Swallowed Star - Bölüm 459: İlkel Kaos Ruhu

---

 

 Çevirmen: I Eat Novels  Düzenleyici: Asile 

 

 

“Ne?” Luo Feng şaşkına dönmüştü, “Bizim gruptan kayıplar mı var dedin?”

 

“Hm.” Rong Jun başını salladı, “İlk öğrendiğimde benim tepkim de seninki gibiydi. Lakin dışarı gidip ilkel kaos yaratığı avladıktan sonra hiç de tuhaf bulmadım. Ayrıca, hatırlıyor musun? Evren gemisine binip buraya ilkel evrene ilk geldiğimizde şu kral da söylemişti.”

 

Luo Feng sahneyi hatırladı ve onayladı, “Hatırladım.”

 

Önceden yeşil zırhlı mor pullu adam 1000 dahiyi buraya gönderirken “Hepiniz benim altımdasınız, 30 sene içerisinde umarım hepinizi canlı görebilirim.” demişti. Bunu ilk duyduğunda Luo Feng… İlkel Kaos Şehri’nde bazı tehlikelerin olduğunu tahmin etmişti. Lakin bir süre şehir içerisinde çalıştığından çok güvende hissetmişti.

 

Bu hissiyat basitçe savaşçıların çalışıp eğitim yapması için bir kutsal topraktı.

 

Şehir içerisinde insanların birbirlerini öldürmesi yasaktı! Birbirini öldürenler kesin ölümle yüzleşirdi, öldüremese bile buna kalkışanlar bile… ağır cezalarla yüzleşiyordu.

 

Ve balkonlarında eğitim yapan büyük miktardaki savaşçıya bakıldığında dönen antik enerjinin hissiyatında hiçbir tehlike hissi yoktu.

 

“Çok tehlikeli.”

 

Rong Jun vurguladı, “Dikkatsiz davranma, bu yaratıklarla uğraşması kolay değil, bu sefer buraya gelen 1000 dahinin hepsi Sanal Evren Şirketi’nin altın, ödüller ve en düşük 10 karışık element miktarıyla ödüllendirildi, bu noktalar değerli şeylerle takas etmek için yeterli, kimin koz kartları yoktur ki?”

 

Luo Feng somurttu ve onayladı, işler iyi görünmüyordu.

 

Dahilerin hiçbiriyle uğraşması kolay değildi, yine de çoktan birkaçını kaybetmişlerdi, ilkel kaos ruhları iyi şeylerdi yine de elde etmesi kolay değildi.

 

“En önemli mesele sayıca üstün olmaları, güçlü bir silah getirsen ileri düzey evren gemisi gibi, diğer yandan dikkatsiz davranır ve çevrelenirsen anında öldürülürsün.” Rong Jun vurguladı, “Seni uyarıyorum, daha dikkatli ve ihtiyatlı davran; bu gerçeklik, sanal evren ağı değil, öldüğün anda biter.”

 

“Hm.” Luo Feng nefesini tuttu.

 

Rong Jun’un ayrılışını izlerken Luo Feng şaşırdı ve Rong Jun’un önceki sözleri tarafından sarsıldı, taş levhayı okumaya devam etmek için döndü.

 

......

 

“Evrene daha çok ruh karıştıkça evren kaynak yasalarını idrak etmesi daha net ve kolay olacaktır.

 

Bir Sektör Lordu ölümsüz olduğunda ruhun kendisinin değişime girmesi anlamına gelir.

 

Ve ilkel kaos ruhunu özümsemek yavaş kademeli bir değişimdir. Değişim oranı küçüktür; bir Ölümsüzün ruhu zaten ebedi olduğundan kaos ruhunu özümsemesi etkisizdir, bu ruhlar sadece ölümsüz seviyesinin altındakilere etki eder.

 

Önemli not bir; Ölümsüzlerin yaratıklara karşı hareketlenmesi yasaklanmıştır.

 

İki; ilkel kaos yaratıkları düşük zekaya sahiptirler, çoktan İlkel k,Kaos Şehri’ndeki güçlü savaşçılar tarafından üç bölgeye ayrılmışlardır: birinci bölge şehre en yakın olandır, şehir duvarlarından 2000 km civarı bölgededirler, hepsi evren seviye ilkel kaos yaratıklarıdır, buraya başlangıç bölgesi denir. İkinci bölge 2000 km dışındaki 10,000 kmlik, orta bölgedir, buradaki yaratıklar alan lordu seviyesindedir. Üçüncü bölge en dış bölgedir, burada yaratıklar sektör lordu seviyesindedir.

 

İlkel kaos yaratıklarının güçleri evren seviyeden sektör lordu seviyesine kadardır, ölümsüz seviye yaratıklar oldukları anda İlkel Kaos Şehri güçlü savaşçılarını onları yok etmesi için gönderir.

 

Üç; Alan Lordu seviye savaşçılar sadece orta bölgedeki yaratıkları öldürebilir, başlangıç bölgesine girmeleri yasaklanmıştır. Sektör Lordları sadece dış bölgede avlanabilir, başlangıç ve orta bölgeye girmeleri yasaklanmıştır!”

