Çevirmen: AllenWalker  Düzenleyen: Asile

Siyah cüppeli uzmanın söylediklerini duyan bütün katılımcılar şaşkına dönmüşlerdi. Önlerinde duran bu adam efsanelerde adı geçen kişinin ta kendisiydi.

Nie Li'nin kolunun içerisinde gizlenen Yu Yan'da Cehennemin Efendisi’nden ve yanında duran diğer altı kişiden yayılan auraları hissetmişti. Yu Yan'da şaşırmıştı. Cehennem Bölgesi’nde toplamda yedi kişi olmak üzere Ruhani Tanrı Seviyesine çıkmış uzmanlar bulunuyordu.

Xiao Ning'er daha fazla kendini tutamadı ve kısık bir ses tonuyla "Xiao Yu, senin Cehennemin Efendisi ile olan bağın..." dedi.

Xiao Ning'er'in konuşmasını yarıda bölen Xiao Yu gülümseyerek "Cehennemin Efendisi benim üvey babam. Ve beni oldukça çok seven birisi." dedi.

Böylece Xiao Yu'nun büyük ve çok sağlam olan kökeni sonunda ortaya çıkmıştı. Xiao Yu'nun önceden söylediği 'bana bu bölgede hiç kimse elini süremez' cümlesinin ne kadar doğru bir laf olduğu da ortaya çıktı.

Cehennem Bölgesi’nin Efendisi karşısında duran uzmanlara gülümseyerek baktı ve "Burada bulunan her uzman Cehennem Bölgesi’nden bizim seçmiş olduğumuz uzmanlardır. Belki de sizler gelecekte başaracağınız şeylerin farkında değilsinizdir. Fakat bu andan itibaren hepiniz yeni bir dünyaya tanıtılacaksınız." dedi.

"Şu anda yaşamadığımız dünyanın adı Minik Dünya’dır. Burası sadece Ejderha Kalıntıları Bölgesi’nin ufak bir kısmı olarak görülmektedir. Bundan dolayı hepiniz ulaştığında bayram ettiği Efsane Seviye, gelişimin sadece başlangıcı olarak görülmektedir. Efsane Seviyenin üst seviyeleri sırasıyla Göksel Kader Alemi, Göksel Yıldız Alemi, Göksel Mihver Alemi, Ejder Daosu, Martial Ancestor olarak adlandırılmıştır."

Bu sözler, burada bulunan Cang Ming ve diğer katılımcıların üstünde büyük bir etki bırakmıştı. Demek Minik Dünya başka bir dünyanın bir alt dünyası olarak sayılıyordu ha. Dahası Efsane Seviyenin üstünde çok fazla gelişim seviyesi bulunuyordu.

Cehennemin Efendisi konuşmasına devam etti "Ejderha Kalıntıları Bölgesi’nde çok fazla tarikat bulunur, bu tarikatlar çok uzun zamandır o bölgenin süper güçleri olarak görülmektedirler. Bu tarikatlardan herhangi birisi Minik Dünya’da yaşayan her bir canlıyı bir sineği öldürür gibi öldürebilecek güce sahiptir. Minik Dünya’nın bu zamana kadar ayakta kalmasının tek bir nedeni vardır Minik Dünya’da doğmayan herhangi bir canlı bu dünyaya giremez ama Minik Dünya’da doğan herhangi bir canlı bu dünyadan diğer dünyalara geçiş yapabilir. Ejderha Kalıntılar Bölgesi ile Minik Dünya arasındaki geçiş her beş yılda bir açılmakta olan bir kapı aracılığıyla sağlanmaktadır. Sadece Minik Dünya’da doğmuş olan bir canlı bu kapıdan istediği gibi içeri girip dışarı çıkabilir." dedi.

Önceki hayatında, Nie Li bu kapıyı kullanarak Ejderha Kalıntıları Bölgesi’ne geçmişti.

Cehennemin Efendisi’nin sözlerini duyan Cang Ming, Mu Ye, Hua Huo ve diğer uzmanların gözleri Ejderha Kalıntıları Bölgesi’ne gitmek için arzu ve beklentiyle parlamaya başlamıştı. Orası nasıl bir dünyaydı acaba?

