduğumuzu ve şirketin ana merkezinin nerede olduğunu öğren. Yalnızca yirmi günümüz olduğu için son adım daha zor olabilir. Yerleri bulduktan sonra Yinkong ve ben gizlice içeriye gireceğiz."

Daha sonra Zheng diğer görevleri belirledi. Xuan ve Yinkong, bilgisayarla alakalı işlerden sorumluydu. Yinkong'un harika bilgisayar yetenekleri de vardı; Xuan'dan hemen sonra geliyordu. Bir suikastçi olarak bir hedefi silah dışında öldürmek için çok sayıda yol oduğunu söylüyordu. Bu konuda Xuan'a yardım edebilecek tek kişi oydu.

Lan, çevredeki tüm alanı baştan aşağıya taramak zorundaydı. Daha sonra WangXia, kaçış güzergahına plan doğrultusunda mayınlar yerleştirecekti. Büyük bir grup onları takip etmeye başladığında, buraya doğru kaçacaklar ve düşmanı geciktirmek için bu tuzakları kullanacaklardı. WangXia'nın özel kuvvetlerde çok fazla deneyimi vardı ve bu yüzden hiç tereddüt etmeden kabul etti.

"Şimdi Xuan ve Yinkong'u bekliyoruz."

Girdiği iki Ölümcül Deney filmi, Zheng için dönüm noktasıydı. İlk kez girdiğinde, bu dünyaya da ilk kez gelmişti. O zaman yaşamaya devam etmek için savaşmanın ne anlama geldiğini fark etmişti. O olay, normal bir insandan, ölüm ve yaşam arasında mücadele eden bir savaşçıya dönüşmesinin başlangıcıydı. İkinci dönüm noktası ise ikinci Ölümcül Deney filminde, Şeytan takımına karşı olan savaştı. Dostlarını kaybettiğinde onların değerini iyice anlamıştı. O olaydan önce yalnızca tehlikelerden ve sorumluluklardan dolayı lider olduğunu düşünüyordu. Ancak o savaştan sonra kendisini gerçek bir lider olarak hissetti. Tek isteği takımını en üst seviyeye taşımak, başka bir takıma kaybetmemek ve hiçbir kayıp vermeden Şeytan takımını yenebilmekti!

"Bu filme önceki gelişlerim, benim için hep dönüm noktası oldu. Üçüncü gelişim de dönüm noktası olacak mı acaba?" Zheng, herkes gittikten sonra karanlık gökyüzüne bakarak kendi kendine bu soruyu sordu.