 

Levhadaki detayları bitirirken Luo Feng sessizleşti.

 

“Kahretsin! Belli ki sonraki nesli yetiştiriyorlar.” Babata bağırdı, “Bu ilkel kaos yaratıkları çoktan 3 bölgeye ayrılmış. İlkel Kaos Şehri’nin gücüyle anında tüm yaratıkları kolaylıkla öldürebilirler, lakin yapmıyorlar… ve onları yetiştiriyorlar! Ve alan lordları sadece orta bölgede, sektör lordları dış bölgede avlanabiliyor, belli ki başlangıç bölgesi size kalıyor.”

 

Luo Feng onayladı.

 

İlkel Kaos Şehri evren insanlarının kutsal topraklarıydı.

 

Burada neredeyse her şey nesiller boyunca savaşçıları eğitmek için ayarlanmıştı. İnsanlığın güçlenerek gelişmesini sağlıyordu.Gençlerin tehlikeleri riske alarak yaratıkları avlamasını sağlıyorlardı. Belli ki bu sonraki nesilleri eğitmek içindi… güvende kalmak büyümeyi sınırlandırırdı, İlkel Kaos Şehri’nde 30 sene güvende olmasına rağmen bazı tehlike hislerini tatmaları gençlerin yetişmesi hususunda iyi bir konuydu.

 

“İlkel kaos yaratıkları!” Luo Feng’in düşünceleri hareket etti ve koyu kırmızı zırh uzanarak bir kask oluşturarak tüm bedenini bulut öpen asmayla kaplayıp sadece gözlerini açık bıraktı.

 

“Hadi gidip bir bakalım, neymiş görelim.” Koyu kırmızı içerisinde Luo Feng kara bulut mekiğinde dururken sırtında koyu altın uzun çubuğu taşıdı.

 

Kaos enerjisi etrafta döndü, birinin çıplak gözle uzağı görmesini engelliyordu.

 

Engin arazide otlar her yerde uzuyordu, bu çorak arazi kimsenin göremeyeceği kadar büyük görünüyordu. İsimsiz otlar ve bitkilerle birlikte moloz yığınlarının hepsi bu dünyanın kendine has özellikleriydi. Kaos enerjisiyle uzun zaman sürecinde yetiştirilmişlerdi. Hepsi aynı özel noktaya sahipti.

 

Ne kadar zaman geçerse geçsin asla çürümüyorlardı.

 

Luo Feng dikkatlice ilerledi.

 

Sha...

 

“Hm?” Kulakları hareket etti, bir anda eğilerek bir kayanın altına saklandı, dikkatlice ileri bakıyordu.

 

Uzakta otların arasında siyah bir silüet dışarı yürüdü, bu 3 metre uzunluğunda maymun gibi bir varlıktı. Tüm bedeni yere doğru eğilmiş elleri yerdeydi, yüzündeki beyaz kürk dışında, sadece bir tane merkezi kahverengi gözü ve ağzı bulunuyordu, kulakları veya burnu yoktu, kuyruğu yükseklere sallandı ve hareket etti.

 

“Gücü nedir?” Luo Feng zihinsel olarak Babata ile iletişim kurdu.

 

“Fikrim yok, gerçek evrende böylesine ilkel kaos yaratıkları yok, bu yüzden yaydığı enerjiden… gücünün ne seviyede olduğuna karar veremiyorum.” Babata söyledi.

 

“Ah.” Luo Feng onayladı.

 

Maymun yaratık uzakta koşuyordu, kuyruğu gökyüzünde yükselen uzun bir şimşek çubuk gibi aniden durdu, şiddetle Luo Feng’in olduğu yöne bakmak için döndü, merkezi gözü öldürme arzusuyla ve öfkeyle doldu, “Gümbür!” kuyruğu şiddetlice sallandı, yaratık anında bir ışık demetine dönüşerek Luo Feng’e doğru ilerledi, devasa avucu ona uzanıyordu.

 

“Git!”

 

Luo Feng kara bulut mekiği üzerinde geri çekilirken düşüncelerini kontrol etti.

 

Xiu! Xiu! Xiu! Xiu! Xiu! Xiu! Xiu! Xiu! Xiu!

 

9 altın ışık arkasından ateşlendi, aynı anda 6 tanesi yaratığa ulaştı.

 

“Gowr…” maymun yaratık tekrar kuyruğunu sallayarak bir görüntü oluşturarak 3 altın bıçağı savuşturdu, “Dang! Dang! Dang!” 3 çarpışma; pençelerini savurmasıyla Luo Feng’in 3 altın bıçağını uzaklaştırdı.

 

Bıçaklar uzaklaştığı gibi….

 

“Göksel bıçak formasyonu!” Luo Feng somurttu.

 

Bir anda etrafındaki altın enerji dalgacıkları bir araya geldi, 9 bıçak süzüldü ve bir bıçak alanı oluşturdu, önceden göksel köprüdeki alana kıyasla şu an bıçak alanı belli ki daha organize ve sıkıydı, en azından her yana dağılan bıçak enerjileri artık görülmüyordu, şu anda çok daha sıkı ve kontrollüydü.

