Swallowed Star - SS 279: İmparatorluk Vatandaşları

---

 

 

Çeviri ve Düzenleme: I Eat Novels

 

 

“Çok güzel.”

 

Luo Feng yukarıya gökyüzüne baktı. Mor gazlı bir bez gök yüzünü kaplıyormuş gibiydi. Ve uzakta mavileşiyordu!

 

“Ejderha Yıldızının gökyüzü rengi gerçekten özel.” Gao Sheng iltifat ederken güldü, “Bazı bölgelerinde mavi gökyüzü varken diğerleri mor, yeşil veya kırmızı v.b Sık sık değişiyor! Özellikle güneş gaz katmanı ve okyanusun üzerine doğarken son derece güzeldir!”

 

“Ejderha Yıldızı güzelliği nedeniyle birçok savaşçıyı burada yaşaması konusunda cezbediyor. Bununla birlikte hareketliliği sürekli artıyor.” Gao Sheng övdü.

 

Bu grup arasında en yavaş uçan Gao Sheng'di.

 

Bununla birlikte, Gao Sheng şık bir tuhaf görünümlü bir tahta üzerine binmişti. Hızı da saniyede 2000 metre civarındaydı. Sohbetleri sırasında kolaylıkla binlerce kilometre uçmuşlardı.

 

“Wow.” uzaktaki şehre baktığında Luo Feng’in gözleri parladı.

 

Bu güzel inşa edilmiş şehir Dünya’nın şehirlerine benziyordu.

 

“Kardeş Luo Feng, bu yeri kıskanmış gibi görünüyorsun? Haha, bu yaşam kışlası Ejderha Yıldızında bile fahiş kabul edilir, bu 9.8 km alanlık bir kale. Böylesine bir yerde yaşamayı karşılamak için son derece zengin ve statü sahibi olman gerek.” Gao Sheng’in gözleri parladı, “Kahretsin, ne zaman bunu karşılayabilirim bilmiyorum.”

 

“Kale mi?” Luo Feng buna şaşırmıştı.

 

“Luo Feng bu gerçek bir arazi, abartılı gerçek arazi. Onlar Dünyanın villalarına benzerdir.” dedi Babata, “Evren geniştir, sayısız gezegen vardır bu yüzden de evrendeki üst kademe insanlar yaşamak için son derece devasa yerler kullanır! Tıpkı öğretmeninin yaşamak için tüm gezegeni kullandığı gibi. Ejder Yıldızında hareketli bir şehir olarak buradaki araziler çok daha pahalı. Bu nedenle 9.8 kmlik bir alan bir kale için oldukça abartılı sayılır. Eğer normal bir gezegende olsaydı o kadar da fazla sayılmazdı.”

 

Luo Feng elinde olmadan sessizce sövdü.

 

Artık aynı seviyede bile değildi!

 

Sadece uzayda yaşamak yetmiyormuş gibi 9.8 kmlik bir kale de yapmışlardı!

 

Hm?

 

Luo Feng uçarken uzakta diğer bir kaleyi gördü, bir tane daha ve bir tane daha…

 

Güzel havası ve manzaralı görüntüsüyle Ejderha Yıldızında birinin kendi kalesinin olması lüks kabul ediliyordu.

 

......

 

Bir 10 dakika daha uçtuktan sonra.

 

Luo Feng aşağıyı inceledi, daha sıkı konumlanmış yapı bölgesini gördü, mekanı küçük kaleler dolduruyordu.

 

“Bu Ejderha Yıldızının en ucuz yaşam bölgesidir. 1kmlik bir alanları var. Eğer Kalor İmparatorluğumuzda olsaydı ana gezegende bile böylesine bir yer 1 milyar Kara Ejder dolarına giderdi. Ve bu oldukça etkileyici olurdu. “Gao Sheng nefesinin altından saydırdı, “Fakat Ejder Yıldızında en ucuz küçük yer ayrıca bir milyar Kara Ejder dolarından daha değerli!”

 

Luo Feng zorlukla göz kırptı.