Cehennemin Efendisin gözleri kalabalığı taradı ve "Yanımda bulunan bu altı arkadaşımda benimle aynı amaca sahipler. Bu altı uzmanda Minik Dünya’da doğmuş uzmanlardır. Burada bulunan bütün uzmanlar öğrenci olarak seçilmiştir. Eğer bizimle usta-öğrenci olmaya niyetliyseniz, Ruh Mühürlerimize sahip olacaksınız ve daha sonra ustalarınız tarafından Ejderha Kalıntıları Bölgesi’ne götürüleceksiniz. Daha sonra orada bulunan tarikatlara yerleştirileceksiniz, daha iyi gelişim tekniklerine sahip olacaksınız ve gelecekte güçlü uzmanlar olacaksınız." Gelişimciler için bu son cümlenin cazibesine dayanmak çok zordu.

Ruh Mührü yapıldıktan sonra usta ve öğrenci arasındaki ilişki sabitlenmiş olarak sayılmaktaydı. Ejderha Kalıntıları Bölgesi’nde kandırmak ve ustaya ihanet affedilmeyen günahlar arasındadır.

Du Ze, Nie Li'nin kulağına yaklaştı ve "Nie Li, Ejderha Kalıntıları Bölgesi’ne gidecek miyiz?" diye fısıldadı.

Nie Li, biraz uzakta bulunan Şeytan Lordu’na bakarak kafasını onaylama anlamında salladı ve "Ejderha Kalıntıları Bölgesi’ne gitmek zorundayız. Aksi taktirde beş yıl sonra Şanlı Şehri koruyabilecek güce sahip olamayabiliriz." dedi. Eğer Nie Li ve arkadaşları Ejderha Kalıntıları Bölgesi’ne gitmemeye karar verirde Şeytan Lordu giderse beş yıl sonra Şeytan Lordu’nu durdurmaları imkansız bir hale dönüşecekti.

Du Ze'nin yüzüne üzgün bir ifade yerleşti ve "O zaman, ailelerimizle vedalaşamayacağız." dedi.

Nie Li bir kaç dakika sessiz kaldıktan sonra "Cehennemin Efendisi bize gitmeden önce biraz zaman verecektir." dedi.

Cehennemin Efendisi, Nie Li ve Du Ze'nin arasında geçen konuşmayı duymuş gibi gülerek "Ejderha Kalıntıları Bölgesi’ne gitmeden önce size ailelerinizle vedalaşmanız için bir kaç aylık süre vereceğiz. Üstüne birde Ejderha Kalıntıları Bölgesi’ne gitmeden önce gerçekleştirmek istediğiniz herhangi bir hayaliniz varsa, bu hayalinizi gerçekleştirmeniz için elimizden gelen en iyi şekilde sizlere yardımcı olacağız." dedi.

Cang Ming aniden öne atıldı ve eğilerek "Değerli lordum, Ustalarımızın kim olduğunu öğrenebilecek miyiz? Veya ustamızı kendimiz seçebilecek miyiz?" dedi.

Cehennemin Efendisi kafasını iki yana salladı ve "Ustanız olacak kişiye çoktan karar verildi. Eğer içinizden herhangi biri ustasını beğenmezse burayı terk etmekte özgürdür." dedi.

Cehennem Efendisi’nin söylediklerini duyduğu zaman Cang Ming anında sesini kesti. Ustalarını seçme hakkına sahip değillerdi. Açıkçası, bu yedi uzmanın seviyesini göz önüne alırsak zaten onları öğrencileri olarak almaları, onlara yapılmış en büyük iyilikti. Ustalarının kim olacağını düşünmeleri gerilmelerine yol açmıştı.

Ye Ziyun, Xiao Ning'er, Du Ze ve diğerleri de gerilmişlerdi. Grubun çoğunluğu burada olduğundan dolayı muhtemelen aynı ustaya sahip olamayacaklardı. Bu onların beş sene boyunca ayrılmaları anlamına geliyordu.

Ye Ziyun ve Xiao Ning'er aynı anda Nie Li'ye bakmaya başladılar. Sonuçta burada Ejderha Kalıntıları Bölgesi’nden bahsediliyordu. Orada ne tür şeylerle karşılaşacaklarını merak ediyorlardı.