 

Göz kamaştıran altın gökkuşağıyla, altın bıçaklardan biri ileri parçalarken beraberinde sınırsız yoğunlaşmış bıçak enerjisini ve arkasındaki alanı getirerek yaratığa doğru ilerledi.

 

“Growr!” Yaratık zorlukla gürledi ve kürklü kuyruğunu sallayarak kaçmak için hızlandı, ona saldıranın korkutucu bir güç olduğunu hissettiğinden kaçıyordu lakin nasıl koşma hızı Nan Shen Donanımının saldırısından hızlı olabilirdi.

 

“Gümbür!”

 

Yaratık zamanında kaçamadı ve iki elini kullanarak gökkuşağıyla çarpıştı.

 

Devasa bir çarpışmayla yaratığın kalın kolları ezilerek açıldı, altın kan püskürdü, kan ve kemikler her yana saçıldı. Ve altın bıçak gökkuşağı anında kafasını parçaladı.

 

“Gümbür…” maymunumsu yaratık anında zemine yığıldı, eş zamanlı olarak altın kanı ve eti hızlıca çürüyerek kaos enerjisine dönüştü, koyu yeşil ışık cesetten süzüldü.

 

“İlkel kaos ruhu!” Luo Feng’in gözleri parladı, biraz ruhsal enerji kullanarak etrafını sararak ışığı aldı.

 

Chi!

 

Ruhsal enerjisi ruha dokunduğunda, ruh, ruhsal enerjisi içerisinde erimeye başladı.

 

“Ruhsal enerji zihinsel enerjidir ve ruh büyük miktarda onun birleşiminden oluşur, ruhsal enerjinin ilkel kaos ruhunu özümsemesi tuhaf değil.” Luo Feng kalan ruhu aldı ve iç çekirdeğine absorbe etti, 3 bedenden hiçbiri çekirdek değildi, iç çekirdek gerçek merkeziydi.

 

“Gümbür…”

 

Etraftaki enerjiler şiddetle titredi.

 

“Growr!”

 

“Growr!”

 

Eğik bedenler birbiri ardına belirdi, yüzleri beyaz kürklerle kaplıydı ve deminki tek gözlü ilkel kaos yaratığına benziyorlardı. Otların arasından şimşek gibi atladılar. Tek bakışta onlardan en az birkaç yüz tane görülüyordu, bazılarının enerjileri… belli ki öncekinden daha güçlüydü.

 

“İyi değil!” Luo Feng mücadele etmeyi düşünmedi bile.

 

Sou!

 

Gümüş beyaz piramit robot gemisi havada belirdi, diğer yandan ilkel kaos yaratıkları basitçe fazla hızlıydı.

 

“Hu! Hu!” koyu kırmızı asma Luo Feng boyunca uzandı, onlarca kalın asma yırtıcı şekilde atılan büyük miktarda yaratığa doğru uzadı, “Gümbür…” uzun ve devasa grup lideri asmalar tarafından kapılmıştı, taze kan saçtı fakat hala hayattaydı.

 

……

 

Luo Feng robot gemisinin içine atladı ve kabin kapısını kapadı.

 

“Gümbür…” dışarıdaki yaratık grubu delice geminin duvarlarına saldırıyordu lakin bu E derece bir robot gemisiydi, en fazla Evren seviye 9 olan bu yaratıkların elinden bir şey gelmezdi.

 

“Şimdi anlıyorum, dahiler grubunun hepsinin gemileriyle birlikte büyük miktarda serveti varken güçlü lazer topları, mitralyöz topları satın alabiliyorken nasıl yine de ölebiliyorlar!” Luo Feng rahat bir nefes aldı, robot gemisi olmasa bile bulut öpen asmayla uzaklaşabilirdi fakat yine de zor olurdu.

 

“İlkel kaos yaratıklarını avlamak, evet, avlamak.”

 

“Tıpkı avcılar gibi, sessizce, bir anda öldürerek ruhlarını özümsemek ve derhal alandan uzaklaşmak.” Luo Feng düşündü, “Kükrediğinde bu diğerlerini buraya çekti, dövüşmeye devam etmeyip bunun yerine doğrudan kaçmalıydım.”

 

……

 

İlkel Kaos Şehri’nin gökyüzünde gümüş beyaz piramit robot gemisi havada belirdi, bunu takiben gemi kayboldu ve Luo Feng gökyüzünden şehre indi.

 

Lakin kimse bu sahneyi takmıyor gibiydi.

 

Kara Ejder Dağı yıldız alanında robot gemisi nadir ve son derece değerliydi lakin İlkel Kaos Şehri’nde, evrendeki insanlığın eğitimlerinin kutsal toprağında, ölümsüzlerin çoğu Hu Yan Bo’nun servetinin ötesine sahiplerdi. Bir robot gemisi… basitçe fazla sıradandı.