 

Bir milyar Kara Ejder dolarının üstünde mi?

 

“Luo Feng burada herhangi bir mülkün var mı?” Gao Sheng sordu.

 

“Hayır, hala çok gencim.” Luo Feng söyledi.

 

“Doğru, ben de.” Gao Sheng onayladı, “Babam ödeneklerimi sıkı bir şekilde kontrol ediyor. Kendi gezegenimi bile ancak 10 yıl sonra veriyor. Yaş seremonimden sonra.” Gao Sheng memnuniyetsiz görünüyordu, “Aksi halde ben de Ejder Yıldızında böylesine bir yer satın alabilir, rahatlayıp buradaki vaktimde eğlenebilirdim. Sonra Ejder Yıldızının sakini olacağım! Ejder Yıldızı, yaşamak buna denir!”

 

Luo Feng onayladı.

 

Buraya varmadan önce Babata ona söylemişti.Biri Ejder Yıldızının vatandaşı olduğunda özel ayrıcalıkları olurdu!

 

Ancak…

Buradaki mülklerin fiyatlarına göre sadece küçük bir kara parçası veya çok daha pahalı olan kaleleri alabilmek için sadece evrendeki  yüksek seviye imtiyaz sahibi ülkelerin bazı büyük ailelerinin mirasçıları bunu karşılayabilirdi. En basitinden kendi gezegeninin sahibi olan liderlerin grupları.

 

Biri bir gezegene sahip olsa bile burada mülk sahibi olamayabilirdi.

 

......

 

Yarım saat kadar uçtuktan sonra…

 

Luo Feng sonunda muazzam şehri belirleyebilmişti. Tüm şehir mürekkep gibi siyahtı. Ufukta sonsuza kadar uzanıyor gibi görünüyordu, sonunu görmek için bir bakış yeterli değildi! Ve duvarların üzerinde saydam camdan bir tür dekorasyon bulunuyordu.Bu nefis ve güzel cam ejderhalar en üst kısıma konulmuştu.

 

Luo Feng yaklaştığında mürekkep siyahı duvarların bile üzerinde karmaşık desenler olduğunu fark etti. Bunlar tek boynuzlu ejderha oymalarıydı.

 

“Ne büyük bir şehir ama.” Luo Feng ve Gao Sheng alçalarak kalp hızlandıran büyük duvara bakmak için başlarını kaldırdılar.

 

Sadece siyah duvarların yüksekliği tek başına 120 m idi, duvarın üzerindeki devasa cam ejderha heykellerde eklendiğinde birkaç 100 metreydi. Ayrıca.. Tüm şehir birinin görebileceğinden çok daha uzağa doğru devam ediyordu. Bu tür bir genişlik, antik lezzet, biri derinden sarsıyordu.

 

“Ejderha Şehri, 6 bin kmlik bir alana sahip. Bu şehrin tarihi çoktan 3 milyon yıl yaşında.” Gao Sheng değerlendirdi.

 

“Tam olarak Babata’nın söylediği gibi.”

 

Luo Feng farkına varmıştı..

 

Babata 50 bin yıldır dünyada bulunuyordu ancak yine bile  evrenin değişimi çok ama çok azdı! Bilim, imparatorluklar, gruplar v.b olsun büyük hiçbir şey değişmemişti. Belli ki İmparatorluklar gibi varlıklar yüzlerce milyon yıldı varlıklarını sürdürdüklerinden 50 bin yıl hiçbir fark oluşturmuyordu.

 

Görkemli şehrin kapısı 1 km genişliğe yakındı.

 

İnsan dalgaları içeri girip çıkıyordu.

 

Luo Feng , Gao Sheng ve diğerleri kapıdan içeri adımlarını attılar.

 

“Sinyali aldık, Luo Feng, Ejderha Şehrinde, iletişim numaran 19287342325.” dedi Babata.

 

İletişim numarası telefon numarasına benzerdi.