Cehennemin Efendisi önünde duran uzmanlara şöyle bir göz attı ve "Öğrenci olarak seçilmenizden sonra Ustanız size Ejderha Kalıntılar Bölgesi hakkında bilmeniz gereken konulardan bahsedecektir. Fakat size hatırlatmam gereken tek bir husus vardır, hepiniz Minik Dünya’da doğmuş uzmanlarsınız. Bir kişi hiçbir zaman nereden geldiğini ve ustasının kim olduğunu unutmamalıdır. Eğer bu iki noktaya önem vermezseniz sahip olduğumuz bütün gücü kullanarak sizi bizzat biz öldürürüz." dedi.

Cehennemin Efendisi’nden yayılan soğuk aurayı hisseden herkes kafasını onaylama anlamında salladı.

Cehennemin Efendisi’nin arkasında duran güzel hatun nazik bir şekilde gülerek Ye Ziyun, Xiao Ning'er ve Xiao Xue'yi işaret ederek "Sen, sen ve sen buraya gelin. Bu andan itibaren siz üçünüz benim öğrencilerim olacaksınız." dedi.

Diğer altı uzmana kıyasla bu güzel hatun daha nazik duruyordu. Ye Ziyun, Xiao Ning'er ve Xiao Xue bu güzel hatunun yanında olurlarsa Nie Li daha rahat hissedebilirdi.

Hızlıca uzmanlar seçtikleri öğrencileri duyurmaya başladı. Du Ze, Hua Huo ve Cang Ming mavi saçlı uzmanın öğrencileri olmuştu. Duan Jian, Şeytan Lordu ve Mu Ye başka bir uzman tarafından seçilmişlerdi.

Nie Li, Lu Piao ve yirmi yaşında Yarı Tanrı Seviyeye ulaşmış başka bir gençte Cehennemin Efendisinin öğrencisi olarak seçilmişlerdi.

Ruh Mührü uygulandığı zaman öğrenciler her ne kadar kısıtlansalar da ustalarda Ruh Mührü tarafından kısıtlanıyorlardı. Ejderha Kalıntıları Bölgesi’nde Ruh Mührü oluşturan usta ve öğrencinin ilişkisi diğerlerine göre daha sağlam oluyordu. Ruh Mührü oluşturan hiç bir usta öğrencisine zarar veremiyordu bundan dolayı Nie Li, Cehennemin Efendisi ile bir Ruh Mührü oluşturmaya karşı değildi.

"Sizlere ailelerinizle vedalaşmanız için üç aylık bir süre veriyoruz. Ejderha Kalıntıları Bölgesi’nin girişi olan kapı açıldığı zaman hepinizi tarikatlarınıza göndereceğiz." dedi Cehennemin Efendisi. Aynı zamanda bakışları Nie Li'nin koluna odaklanmıştı.

Nie Li, Cehennemin Efendisinin YuYan'ın varlığından haberdar olduğunu fark etti. Yine de Cehennemin Efendisi Yu Yan hakkında hiç bir şey dememişti.

Cehennemin Efendisi Nie Li, Lu Piao ve diğer gence bakarak "Bugünden itibaren siz üçünüz bana usta diye hitap edeceksiniz." dedi.

Nie Li bir adım öne çıktı ve ellerini önünde birleştirerek "Usta, Ejderha Kalıntıları Bölgesi’ne gitmeden önce sizden bir isteğim olacak. Acaba Ustam bu isteğimi kabul eder mi?" dedi.

"İsteğin nedir?" dedi Cehennemin Efendisi.

"Ben Cehennem Bölgesi’nin dışında yer alan Şanlı Şehir’den geliyorum. Ben Minik Dünya’da olmadığım zamanlarda Ustam oraya göz kulak olabilir mi acaba?" dedi Nie Li saygılı bir şekilde. Usta ve öğrenci oldukları için herhangi bir şey saklamaya gerek duymamıştı. Ayrıca ustasının bu isteği yerine getireceğini düşünüyordu. Sonuçta ustasının sahip olduğu gücü düşününce Şanlı Şehri korumanın ne kadar basit bir şey olduğunun farkındaydı.