 

Birinin iletişim sistemi ne kadar gelişmiş olursa olsun birkaç ışık yılı uzaklıkta iletişim kuramazlardı. Bu yüzden birkaç uygar gezegen doğal olarak  ziyaretçilerine Ark yardımıyla bir iletişim numarası veriyordu. Bu gezegende ancak o zaman biri numaraları ve aletleri iletişim kurmak için kullanabilirdi.

 

Ve farklı gezegenlerde olunduğunda iletişim için tek yol vardı… sanal evren ağına girmek ve orada sohbet etmek.

 

“Luo Feng, iletişim numaran ne?” Gao Sheng Luo Feng’e baktı, “Benimkisi 19287342463.”

 

“Benimki  19287342325.” Luo Feng cevapladı.

 

// bunlar TC no ile aynı rakama sahip Ejderha Yıldızı diye Çorumun evrendeki yansımasına gelmiş olmasınlar, bizi koparıyorlar ejderha yıldızı diye benden demesi..

 

“Pekala.” Gao Sheng güldü, “Yapmam gereken ilk şey şehirde birkaç yaşlıyı ziyaret etmek. Burada ayrılalım. Gece olduğunda seni bilgilendireceğim. Ev sahibi gibi davranacağım ve birlikte yemek yiyebileceğiz.” Gao Sheng babasının yetiştirmesinden etkilenmişti, yeni arkadaşlar edinerek onlara iyi muamele etmeyi seviyordu. Ne de olsa yeni arkadaşlar yeni imkanlar demekti.

 

Onun bakış açısından Luo Feng statü sahibi ve arkası sağlam bir elemandı.

 

“Pekala, o halde burada ayrılalım.” Luo Feng gülümsedi.

 

......

 

Gao Sheng ve korumaları ayrıldıktan sonra Luo Feng aşırı devasa şehirde yürümeye başladı.İhtişamının tadını çıkartıyordu.

 

Çevredeki yapıların kendi eşsiz tarzları vardı.

 

Birkaç yapı o kadar güzeldi ki insanın kalbini hızlandırıyordu.

 

“Bu da ilginç.”

 

“Üç göz, ah, bunun ağzı ve dişleri de ilginç.” Luo Feng bölgede yürüyordu, birçok insan öte beri geziyordu. Aynı zamanda 100 metre yüksekte havada büyük miktarda insan telaşla uçuşuyordu. ‘İnsanlar’ diyordu fakat her bir kişinin görüntüsü tuhaftı. Kısacık 5 dakika içerisinde Luo Feng uzunlukları en uzun 10m ve en kısası Dünya bebeği kadar olan ‘insanlar’la karşılaştı.

 

Ten renkleri de tuhaftı.

 

Hatta bazılarının başları uzun ve tuhaf görünümlü olduğu bile oluyordu.

 

Ancak çoğunun yine de iki gözü, bir burnu ve ağzı vardı. Sadece yüzleri, yüz kılları olsun veya tuhaf çeşitleri v.b farklı görünüyordu.

 

“Şu adam, tuhaf bir şekilde antik hikayelerdeki Budaya benziyor. Tüm bedeni altından, saçları çok daha ilginç.”

 

Luo Feng manzaralı bir bahçeye giren büyük anne gibi hissediyordu. Manzaraya doyamıyordu.

 

“Yıldız Gezgini Seviye 6, Yıldız Gezgini seviye 9, Yıldız seviye 3, Yıldız Gezgini seviye 1, Yıldız seviye 5…..” Luo Feng Babata sayesinde güç sahibi olan birçok insanın farkına vardı. Ejderha Yıldızının caddelerinde sonsuz hareket eden insanın bulanık görüntülerinde, herkes adeta Yıldız gezginiydi. Hatta birçok Yıldız seviyesi bile bulunuyordu.

 

Rastgele birini seçerek Dünyaya fırlatsak savaş tanrısı seviyesini aşan bir varlık olabilir.

 

Sadece etrafta bakınırken biri kolaylıkla Dünyanın en güçlüsü Hong ve Yıldırım Tanrısından daha güçlü savaşçıları belirleyebilirdi.