"Şanlı Şehir mi?" Cehennemin Efendisi Nie Li'nin söylediklerini duyduğu zaman şaşırmamıştı. Anlamlı bir şekilde gülümseyerek "Ana dünya üstünde yer alan son insan şehrinden mi bahsediyorsun? Bugüne kadar Şeytan Canavarlarının saldırısından kendilerini korumayı başaran şehir. Sence sahip olduğunuz bir kaç tane uzmanla orayı bugüne kadar koruyabilir miydiniz? Rahat ol, uzun zaman önce bir arkadaşım o şehri bana emanet etti, ben yaşadığım sürece kimse Şanlı Şehre elini süremez." dedi.

Birisi Şanlı Şehri Cehennemin Efendisi’ne mi emanet etmişti? Nie Li bir anlığına dona kaldı. Dikkatli bir şekilde düşündüğü zaman ustasının söylediklerinin doğru olduğuna karar verdi. Şanlı Şehir şu ana kadar çok fazla tehlikeyle burun buruna gelmişti ve bir şekilde bu tehlikelerin hepsini atlatmıştı. Bunca zamandır Şanlı Şehri koruyan birisi vardı demek!

Nie Li, Şanlı Şehri Cehennemin Efendisi’ne kimin emanet ettiğini merak etmeye başladı.

Madem Cehennemin Efendisi Şanlı Şehri koruyordu önceki hayatında Şanlı Şehir nasıl yok olmuştu? Acaba önceki hayatında Cehennemin Efendisi...

Nie Li'nin aklında çok fazla soru belirmişti. Fakat Cehennemin Efendisi bu konu hakkında konuşmak istemiyor gibi göründüğünden dolayı Nie Li hiçbir soru sormamıştı. Bu soruların hepsi gelecekte gün yüzüne çıkacaktı.

Seçilen her öğrenci ustalarıyla Ruh Mührü oluşturduktan sonra seremoni sonunda bitmişti.

Xiao Yu, Nie Li'ye baktı ve gülümseyerek "İkimizde İlahi Tüyler Tarikatına gideceğimizden dolayı orada bana göz kulak olursan sevinirim." dedi.

Nie Li omuz silkerek "Bunun tam tersinin olması gerekmez mi?" dedi.

Önceden Xiao Yu'nun kim olduğunu bilmediği için ona karşı dikkatli davranıyordu. Fakat Xiao Yu'nın kim olduğunu öğrendiğinden dolayı Xiao Yu'ya karşı artık daha yakın davranacaktı. Fakat Nie Li, Xiao Yu'nun hanım evladı olmasından biraz rahatsızdı.

Allen: Hanım evladı derken onun kızların yaptığı hareketleri yapmasından bahsediyor.

"O zaman üç ay sonra görüşürüz." dedi Xiao Yu gülerek.

Üç ay sonra Ejderha Kalıntıları Bölgesi’ne gideceklerdi. Bu üç aylık süre onların Minik Dünya’da geçirecekleri son zamanlardı. Onların bir sonraki gelişleri beş yıl sonra gerçekleşecekti.

Seremoni bittikten sonra seçilen öğrenciler ustalarıyla vedalaşıp ailelerin yanına gitmek için yola çıktılar.

"Nie Li, Şanlı Şehre geri dönüyor muyuz?" diye sordu Du Ze. Ejderha Kalıntıları Bölgesi’nde beş yıl kalacakları için ailesini görmek istiyordu.

Grubun geri kalanları da Nie Li'nin cevabını merak ediyordu.

Nie Li bir süre sessizce bir şeyler düşündükten sonra "Elbette Şanlı Şehre gideceğiz. Fakat Şanlı Şehre gitmeden önce ziyaret etmemiz gerek son bir yer kaldı." dedi.

"Neresi?" Gruptakiler Nie Li'ye kafaları karışmış şekilde bakıyorlardı.

"Çöl Sarayı!" dedi Nie Li gözleri uzaklara dalmış bir şekilde. Ejderha Kalıntıları Bölgesi’ne gitmeden önce oraya gitmek zorundaydı.

Çöl Sarayı mı? Bu ismi duydukları zaman gruptakiler biraz şaşırmışlardı. Nie Li'nin bahsettiği bu Çöl Sarayı da neresiydi acaba? Neden Nie Li oraya gitmek istiyordu?