 

“Luo Feng, çoktan gezegenin destek servisini arayıp sordum. Kara Ejder Dağı İmparatorluğu idari ofisi bulunduğumuz yerden 200 km civarı uzaklıkta.” dedi Babata, “Planımıza göre burada ilk yapmamız gereken…. Kara Ejder Dağı İmparatorluğuna katılarak vatandaşlık almak.”

 

“Hadi gidelim.”

 

Luo Feng derhal yukarı süzüldü, yerden 100 m civarı yükseldi. Uçan insanlar bu yükseklikte uçuyordu.

 

......

 

“Yıldız seviye7,8,9. Yığınla gördüm. Nasıl oldu da bir tane bile Evren Seviye görmedim?” Luo Feng sordu.

 

“Yıldız seviyeleri zaten statü sahibi insanlar sayılır. Daha küçük gezegenlerde zorlukla görülürler. Diğer yandan Ejder Yıldızı gibi hareketli bir gezegende Yıldız Seviyeleri daha sık görülür. Evren seviyeler ise… tüm Gümüşmavi İmparatorluğunda bile onlardan çok az var? Bu gezegende bile onlardan kesinlikle birkaç tane vardır, diğer yandan onları denk getirmek biraz şans meselesi.”

 

Sohbet sırasında.

 

Luo Feng görkemli bir ejderha deseni bulunan dağ kadar büyük bir yapıyı fark etti!

 

Bu Kara Ejderha Dağı İmparatorluğu’nun Ejderha Yıldızındaki idari işler bürosuydu.

 

Devasa binanın girişinde iki bronz tenli 6 m yüksekliğinde sağlam güçlü muhafız dikiliyordu.

 

“Ah? Sıvı gümüş muhafızlar!”

 

“Onlar gerçekten sıvı gümüş muhafızlar.”

 

İki devasa muhafız hemen dikkat kesildi, yüzlerinde kocaman gülümsemeler vardı, Luo Feng girişe yürüdüğünde şevkle ona kapıyı bile açtılar: “Efendim, buyrun lütfen.”

 

“Babata’nın sözleri gerçekten doğruymuş. Evrende güç, statü ve pozisyon çok önemli.” Luo Feng büyük salona yürürken gülümsedi, arkasında siyah üniformalar giymiş iki sıvı gümüş muhafız bulunuyordu.Hızlıca gitmesi gereken kata ilerlemeden salonun katmanlarına ve birkaç katına baktı.

 

“Kat 32 mi?” Luo Feng hemen yanındaki yuvarlak koltuğa adımını atarak oturdu, sıvı gümüş muhafızlar da yanına oturdu. Bu sırada Luo Feng söyledi: “32!”

 

Di!

 

Yuvarlak koltuğun altındaki sini beyaz bir ışık yaymaya başladı.

 

Sou!

 

Hemen yukarı fırladı. Hiçbir sallanma belirtisi olmadan durdu. Çoktan 32. kata ulaşmıştı.

 

“Efendim, nasılsınız?” hikayelerdeki ruhlar kadar güzel tavşan kulaklı bir bayan kibarca eğilerek gülümsedi, “Size bugün nasıl yardımcı olabilirim?”

 

“Kara Ejderha Dağı İmparatoru vatandaşlığı başvurusu yapmak  istiyorum.” Luo Feng gülümsedi.

 

Evrende bir çok şeyi yapmak için vatandaşlığa sahip olmak gerekiyordu.

 

Şansına Babata’nın yönlendirmesine sahipti. Luo Feng kolaylıkla ve pürüzsüz bir şekilde birçok şeyin altından kalkabilirdi. Eğer Hong veya Yıldırım Tanrısı olsaydı körü körüne başka bir gezegene girerek, hiçbir şey bilmeyeceklerinden korkardı.

 

“Vatandaşlık?” Bayan şaşırmış görünüyordu.

 

Bu yaşta kimin vatandaşlığı olmazdı?